Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Meclis’te güncel konuşmalar yapılıyor

Published

on

Cumhuriyet Meclisi’nde milletvekillerinin güncel konuşma istemlerine yer veriliyor.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefke Milletvekili Salahi Şahiner, “Gayri Meşru Hükümet ile İkinci İhalesiz Yakıt Alım Serüveni ve Bizi Bekleyen Karanlık Günler”  konulu güncel konuşma yaptı. Şahiner, Kıb-Tek yakıt ihalesi ile ilgili ısrarın hükümet tarafından devam ettiğini, Merkezi İhale Komisyonu dışında hareket edildiğini ve bunun sebebinin ortaya çıkması gerektiğini kaydetti.

Şahiner, ihale süreçleri ve ihaleye giren şirketlerin tekliflerini işaret ederek, yakıt alımına yönelik eleştirilerde bulundu, ihaleye katılmayan şirketlerden neden alım yapıldığını sordu. Global akaryakıt sıkıntılarına da dikkat çeken Şahiner, ileriki dönemde ülkede akaryakıt sıkıntısı yaşanabileceği uyarısında bulundu.

İhalelerin, kaliteli akaryakıt alımını sağladığını da ifade eden Şahiner, ihale dışı alımların makinelere verdiği zararların ortada olduğunu söyledi. İhalenin yapılmaması ve ihale dışı yakıt alınmasını eleştiren Şahiner, doğrudan alımın yanlış olduğunu, İhale Yasası’nın bertaraf edilmemesi gerektiğini kaydetti, Bakanlar Kurulu’nda da bu konuda ciddi tartışmaların yaşandığını bildiğini söyledi.

Maliye Bakanı Sunat Atun da, Kıb-Tek’in, devletin bir kurumu olduğunu ve elektrik üretimi ile dağıtımı yaptığını, ticari bir şirket olmadığını kaydetti.

Atun, bu çerçevede devletten devlete satın almak için bir düzenleme yaptıklarını, bunu yaparken de temel amaçlarının, kaliteli yakıt alınması ve yakıtın zamanında gelmesi, stokların korunması olduğunu, ancak son 6 aylık süreçte savaşın da etkilerinden ötürü ciddi sıkıntılar yaşandığını, taşımalarda sorunlar yaşandığını, stokların azalması, bitmesi sorunu yaşandığını anlattı.

Mal bulma, gemi bulma yanında çeşitli sıkıntıların yaşandığını, bazen kontroller yapılmadan yakıtı almak zorunda kaldıklarını ifade eden Atun, ancak devletin halkına karşı görevini yerine getirmesi gerektiğini, bu amaçla Türkiye Cumhuriyeti ile bu konuda gerekli çalışmaların, görüşmelerin yapıldığını, gerekli hamlelerin yapıldığını söyledi.

Atun, yakıt alırken kükürt oranında taviz vermeyeceklerini, ayrıca makinalara, çevreye, sağlığa da zarar verecek kalitede bir akaryakıt alınmayacağını kaydetti.

Başbakan Ünal Üstel de, söz alarak, bir akraba cenazesine katılmak için Meclis’ten ayrıldığını ve şimdi dönebildiğini, eleştirilere cevap vermek amacıyla söz aldığını kaydetti ve “gayri meşru hükümet” suçlamalarını kabul etmediğini belirtti.

“Gayri meşru hükümet” nasıl olur diye baktığını ve 1995’te, 2006-2009’da da bu tip olayların yaşandığını, ancak şu anda kurdukları hükümetin meşru olduğunu, çünkü hükümetin UBP Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu’nun rızası ve Cumhurbaşkanı’nın Anayasa’dan aldığı yetkiyle kendisine verdiği görevi, partinin en üst organlarından oybirliğiyle yetki alarak kurduğunu ifade eden Üstel, “gayriliği nerede sorarım size” dedi.

Üstel, hükümetin Meclis’te de 29 oyla onay aldığını ifade ederek, “Bugün de ilk denetleme günü. Hükümete, bugün muhalefet de yardım eder. Ülke yangın yeri, ancak nelerle uğraştığımız ortada. Ekonominin dibe vurduğu bir dönemde halkımız Meclisten icraat bekler” dedi.

“Gayri meşru hükümet” sözünü kabul etmediğini ifade eden Üstel, Sucuoğlu’nun rızası, Cumhurbaşkanı’nın Anayasa’nın veriği yetki, parti üst kurullarının oybirliği, Meclis’ten 29 oy alarak göreve başladığını kaydetti. Türkiye Cumhuriyeti’nin Covid dönemi dahil olmak üzere her dönemde KKTC’nin yanında olduğunu vurgulayan Üstel, “Ekonomi dönmüyor, esnaf sanayici hayvancı zor durumda, ülke açlık sınırına gelindi, ben bu zor dönemde bu görevi kabul ettim, ben makama doydum makam meraklısı değilim ama halk Meclisten milletvekillerinden iş ister, dibe vuran ekonomi döneminde insanlarımız yasama bekler, biriken sorunları çözmemizi ister” ifadelerini kullandı.

Ülkede yıllardır istikrarlı hükümetler kurulamadığını işaret eden Üstel, UBP olarak ateşten olmayan gömleği giydiklerini, “gelin iş birliği yapalım” dediklerini, nisap düşünme zamanı olmadığını, ülkenin yangın yeri olduğunu, çarkların dönmediğini işaret etti ve “Gelin yeni sayfa açalım, birlik beraberlik içinde ülkeyi yeniden inşa edelim, hep birlikte yapalım. Bu ülke bir seçim daha kaldırmaz. İnsanlarımız bizden çalışma, icraat iş bekler. Her platformda sizinle icraat yapmaya iş yapmaya hazırız” dedi.

Belediyeler Reformun arkasında olduklarını da ifade eden Üstel, “Gelin birlik beraberlik içinde reformlar yapalım, ülkemizi kendi ayakları üzerinde durduralım, insanımızın önünü açalım. Biz kararlıyız, bugün bu çalışmalara başladık, Meclisimizi de gerekirse Olağan üstü toplantılara çağıracağız ve biriken yasaları geçireceğiz” diye konuştu.

Mali protokol üzerine de eleştiriler yapıldığını ama hep eleştiri yönüne bakıldığını ifade eden Üstel, halka yanlış bilgiler de verildiğini, ancak protokol içinde sağlık, karayolları altyapısına yönelik iyileştirmeler de olduğunu, bunların da söylenmesi gerektiğini kaydetti.

Kamu reformu, Hal Yasası gibi önemli yasaların yıllardır Meclis’te olduğunu ancak geçirilemediğini ifade eden üstel, “Bıçak kemiğe dayandı” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti ile asrın projesi, bölünmüş yolların yapıldığını ifade eden Üstel, Sucuoğlu’nun imzaladığı protokole de aynı şekilde devam edeceklerini ancak önerilere de açık olduklarını söyledi.

Reformları, icraatları yapacaklarını, ülke insanının daha güzel rahat yaşaması için hükümet olarak çalışmalara devam edeceklerini söyleyen Üstel, komiteleri yazda da çalıştıracaklarını, çalışmaları Meclis’e taşıyacaklarını, çünkü ülkenin, insanların bekleyecek bir dakikası olmadığını, işbirliği içinde hayati yasaları yapmaya hazır olduklarını kaydetti.

Ünal Üstel, ilk yapacaklarının Belediyeler Reformu olduğunu ve bu konuda ortak komiteleri kurmaya hazır olduklarını ifade etti.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da söz alarak, 2006-2009 döneminin açık bir yanlış olduğunu söylediğini, UBP ve DP’nin o dönem Meclis’ten çekildiğini, CTP-ÖRP hükümetine kırmızı kartlar verildiğini anlattı.

Bugünkü hükümete “gayri meşru” derken Ünal Üstel ismi kullanılmadığını, tavırlarının hükümetin kuruluşuna yönelik olduğunu ifade eden Erhürman, hükümetin meşruluğunun UBP Genel Başkanı Faiz Sucuoğlu’nun rızasıyla olmadığını, bilgi üzerinden konuşulması gerekliliğine değildi.

UBP’nin, Meclis’in açılma saatinde grup toplantısı yaptığını ifade eden Erhürman, Meclis açılışına muhalefet destek vermediği için değil hükümetin Meclis’i açamadığını kaydetti. Ana muhalefet partisi olarak denetim günlerinde de yasama günlerinde de nisaba destek verdiklerini ifade eden Erhürman, “gayri meşru” olarak niteledikleri hükümete destek vermelerini kimsenin beklememesini istedi.

Belediyeler Reformu konusunda Üstel’in İçişleri Bakanı iken sendikalar ile yaptığı görüşmeleri anlatan Erhürman, muhalefet olarak her türlü işbirliğine açık olduklarını, bu yönde çalıştıklarını, kamuoyuna açıkladıklarını anlattı.

Erhürman, hükümetin yasalar, birlikte çalışma, reform çalışmaları konusunda samimi olmadığını, güven vermediğini, kamuoyunun da bunları gördüğünü ifade etti. Kamu reformunun bu protokolde olmadığını da ifade eden Erhürman, eleştirilerde bulundu, Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’ye her dönem destek verdiği vurguladı. Erhürman, ülkenin seçimi kaldırmadığını ancak bir kurultayı hiç kaldırmayacağını kaydetti.

Üstel de yeniden söz alarak, hükümete icraat için geldiklerini ifade ederek, protokole yazılsa da yazılmasa da ülkenin geleceği için ne yasa lazımsa yapmaya çalışacaklarını söyledi. Üstel, pandemi, döviz artışı, savaş yüzünden ekonominin dipte olduğunu da ifade ederek, sıkıntılara işaret etti, eleştirilerin yapıcı olmasını istedi.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam