Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

“Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteği ile yan yana yaşayan iki ayrı, egemen eşit devlete dayalı yeni siyaseti sonuna kadar yürüteceğiz”

Published

on

 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Anneler Günü münasebetiyle Milli Mücadele Madalya Takdim Töreni’ne katılarak Kıbrıs Türk mücadele yıllarında önemli hizmetleri bulunan mücahidelere madalya verdi.

TMT Mücahitler Derneği lokalinde yer alan madalya takdim töreninde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yanı sıra, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu, Türk Mukavemet Teşkilatı Başkanı Yılmaz Bora, komutanlar, mücahideler ve aileleri yer aldı.

Cumhurbaşkanı Tatar törende yaptığı konuşmada, Anneler Günü dolayısıyla mücahidelere madalyalarını takdim etmek amacıyla bir araya geldiklerini belirterek bu günü düzenleyenlere teşekkür etti. Tüm mücahidelere minnet duygularını sunan Cumhurbaşkanı Tatar, yaşamını yitiren mücahidelere rahmet diledi; hayatta olanlara sağlık temennilerini ifade etti.

“Mücadelemiz devam etmektedir”

Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığı uğruna verdiği mücadelenin değerli olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Anavatan Türkiye ile iş birliğimizin Mavi Vatan’da ve hava sahasında, fır hatlarının paylaşımında ulusumuzun bekası için büyük öneme sahip olduğunu belirtti.

“Mücadelemiz devam etmektedir” diye konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, federal çatı altında bir anlaşmaya varmanın mümkün olmadığını belirtti ve Anavatan Türkiye’nin tam desteği ile yan yana yaşayan iki ayrı, egemen eşit devlete dayalı yeni siyaseti sonuna kadar yürüteceklerini söyledi.

“Bu topraklarda var olmaya devam etmek için bağımsızlık ve egemenliğimiz önemlidir”

Cumhurbaşkanı Tatar, federal çatı altında bir anlaşma ile Kıbrıs Türklerinin zaman içinde asimile edilerek hak ve hukukun ortadan kalkacağını kaydederek “Biz bu oyunun ne olduğunu çok iyi öğrenmiş bulunuyoruz. Bu nedenle yan yana yaşayan iki devlet, bağımsız ve özgürlük diyoruz. Bu topraklarda var olmaya devam etmek için bağımsızlık ve egemenliğimizin ne kadar önemli olduğunu vurguluyoruz” dedi.

“Yeni siyaset halk arasında benimsenmiş ve kökleşmektedir”

Yeni siyasetin kökleşerek halk arasında benimsendiğini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, bu siyaseti tüm dünya ile paylaştıklarını belirterek, “Bunun doğru siyaset olduğunu halkımız görmektedir çünkü biz ancak KKTC ile bu topraklarda başımız dik, özgür bir şekilde var olabileceğimizi halkımıza ve gençlerimize anlatmaya devam ediyoruz” dedi.

Bu günlere gelebilmek için Kıbrıs Türk halkının çok acılar çektiğini, büyük bedeller ödediğini ve şehitler verdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu topraklarda varlığımızı sürdürmek en doğal hakkımızdır. Arkamızda da bugün 85 milyon yarın 100 milyon nüfuslu Türkiye Cumhuriyeti devleti vardır” dedi.

“Türkiye’nin garantörlüğü ve askeri varlığı kırmızı çizgimizdir”

Doğu Akdeniz’de Türk-Yunan dengesinin sürdürülmesi açısından Kıbrıs Türk halkının egemen bir devlet olarak Türkiye ile ilişkilerin önemine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkleri için Türkiye’nin garantörlüğü ve askeri varlığının devamının kırmızı çizgi olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, sıkıntılı günlerin geçeceğine ve devletimizin ilelebet var olacağına inancının tam olduğunu sözlerine ekledi.

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasının ardından mücahidelere madalyalarını takdim etti.

Cumhurbaşkanı Tatar’ın isimlerine madalya takdim ettiği mücahideler şöyle: Nafiye Piro, Şerif Ertayfur, Güllü Tokatlı, Nurten Peker, Nuray Kamacı, Şermin Kotak, İlkay Öztunca, Mümine Beyit, Günay Ebeoğlu, Nurten Emiroğlu, Pervin Gürler.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında su konusunda anlaşma imzalandı

Published

on

By

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında, ülkedeki su sıkıntısının giderilmesi için Rum kesimine seyyar arıtma tesisleri nakledilmesi amacıyla bugün bir anlaşma imzalandı.

“Alphanews” haber sitesi anlaşmanın Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) adına Kalkınma İşleri ve Uluslararası Kuruluşlardan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Sultan Al Shamsi tarafından bugün Dubai’de imzalandığını haber verdi.

Bu anlaşmayla birlikte Güney Kıbrıs’ın günlük arıtılmış su üretimini 15 bin metre küp artıracak pozisyonda olacağı belirtilirken, Rum Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada Birleşik Arap Emirlerine Güney Kıbrıs’ın talebine hemen karşılık vermesinden ötürü teşekkür etti.

-Seyyar arıtma tesisleri yola çıkıyor

Öte yandan su sorunuyla başa çıkılması için Birleşik Arap Emirlikleri’nin Güney Kıbrıs’a hibe ettiği 15 seyyar arıtma tesisinin Rum kesimine gönderilmesiyle ilgili sürecin gelişme halinde olduğu ve limanda konteynerlere yüklenmeye başlayan tesislerin birkaç saat içinde Güney Kıbrıs’a sevk edilmesine başlanacağı bildirildi.

Haberde Baf ve Limasol’da yer alacak ünitelerin kurulumu ve devreye alınmasına ilişkin koordinasyon ve teknik iş birliği için önümüzdeki hafta BAE’den uzman bir mühendis ekibinin gelmesinin beklendiği de belirtildi.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan savaş uçaklarının Cammu Keşmir’de devriye uçuşuna Pakistan’dan yanıt

Published

on

By

Hindistan’a ait Rafale savaş uçaklarının dün gece Cammu Keşmir bölgesinde devriye uçuşu yaptığı ve Pakistan’ın da karşılık verdiği bildirildi.

“Associated Press Pakistan” haberinde, Hindistan Hava Kuvvetleri’ne (IAF) ait 4 Rafale savaş uçağının, Cammu Keşmir hava sahasında “Hindistan ulusal coğrafi sınırları içinde” devriye uçuşu yaptığı belirtildi.

Pakistan Hava Kuvvetleri’ne (PAF) ait savaş uçaklarının “Hint unsurların hareketini ivedilikle saptadığı ve zamanında ve dikkatli yanıt verdiği” aktarılan haberde, yanıt sonrası IAF uçaklarının bölgeden geri çekildiği bildirildi.

The Express Tribune haberinde de PAF’ın “Hindistan menşeli saldırganlığa” uygun yanıt vermek için “tamamen hazır ve tetikte olduğu” kaydedildi.

– “Tam operasyonel özgürlük” mesajı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, dün akşam Savunma Bakanı Rajnath Singh ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval dahil üst düzey yetkililerle bir araya gelmişti.

Görüşmeye ilişkin açıklamada, Cammu Keşmir’de 22 Nisan’daki terör saldırısına yanıtın biçimi ve zamanlaması için Hindistan’ın “tam operasyonel özgürlüğe sahip olduğu” bildirilmişti.

– ⁠Pahalgam’daki terör saldırısı

Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan, “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan, hava sahasını Pakistan’a ait uçuşlara kapattı

Published

on

By

Hindistan, hava sahasını 23 Mayıs’a kadar Pakistan’a ait ya da Pakistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını duyurdu.

India Today gazetesinin haberine göre, Hindistan hükümeti, Pakistan’a ait sivil ve askeri uçakların Hint hava sahasını kullanmasını yasaklayan havacılık bildirisi (NOTAM) yayımladı.

NOTAM’da, kısıtlamanın, Pakistan tarafından işletilen veya kiralanan tüm uçakları kapsadığı ve bugünden itibaren 23 Mayıs’a kadar geçerli olacağı belirtildi.

Öte yandan Pakistan da 24 Nisan’da, hava sahasının Hindistan’a ait ya da Hindistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını açıklamıştı.

⁠Pahalgam’daki terör saldırısı
Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam