Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar:Ülkenin en büyük ve köklü partisi olan UBP’nin birlik ve beraberliğini devam ettirmesi gerek

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Ülkenin en büyük ve köklü partisi olan Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) birlik ve beraberliğini devam ettirmesi gerektiğini” söyledi. UBP’de demokratik kurallar içinde bir iradenin ortaya çıkmasının en büyük temennisi olduğunu i

Published

on

Tatar:Ülkenin en büyük ve köklü partisi olan UBP’nin birlik ve beraberliğini devam ettirmesi gerek

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Ülkenin en büyük ve köklü partisi olan Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) birlik ve beraberliğini devam ettirmesi gerektiğini” söyledi.

UBP’de demokratik kurallar içinde bir iradenin ortaya çıkmasının en büyük temennisi olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, UBP’nin 22. Olağan Genel Kurultayı’nda seçilecek genel başkana herkesin destek vermesi, seçilenin liderliğini kabul etmesi gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, seçilenle birlikte partinin kendini ileriki döneme hazırlayacağını belirterek, UBP’nin Kıbrıs konusunda, kendisinin iki devletlilik temelindeki yeni siyasetini tam ve katıksız destekleyen parti, aynı zamanda kendisinin de çok önem verdiği Türkiye Cumhuriyeti ile iyi ilişkiler içinde olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olması gerektiğini, kendisinin de tarafsız olduğunu ancak Cumhurbaşkanı’nın aldığı davetlere katılabileceğini, kendisinin de aldığı davete icabet ederek, UBP’nin kurultayına katıldığını, bunun da kendi tercihi olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ’a yaptığı açıklamada, UBP’nin 22. Olağan Kurultayı, hükümet ve AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım’ın ziyareti konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 3 yıl önce Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanlığı’na seçildiğini, ardından Başbakanlık görevini yürüttüğünü ve daha sonra da Cumhurbaşkanı olarak seçildiğini anımsatarak, 3 yılda çok şeyler geçirdiklerini, çok şeyler başardıklarını söyledi.
Pandemiye, ekonomik, sosyal alanda yaşanan tüm sıkıntılara rağmen sürecin en iyi şekilde yönetildiğine inanç belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, kendi döneminde olduğu için Kurultay’da yaptığı açılış konuşmasında da bunları aktardığını dile getirdi.
UBP’nin bugünkü kurultayının en üst organ olduğunu ve bugün yapılan kurultayda aslında kendisinden boşalan genel başkanlık yerine seçime gidildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, Ersan Saner’in geçici olarak seçilip, Genel Başkanlık görevini yürüttüğünü hatırlattı.
Kurultayda yaptığı açılış konuşmasına da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, UBP’den önce milletvekili, sonrasında da bakan, genel başkan, başbakan ve şimdi de Cumhurbaşkanı olarak seçilmesinin gurur verici olduğunu, tüm bunlar için, UBP’lilere teşekkür ettiğini dile getirdi.

“ELBETTE Kİ CUMHURBAŞKANLIĞINI TARAFSIZ OLARAK YÜRÜTMEKTEYİM”
UBP’nin birlik ve beraberliği devam ettirmesi gerektiğini, yaptığı açılış konuşmasında da o mesajı verdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olması gerektiğini, kendisinin de tarafsız olduğunu, ancak Cumhurbaşkanının aldığı davetlere katılabileceğini, kendisinin de aldığı davete icabet ederek, kurultaya katıldığını, bunun kendisinin tercihi olduğunu aktardı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Elbette ki Cumhurbaşkanlığını tarafsız olarak yürütmekteyim, orada bir sıkıntı yok. Fakat benim siyasetimin ne olduğu belli. Ben milletvekiliyken de iki ayrı devlet dedim, başbakan olduğumda da yine iki ayrı devlet dedim. Bunu bugünkü konuşmamda da söyledim. Benim kurduğum hükümet; Ulusal Birlik Partisi-Halkın Partisi hükümet programında, federal temelde bir çözüm geride kalmıştır. Bu fırsatlar hep bitirilmiştir. Dolayısıyla bu saatten sonra egemen eşitliğe dayalı yan yana iki devlet modeli öngörülmüştür demiştik. Bu 3 yıllık bir faaliyet raporudur bir bakıma, 21 ve 22. Kurultay arasında ben de yaptıklarımı söylüyorum.
İlk kez bir hükümet programında federal temelde bir anlayış, iki devletli diye benim dönemimde değiştirildi.”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bu söylemle seçim kazandığını ve şu anda Cumhurbaşkanı olarak da bu siyaseti devam ettirdiğini belirtti.
Maraş açılımının da önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Maraş açılımının da Başbakanlığı döneminde gerçekleştirildiğini anımsatarak, Cumhurbaşkanı olarak bu yeni siyasetin uygulanması noktasında Maraş’ta açılımlar gerçekleştirildiğini, iki devlet ve Maraş açılımı ile 3 yıl evvel seçildiği Genel Kurul’da söylediklerinin başbakan olarak hayat bulduğunu, Cumhurbaşkanı olarak da siyaseti haline geldiğini kaydetti.

UBP’de, demokratik kurallar içinde iradenin ortaya çıkmasının en büyük temennisi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, seçilecek genel başkan ve onunla seçilecek parti meclisi dahil tüm yetkili kurullara başarılar diledi.
Ülkenin en büyük partisi UBP’nin birlik ve beraberliğiyle muhtemel erken seçimlerden de başarıyla çıkmasının en büyük temennisi olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, UBP’nin hem Kıbrıs konusunda kendisinin iki devletlilik temelindeki yeni siyasetini tam katıksız destekleyen parti olduğunu, hem de kendisinin çok önem verdiği TC ile TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TC hükümeti ve kurum, kuruluşlarıyla iyi ilişkiler içinde olduğunu söyledi.

TC ile iyi ilişkilerin önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TC ile KKTC arasındaki bağların iyi ilişkiler anlamında istenilen bir noktaya gelmesinin memnun edici olduğuna vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, UBP kurultayında seçilene herkesin destek vermesi gerektiğini, seçilenin liderliğini kabul etmesi gerektiğini vurgulayarak, seçilenle birlikte partinin kendini ileriki döneme hazırlayacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Tatar, “UBP’nin eski Genel Başkanı, şimdiki Cumhurbaşkanı olarak partililerine böyle bir çağrıda bulunuyorum” dedi.
“HÜKÜMETİ KURMA GÖREVİNİ KAZANANA VERECEĞİM, KURULTAY İLK TURDA BİTERSE PAZARTESİ…”
Kurultay sonrasında hükümeti kurma görevini kazanana vereceğini yineleyen Cumhurbaşkanı Tatar, kurultay ilk turda biterse hükümeti kurma görevini pazartesi günü, ikinci tura kalırsa bir sonraki pazartesi hükümeti kurma görevini kazanana vereceğini belirtti.
AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım’ın ziyareti hakkında da değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, Yıldırım’ın kendisini cumhurbaşkanı seçildikten sonra ilk kez ziyaret ettiğini söyledi.

Yıldırım’ın geçmişte yaptıkları çalışmaların kendisi için ne kadar değerli olduğunu ona ilettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Yıldırım’la pandemiden dolayı yaşanan sıkıntıları ele aldıklarını, TC ile KKTC arasında Mali Ekonomik İşbirliği Protokolü’nün işleyişi ve devamındaki beklentiler konusunda da görüş alışverişinde bulunduklarını belirtti.
Yeni hükümetin de kurulmasıyla TC ile bu konuların etraflıca görüşüleceğini, ülkenin kendine göre bir yapısı, halkın kendine göre beklentileri olduğunu Yıldırım ile görüştüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, tüm sorunların TC’nin desteği ile aşılabileceğini Yıldırım’a aktardıklarını kaydetti.

Kurultay sonrasındaki sürecin nasıl işleyeceği konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, genel başkana hükümeti kurma yetkisi verilmesinin ardından yeni başkanın bir hükümet kurabilirse kuracağını, eğer kuramazsa seçim tarihi üzerinde Meclis’in bir uzlaşı içine girmesi gerektiğini belirterek, Meclis’te bu konuda uzlaşılamazsa da kendisinin “şu tarihte seçim” olsun diyebileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Tatar, ancak bunu yapabilmek için kurultayın sonuçlanması gerektiğini belirterek, “Kurultay bitsin önümüzü görelim ve ona göre bir şeylere dokunalım” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erdoğan: Kıbrıs Türklerinin kaybedecek 60 yılı daha yok

Published

on

By

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kıbrıs Türklerinin kaybedecek 60 yılı daha yok. Biz artık tüketilmiş federasyon modeline dayanan Birleşmiş Milletler parametreleriyle vakit kaybedemeyiz” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

‘Kıbrıs Türk halkının barışa ve huzura kavuştuğu Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünde sizlerle birlikte olmaktan büyük gurur duyuyorum. Bizi Lefkoşa’da bağrına basan tüm kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51. seneyi devriyesinde can veren şehitlerimizi kıymetle yad ediyorum. Kahraman gazilerimize şükranlarımı sunuyorum.

Bu vesileyle Kıbrıs Barış Harekatı’nın kararlı liderliğini üstlenen dönemin başbakanı merhum Bülent Ecevit’i, başbakan yardımcısı Necmettin Erbakan hocamızı, ömrünü Kıbrıs davasına adamış Alparslan Türkeş’i, Adnan Menderes’i ve Fatih Rüştü Zorlu’yu şükranla minnetle yad ediyorum. Rauf Denktaş’ı da rahmetle anıyor hatıralarını saygıyla selamlıyorum.

“ENOSİS hayalleri kuranlar hüsrana uğradı”
Öncelikle şunun altını çizerek ifade etmek isterim. Kıbrıs Barış Harekatı, Kıbrıs Türk halkına yönelik sistematik ihlaller karşısında garantörlük yükümlükleri çerçevesinde atılmış meşru bir adımdır. Kıbrıslı kardeşlilerimizle birlikte ENOSİS hayalleri kuranları hüsrana uğratmıştır. Ada’ya huzur ve barış gelmiştir.

1955’te EOKA terörü ile başlayan 1974’e kadar Kıbrıs Türk’ünü baskı altında bırakan o karanlık dönem milletimizin yüreğine kazınmıştır. 1571’den beri Ada’nın asli unsuru olan Kıbrıs Türk halkı kendi öz yurdunda sığıntı gibi yaşanmak zorunda bırakıldı. O vahamete tarif etmek kolay değil.

Cennetten bir parça olan bu topraklar kelimelerin bile anlatmakta yetersiz kaldığı vahşet günlerine tanıklık etti. Şimdi birileri çıkıyor, ‘geçmişi tamamen geride bırakalım’ diyor. İyi de biz kumsal katliamını, noel vahşetini, Erenköy direnişinde toprağa düşen gençlerimizi nasıl unutabiliriz. Bayraktar Türk Alayını her birinizin ailesinden çıkan mücahitleri unutmak mümkün mü? Kıbrıs Türk’üne çektirilen çileleri yapılan ambargoyu nasıl unutabiliriz?

Kimse kusura bakamasın, biz Kıbrıs Türk’ü kardeşlerimize yapılanları asla unutmayız. Ada’nın tek başına sahip olmalarına izin verilmeyeceğini bildikleri için Rumlar hep çözümsüzlük peşimde koştu. Müzakere masalarında kaçtılar. Masayı her devirdiklerine çözüm istediklerini ileri sürdüler. Kıbrıs Türklerini azınlık görüp sözde devletlerine yamamaya çakıştılar. Federal çözüme karşı, Rumlar üniter devlet tutturmuşlardır.’

Devamını Oku

Kıbrıs

TC Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan Dinçyürek’e nezaket ziyareti

Published

on

By

Yeni Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin temel atma töreni ve 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunan Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, KKTC Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek’i makamında ziyaret etti.

Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, ziyarette, iki ülke arasında sağlık alanında yürütülen iş birliği ve ortak projeler ele alındı.

Ziyaretin sonunda taraflar karşılıklı olarak plaket ve hediyeler takdim etti.

Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Türkiye’nin desteğinin her alanda olduğu gibi KKTC sağlık altyapısının gelişimine önemli katkılar sağladığını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları… Lefkoşa Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi

Published

on

By

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları çerçevesinde Lefkoşa’daki Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi.

Törene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Başbakan Ünal Üstel, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, KKTC ve Türkiye’den bakanlar, Türkiye’den gelen bazı parti başkanları, milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri ile diğer sivil ve askeri yetkililer katıldı.

Protokol sırasına göre anıta çelenklerin sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesiyle devam etti.

Tören, Anıt Özel Defteri’nin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanmasıyla sona erdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Anıt Özel Defteri’ne şunları yazdı:

“Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bizler bugün Kıbrıs’ta, yüce Türk milletinin ayrılmaz bir parçası olarak, büyük bir heyecan ve gururla 20 Temmuz Barış Harekâtı’nın yıldönümünü kutluyoruz. Türk ulusu, bağımsızlık ve varoluş mücadelesini her türlü zorluğa rağmen ulusal bilinç, dayanışma ve özveriyle, nice kahramanlıklar sergileyerek kazanmıştır. Kıbrıs Türkü’nün küllenmiş direniş ateşi de bu ruhla yeniden canlanmış ve Barış Harekâtı ile özgürlüğüne kavuşmuştur. Kıbrıs Türk halkı, Atatürk ilke ve devrimlerine her zaman bağlı kalmış, Anavatan Türkiye’nin desteğiyle kendi geleceğini korumayı başarmıştır. Bu vesileyle, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile 20 Temmuz Barış Harekâtı’nda görev alan tüm kahramanları ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor; Gazilerimizi selamlıyorum. Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve egemenlik mücadelesi sonsuza dek sürecektir.”

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Anıt Özel Defteri’ne şu ifadeleri not düştü:

“Aziz Atatürk, bugün silahlı kuvvetlerimiz ile Kıbrıs Türk halkının birlikte zaferle taçlandırdığı 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51’inci yıl dönümünü büyük bir heyecan ve gururla idrak ediyoruz. Bu anlamlı günde bir kez daha kahraman şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Ezelden beridir hür yaşayan Türk Milleti, bu hakikatle Kıbrıs Türkü’nün var olma mücadelesinde yalnız olmadığını tüm dünyaya ilan etmiştir. Bugün Kıbrıs Türkü, arkasında Anavatan’ın sarsılmaz güçlü desteğiyle parlak geleceğine emin adımlarla yol almaktadır. Ruhun şad olsun.”

Devamını Oku

Trending

Reklam