Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Meclis’te güncel konuşmalarda sağlık konuşuldu

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda güncel konuşmalar yapılıyor.

-Üstel: “Gailemiz ülkemizdir”

Başbakan Ünal Üstel, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a yanıt vererek, nisap konusuna değindi ve Meclis’te 29 milletvekili ile nisap sağladıklarını belirtti.

Üstel, her milletvekilinin Meclis’te bulunma görevi bulunduğunu kaydetti.

Ülkenin geleceği için, insanı için ne yasa lazımsa onu yapmaya çalışacaklarını dile getiren Üstel, “Gailemiz ülkemizdir. Geldiğimiz noktada pandemi, savaş, dövizdeki dalgalanma ile esnaf kepenk kapatıyor” dedi.

-Besim: “Sağlık yeniden organize edilmeli”

CTP Milletvekili Filiz Besim, “Bunca Kaos Arasında Sağlığa Sahip Çıkmak” konusunda konuşma yaptı.

Demokrasinin ayaklar altında olduğunu savunarak, ekonomik sorunlara değinen Besim, sağlığa sahip çıkmaya devam edeceklerini belirtti.

Besim, sağlığın yeniden organize edilerek daha iyi bir noktaya getirilmesi gerektiğini söyleyerek, önerilerde bulundu.

Koruyucu sağlık hizmetleri çerçevesinde toplum bazlı tarama yapılması gerektiğini dile getiren Besim, Halk Sağlığı Birimi’nin çalıştırılması gerektiğini, işlevsiz halde olduğunu belirtti.

Birinci basamak sağlık hizmetlerinin mercek altına alınması gerektiğini kaydeden Besim, 17 sağlık merkezinin donatımlarının yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu, insan kaynaklarının doğru kullanılması gerektiğini söyledi.

İlaç Eczacılık Dairesi’nde ihalelerin “çağdışı ve gecikmeli” yapıldığını savunan Besim, ilaç eksikliklerinin tam olarak giderilmediğini, bir ay sonra yine sıkıntı yaşanacağını, İlaç Takip Sistemi’nin kurulması gerektiğini söyledi.

Acil serviste, ameliyathanelerde, diş hekimliği alanında yaşanan sıkıntılara da değinen Besim, Devlet Laboratuvarı Projesi’nin kısa sürede tamamlanması gerektiğini, deniz suyu analizlerinin yeterli noktalardan yapılmadığını söyledi.

Pandemi hastanesinin etkin bir şekilde kullanılmasının çok önemli olduğunu dile getiren Besim, doğru kararlarla Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nden bazı bölümlerin buraya taşınabileceğini belirtti.

Nalbantoğlu Hastanesi’nde temizlik ihalesinin sonuçlanmadığını, yasaya aykırı işlemler yapıldığını savunan Besim, şeffaf bir süreçle ihaleye çıkılması gerektiğini söyledi.

Güzelyurt Hastanesi ve Girne Hastanesi’nin bitirilmesi gerektiğini dile getiren Besim, 500 yataklı yeni hastane konusunda değinerek, devlet hastanesine ihtiyaç duyulduğunu ancak 500 yatağın yeterli olmadığını söyledi.

-Altuğra: “Hepimizin amacı ortak bir noktada buluşup halka hizmet götürmek”

Besim’i yanıtlayan Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, Besim’in sağlığa büyük katkıları olduğunu, sıkıntıları bildiğini söyleyerek teşekkür etti.

Altuğra, “Hepimizin amacı ortak bir noktada buluşup halka hizmet götürmektir” dedi.

Sorumluluk bilinciyle sağlığa sahip çıkacaklarını halkın kaliteli sağlık hizmet alması için çalışacaklarını dile getiren Altuğra, pandemi nedeniyle sağlık sektörünün yaşadığı sıkıntılara değindi.

Altuğra, pandemi dışındaki hastaların hizmet alma noktasında tüm dünyada olduğu gibi KKTC’de de sıkıntılar yaşandığını kaydetti.

Sağlık sistemini yeniden inşa edeceklerini, Türkiye sağlık sisteminin geldiği üst seviyelere KKTC’yi de taşıma hedefinde olduklarını söyleyen Altuğra, koruyucu sağlık hizmetlerine önem verdiklerini, en iyi korunma yönteminin hasta olmadan korunma olduğunu belirtti.

Altuğra, devlet hastanelerinde toplu taramalar yapıldığını bunun daha da geliştirileceğini, Halk Sağlığı Birimi’nin işlevsel olmasının önemli olduğunu, bunu harekete geçirmeyi hedeflediklerini, sağlık merkezleriyle ilgili çalışma yaptıklarını söyledi.

Girne’de radyoloji uzmanı bulunmadığını bu eksikliği yerinde tespit ettiklerini söyleyen Altuğra, radyoloji uzmanı eksikliğini gidermek için yol haritası çizdiklerini belirtti.

Sağlık merkezlerinin hızla artan nüfusun gerisinde kaldığını gözlemlediklerini kaydeden Altuğra, sağlık kalitesinin artıracaklarını söyledi.

Altuğra, ilaç eksikliği ve ihalelere yönelik soruları yanıtlayarak, buna yönelik çalışma yapacaklarını belirtti.

Teknolojinin daha etkin kullanılması gerektiğini dile getiren Altuğra, kağıt kullanımının iklim krizini önlemek adına da azaltılması gerektiğini, teknolojiyi kullanmayı önemsediklerini kaydetti.

İlaçlarla ilgili de otomasyonun devreye girmesi gerektiğini dile getiren Altuğra, Yataklı Tedavi Kurumları Teşkilat Yasa Tasarısı’nın önümüzdeki hafta Meclis’e geleceğini, aynı zamanda eczacılarla ilgili yasa tasarısının da Meclis’e geleceğini belirtti.

Altuğra, Burhan Nalbantoğlu’nda Diş Hekimliği bölümüne yangın merdiveninden ulaşılmasının sıkıntı yarattığının bilincinde olduklarını çalışmasının yapıldığını, Devlet Laboratuvarı Projesi’nin de önemli olduğunu bu konuda da çalışma yaptıklarını kaydetti.

Deniz suyu analizleri sonuçlarının düzenli bir şekilde yapılıp halkla paylaşıldığını, eksiklik varsa gidermeye hazır olduklarını dile getiren Altuğra, bakterilerin kabul edilebilir düzeyde olabileceğini yaşamı tehdit eden bir oranda olmamasının önemli olduğunu söyledi.

-“Pandeminin sonuna gelindi”

Altuğra, pandeminin sonuna gelindiğini, pandemi hastanesinde bu sabah itibariyle 12 kişi bulunduğunu, yoğun bakımda hasta olmadığını belirtti.

Pandemi hastanesinin çürümeye terk edilmeyeceğini dile getiren Altuğra, oraya bazı servislerin taşınması planını çalıştıklarını, hekimlere danışılacağını kaydetti.

Altuğra, bazı servislerin pandemi hastanesine taşınmasıyla ameliyat tarihlerindeki gecikmelerin sona ereceğini söyledi.

Altuğra, Sağlık Bakanlığı’nda hukuksuzluğa ve yasa dışılığa yer verilmeyeceğini söyleyerek, temizlik ihalesi konusunda Başsavcılığa yazı yazdığını görüş beklediklerini belirtti.

Anitjen ve PCR testlerine değinen Altuğra, yeni test alınmadığını, pandeminin yoğun yaşandığı dönemlerde satın alınan PCR ne antijen testlerinin borcunun ödendiğini söyledi.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam