Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Doğruyol: Cumhurbaşkanımız, Pazartesi günkü gayrı resmi görüşmeye dair beklentilerini paylaşacak

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Berna Çelik Doğruyol, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guteress ile New York’ta yapacağı görüşmeye ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

Published

on

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Doğruyol:Cumhurbaşkanımız, Pazartesi günkü gayrı resmi görüşmeye dair beklentilerini paylaşacak

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Berna Çelik Doğruyol, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guteress ile New York’ta yapacağı görüşmeye ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

Doğruyol, görüşmenin BM Merkezi’nde New York saati ile saat 13.15’te gerçekleşeceğini ifade ederek, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Genel Sekreter’le, yarım asrı aşkın bir süredir devam eden ve Barışı Koruma Operasyonları’nın en uzun soluklu mevcudiyetini barındıran Kıbrıs sorununun çözümüne dair görüşlerini paylaşacağını söyledi.

Sözcü, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün ancak gerçeklik temelinde bulunabileceğini, bu temelin de iki halkın egemen eşitliği ve eşit uluslararsı statüsü zemininde sağlanabileceğine ilişkin vizyonunu anlatacağını da vurguladı.

İkili görüşmenin bir diğer önemli noktasının ise, Genel Sekreter Guterres’in daveti ile Pazartesi günü Rum lider Nikos Anastasiades’le yapılacak olan gayrı resmi yemek öncesinde gerçekleştirilmesi olduğuna işaret eden Sözcü Doğruyol,  “Cumhurbaşkanı Tatar, iyi niyetli ve yapıcı bir şekilde bu gayrı resmi görüşmeye katılacağını New York’a hareket etmeden önce komuoyumuzla paylaşmış ve aynı tutumu Anastasiades’ten de beklediğini açıklamıştı.Cumhurbaşkanımız, Pazartesi günü gerçekleşecek gayrı resmi üçlü görüşmeye dair beklentilerini de Genel Sekreter’le paylaşacak” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Berna Çelik Doğruyol, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi;

“Cumhurbaşkanımız, Kıbrıs sorununu resmi müzakerelere taşıyacak ortak zemin olup olmadığı arayışı sürerken, resmi müzakere olmasa da iki taraf arasındaki işbirliği ve diyaloğun sürdürülmesine büyük önem atfetmektedir.

Cumhurbaşkanımız, bu tutumunu ve anlayışını seçildiği ilk günden itibaren ortaya koymaya başlamış ve aldığı kararlar neticesinde, büyük uğraşlar sonunda, 4 Haziran 2021 tarihinde tüm geçiş kapıları operasyonel hale getirilmiştir. Diplomasi yoluyla sağlanan işbirliği ve diyalog sayesinde ve Rum tarafının da bu çalışmalara olumlu bakması sonucunda, Kıbrıs’ta iki tarafın, iki Halkın, hayatlarını kolaylaştıracak adımlara bir yenisi de dün eklenmiştir. Sağlık Bakanlığımız’ın yapmış olduğu değerlendirme sonucunda, aşılarını tamamlamış kişilerin test istemeden geçiş kapılarını kullanmalarının kamu sağlığını olumsuz etkilemeyeceği değerlendirmesinin ardından, Cumhurbaşkanlığımız’a bağlı iki taraflı Sağlık Teknik Komitesi aracılığıyla Rum tarafına yaklaşık üç hafta önce buna dair bir öneri yapılmış ve dün itibarıyla, önümüzdeki Pazartesi gününden başlamak üzere, bu uygulama yürülüğe konmuştur.

Kıbrıs Türk tarafı, iki tarafın egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüleri zemininde resmi müzakereleri başlatma çalışmalarının devam ettiği bir süreçte, taraflar arasında diyalog ve işbirliğine yönelik diplomasinin sürdürülmesine yönelik kararlı bir tutum içerisindedir. Bu anlamda Kıbrıs Türk tarafı iki Halkın refah seviyesini artırmaya ve yaşamlarını kolaylaştırmaya dair adımların atılmasına yönelik çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir.

Olası bir uzlaşı öncesinde, iki taraf arasındaki güvenin artırılması en önemli unsurlardan bir tanesidir. Bunun için de, gerek işbirliği, gerek arzu edilmese de gerginliklerin yatıştırılması, gerekse iyi komşuluk ilişkilerinin parametrelerinin tesis edilmesi için, diplomasi köprüsü ve sürekli diyalog, Kıbrıs Türk tarafının bir uzlaşıya giden yolda temel tutumunu oluşturmaktadır. Kanaatimiz, bu tutumumuza olumlu yaklaşılması halinde, bunun hem iki Halka, hem Kıbrıs adasına, hem de bölge istikrarına önemli katkı yapacağıdır”.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Elektronik etiketle ilgili genelge yayınlandı

Published

on

By

1 Şubat 2025 itibarıyla uygulamaya geçmesi hedeflenen elektronik etiketle ilgili genelge yayınlandı.

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı tarafından hazırlanan genelgede, elektronik raf etiketinde ürünün adının, barkodunun, satış fiyatının, son fiyat değişiklik tarihinin ve ürünün menşeinin yazılması gerektiği belirtildi.

Genelde, elektronik raf etiket sisteminde olması gerekenlerle ilgili teknik detaylar da yer alıyor.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, geçtiğimiz haftalarda konuyla ilgili açıklama yaparak, elektronik etiket teknolojisinin yürürlüğe girmesi için hazırlıkların tamamlandığını belirtmişti.

Amcaoğlu, elektronik etiketle yıllık yaklaşık 2,5 milyar dolarlık ithalatın karşılığındaki perakende satış piyasasının denetimini sağlamayı hedeflediklerini duyurmuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

İsias Davası… Duruşma’ya 17.30’a kadar ara verildi; Kısa kararın gece yarısından sonra açıklanması planlanıyor

Published

on

By

İsias Davası duruşmasında Mahkeme Başkanı kısa kararın Türkiye saatiyle sabah 02.30-3.00 gibi açıklamayı planladığını açıkladı.

Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden altıncı duruşmada aile avukatlarının dinlenmesinin ardından 17.30’a (Kıbrıs saatiyle 16.30) kadar ara verildi.

Ara ardından, sanıklar ve sanık avukatlarının dinlenmesine devam edilecek.

Mahkeme Başkanı, savunmanın dinlenilmesinin tahmin edildiği şekilde ilerlediği takdirde, duruşmanın gece 10.30 gibi bitirilmesini, sonrasında verilecek 3-4 saatlik aranın ardından ise kısa kararın açıklanacağını kaydetti.

Ara öncesinde duruşma aile avukatlarının dinlenmesiyle devam etti.

– “Hepsinin olası kasttan yargılanması lazım”

Avukat Tan Okay, 1993 yılında inşa edilen bina hakkında ayrıntılı bilgi verdi.

Bilirkişi raporuna değinen Okay, iddia makamının “Ahmet Bozkurt ve ailesi de orada kalıyordu ve depreme yakalanabilirdi.” tezinden yola çıkılırsa hiçbir davadan olası kast kararının çıkarılamayacağını söyledi. Okay, “Cezayı en üst seviyeden verip, indirim yapmamanız gerekiyor. Hepsinin olası kasttan yargılanması lazım.” dedi.

– “Hukukun uygulanmasını istiyoruz”

Avukat Abdulvahap Deveci ise hukukun uygulanmasını, sanıkların olası kasttan yargılanmasını istedi.
Sanıkların sadece üzgün olduklarını, en ufak bir pişmanlıkları olmadığını söyleyen Deveci, sanıkların en büyük şanssızlığının ise “yan binada ölüler olmaması “ olduğunu söyledi; “yan binada ölü olmadığı için özür dileriz.” dedi.
Sanıkların bir diğer büyük şansızlığının karşı tarafta KKTC devleti olması olduğuna işaret eden Deveci, karşı taraf Türkiye’den olsaydı bu davanın çoktan kapanıp, unutulup gideceğini kaydetti.

– “Binada hiçbir güçlendirme yapılmadı”
Avukat Emrah Genç de, binanın usulsüzlüklerine dikkat çekti, sanıkların binada hiçbir güçlendirme yapmadıklarını söyledi.
Genç, deprem anında kaydedilmiş bir ses kaydı dinleterek, bu ses kaydı yapan iki kişinin kurtarıldığını ancak kan kaybından ve enkaz altında çok uzun süre kaldıklarından hayatlarını kaybettiklerini ifade etti.
“Bu insanlar çocuklarını ararken Ahmet Bozkurt’un kasasını alıp kaçmayı planladığını” söyleyen Genç, mahkeme heyetinin bu kararı verirken vicdana göre hareket edeceğine emin olduğunu kaydetti. “Olası kast” talep ettiklerini ve “davada kravat taktı.” diye bir indirim olmamasını istediklerini belirten Genç, olası kast dışında bir karar çıkarsa bir üst mahkemeye başvuracaklarını söyledi.

– “Olası kast… Bunu gelecek nesillere borçluyuz”
Avukat Fatih Turan, başka bir depremde bu salonlarda buluşmamak için olası kasttan yargılanma çağrısında bulundu, “Bunu bundan sonraki nesillere borç olarak görüyoruz. Kıbrıs bir neslini kaybetti. Bu gelecek nesillere boynunuzun borcu.” dedi.

– “Usulüne uygun çivi bile çakmadılar”
Avukat Füsun Özdoğdu da, memlekette deprem davalarında toplumun vicdanını rahatlatan bir karar olmadığını kaydetti. Sadece Adana’da apartman müteahhidi Hasan Alpargün’e 62 kez ağırlaştırılmış müebbet verildiğine işaret eden Özdoğdu, sanıkların bu binanın yıkılmaması için hiçbir önlem almadığını belirtti. Avukat Özdoğdu, “Sahte bina inşa edip, usulüne uygun çivi bile çakmadılar.” diyerek, olası kasttan hüküm giymelerini talep etti.

– “Bir özeleştiri göremedik”
Avukat Mehmet Eren Turan, bilirkişi raporu ışığında binanın kusurlarına dikkat çekti. Bir suçun birden fazla faili varsa birlikte değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Turan, kamu görevlilerinin davasıyla bu davanın birleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Turan, “Statik projenin uygun olduğunu söyleyip, 20 sene sonra belgelerin sahte olduğunu söyleyemezsiniz. Her biri kasten yapılmış eylemler. Üç ayrı deprem yönetmeliği görmüş binayı otele çevirmeniz mümkün değildir. ”dedi.
Kasten yapılan eylemler sonucu 6 Şubat’ta İsias’ın yıkıldığını, sanıkların artık bilinçli taksir sorumluluğunun tartışılmasının mümkün olmadığını söyleyen Turan, “Otelde bir iyileştirme ve kuvvetlendirme yapıldığına dair bir savunma işitmedik. Bilirkişi raporunu bertaraf eden savunmaların haricinde bir özeleştiri görmedik. Dolayısıyla olası kasttan cezalandırılmaları gerek.” dedi.

Diğer avukatlar da sanıkların olası kasttan ceza almalarını talep etti. Avukatlar, savcılık mütalaasına katılmadıklarını ifade ederek, 72 canın yaşamını yitirmesiyle ilgili verilecek kararda, bilinçli taksirle hüküm verilecekse bile en üst sınırdan cezalandırma olması gerektiğini kaydetti.

Aile avukatlarının dinlenmesinin ardından yargılamaya 17.30’a kadar ara verildi. Ara ardından sanıklar ve avukatların dinlenilmesiyle devam edilecek. Mahkeme Başkanı sabahın ilk saatlerinde kısa kararı açıklamayı planladığını duyurdu.

Devamını Oku

Kıbrıs

KSTU davası 15 Ocak’a ertelendi

Published

on

By

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi (KSTU) soruşturması kapsamında yargılanan okulun genel sekreteri ve hissedarlarından S.G, ile okulun uluslararası ofis sorumlusu A.S., ve asistan B.Ö., bugün yeniden Lefkoşa’da Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Mahkeme, 15 Ocak’a ertelendi.

Sanıklar aleyhinde, “Sahtekarlıkla Para Temini”, “Dolandırıcılık”, “Sahte Belge Düzenleme ve Tedavüle Sürme”, “Hesaplarda Hile ve Sahtekarlık Yapma”, “Suç Geliri Aklama”, “Sahte Banka Ödeme Emrini Tahrik”, “Müstahdem Tarafından Sirkat” suçlamaları bulunuyor.

Devamını Oku

Trending

Reklam