Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Cumhurbaşkanı Tatar: Yeni siyaset, Kıbrıs’ta yeni bir aşamadır, federal modele kapılar kapandı

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Yeni siyaset, Kıbrıs’ta yeni bir aşamadır, federal modele kapılar kapandı” vurgusu yaparak, Türkiye ile bağların kopartılmasına asla izin vermeyeceklerini söyledi.

Kıbrıs’a barışın Türk askeriyle geldiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz kimsenin boyunduruğu altında yaşamayız” dedi.

Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa, yan yana yaşayan iki egemen eşit devlet modelinde olabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin garantörlüğü ve askerin çekilmesini asla kabul etmeyeceklerini kaydetti. Tatar, “KKTC bir gerçektir, bir varlıktır” vurgusu da yaptı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, İstanbul’da Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı 36. Dönem 1. Oturum etkinliğine katılarak, konuşma yaptı.

Dedeman Otel’de yer alan etkinliğe İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da katıldı.

Etkinlik, Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Başkanı Akkan Suver’in açılış konuşmasıyla başladı. Vakfın bir aydınlar platformu olduğunu vurgulayan Suver, vakfın ulusal ve uluslararası alanda kabul gördüğünü kaydetti. Kıbrıs’ın, Marmara Grubu’nun uluslararası alandaki ilk göz ağrısı olduğunu dile getiren Suver, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı kahraman olarak nitelendirdi. Suver, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ağırlamanın gururunu taşıdıklarını ifade ederek, Tatar’ın, babası Rüstem Tatar’dan devraldığı bayrağı başarıyla taşıdığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın biyografisinin okunmasının ardından barkovizyon gösterimi yapıldı.

TATAR: “HER ZAMAN TÜRKİYE’YE GÜVENDİM, GÜVENMEYE DEVAM EDECEĞİM”

Cumhurbaşkanı Tatar etkinlikte yaptığı konuşmada, herkese teşekkür ederek, İstanbul’da 10 yıldan fazla çalıştığını hatırlatarak, “O günleri unutmam mümkün değil” dedi.

O günlerde Kıbrıs davasının geleceğinin nasıl şekilleneceğinin bilinmediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs meselesinin her zaman Türkiye’nin karşısına çıktığını söyledi.

“Her zaman Türkiye’ye güvendim, güvenmeye devam edeceğim” diyen Tatar, Osmanlı askeri Kıbrıs’ı terk ederken, İngiliz bayrağı çekilirken en kötü günün yaşandığını anlattı. Türk askerinin geri gelişinin önemine dikkat çeken Tatar, “Kıbrıs’ın esas sahibi bizleriz” dedi.

Kıbrıs’ın yıllarca Osmanlı idaresinde olduğuna dikkat çeken Tatar, adanın İngilizlere geçici bir süre kiralandığını, Lozan Antlaşması’yla Türkiye’nin Kıbrıs üzerinde söz hakkı bulunduğunu söyledi.

Kıbrıs kuruluş antlaşmalarının Türk-Yunan dengesini de kuran bir anlaşma olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Makarios’un antlaşmaları bir sıçrama tahtası olarak gördüğünü vurguladı.

“KIBRIS TÜRKÜ DİRENDİ, KAHRAMANLAR YETİŞTİRDİ”

Kıbrıslı Türklere her türlü saldırının yapıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün direndiğini, kahramanlar yetiştirdiğini söyledi. Korkmadan bu mücadelenin verildiğini ifade eden Tatar, Kıbrıs Türk halkının Atatürk’ü ve devrimlerini yakından izlediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin, yarım asırdan bu yana Türkiye ile birlikte sürdürülen mücadele sayesinde var olduğunu belirtti.

Mücadelenin 1571 yılından bu yana devam ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, her zaman Türkiye ile birlikte hareket edildiğini söyledi.

Tatar, Annan Planı döneminde Türkiye ile bağların kopartılması tehlikesiyle karşı karşıya kalındığını ifade ederek, Rum tarafının plana hayır demesine rağmen tek başına AB’ye alınarak, büyük bir haksızlık yapıldığını kaydetti.

“ARTIK KIBRIS’TA İKİ AYRI EGEMEN DEVLET VAR”

“Sıfır asker, sıfır garanti”ye sonuna kadar karşı olduklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, artık Kıbrıs’ta iki ayrı egemen devlet bulunduğunu vurguladı.

“Biz dik durduk, yeni siyaset, Kıbrıs’ta yeni bir aşamadır, federal modele kapılar kapandı” diyen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, egemen olarak, Türkiye ile bağların kopartılmasına asla izin vermeyeceklerini söyledi.

Mavi Vatan’ın önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’den zorla çıkarılamayacağını kaydetti.

Tanınma konusunda yaşanan sıkıntıları bildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti’nden Kıbrıslı Türklerin silah zoruyla atıldığını ve devlet kurmaktan başka şansı olmadığını belirtti.

Egemen eşitlik temelinde mücadelenin sürdürüleceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, uluslararası alanda Türkiye’nin bu yeni siyasetin arkasında olduğunu vurguladı.

Tatar, Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın devlete verdiği öneme işaret ederek, Marmara Grubu Vakfı’na Kıbrıs Türkü’nün sesi olması nedeniyle teşekkür etti.

“BU DAVA SÜRECEK”

“Bu dava sürecek” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, devletin ekonomik olarak güçlenmesi, Maraş açılımı, turizm ve yükseköğretimin daha da gelişmesinin önemini belirtti. Tatar, asrın projesiyle, Türkiye’den getirilen suyun KKTC’ye sağladığı katkında da bahsetti.

Kıbrıs’ta federal ortaklık temelinde bir anlaşma olamayacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, yan yana yaşayan iki devlet olarak devam etmek gerektiğini kaydetti.

Türkiye’nin gelişmesiyle yatırımcıların KKTC’de yatırım yapmasının önemine işaret eden Tatar, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kıbrıs Türk halkının davasına destek verilmesini dile getirdiğine dikkat çekti.

“KKTC DAHA FAZLA KABUL GÖRMELİ”

KKTC’nin daha fazla kabul görmesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, coğrafyadaki varlığın önemini vurguladı.

Türkiye ile güçlü bağların devamı, gönül birliğinin daha fazla gelişmesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıslı Rumların, hâlâ Kıbrıs’ı Yunanistan’ı bağlama hayali olduğunu söyledi.

“KKTC, KIBRIS TÜRK HALKININ BAĞRINDAN ÇIKTI”

KKTC’nin Kıbrıs Türk halkının bağrından çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, 1974 öncesine dönülmesinin mümkün olmadığını kaydetti.

Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa, yan yana yaşayan iki egemen eşit devlet modelinde olabileceğini ifade eden Ersin Tatar, Türkiye’nin garantörlüğünden vazgeçilmesini ve askerin çekilmesini asla kabul etmeyeceklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, “Sıfır asker, sıfır garanti aşağılığını asla kabul etmeyiz” vurgusu yaptı.

Kıbrıs Türk halkının ayrı bir halk olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, bunu kimsenin tartışamayacağını söyledi.

“Kıbrıs, Kıbrıslılarındır” söylemine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz tarihimize sahip çıkmak zorundayız” dedi.

“FEDERASYON MASALI BİTTİ”

Türkiye’yi “işgalci” olarak gösteren zihniyetin tarihi yanlış okuduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, federasyon masalının bittiğini yineledi.

1974’te Mehmetçiğin adaya basmasıyla barışın geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, 1974’ten bu yana KKTC’de büyük bir kalkınma ve gelişme olduğunu belirtti.

Barışın Türk askeri ile geldiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz kimsenin boyunduruğu altında yaşamayız” dedi.

“BİZ RUMLAR KADAR EGEMENİZ, RUMLAR KADAR HAK SAHİBİYİZ”

“Biz Rumlar kadar egemeniz, Rumlar kadar hak sahibiyiz” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’ye sonuna kadar sahip çıkılacağını söyledi.

Doğu Akdeniz’de stratejik çıkarların korunmasında Türkiye ile KKTC’nin iş birliğinin önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, milli duruşu sonuna kadar devam ettirmek gerektiğini söyledi.

Milli ve ulusal davanın savunulmasının önemini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, dünyanın çeşitli yerlerinde Kıbrıs Türklerin her türlü haksızlığa rağmen varlığını sürdürdüğünü, başarıya ulaştığını anlattı.

Haklı mücadelenin sonuna kadar savunulması gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Osmanlı torunları olarak, Kıbrıs’ta verilen mücadelenin Türklerin başarısı olduğunu ifade etti.

Tatar, “Doğu Akdeniz’deki Türk devletiyiz, tanısınlar veya tanımasınlar…” diyerek 144 farklı ülkeden öğrencinin KKTC’de eğitim gördüğüne dikkat çekti.

“KKTC BİR GERÇEKTİR, BİR VARLIKTIR”

“KKTC bir gerçektir, bir varlıktır” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Türki Cumhuriyetlerle iş birliğiyle önümüzdeki yıllarda daha güçlü bir KKTC görüleceğini ifade etti.

Etkinlikte, Cumhurbaşkanı Tatar, 25. Avrasya Ekonomi Zirvesi’ne de davet edildi. Cumhurbaşkanı Tatar’a hediye takdim edilmesinin sonrasında toplu fotoğraf çekimiyle etkinlik sona erdi.

İstanbul’a gitmek üzere dün öğle saatlerinde KKTC’den ayrılan Tatar’ı da taşıyan THY uçağı, İstanbul’daki fırtına nedeniyle Ankara’ya inmiş, Tatar ve heyeti kara yoluyla İstanbul’a gitmişti. Tatar’ın temaslarını tamamlamasının ardından bugün akşam saatlerinde yurda dönmesi bekleniyor.BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam