Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Oğuz: Ülke olarak istikrarlı bir hükümete ihtiyacımız var

Published

on

Maliye Bakanı Dursun Oğuz, 13. maaşları ödeyecek noktada olduklarını ancak emekliler ve sosyal sigorta emeklilerinin 13. maaşları için kaynak sıkıntısı yaşandığını, bunu gidermeye çalıştıklarını bugün içerisinde sorunu çözeceklerini belirtti.

 

Oğuz  katıldığı programda 2021 İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolü’nde geciken bazı ödemeler olduğunu ve bu yüzden bazı ödemelerin geciktiğini söyledi.

Pazartesi gününden itibaren kaynak akışının sağlandığını ve dün itibarı ile ödemelere başlandığını belirten Oğuz, kaynağın Kuzey Kıbrıs bütçesi için çok önemli olduğunu kaydetti.

Oğuz, 2021 yılında ek bütçe yapamadıklarını ve bazı sorunlar yaşandığını söyledi.

Daha önce yapılan ziyaretler çerçevesinde TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın kendilerine bu konuda da yardımcı olacağını belirten Oğuz, Covid destekleri adı altında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bütçesine ekstra kaynak aktarımının yapıldığını söyledi.

Bu desteğin tarım ve sağlık alanında önemli bir yeri olduğuna vurgu yapan Oğuz, daha önce 50 milyon TL geçtiğimiz gün de 70 milyon TL bir kaynak aktarımın gerçekleştiğini belirtti.

Bakan Oğuz, hayvancılara verilen destekle ilgili daha önceden bir açık olduğunu hatırlatarak, Toprak Ürünleri Kurumu’nun da alacağı olduğunu ve gelen kaynağın bir kısmı ile PCR ve antijen kitlerinin alınacağını bir kısmı ile de bu açığa takviye yapılacağını söyledi.

Oğuz, Türkiye Cumhuriyeti’nin her alanda desteğinin devam ettiğinin altını çizdi.
Maliye Bakanı Dursun Oğuz, Aralık ayı başında iç borçlanmaya çıktıklarını hatırlatarak, önceden 93 milyon TL iç borç ödemesi yaptıklarını ve yaklaşık 86 milyon TL de iç borçlanma yaparak piyasaya olan cari harcamaları yaptıklarını söyledi.

MAAŞ KONUSU
13. maaşların çok konuşulduğuna dikkat çeken Oğuz, açıklamasına şöyle devam etti:
“Sayın Başbakan daha önce de biz de 3 Ocak tarihinde 13. maaşları ödeyeceğimizi söylemiştik, sürpriz olabilirdi ama emekliler ve sosyal sigorta maaşlıların 13. maaş ödemeleri ile ilgili kaynak sıkıntısı var, bunu gidermeye çalışıyoruz. Kamu maliyesi olarak 13 maaşları ödeyecek durumdayız ama sigortalıların ve emeklilerin 13. maaşı ödenmeden hükümet olarak bu parayı ödeme taraftarı değiliz. Hükümet olarak bu kaynak tedarik edildikten sonra bu ödemeler yapılacak.’’

ANKARA ZİYARETİ
Oğuz, Ankara ziyaretinin çok hızlı geliştiğini söyleyerek,  Türkiye Cumhuriyeti’nde yeni bir modellemeye geçiş olduğunu, KKTC’de de bu modele geçilmesi ile ilgili heyetlerin bir araya geldiğini belirtti.
Bakan Oğuz, Türk Lirası kullan KKTC’de de ve Türkiye’deki sistem dahil edilmesinin önemine vurgu yaptı. Bununla ilgili her iki ülkenin Cumhurbaşkanlarının bir araya gelerek görüşme gerçekleştirdiğini hatırlatan Oğuz, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni bir modellemeye girmesinden önce hem TC Hazine ve Maliye bakanı ve TC Merkez Bankası ile ayni gün istişare ettiklerini, ve bu modelleme içerisine KKTC’de girebilir mi ve girmesi gerektiği ile ilgili görüşmeler gerçekleştirildiğini belirtti.

Oğuz, bu görüşmeden sonra Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştirdiklerini söyledi. Bu kapsamda her iki bakanlığın teknik heyetler düzeyinde bir çalışma yaptığını belirten Oğuz, Sayın bakanın bu konuda bir çalışma yapılması konusunda direktif verdiğini söyledi.

Oğuz, ‘’Bu çalışmalarla ilgili teknik heyetler çalışıyor ve çalışmalar tamamlanınca Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına sunulacak. Tabi bizim görüşmelerimiz devam etmektedir. Amacımız nihai sonuca ulaşmaktır. Bu görüşmelerle ilgili Sayın Başbakanımızı da bilgilendirdik.’’ dedi.

EK MESAİLER KONUSU
Oğuz, sendikalar ile gerçekleşen görüşmeleri de değerlendirerek, ek mesainin bir hak olduğunu ve bir ihtiyaç olduğu için bu insanların çalıştığını, bu mesailerin de ödenmesi gerektiğini ifade etti.

Oğuz konuşmasına şöyle devam etti:
‘’Ek mesai bir haktır elbette, ve bu emeğin karşılığı ile ilgili yasa 1 ay sonra ödenmesini emreder. Ama biz mali durumumuzdan dolayı geriden takip ediyoruz ve en son temmuz ayının mesailerin ödeyebildik. Çalışan insanlar önünü göremez ise motivasyonunu kaybeder. Sendikalarımız ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede, üyelerden gelen talepleri ilettiler. Biz de ödeyebilme kapasitemizi ortaya koyduk. Bir mutabakat ortaya çıktı. Belli bir takvimlendirme yapıldı. Sendikalarımızla bu konuda ortak noktayı bulduk.
Ocak ayı içerisinde bir çok mükellefiyetleri olduğunu hatırlatan Oğuz, ek kaynağa ihtiyaç olacağını belirtti.
Oğuz, borçlanmanın normal bir durum olduğunu ve tüm ülkelerde yapıldığını söyleyerek, bazı eleştirilere anlam veremediğini söyledi.

Oğuz şu ifadeleri kullandı:
“Biz hesap bilmez kişiler değiliz. Borçlanmadan yapamazsınız. Borç da bir alternatiftir. Maaş ödemek de bir lütuf değildir. Bir görevdir. Geleceği görmeyen bir millet yarını ile ilgili planlama yapamaz. Her yıl bir hükümet değişiyor. Bu istikrarsızlıkta elini taşın altına koymayan herkesin sorumluluğu vardır. istikrarlı bir hükümet için istikrarlı bir milletvekili sayısına ihtiyaç var. Ekonomik anlamda Türkiye Cumhuriyeti’nden beklenen paranın ülkeye gelmemesi üzerine eleştiri yapıyorlar. Türkiye her zaman KKTC’nin yanında oldu. Bu protokoller çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti gereken her şeyi yaptı.  Ülke olarak istikrarlı bir hükümete ihtiyaç var. Koalisyon hükümet modellerinin yürümediğini gördük. İstikrara ihtiyaç vardır. Türkiye ile ilişkilerimiz her zaman iyi olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her zaman haklarını savunmuştur. Her alanda bunu yapan bir Türkiye Cumhuriyeti varken ötekileştirmeyi anlamıyorum.’’

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam