Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Minik Eller Türk İşaret Dili Seminerleri ve Eğitimlerine Yönelik Katılım Belgeleri öğrencilere takdim edildi

Published

on

Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı Eğitim Ortak Hizmetler Dairesi ile Kıbrıs İşitme Konuşma Engelliler Vakfı (KİKEV) arasında imzalanan Türk İşaret Dili Eğitim İşbirliği protokolü kapsamında, KİKEV tarafından verilen Türk İşaret Dili eğitimleri ve seminerleri devam ediyor.

Bu kapsamda düzenlenen Minik Eller Türk İşaret Dili Farkındalık Eğitimleri ve Seminerleri’ne yönelik katılım belgeleri, Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen tören ile Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu tarafından öğrencilere takdim edildi.

İkişer gurup şeklinde online olarak gerçekleşen eğitimlere 30, seminerlere ise 34 kişi olmak üzere toplam 64 öğrenci katılım gösterdi.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu törende yaptığı konuşmada eğitime katılan öğrencileri ve eğitmenleri tebrik ederek, eğitimin ve iletişimin önemine vurgu yaptı.

İçinde bulunulan dönemde eğitimin gerekliliğini ve iletişimin önemini daha iyi anladıklarını belirten Amcaoğlu, “Çocuklarımızın ulaşamayacağı, erişemeyeceği, iletişime geçemeyeceği hiç kimse kalmasın diye çıktığımız bu yolda, KİKEV’in de özverili çalışmalarıyla, farkındalığı yaratıp bu çalışmaları daha ileri noktalara taşımakta kararlıyız.” vurgusu yaptı.

Amcaoğlu, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı olarak her bir çocuğun birbirine ulaşabilmesini ve iletişim kanallarının açık olmasını sağlamak için gerekenleri harfiyen yerine getireceklerine de dikkat çekerek, Bakanlık olarak gereken ne varsa yapmaya devam edeceklerini ve böylesi adımların en büyük destekçisi olmaya devam edeceklerini söyledi.

Eğitim Ortak Hizmetler Dairesi Müdürü Cengiz Uzun ise konuşmasında Bakanlığın ve KİKEV’in yürüttüğü işbirliğinin önemine vurgu yaptı.

Eğitimde iletişimin önemini bilen bir eğitimci olarak işaret dilinin öğretilerek yaygınlaştırılması ve toplumun her kesiminde kullanılır hale getirilerek bu tür engeli olan vatandaşların iletişim kanallarının açılmasına katkı koymanın görevleri olduğunu belirten Uzun, bu bağlamda KİKEV’in özverili çalışmalarıyla birlikte önemli bir yol kat ettiklerini söyledi.

Bu kapsamda öğretmenler dahil olmak üzere birçok meslek gurubuna eğitimler verildiğini ve çocuklar üzerinde farkındalık yaratılması adına ilk defa ilkokul ve ortaokul öğrencilerine işaret dili eğitimi verildiğini dile getiren Uzun, bakanlık olarak böylesi eğitimlere katkı koymaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

KİKEV Başkanı Bahire Doğru ise yaptığı konuşmada eğitimlere ve seminerlere olan yoğun ilgiden mutlu olduklarını ifade etti.

“Geleceğimiz olan çocuklara sosyal ve toplumsal farkındalığı aşılamak, engelli bireylerin tanıtarak farklı olmadığımızı göstermek hepimizin görevidir.” diye konuşan Doğru, ““Çocukların Ellerinin Sesi Sesimiz Olsun” sloganı ile başlattığımız eğitimlerde İşaret Dili ile tanışan çocuklar parmaklarının sesi ile sessiz dünyalara ses vermenin gerekliliğini kavradılar. Yeni bir dil ile tanışarak farkındalıklarını arttırdılar. Evde kapalı kaldığımız dönemde yüzlerindeki tebessümlerini ve mutluluklarını izlemek her şeye değerdi.” dedi.

Doğru, geleceğe güvenle bakan, sosyal ve toplumsal farkındalığı kuvvetli gençler yetiştirmenin herkesin görevi olduğuna dikkat çekerekişaret dilinde doğru iletişimi sağlama noktasındaki çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.

Küçük yaşta çocuklara engelliler konusunda eğitim vermek gerektiğine inandığını belirten Doğru, İşaret Dili eğitimlerine ve seminerlerine  katılan çocuk ve gençlerin özverili çalışma ve öğrenme isteklerinin kendilerini mutlu ettiğini söyledi.

Türk İşaret Dili Eğitimlerini verme sürecinde Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nın çok önemli destekleri bulunduğuna da vurgu yapan Doğru, vakfın çalışmalarına desteğini esirgemeyen Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu’na ve Eğitim Ortak Hizmetler Dairesi Müdürü Cengiz Uzun’a teşekkürlerini iletti.

‘’Çocukların Ellerinin Sesi Sesimiz Olsun’’ sloganı ile başlatılan Minik Eller Türk İşaret Dili Eğitimleri ve Seminerleri’ne katkı koyan öğrencilere, TİD Eğitmen ve Çevirmenleri Aslı Önay Akçay ve Emrah Soykan’a, KİKEV Mütevelli Heyetine de teşekkür eden Doğru, sözlerine “Engelsiz bir toplum oluşturmak adına yaptığımız çalışmalar devam edecektir.” diyerek son verdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güneş Sistemi’nin kıyısında garip bir ‘fosil dünya’ keşfedildi

Published

on

By

Gökbilimciler, Güneş Sistemi’nin uzak sınırlarında “Ammonite” adı verilen gizemli bir gökcismi keşfetti.

Ammonite, Neptün’ün ötesinde yer alan ve Trans-Neptunian Object (TNO) olarak sınıflandırılan bir cisim. Ancak onu özel kılan, yörüngesinin son derece eliptik olması.

Bu özelliğiyle, tıpkı Sedna gibi yalnızca üç benzeri daha bulunan Sednoid grubuna dahil edildi. Sednoid’ler, Güneş’e en yakın geçiş noktaları (perihelion) 60 astronomik birimin (au) çok üzerinde olan nadir nesneler.

Gökbilimciler, bu nesnelerin yörüngelerini açıklamak için Gezegen Dokuz adını verdikleri, henüz keşfedilmemiş büyük bir gezegenin varlığını öne sürüyor. Ancak Ammonite’in yörüngesi, mevcut Sednoid’lerden farklılık gösteriyor. Araştırmacılara göre bu durum, Gezegen Dokuz hipotezini daha da karmaşık hâle getiriyor.

4.5 milyar yıldır değişmeyen yörünge

Ammonite’in yörüngesi, bilgisayar simülasyonlarına göre Güneş Sistemi’nin oluşumundan bu yana, yaklaşık 4.5 milyar yıldır kararlı bir şekilde seyrediyor. Nesne ilk kez 2023 yılında Subaru Teleskobu’yla tespit edildi, ancak kesin tanımlama 2024’te Kanada-Fransa-Hawaii Teleskobu ve arşiv verileriyle doğrulandı.

Keşif, FOSSIL (Formation of the Outer Solar System: An Icy Legacy) adlı gözlem programı kapsamında yapıldı. Program, Güneş Sistemi’nin uzak bölgelerindeki buzul nesneleri araştırmayı amaçlıyor.

“Q-boşluğu”nu dolduran ilk nesne

Ammonite, şimdiye kadar gözlemlenememiş bir yörünge bölgesinde yer alıyor. Bu bölge, gökbilimcilerin “q-gap” adını verdiği ve neden boş kaldığı bilinmeyen bir yörünge aralığını temsil ediyordu. Araştırmanın yazarlarına göre, Ammonite bu boşluğu doldurarak önemli bir eksik halkayı tamamladı.

Yeni sorular doğuruyor

Çalışmanın ortak yazarı Dr. Yukun Huang’a göre, Ammonite’in yörüngesinin diğer Sednoid’lerle uyuşmaması, Gezegen Dokuz’un varlığını sorgulayan bir durum olabilir. Huang, bu nesnelerin oluşumunda, zamanında Güneş Sistemi’nde bulunan ama sonra dışarı atılan bir gezegenin etkili olabileceğini öne sürdü.

Ayrıca, bazı teorilere göre bu tür uzak nesneler; Güneş’in yıldız kümesi içindeki erken döneminde başka yıldızlarla yaşanan etkileşimler, hatta başka sistemlerden yakalanmış cisimler sonucu oluşmuş olabilir.

Gezegen Dokuz ortaya çıkabilir mi?

Ammonite’in keşfi, Gezegen Dokuz’un yörüngesini daraltıyor ve muhtemel saklanma alanlarını azaltıyor. Gökbilimciler henüz bu varsayımsal gezegeni gözlemleyemedi, ancak umutlar yeni nesil teleskoplarda.

Vera Rubin Gözlemevi, yakında on yıl sürecek LSST (Legacy Survey of Space and Time) projesine başlayacak. Bu teleskop, Güneş Sistemi’ndeki en karanlık ve zor tespit edilen nesneleri gözlemlemek için tasarlandı. Eğer Gezegen Dokuz gerçekten varsa, Rubin bu bilinmeyen devi ortaya çıkarabilecek en güçlü aday olabilir.

Devamını Oku

Dünya

Madrid’de devam eden orman yangınlarından kaynaklanan duman gökyüzünü kapladı

Published

on

By

İspanya’nın başkenti Madrid’de henüz kontrol altına alınamayan orman yangınlarından kaynaklanan duman, gökyüzünü kapladı.

Madrid’in 50 kilometre güneybatısında yer alan Mentrida kasabası civarında orman yangını çıktı.

Yaklaşık 3 bin hektarlık alanın kül olduğu yangından kaynaklanan duman, Madrid’de gökyüzünün tamamen kaplanıp turuncu bir görüntünün oluşmasına yol açtı.

Yangınların henüz kontrol altına alınamadığını belirten yetkililer, vatandaşlara evlerinde kalmalarını ve pencerelerini kapatmalarını tavsiye etti.

Devamını Oku

Dünya

BM: 18 Mart’tan bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişi yerinden edildi

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM), mart ayında İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini bildirdi.

BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Stephanie Tremblay, günlük basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Bölgedeki meslektaşlarından edindiği bilgiyi aktaran Tremblay, sadece 8-15 Temmuz’da Gazze’de 11 bin 500 kişinin yerinden edildiğini belirtti.

Tremblay, diğer taraftan 18 Mart’ta İsrail’in ateşkesi bozmasından bu yana Gazze’de 737 binden fazla kişinin yerinden edildiğini söyledi.

Gazze’de hemen hemen herkesin yerinden edildiğine dikkati çeken Tremblay, bazı kişilerin birkaç kez yerinden edildiğini vurguladı.

– “İbadethanelere yönelik saldırılar kabul edilemez”

Tremblay, BM Genel Sekreteri’nin Gazze kentinin kuzeyinde yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Kutsal Aile Kilisesi’ne (Latin Manastırı) yönelik saldırıyı şiddetle kınadığını bildirdi.

İbadethanelere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunun altını çizen Tremblay, aynı zamanda sığınan insanların hedef alınmaması gerektiğini söyledi.

Tremblay, AA muhabirinin, “Genel Sekreter İsrail tarafından, El-Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi’nin statüsünün değiştirilmesine ne tepki veriyor?” sorusuna ise bu konuya ilişkin gelişmelerden henüz haberdar olmadığını ifade etti.

BM Sözcü Yardımcısı, “Ancak her zaman tüm ibadethanelerin korunması çağrısında bulunuyoruz.” dedi.

Israel Hayom gazetesinde yer alan haberde, Tel Aviv yönetiminin El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi üzerindeki yetkileri El Halil Belediyesinden alarak bölgedeki yasa dışı yerleşim birimlerinden “Kiryat Arba” yönetimine verildiği belirtilmişti.

Devamını Oku

Trending

Reklam