Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Arıklı, Güzelyurt bölge halkıyla biraraya geldi

Published

on

Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Enerji Bakanı, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı ve ekibi, dün akşam Güzelyurt bölge halkıyla bir araya geldi.

YDP’den verilen bilgiye göre, buluşmada, gündemi meşgul eden konular ve bugüne kadar çok fazla dile getirilmeyen ekonomi alanındaki çalışmalara değinen Arıklı, “Bu hükümet dönemi bizim için bir staj dönemi oldu. Pratikte neleri nasıl yapacağımızı öğrendik ve gücümüzü test ettik. Bürokratik engellerin siyasetin önünü nasıl tıkadığına yakından şahit olduk” dedi.Arıklı, YDP olarak seçim startını erken verdiklerini dile getirerek, “2018 seçimlerinden bu yana neler yaptık, neler yapamadık, yapamadıklarımızı neden yapamadık bunları anlatacağız” ifadelerini kullandı.Arıklı konuşmasında, bu hükümet döneminin kendileri için adeta bir devleti ve yönetimi tanıma dönemi olduğunu belirterek, “Yumruk gibi olmamız gerektiğini bir kez daha anladık. Bir olmazsak, iri olmazsak, diri olmazsak bizi nasıl yok edeceklerini bir kez daha anladık” dedi.Arıklı konuşmasına şu sözlerle devam etti:“YDP şu anda üye sayısı bakımından ülkenin ikinci büyük siyasi partisidir. Düşünün ki 40 yıllık UBP’nin üyesi sayısı 15 bini yeni yeni geçti, 45 yıllık CTP’nin üye sayısı 5 bin, 4 yıllık YDP’nin üye sayısı ise 11 bin 350. Bu ne demek?  %25 oy demek. Yani en az 15 milletvekili demek. Çalışacağız, çalışacağız, çalışacağız… Burada en büyük iş kadınlarımıza düşüyor. Onlar gece gündüz demeden evlere girerek seçmenlerimize derdimizi ve projelerimizi anlatacaklar. Burada kadınlarımıza güveniyoruz. Allah onlardan razı olsun. Sadece kadınlarımız değil, her yerde gençlerimiz de var. Bu davayı gençlere mal ettik”“ARTIK GÜÇSÜZ VE CILIZ YDP DEĞİLİZ”Partisinin “artık kurulduğu gündeki gibi güçsüz ve cılız olmadığını” söyleyen Arıklı, şu ifadeleri kullandı:“O zaman paramız yoktu ama imanımız ve sizlere güvenimiz vardı. Şimdi de paramız yok ama aç da değiliz. Bu seçimleri en güzel şekilde yönetebilecek ve yürütebilecek ciddi kadrolarımız var. Göreceksiniz ki YDP ilk iki partiden birisi olacak. Ve biz hükümeti kuracağız. Bu parti sadece sizlerin umudu değil. Bu parti çocuklarımızın ve torunlarımızı umudu… Bu parti Türkiye’nin de umudu. Bu parti bu kurulu düzeni bozabilecek tek parti. Çünkü bu parti ezilenlerin ve ötekileştirilenlerin partisi. Bu düzeni bu düzeni kuran partiler değiştiremez… Bir bakan ve bir milletvekili ile de neler yapabildiğimizi gösterdik. Bunu yapan sadece Erhan Arıklı değil. Erhan Arıklı’nın arkasında çok güçlü bir kadro var. Göreve atadığımız bütün arkadaşlarımız, hakkıyla bu görevi yerine getiriyorlar. İnanın ki YDP’nin yükselişinden korkan, büyümesinden korkan, bu sistemi kökünden değiştirebileceğini gören, medya sahipleri, siyasi partiler, sermaye sahipleri aylardan beri YDP’nin yükselişini durdurabilmek için, sistemli bir kampanya yürütüyorlar.”“HALKA KARŞI İŞLENEN ZULÜM…”Arıklı, KIB-TEK konusuna da değinerek şunları söyledi:“KIB-TEK’te yılda 300 ila 500 Milyon lira vurgun vardı. Bakanlar Kurulunda konuştum ve bir hesap yaptım. Dedim ki, 2 tane şirket spot piyasadan tonu 220 dolara akaryakıtı alıyor, getiriyor benim kurumuma uluslararası borsa fiyatı üzerinden 460 dolara satıyor. Ardaki fark 240 dolar. Ayda 24 bin ton akaryakıt tüketiyor KIB-TEK. Böylece ayda 2 firmanın cebine 5 milyon dolar para gidiyor. Oysa biz Bakanlar Kurulunda üreticiye 5 milyon lira para verebilmek için kılı kırk yarıyoruz. Antijen testi alacağız diye sağdan soldan para bulmaya çalışıyoruz. Bu halka karşı işlenen bir zulümdür”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

AB Mağusa Atık Su Arıtma Tesisi’nin altyapısını finanse ediyor

Published

on

By

Avrupa Birliği (AB), Kıbrıs Türk toplumuna yönelik AB Mali Yardım Programı kapsamında Mağusa Atık Su Arıtma Tesisinin modernizasyonunu finanse ediyor.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yapılan açıklamaya göre, UNDP tarafından Yerel Altyapı Hizmetleri aracılığıyla yürütülen söz konusu projeye 832 bin Euro yatırım sağlandı.

Projenin, tesisin tam kapasiteyle çalışmasını yeniden sağlayarak, yerel topluma sunulan temel hizmetlerin güçlendirilmesini hedeflediği bildirildi.

Açıklamada, “2013 yılında AB’nin mali desteğiyle inşa edilen Mağusa Atık Su Arıtma Tesisi bölgenin sanitasyon sisteminde önemli bir rol oynamaktadır. Yenileme çalışmaları kapsamında, arıtma bileşenleri modernize edilecek ve kritik öneme sahip ekipmanlar yenilenecek. Böylece atık su hizmetlerinin güvenilirliği artırılarak çevre koruma ve halk sağlığına önemli katkı sağlanacaktır.” denildi.

-Ekipmanların kurulumuna Kasım ayında başlanacak

Açıklamada, projeye ilişkin imza töreninin bugün Gazimağusa’da yapıldığı bildirildi.

Törenin, AB, UNDP ve yerel paydaşlar arasındaki iş birliğini yansıttığı belirtilen açıklamada, “Ekipmanların kurulumuna Kasım 2025’te başlanması ve Mart 2026’ya kadar tamamlanması bekleniyor” ifadesi kullanıldı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman:Kıbrıs Türk halkı varoluş mücadelesini haklarından vazgeçmek için vermedi

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, katıldığı bir Web TV’de soruları yanıtladı.
CTP Basın Bürosundan yapılan açıklamaya göre Erhürman, memleketin gailesini çeken, yetişmiş, liyakatli insanlarla birlikte yürüyeceklerini kaydederek, “birlikte yönetme” vurgusu yaptı.

Erken seçiminin konuşulmaya başlandığını ifade eden Tufan Erhürman, memleketin hali itibariyle, yetişmiş tüm insanlarla birlikte acilen çalışmaya başlamaları gerektiğini ifade etti.

TDP’nin CUmhurbaşkanı seçimine ilişkin Parti Meclisi kararına işaret ederek, teşekkürünü yineleyen Erhürman, “Mesele, Cumhurbaşkanının kim olacağı meselesinden öte bir meseledir. Toplumun yetişmiş, liyakatli insanlarını yönetsel süreçlere katmakla yükümlüyüz. Memleketin gailesini çeken, yetişmiş, liyakatli insanlarla birlikte yönetme taahhüdümüz var. Bu yalnızca solda birlik değil, çok daha geniş bir ‘birlikte yöneteceğiz’ talebidir” ifadelerini kullandı.

“Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesini haklarından vazgeçmek için vermediğine de işaret eden Erhürman, Kıbrıs sorununa da değindi.

CTP Genel Başkanı Erhürman, “Kıbrıs sorununda bizim savunduğumuz model, iki eşit kurucu devlete dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayanan federasyondur. Dosyama hâkimim ve bu memleketin yetişmiş insanlarıyla birlikte hazırlanmış bir dosyayla yola çıkıyorum. Tek yol vardır; Diyalog ve diplomasi” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

HP heyeti, Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ndeki üreticilerin sıkıntılarını dinledi

Published

on

By

Halkın Partisi (HP) Genel Başkan Kudret Özersay ve beraberindeki HP Lefkoşa İlçesi heyeti, Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ndeki bazı iş yerleri ve üretim tesislerini ziyaret ederek üreticilerin sıkıntılarını dinledi. Ziyarette Özersay’a HP Lefkoşa İlçe Başkanı Mustafa Kendir ile yönetim kurulu üyeleri eşlik etti.

Halkın Partisi’nden yapılan açıklamada, özellikle sanayi bölgelerindeki küçük ve orta ölçekli üreticilerin sanayi arsası gibi konularda devam eden sorunlara işaret edilerek, üretimle bağlantılı olmayan kişilere verilen mekanları gerçek üreticilere kiralayıp ciddi rant elde edenler olduğu kaydedildi.

Açıklamada, çalışma yaşamında işçi olarak yurt dışından getirilen bireylerin kısa sürede işi öğrenip, başka iş yerlerine yatay geçiş yapmalarının yarattığı sıkıntılar yanında sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı yatırımları konusunda yeterli devlet desteği olmaması ve kayıt dışı şekilde piyasada iş yapanların ciddi şekilde rekabet koşullarını alt üst ettiği hususlarına da dikkat çekildi.

Sadece KKTC’ye değil güney Kıbrıs’a da mal ve hizmet üreten sanayi bölgelerinin aslında çok göz önünde olmayan, perde gerisinde çok önemli bir görev yerine getirdiği ve üretime destek verdikleri de vurgulanan açıklamada “Bu kadar önemli bir alanda alt yapı açısından tüm yöneticilerin mahcup olması gereken bir görüntü var, maalesef en temel alt yapı unsurları bile eksik” denildi.

Açıklamada ayrıca, yerli üreticilerin kalite ve kapasite olarak kendilerini geliştirdikleri bazı alanlarda yurt dışından ithal edilen bazı ürünlerin rekabet açısından adil olmayan bir ortam bulduklarını, bu açıdan da kendini geliştirmeye açık olan yerli üreticinin desteklenmesinin de önemine vurgu yapıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam