Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Erhürman: Karar almadan önce katılımcı bir ortam yaratın

Published

on

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Faiz Sucuoğlu’nun ana muhalefet CTP’den ülke sorunlarına ilişkin somut öneri göremediği yönündeki açıklamalarına sosyal medyadan yaptığı paylaşım ile yanıt verdi.

Erhürman, Başbakan’ın somut önerileri önemsemesi halinde kararlar almadan, katılımcı bir ortam yaratılması gerektiğini kaydetti.

Başbakan’ın hükümetin aldığı yanlış kararların halkta uyandırdığı tepkiyi gördüğünü ve bunun paniğiyle hedef saptırarak kendisine ve partisine saldırma yoluyla gittiğini savunan Erhürman, “Toplumu ikiye bölmeye, tepki ve öfkeyi azaltmaya, yanlış karar alsanız da size biat edecek bir kitle yaratmaya çalışıyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk halkının “böl-yönet” taktiklerine tok olduğunu ifade eden Erhürman, “çözüm üretmeye odaklanın” çağrısında bulundu.

Erhürman “Muhalefetten öneri istemek konusunda samimiyseniz, bilin ki bunun yolu “ben yaptım oldu” zihniyetinden vazgeçmek ve karar almadan önce katılımcı bir anlayış sergilemektir” ifadelerini kullandı.

 

SM/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Zelenskiy: Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış istiyoruz

Published

on

By

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda müzakere sürecine ilişkin, “Biz adil bir barış, kalıcı bir barış, sürdürülebilir bir barış istiyoruz.” dedi.

Zelenskiy, Ankara Esenboğa Havalimanı’nda, (dün Türkiye’den ayrılmadan önce) medya kuruluşlarının sorularını yanıtladı.

ABD’nin Rusya ile ilişki kurmasının ABD’nin kendi kararı olduğunu dile getiren Zelenskiy, “Onların (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’i politik izolasyondan çıkardıklarını gözlemliyoruz ama bu onların kararı, görüşüyorlar.” dedi.

Zelenskiy, Ukrayna’nın savaşın bitmesi için yapılan müzakerelerde yer almamasını eleştirerek, “Savaşın bitmesine ilişkin planlarımız bunlar dendiğinde, bu bizde sorular yaratıyor. Biz neredeyiz? Bu müzakere masasının neresindeyiz? Bu savaş Ukrayna’nın içinde gerçekleşiyor. Putin, Ukraynalıları öldürüyor, ABD’lileri değil. Avrupalılar da değil, Ukraynalılar ölüyor.” diye konuştu.

Ukrayna olmadan müzakere yapılamayacağının altını çizen Zelenskiy, “Siz istediğinizi görüşebilirsiniz ancak biz olmaksızın bizim hakkımızda görüşürseniz bunu kabul etmeyeceğiz diye net bir şekilde ifade ediyoruz.” ifadesini kullandı.

Zelenskiy, ABD’nin Ukrayna’nın yanında olduğunu düşündüğünü paylaşarak, “Sayın (ABD Başkanı Donald) Trump’ın da daha çok yanımızda olmasını isterim. ABD’den hem Cumhuriyetçiler hem Demokratların birçoğu iki partili sistemde bizi destekliyorlar. Elbette bu desteği kaybetmek istemiyorum.” dedi.

“Biz herhangi bir kıta için ham madde merkezi olmak istemiyoruz”
Trump’ın savaşı bitireceğine ilişkin vaadinin gerçekleşmesini istediklerini dile getiren Zelenskiy, süreci gözlemleyeceklerini söyledi.

Zelenskiy, Ukrayna’nın işgal altındaki bölgelerinin kurtarılması ve doğal kaynak yataklarının korunması durumunda yatırımlara açık olacaklarını vurgulayarak, “Biz herhangi bir kıta için ham madde merkezi olmak istemiyoruz. Burada dost, partner olmak bir etken olmayacak. Bizim anayasamızda yazıyor. Ben Cumhurbaşkanı olarak anayasayı ihlal etmek istemiyorum. Ben topraklarımı, çıkarlarımızı koruyacağım.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’a teşekkür: Görüşmelerimiz her zaman somut konular hakkındaydı
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’a teşekkür eden Zelenskiy, “Cumhurbaşkanı ile görüşmelerimiz her zaman somut konular hakkındaydı. Bugün yine çok somut bir müzakere gerçekleştirdik. Elbette bütün detaylarını açamayız ama benim hoşuma gitti diyebilirim.” dedi.

Zelenskiy, her ne olursa olsun uluslararası hukuk, egemenlik ve toprak bütünlüğünün her zaman desteklenmesi gerektiğine işaret ederek, “Söz konusu, on binlerce, yüz binlerce insanın hayatını kaybetmesi, yetimlerin olması, evlerin yıkılmasıdır. Bu nedenle bu vesileyle aslında evinizde ülkenizde Ukraynalı yetim çocukların ağırlanmasından dolayı teşekkür etmek isterim.” diye konuştu.

“Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış istiyoruz”
Devlet Başkanı Zelenskiy, en yakın zamanda savaşın bitmesini istediklerini belirterek, şunları söyledi:

“Biz adil bir barış, kalıcı bir barış, sürdürülebilir bir barış istiyoruz. Ölümün tekrar ülkemize gelmesini istemiyoruz. Yeni Suriye olmasını istemiyoruz. Bütün bunları istemiyoruz. Bütün bunları istemememiz oldukça adil bir duruş. Bütün katiller cezalandırılmalıdır. Bütün bu noktalarda en önemli şeylerden biri bize gerçekten de güvenlik garantileri verebilecek insanlarla ilerlemeliyiz, ülkelerle ilerlemeliyiz. Eğer bu savaşın bitmesi değil, ateşkesin yaşanmasıysa, bu da elbette savaşın sıcak evresinin tamamlanmasına ilişkin önemli bir adım.”

“Avrupa Birliği gibi büyük bir pazara katılmalıyız”
Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump’la da savaşın sona erdirilmesi konusunda konuştuklarını söyleyerek, “Her zaman göz önünde bulundurmak gerekir ki Putin kandırabilir. Minsk Anlaşmaları sonrasında biz de Fransa’da onunla anlaşmıştık. Ateşkes olacaktı. Oysa o bunu bozdu ve yine savaşı başlattı.” dedi.

Yeniden bir savaşın başlamaması için Ukrayna’nın NATO üyeliğine değinen Zelenskiy, “Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunu biliyor ve kendisi de Ukrayna’nın gelecekteki NATO üyeliğini desteklediğini ifade etti. O bunun önemini anlıyor ve Avrupa’daki birçok kişi de bunu anlıyor. Avrupa liderlerinin yüzde 99’u bizim NATO üyeliğimizi destekliyor. Slovakya, Macaristan, Almanya ve ABD henüz desteklemiyor. Ancak herkesin fikrini etkileyen ABD etkeni var, bunu biliyoruz.” diye konuştu.

Zelenskiy, “Eğer NATO olmayacaksa hangi garantilerden söz edeceğiz?” diyerek, ülkesinin güçlü bir orduya sahip olduğunu ancak ordunun desteklenebilmesi için sürekli silah ve paraya ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Ayrıca ekonomik güvenlik garantilerine de ihtiyaç duyduklarını belirten Zelenskiy, “Bunun için Avrupa Birliği gibi büyük bir pazara katılmalıyız.” diye konuştu.

Zelenskiy, herkesin Putin’in bir daha savaşa dönmeyeceğinden eminse Ukrayna’ya asker konuşlandırmasıyla ilgili şunları söyledi:

“Eğer herkes Putin’in bir daha savaşa dönmeyeceğinden eminse o zaman neden Ukrayna’ya kuvvetlerin yerleştirilmesinden çekiniyoruz? Sonuç olarak biz bunun tekrarlanmaması senaryosundan yola çıkıyoruz. Güvenlik garantilerinin bu boyutunu da Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bugün görüştük.”

“Bu savaşı bitirmek için her şeyi yapacağız”
Zelenskiy, Ukrayna’nın birtakım beklentileri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Tam da bu nedenle müzakere masasında Putin eğer savaşa dönmek isterse onu durduracak insanlar olmalı. Ve bize gerçek, sadece sözler değil, somut güvenlik garantileri verebilecekler olmalı. Böyle bir diyaloğa biz hazırız. Diplomasinin ne olduğunu biliyoruz. Elbette Putin’le konuşmaktan pek hoşlanmam. Biz düşmanız ve düşmanlığımız devam ediyor. Ancak biz bu savaşı bitirmek için her şeyi yapacağız. Her şey partnerler arasında açık bir iletişimle olmalı. Biz satranç oynayamayız. Çünkü her bir adımınız bu satrançta bazen onlarca, bazen yüzlerce, bazen binlerce insanın ölümüne neden oluyor.”

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ABD’nin Rusya’yla ikili ilişkisine yönelik şunları söyledi:

“Ben bunu beğensem de beğenmesem de bu onların ikili işbirliği ve ABD’nin kendi kararı. Yoksa elbette onların politik izolasyondan Putin’i çıkardıklarını gözlemliyoruz ama bu onların kararı, görüşüyorlar. Ancak ne zaman ‘Bizim savaşın bitmesine ilişkin planlarımız bunlar’ denildiğinde bu bizde sorular yaratıyor. Biz neredeyiz? Bu müzakere masasının neresindeyiz? Bu savaş Ukrayna’nın içinde gerçekleşiyor. Putin Ukraynalıları öldürüyor, Amerikalıları değil, Avrupalıları da değil. Yine de başka kimse ölmesin. Ancak bizim acımız çok büyük ve bu nedenle bizsiz müzakere edilemez. Siz istediğinizi görüşebilirsiniz ancak bizim hakkımızda biz olmaksızın görüşürseniz biz bunu kabul etmeyeceğiz diye net bir şekilde ifade ediyoruz. Bunun oldukça adil olduğuna inanıyorum.”

Zelenskiy, savaşı sona erdirmek için yapılacak müzakerelerde hem Ukrayna hem de Rusya’nın masada olması gerektiğine işaret ederek, masada sadece Avrupa Birliği değil, Avrupa kıtasının da temsil edilmesi gerektiğini söyledi.

Müzakere masasında Avrupa’nın temsiline ilişkin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la görüştüğünü belirten Zelenskiy, “Kendisi Avrupa Birliği liderleriyle görüşmüştü Fransa’da. Biliyorum birkaç görüşme daha olacak. Bugün yine Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüm ve haberimiz olmayan görüşmeleri dikkate almıyoruz.” dedi.

“Bizi çağırmadılar”
Zelenskiy, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’daki ABD-Rusya görüşmesine ilişkin, “Görüşmenin tarihi benim oraya ziyaretimle denk gelmişti. Ben istemiyorum, bu bir oyun gibi görünsün. Bu bir oyun değil. Ukrayna için güveni kaybetmek istemiyoruz. Çünkü çok fazla tesadüf var. Bizi çağırmadılar.” diye konuştu.

Temiz, şeffaf ve adil bir görüşme istediğini söyleyen Zelenskiy, “Bu benim istediğim tek şey. Bu şeffaflığı kaybetmek istemiyorum. Ben, partnerlerimiz bize güvenmesin istemiyorum. Bu oyunlar maalesef Ukraynalıların mental, psikolojik durumuna etki ediyor. Ukraynalılar kandırılıyor gibi hissediyorlar. Ben halkımın duygularıyla oynanmasını istemiyorum.” ifadelerini kullandı.

Zelenskiy, Ukrayna olmadan savaşın bitirilmesine yönelik bir görüşmenin gerçekleştirilemeyeceğini söyleyerek, ABD’li yetkililerin yakın zamanda Kiev’e bir ziyarette bulunacaklarını ayrıca kendisinin de Trump ile görüşmeyi düşündüğünü söyledi.

Putin’in Moskova yönetiminin kendisinin meşru bir lider olmadığına ilişkin eleştirilerine yönelik soruya Zelenskiy, şöyle yanıt verdi:

“Ukrayna’daki güncel mevzuata göre savaş devam ederken herhangi bir seçim yapılamaz. Bu olağanüstü hal mevzuatında da yazıyor, anayasada da yazıyor. Anayasada diyor ki ‘Savaş durumu bitmeden herhangi bir seçim gerçekleşemez.’ Bu sanırım her ülkenin anayasasında vardır. Bütün görevleri mevcut Cumhurbaşkanı üstlenir ve gerçekleştirir. Bu nedenle ülkemizde seçim olmadığı sürece Cumhurbaşkanlığım meşrudur.

Eğer demokratik bir seçimden bahsediyorsak yurt dışında oldukları için 8,5 milyon insanın katılamayacağı bir seçimi nasıl kabul edebiliriz? Orada 8,5 milyon insanın oy verebilmesi için gerekli altyapı henüz yok. Geçici olarak işgal altında olan bölgelerdekiler nasıl seçim yapabilecek? Şu an anayasamıza göre online bir seçim prosedürü öngörülmüyor. Cephe hattındaki askerlerimiz nasıl oy verecek? Savaş durumu devam ettiği sürece askerler de kendi adaylarını hem Cumhurbaşkanlığı için hem parlamento için aday gösteremez. Bu nedenle bizim için bir seçim olsaydı biz askerlerin görüşlerini, haklarını göz ardı mı edeceğiz? Aynı zamanda cephe hattına yakın yerlerdeki insanlar nasıl oy verecek?”

“Bir şeyi vereceksek bunun karşılığında bir şey almalıyız”
Zelenskiy, Ukrayna’da doğalgaz, petrol, doğal kaynaklar ve nadir elementler olduğunu hatırlatarak, “Maalesef bunların bir kısmı işgal altında olan bölgelerde. Bu bölgeleri işgalden kurtarmalıyız. Eğer siz yaptırımlarla jeopolitik boyutta finansal olarak ondan ucuz enerji kaynakları almazsanız, onların bankalarını kapatırsanız, iş dünyanızı Rusya’dan çekerseniz, yani birçok farklı boyutta onu zorlarsanız bu savaşı durdurmaya ve geri çekilmeye zorlarsınız. Artık partnerlerimizin anlaması gerekiyor ve bu talepte adil olduğumuzu düşünüyorum.” dedi.

Güvenlik garantisi karşılığında ABD ile nadir toprak elementi üzerine yatırım konusunda hazırlanan taslak belgeye değinen Zelenskiy, “O taslakta güvenlik garantileri yoktu. Bu nedenle güvenlik garantileri olmaksızın adil olmayacak. Ben dedim ‘Bu belge hazır değil, biz bunu imzalamayız. Siz bu belgenin üzerinde çalışmaya devam edin, ben açığım. Ülkemize yatırım yapmanıza, doğal kaynaklarımıza yatırım yapmanıza her zaman açığım. Eminim ki bizim toplumumuz da bunu destekliyor, meclisimiz de bunu destekliyor.’ Ancak biz bir şeyi vereceksek bunun karşılığında bir şey almalıyız. Bence adalet dediğin budur. Eğer biz bunu koruyamazsak o zaman neyden bahsedeceğiz? Tam da bu aslında.” diye konuştu.

Zelenskiy, NATO’nun güvenlik alanında öncü olduğunu ancak Avrupa’da NATO üyesi olmayan, güçlü orduya sahip ülkeler de bulunduğuna işaret etti.

Ülkesinin Avrupa’daki en büyük orduya sahip olduğunu belirten Zelenskiy, “Ukrayna’da savaş bittiği zaman, birleşik bir kuvvet ihtiyacımız var. Ukrayna’da birbiriyle iletişimde olacak ve birbirini savunacak ülkelerin birleşmesi çok mantıklı olur. İnanıyorum ki Avrupa Birleşik Kuvvetleri için Ukrayna güzel bir başlangıç olur. Avrupa kıtası güçlü orduyla savunulmalıdır. Sadece birkaç ordu da değil, oraya herkes girmeli ancak girerken de güçlenmeli.” ifadesini kullandı.

“Türkiye ile işbirliğimiz sürecektir”
Kırım Tatarlarının esaretten kurtarılmasının da gündemde olduğunu belirten Zelenskiy, sadece dini inançlarından ötürü Rusya tarafından tutuklandıklarını söyledi.

Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın esirlerin serbest bırakılması konusunda daha önce de yardımcı olduğunu ifade ederek, çok sayıda Ukraynalı esir olduğunu, onları geri getirmenin çok zor olduğunu ve kapsamlı bir esir takasının gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye ve Ukrayna’nın savunma sanayi alanında işbirliklerine değinen Zelenskiy, “Baykar’la ve Bayraktar’la görüştük. Ukrayna’da ofisleri açıldı ve karşılıklı satın almalar dışında da görüşüyoruz tabi. Çok fazla şirketimiz var uzak menzilli dron’lar üreten ve inanıyorum bu noktada Türkiye ile işbirliğimiz sürecektir. Bunun dışında Türkiye, Ukrayna Deniz Kuvvetleri için iki korvet inşa etti. Birinin inşası tamamlandı, diğeri 2026’da olacak. Bütün bunları tabii somutlaştırmak, sürdürmek isteriz.” dedi.

Zelenskiy, savaş nedeniyle bazı ortak projelerin güvenlik için daha yavaş ilerlediğine işaret ederek, “Rusların füzeleri, tamamen bizim motor sanayimizi yok etmeye çalıştı ve bu Türkiye ve diğer ülkelerle sözleşmelerimizi etkileyecekti ve bu ülkelerle Rusya savaşmıyordu ancak etkileyecekti. Biz onlar ne kadar saldırsa da sürekli yenilendik ve çalışmalara devam ettik. Bu nedenle her türlü şartta olumlu sonuca yönelik projeler devam edecek.” diye konuştu.

“En önemlisi bu savaşın bir an önce adil bir şekilde tamamlanması”
Türkiye ve Ukrayna’nın savaş devam ederken bile 6 milyar doların üzerinde bir ticaret hacmine sahip olduğunu belirten Zelenskiy, “Elbette 10 milyar dolar olmasını istiyoruz. Özellikle Serbest Ticaret Anlaşmasının onaylanması akabinde bu gerçekleşecektir. Eminim bu konuda. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Ukrayna’ya davet ettim ve dedim ki ‘Siz gelir gelmez serbest ticaret anlaşması da yürürlüğe girmiş olacak.’” ifadelerini kullandı.

Zelenskiy, Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması’na ilişkin, “Bildiğiniz üzere bir koridorumuz vardı savaşın başından beri devam eden. Rusya, Karadeniz’i bloke etmişti. Ancak akabinde Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle Türkiye ve Birleşmiş Milletler ile bu platformu oluşturduk. Ruslar vardı, Türkiye vardı, Birleşmiş Milletler ve Ukrayna vardı. Ve bu koridor iki taraftan da kontroller sayesinde devam edecekti. Sonrasında Rusya bu koridoru bloke etti. Çünkü Ukrayna’nın gıda ürünlerini dünyaya satması onlara gıda pazarında tekelliği için engel olacaktı Asya ve Afrika’da. Tam da bu nedenle çıktılar bu platformdan ve yeniden farklı silah sistemleriyle bunu provoke etmeye başladılar ve saldırıya başladılar.” dedi.

Karadeniz’e komşu ülkelerle başka bir deniz koridoru açıldığını söyleyen Zelenskiy, “Lojistik biraz daha uzadı bizim için. Daha pahalıya mal oluyor ancak çok da değil. Eskiden gıda ürünleri sınırlaması vardı ancak biz enerji, metalürji gibi konuları da dahil edebiliyoruz artık ve koridorun da çalıştığını düşünüyorum. Ama Ukrayna’nın para kazanacağı her türlü girişim savaş bitene kadar Ruslar tarafından bloke edilecektir.” diye konuştu.

Ülkesinin geçirdiği bu süreçte hiç unutamadığı anlara ilişkin konuşan Zelenskiy, şunları kaydetti:

“Ben bir babayım. Özellikle Erdoğan’la görüştüğüm zaman bana torunlarını anlatır, ben de çocuklarımı anlatırım. Benim çocuklarım nasıl biliyor musun? Ukrayna’daki her çocuk gibi. Maalesef çocuklar olgunlaşmak zorunda kaldı savaş nedeniyle. Nasıl desem? Gerçekten de çocukluklarını kaybettiler. Çocuklukları alındı, yılları gitti. Olgunlaştılar, büyüdüler. Çok güçlü oldular. Ancak böyle şeyler, yani o çocuklukla, çocuğun gözündeki ışık, duygu kayboldu. Savaşın çocukları haline geldiler. Ukrayna’daki diğer bütün ebeveynler gibi ben de, Ukrayna’da eğitim görenler, örneğin oğlum, kızım çocuk değil artık. Neredeyse 21 yaşında üniversiteye gidiyor oğlum. Hepsi benimle Ukrayna’dalar. Hepimiz birlikteyiz ülkede. Elbette çok nadir görüşebiliyoruz güvenlik nedeniyle. Ancak görüştüğümüz zaman da hayatımın en mutlu günleri. ‘Babacım şimdi gidersen uzun mu sürecek geri gelmen? Biz seninle her dakikamızı beraber geçirmek istiyoruz. Bu dakikaların biteceğini biliyoruz veya saatler hızlı geçecek, biliyoruz.’ diyorlar. Onlar için de benim için de bu zaman yeterli olmuyor.”

Devamını Oku

Dünya

Avustralya’da 150’den fazla balina kıyıya vurdu

Published

on

By

Avustralya’da 60’tan fazla balinanın öldüğü, pek çok balinanın ise hayatta kalma mücadelesi verdiği bildirildi.

Tazmanya Doğal Kaynaklar ve Çevre Departmanı, 157 balinadan oluşan bir grubun Arthur Nehri yakınlarında, adanın kuzey-batısındaki uzak bir plaja vurduğunu açıkladı. Şu an için yaklaşık 90 balina hayatta, fakat balinaların çoğu, yerinde yapılan değerlendirmelere göre denize geri salınıp salınamayacaklarına karar veriliyor.

Balina kurtarma çalışmaları sürüyor
Bölgedeki uzmanlar ve veterinerler, kurtarma çalışmalarına devam ediyor. Tasmania, son yıllarda benzer büyük balina kıyıya vurma olaylarına şahit oldu; 2020’de yaşanan en büyük olay ise tüm ülke tarihinin en kötü balina strandingi olarak kaydedildi. Ancak yalancı katil balina türünün son 50 yılda böyle bir olaya yol açmadığı belirtiliyor.

Yalancı katil balinaları, teknik olarak dünyanın en büyük yunus türlerinden biridir. Orca balinalarına benzer özellikler gösteren bu tür, 6 metreye kadar boylanabilir ve 1.5 ton ağırlığa ulaşabilir.

“Balinaların yeniden denize salınması güç olacak”
Bölgeye ulaşım zorluğu ve okyanus koşulları nedeniyle, kurtarma ekiplerinin bu balinaları denize geri döndürmesi oldukça güç görünüyor. Tasmania’da, batı sahilinde bazı balina kurtarma başarıları yaşanmış olsa da, bu olayın karmaşıklığı nedeniyle kullanılan yöntemlerin burada geçerli olamayacağı ifade ediliyor.

Departman sözcüsü Brendon Clarke, “İlk değerlendirmeler, balinaların yeniden denize salınmasının, alanın erişilemezliği, okyanus koşulları ve özel ekipmanların bölgeye taşınmasındaki zorluklar nedeniyle oldukça güç olacağını gösteriyor” dedi.

Kurtarma ekipleri, en iyi hayatta kalma şansı olan balinalara öncelik vererek, onları hayatta tutmaya ve rahat etmelerini sağlamaya çalışıyor. Bunun yanı sıra, ekiplerin güvenliği de büyük önem taşıyor. Clarke, “Balinaların büyük olmaları ve ölüm döşeğindeki hareketlilikleri nedeniyle, bu durum kurtarma ekibi için büyük bir tehlike oluşturuyor,” dedi.

Yiyecek ararken sahile vurmuş olabilirler
Yalancı katil balinalarının gruplar halinde sahile vurmasının sebepleri hala tam olarak açıklığa kavuşmamış olsa da uzmanlar, balinaların yiyecek ararken sahile doğru yönelmiş olabileceklerini ya da bir bireyin yanlışlıkla tüm grubu sahile çekmiş olabileceğini öne sürüyorlar.

Tasmania, Avustralya’da balinaların karaya oturma olaylarının en çok yaşandığı bölge olarak dikkat çekiyor. 2020’de, yaklaşık 470 pilot balinası Macquarie Limanı’nda sahile vurmuş ve bunlardan 350’si ölmüştü. Yine 2022’de aynı limanda yaklaşık 200 balina sahile vurmuştu.

Devamını Oku

Dünya

Erdoğan: Barış görüşmeleri için Türkiye ideal bir ev sahibi olacaktır

Published

on

By

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile ortak basın toplantısında “Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır” dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile baş başa ve heyetler arası görüşmeleri ile çalışma yemeğinin ardından anlaşmaların imza törenine başkanlık etti ve ortak basın toplantısı düzenledi.

Konuşmasına 4’üncü yılına girecek Rusya-Ukrayna Savaşı’nda hayatını kaybedenler için Ukrayna halkına taziyelerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zelenskiy’nin ziyaretinin, Ukrayna’daki savaşın temel dinamiklerinde önemli değişimlere aday olunan bir dönemde gerçekleştiğini söyledi.

Türkiye’nin, “Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmayacağı” anlayışıyla savaşın ilk gününden bu yana taraftar arasında müzakere edilmiş bir barışın tesisi için yoğun çaba sarf ettiğini belirten Erdoğan, “Bu doğrultuda Mart 2022’de İstanbul’da iki ülke arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yaptık. Taraflarla yürüttüğümüz temaslar neticesinde Karadeniz Tahıl Girişimini hayata geçirdik. Son 3 yılda Rusya ve Ukrayna ile her seviyede doğrudan girişimlerde bulunduk. Tüm bu çabalarımızda her iki taraf içinde güvenilir bir arabulucu olmaya, samimi olarak gayret gösterdik, somut neticeleri aldık.” ifadelerini kullandı.

“Barış görüşmeleri için Türkiye ideal bir ev sahibi olacaktır”
Gelinen aşamada ABD Başkanı Donald Trump’ın, savaşın müzakereler yoluyla ve süratle sonlandırılması için başlattığı diplomatik girişimin, Türkiye’nin son 3 yıldır izlediği politikayla da örtüştüğünü vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Haddizatında, İstanbul Müzakereleri taraftar arasında mutabakata en fazla yaklaşılan platform olması ile önemli bir referans noktası teşkil ediyor. Son 3 yılda izlediğimiz aktif diplomasi dikkate alındığında Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır.

Sayın Zelenskiy ile görüşmemde Türkiye’nin, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve bağımsızlığını olan kuvvetli desteğini ifade ettim. Aynı zamanda müzakere sürecinin kalıcı bir barışla sonuçlandırılması için her türlü desteği vereceğimizin altını çizdim. Çok sayıda masumun ölümüne ve muazzam bir yıkama neden olan bu savaş, artık sona ermelidir.

Karadeniz’de ticari seyrüsefer emniyetini hedefleyen bir düzenlemenin hayata geçirilmesi için ülkemizin çalışmayı sürdüreceğini de belirttim. Karadeniz’de hayata geçirilebilecek böyle bir düzenlemenin müzakerelere giden süreçte önemli bir güven artırıcı tedbir işlevi göreceğine inanıyoruz.

Sayın Zelenskiy ile gündemimizde, Ukrayna ile stratejik ortaklık ilişkilerimiz kapsamındaki konu başlıkları önemli yer tuttu. Ticari ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi için önümüzdeki dönemde atabileceğimiz adımları masaya yatırdık. Savaşın getirdiği tüm zorluklara rağmen ikili ticaretimizde tespit ettiğimiz 10 milyar dolar hedefine emin adımlarla yürümek istiyoruz.”

“İlişkilerimizin daha da üst seviyelere çıkacağına inanıyorum”
Zelenskiy’e, Türk şirketlerinin savaşın yol açtığı tahribatın giderilmesi ve yeniden imar konusunda Ukrayna’ya destek vermeye istekli olduklarını aktardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ukrayna’da barışın tesisi ile birlikte önümüzdeki dönemde ilişkilerimizin stratejik ortaklığımıza yaraşır düzeyde daha da üst seviyelere çıkacağına tüm samimiyetimle inanıyorum. Sözlerime son verirken Ukrayna’nın toprak bütünlüğü için özellikle mücadele veren Kırım Tatarı soydaşlarımızın hakları konusunda değerli dostum Zelenskiy’nin attığı cesur adımları takdirle karşıladığım belirtmek istiyor, ilave adımların geleceğini de temenni ediyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

“Temennimiz odur ki barışın kaybedeni olmaz”
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Ukraynalı bir gazetecinin barış görüşmelerine vurgu yaparak, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne ilişkin sorusu üzerine Erdoğan, şu yanıtı verdi:

“Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği bizler için çok çok önemli ve toprak bütünlüğüne, egemenliğine Türkiye’nin saygısını her yerde anlattık. Bütün uluslararası toplantılarda bu konuyu daima işledik, işlemeye devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte de özellikle Ukrayna’nın toprak bütünlüğü bizim olmazsa olmazımızdır. Egemenliği aynı şekilde bizim olmazsa olmazımızdır. Temennimiz odur ki barışın kaybedeni olmaz.

Dolayısıyla barışın bir an önce sağlanmasını temin etmektir. Bu konuda değerli dostum, o da zaten barıştan yana olduğunu açık net olarak bizlere ifade ediyor. Temennim odur ki gerek Dışişleri Bakanımın muhatabıyla yaptığı görüşmelerde gerek şahsımın Sayın Putin ile yaptığı görüşmelerde bu barışla ilgili yolculuğu, yolu katederiz, temin ederiz ve bunun için adımları da atarız.”

Türkiye’nin gelecek süreçte Rusya-Ukrayna barışına katkı için adım atıp atmayacağına ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:

“Adil bir barışın mümkün olması için şüphesiz ki güçlü olduğunu bildiğimiz ülkelerin barıştan yana tavrını ortaya koyması lazım. Az önce de ifade ettiğim gibi barışın kaybedeni olmaz. Şu anda tüm dünya Rusya-Ukrayna arasındaki bu savaşta artık barışı bekliyor. Bir an önce barış temin edilsin. Çünkü bunca esir var, bunun yanında bunca insan, yüz binlerce insan burada öldü, öldürüldü. ‘

Artık bu ölüme de son verilsin’ deniyor. Şimdi bizler en yakın komşuları olarak Türkiye biz, bir an önce barışın teminiyle alakalı gerek şahsım gerek Dışişleri Bakanım bizler muhataplarımızla bir an önce barışın temini için adım atalım istiyoruz.

Tahıl Koridoru’nun kurulmasını isteyişimizin sebebi bu olmuştur ve tahıl koridorunda da iyi bir netice aldık ama maalesef devamını sağlayamadık. 30 bin ton tahıl malum gönderildi biz aracı olduk. Bundan sonraki süreçte de bunun devamını istiyoruz. Bu arada tabii ben huzurlarınızda Sayın Zelenskiy’e bir teşekkürü ifade etmek istiyorum.

O da Suriye’ye tahıl gönderme noktasında, bize gönderdikleri tahıl, biz de bu tahılı malum değirmenlerimizde una çevirmek suretiyle Suriye’ye ulaştırdık, ulaştırıyoruz. Bu da tabii Suriye’deki yönetimi ciddi manada mutlu etti, memnun etti. Ben de huzurlarınızda Suriye halkı adına kendilerine teşekkür ediyorum. Çünkü böyle zor bir zamanda Suriye’nin böyle bir imkanı aracılığımızla özellikle de Ukrayna’dan elde etmiş olması bu da insani ve vicdani bir görevdir.”

Devamını Oku

Trending

Reklam