Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar:Bir millet, aynı zamanda üç devletiz

Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu’nun davetlisi olarak İstanbul’da bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Karabağ zaferinin birinci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen “Karabağ Azerbaycan’ındır” etkinliğine katılarak konuşma yaptı.

Published

on

Tatar:Bir millet, aynı zamanda üç devletiz

Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu’nun davetlisi olarak İstanbul’da bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Karabağ zaferinin birinci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen “Karabağ Azerbaycan’ındır” etkinliğine katılarak konuşma yaptı.

Azerbaycan’dan bakan, milletvekili ile birçok üst düzey yetkilinin katıldığı, KKTC ve Azerbaycan’ın birlik olacağı zafer şöleninde konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’de Azerbaycan’da yaşanan bütün bu gelişmeleri büyük muhabbet, özlem ve dualarla takip ettiklerini ifade ederek, “Azerbaycan’ın zaferi bizim, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve tüm Türk dünyasının zaferidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, aynı soydan gelen, aynı milletin evladı olarak, bizlerin gönül birliği ve kader birliğiyle hareket etmesi gerektiğine işaret ederek, gelecekte de birlikte, güçlü olabilmek için bu şekilde siyasetin geliştirilmesi, birlik ve beraberliğin devamı için büyük millet olarak dik durulması gerektiğini vurguladı.

Konuşmasında Başkomutan İlham Aliyev’i kutlayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Onun başkanlığında Azerbaycan büyük bir zafer kazandı. Azerbaycan’ın Karabağ zaferinin 1. yıl dönümü, bayramı kutlu olsun” dedi.

Mazlum milletlerin yaşadıklarının asla unutulmaması gerek
Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs’ta yıllarca büyük bir esaret, büyük bir zulüm yaşadıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, mazlum milletlerin yaşadıklarının asla unutulmaması gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta, İstiklal Savaşı sırasında ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce verdiği mücadeleyi büyük bir iftiharla izlendiğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun Kıbrıs Türk halkı için büyük bir güç, iftihar kaynağı olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının Türkiye Cumhuriyeti’nden aldığı güçle soykırıma, zulme karşı sonuna kadar direndiğini ifade ederek, bizi yok etmek pahasına her türlü saldırıya karşı, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama rüyalarını kendilerine helal etmediklerini, saldırılara karşı durduklarını anlattı.

Kıbrıs Türk halkının bugün Doğu Akdeniz’de bir Türk devleti olmayı başardığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Hep birlikte olmalıyız. Bizim mücadelemiz sizin de mücadeleniz olmalıdır. Büyük Türk dünyasına baktığımızda hepimizin özlemleri, kader birliği vardır, birlikte olmak, güçlü olmak zamanıdır” dedi.

KKTC’ye sahip çıkılması gerek
“Doğu Akdeniz’de sizlerin onuru, sizlerin de şerefi, haysiyeti olan KKTC’ye sahip çıkılması gerek” diyen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Çünkü biz de büyük Türk dünyasının bir parçasıyız. Kıbrıs Türk halkı sizlerin kardeşidir, Kıbrıs Türk halkı mücahit bir halktır. Kıbrıs Türkleri Rum Yunan ikilisine karşı sonuna kadar savaşmış, şehitler vermiş, bedeller ödemiş ama direnmiştir. Bizim bayraklarımız gönderde sallanmaya devam etmiştir” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar şöyle devam etti:

“Bu, Büyük Türk milleti için bir onur ve haysiyet meselesidir. Böyle bir günde sizlerin bayramını kutlarken Başkan İlhan Aliyev’e selamlarını iletiyorum. Ona başarılar diliyorum. Gardaş halkımız olarak bizlerle birlikte Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin de bize verdiği destekle, Pakistan’dan gelen Başkonsolosun da dediği gibi bir millet, aynı zamanda üç devletiz. Azerbaycan, Türkiye Cumhuriyeti, KKTC ve kardeş devlet Pakistan’la hep birlikte daha güçlü olmak özlemiyle sizleri selamlıyorum. Büyük Türk milletinin daha güçlü olabilmesi için bir kez daha bu uğurda canlarını feda eden şehitlere Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilere minnet duygularımı ifade ediyorum.”

Ekonomik olarak iş birliklerinin artması gerektiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin şu anda ekonomik ve diplomatik anlamda bazı sıkıntıları olsa da, bize yapılan haksızlıklar, ambargolar ve engellemelerin bizleri yıldırmak için yapıldığını, Rumlara yama yapmak için Kıbrıs Türk halkının üzerine gelen bütün baskılara karşı direnmeye çalıştığını söyledi.

Ekonomik olarak güçlü olabilmek için iş birliklerine ihtiyaç olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Azerbaycan ve Pakistan’daki kardeşlerimizle ve Türk dünyasının diğer devletleriyle özellikle ekonomik anlamda, turizm anlamında işbirliklerinin güçlendirilerek, KKTC’ye destek olunmasına ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Erdoğan: “Güney Kıbrıs’ı bir devlet olarak kabul etmiyoruz”

Published

on

By

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Güney Kıbrıs’a ilişkin, “Benim Güney’e böyle bir ziyaret düşüncem söz konusu değil. Çünkü onlar nasıl KKTC’yi bir devlet olarak kabul etmiyorlarsa biz de Güney Kıbrıs’ı bir devlet olarak kabul etmiyoruz.” dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ziyaretinin ardından yurda dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Lefkoşa’da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamalarına katılarak, Kıbrıs Türklerinin coşkusunu ve sevincini bir kez daha paylaştıklarını dile getiren Erdoğan, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan hak ve yükümlülükler çerçevesinde 51 yıl önce gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı’nın, “Enosis” hayalini suya düşürdüğünü belirtti.

Kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Kıbrıs Türklerinin ve mücahitlerin desteğiyle 1963’ten itibaren akan kan ve gözyaşına son vererek, Ada’ya barış ve huzur getirdiğini anımsatan Erdoğan, “Nitekim Ada’da yarım asırdır bir damla kan dökülmemiştir. Bu huzur ortamı Türkiye’nin kararlı desteğiyle daha nice yıllar sürecektir. Kıbrıs Türkü de ilelebet kendi vatanında özgürce yaşayacaktır.” diye konuştu.

Ziyaret kapsamında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile de bir araya geldiğini aktaran Erdoğan, Türkiye’nin KKTC’ye olan desteğini tekrar vurguladıklarını ifade etti.

– “Kıbrıs Türkü’nün müreffeh bir geleceğe doğru attığı adımlarda yanlarında olmayı sürdüreceğiz”

Türkiye’nin Kıbrıs’ta iki devletli çözüm vizyonunun arkasında durduğunu, Ada’da iki ayrı halk ve iki ayrı devlet olduğu gerçeğini teyit ettiklerini anlatan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu arada Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin refah içinde yaşaması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. İktisadi ve mali işbirliği anlaşmalarıyla KKTC, ihtiyaç duyduğu her alanda desteklenmektedir. Bazı tesislerin açılış ve temel atma törenlerini, mayıs ayında hizmete sunulan Cumhuriyet Yerleşkesi’nde yaptık. Bunlardan temelini attığımız Yeni Lefkoşa Devlet Hastanesi inşallah Ada’daki en büyük sağlık yatırımlarından birini teşkil edecek. Açılışını yaptığımız Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu Köprülü Kavşağı ve 4,5 kilometrelik kesim sayesinde, toplam 21 kilometrelik projenin önemli kısmını tamamlamış olduk. Bir yıldan kısa sürede biten bu proje Lefkoşa’daki trafik yoğunluğunu azaltmakla kalmayıp Güzelyurt ve Lefke’nin, Ercan Uluslararası Havalimanı’na bağlantısını da hızlandıracak. Bugün hizmete aldığımız Yeni Maraş Sağlık Merkezi, 1000 metrekarelik kapalı alanda bölge halkımızın sağlık hizmetlerine de erişimini kolaylaştıracaktır. Bugün de yine tanık olunduğu üzere ana vatan ve garantör olarak Kıbrıs Türkü’nün müreffeh bir geleceğe doğru attığı adımlarda yanlarında olmayı sürdüreceğiz.”

– “Bunlar, Kıbrıs Türk halkının iradesini yansıtmayan marjinal girişimler”

Erdoğan, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“KKTC’de kurulu iki siyasi parti, Yeni Kıbrıs ve Birleşik Kıbrıs Partisinin yöneticileri, Rumların 1958’de Türkleri katlettikleri olayların yıl dönümünde Güney Kıbrıs’ta Rum Yönetimi liderini ziyaret ettiler. Birleşmiş Milletler denetiminde nüfus sayımı yapılmasını, ekim seçimlerine uluslararası gözlemci getirilmesini, Türkiye’nin uluslararası kurumlara şikayet edilmesini istediler. Bu ziyareti nasıl karşıladınız? Rum Yönetimi Lideri, AB dönem başkanlığında sizi Güney’e davet edeceğini söyledi. Böyle bir davet gelirse katılmayı düşünür müsünüz?” sorusuna Erdoğan, “Benim Güney’e böyle bir ziyaret düşüncem söz konusu değil. Çünkü onlar nasıl KKTC’yi bir devlet olarak kabul etmiyorlarsa biz de Güney Kıbrıs’ı bir devlet olarak kabul etmiyoruz. Dolayısıyla benim kitabımda onlarla böyle bir görüşmenin yeri yok.” yanıtını verdi.

Bunların Kıbrıs Türk halkının iradesini yansıtmayan marjinal girişimler olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türkleri bizim canımızdan bir parçadır. Kimse, aramızdaki bu gönül bağını zedeleyemez, Kıbrıs Adası’na sadece barış için gitmiş olan Türkiye’nin kahraman evlatlarına ‘işgalci’ diyemez. Kıbrıs Türk halkı, anavatan Türkiye’nin garantörlüğünü ve Ada’daki meşru varlığını tartışmaya açmaz bile. Tarihi gerçekler ve milli hafızamız ortadayken yapılan hainlik elbette Kıbrıs Türk halkı tarafından sandıkta cezalandırılacaktır. Rum tarafı şimdiye kadar çözüm istemediğini defalarca gösterdi. Onlar eşitlik ve adalet değil, Kıbrıs Türkü’nü kendi öz vatanında parya yapmak istiyorlar. Kimi şuursuzlar da buna açıkça çanak tutuyor. Kıbrıs’ta çözümün anahtarı iki devletli çözümdür, bundan da taviz yoktur. Türkiye’nin Kıbrıs politikası nettir, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini ve güvenliğini garanti altına almayan hiçbir sürecin içinde olmayız.”

Devamını Oku

Kıbrıs

2025 yılının ikinci asgari ücreti net 44 bin 546 olarak belirlendi

Published

on

By

Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2025 yılının ikinci asgari ücreti brüt 51 bin 202, net 44 bin 546 olarak belirledi.

Buna göre, asgari ücrete son açıklanan hayat pahalılığı olan yüzde 17.79 oranında artış yapıldı.

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu başkanlığındaki üçüncü toplantısında alınan karar işveren tarafının ret oyu vermesiyle oy çokluğuyla alındı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, asgari ücreti şu şekilde açıkladı:

“Brüt 51 bin 202 TL, net 44 bin 546 TL, haftalık 11815, 84 TL, günlük 2363, 16 TL, saatlik 295,39 TL”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu,  işçi tarafı temsilcisi Hür-İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş) Başkanı Ahmet Serdaroğlu ve işveren tarafı temsilcisi Cengiz Alp Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun toplantısının ardından basına açıklamalarda bulundu. Bakanı Gardiyanoğlu, iş dünyasını rahatlatacak yasal adımların ağustos ayı içerisinde atılacağını, Başbakan Ünal Üstel’in süreci bizzat takip ettiğini ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun üçüncü toplantısı başladı

Published

on

By

Asgari Ücret Saptama Komisyonu, yılın ikinci asgari ücretini belirlemek üzere üçüncü kez toplandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, asgari ücrette oy birliği sağlanmasını temenni etti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, toplantının başında yaptığı açıklamada, bugün bir sonuca varılması temennisinde bulunarak, “Asgari ücret masası kararını verecektir.” dedi.

Bu sabah Bakanlar Kurulu’nun toplandığını ve kendisinin burada işçilerin refahını artıracak, işvereni rahatlatacak tedbirlere ilişkin sunum yaptığını belirten Gardiyanoğlu, sürdürülebilir bir çalışma hayatı için radikal kararlar alınacağını belirtti; Ağustos sonuna kadar bunların kamuoyu ile paylaşılacağını kaydetti.

“Bugün üç tarafın yüzdelikleri masaya yatırılacak.” diyen Gardiyanoğlu, yeni asgari ücretin oy birliği ile karara bağlanmasını diledi.

Soru üzerine Bakan Gardiyanoğlu, bugün bir sonuç çıkacağına inancının tam olduğunu söyledi.

Gardiyanoğlu, gösterdikleri uyumdan dolayı taraflara teşekkür de etti.

İşçi tarafı temsilcisi, Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, birçok konuda konsensus sağlandığını, ücrette de uzlaşılması gerektiğini belirterek, “Sırf 1 Temmuz’da geçerli olsun diye kabul edemeyeceğimiz bir rakama ‘evet’ dememiz beklenmesin.” diye konuştu.

Bakan Gardiyanoğlu’nun “sürdürülebilir bir çalışma hayatı için radikal kararlar alınacağı” yönündeki açıklamasının sevindirici olduğunu kaydeden Serdaroğlu, “Bundan sonra hepimizin üzerimize düşeni yapmamız lazım.” dedi.

İşveren tarafı temsilcisi Cengiz Alp ise, yabancı işçilerle ilgili düzenlemelerin Ağustos ayından itibaren uygulamaya girmesini istedi.

Hayatı ucuzlaştırıcı tedbirler alınması gerektiğini belirten Alp, bu konuda gerekenlerin yapılmasını istedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam