Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Ataoğlu: “Çevre konularına duyarsız kalmayın… 123 Çevre İhbar Hattı’nı kullanarak mücadelemize destek olun”

Published

on

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, çevre konularına duyarsız kalınmaması çağrısında bulunarak, ALO 123 Çevre İhbar Hattı’nı kullanarak mücadeleye destek olunabileceğini kaydetti.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Çevre Koruma Dairesi bünyesinde sürdürülen çalışmalarla ilgili düzenlenen değerlendirme toplantısında konuşan Bakan Ataoğlu, Çevre Koruma Dairesi’nin çalışmalarının yanında, halkın çevre konularına duyarlılığının büyük önem arz ettiğini belirtti.

-“Yakıt ve hava kalitesi laboratuvarı devrede”

Ataoğlu, uzun zamandır devam eden çalışmalar neticesinde, yakıt ve hava kalitesi laboratuvarının devrede olduğunu belirtti.

“Ülkemize gelen kömürlerin ve yakıtın laboratuvarda yapılan testleri sonucunda, belirli kriterlere uygun olan kömür ve yakıtın ülkemize girişi sağlanıyor.” diyen Ataoğlu, aynı zamanda yakıt ve hava kalitesi laboratuvarı sayesinde, baca filtrelerinin de kontrollerinin yapıldığını söyledi.

-9 hava kalitesi ölçüm merkezi var

Ataoğlu, ülke genelinde 9 tane hava kalitesi ölçüm merkezinin olduğunu da belirterek, düzenli olarak hava kalitesinin ölçümlerinin yapıldığını, alınan sonuçların da rutin olarak kamuoyu ile paylaşıldığını ifade etti.

– “Çevrim içi Sürekli Atık Su İzle Merkezi sayesinde denizlerimiz kontrol altında”

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Ataoğlu, Bakanlık bünyesinde kurulan Sürekli Atık Su İzleme (SAİS) Merkezi sayesinde, arıtma tesislerin çıkış sularının 7/24 çevrim içi kontrol edildiğini dile getirdi.

Ataoğlu, bu sayede, deniz kirliliğinin önüne geçildiğini belirterek, özellikle yaz aylarında halkın en fazla merak ettiği, hangi denizlere güvenle girilebileceği konularının da bu sayede netlik kazandığının, dolayısıyla halkın konuyla ilgili olarak Çevre Koruma Dairesi’nin uyarılarını dikkate alması gerektiğinin altını çizdi.

-“Mavi bayrak uygulaması başlatılacak”

Ataoğlu, kontrol sonuçlarına göre denizlerde “mavi bayrak” uygulamasının başlatılacağını, bu sayede de halkın mavi bayraklı denizlere gönül rahatlığı ile girebileceklerini ifade etti.

– “Çevre eğitimi müfredat dahiline alındı”

Ataoğlu, Çevre Koruma Dairesi teknik personelinin uzun çalışmaları sonucunda, Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan protokolle, çevre eğitiminin müfredat dahiline alındığına dikkati çekerek, çevre bilincinin küçük yaşlarda edinilmesi gerektiğini vurguladı.

“Okullarımızda okutulan çevre derslerine ek olarak, Çevre Dairesi teknik personellerimizce, ülke genelindeki okullarımıza yönelik çevre seminerlerimiz de devam ediyor.” diyen Ataoğlu, çevreye olan duyarlılığın ve farkındalığın, uzun soluklu bir yatırım olduğunu, küçük yaşlardan başlayarak verilecek eğitimler sayesinde de ülkenin sürdürülebilir bir çevre bilincine sahip olabileceğine dair inancını ifade etti.

– “Her perşembe 6 ilçemizde çevre temizliği yapılıyor”

Çevre Koruma Dairesi’nin sorumluluğu olmamasına karşın, farkındalığı arttırmak ve çevre bilincini yaymak maksadıyla, bölge belediyeleri ve sivil toplum kuruluşları iş birliğiyle her hafta perşembe günleri, 6 ilçede çevre temizliği yapıldığını belirten Ataoğlu, “Biz temizliyoruz, ertesi günü maalesef hiç temizlenmemiş gibi bir görüntü ile karşı karşıya kalıyoruz” dedi.

Ataoğlu, yapılan çevre temizliğinin sadece farkındalığı ve bilinci arttırmaya yönelik, örnek olması için yapılan çalışmalar olduğuna dikkati çekerek, “Mesele temizlemek değildir, mesele temiz tutabilecek bilince erişebilmektir. İşte bizim bu anlamda yaptığımız çalışmaların hepsinin amacı, bu bilinci toplumun geneline yayabilmektir” dedi.

– “Eşek yönetim projesi devrede”

“Özellikle Karpaz bölgesinde yaşayan vatandaşların en büyük şikayet konusu olan eşeklerin verdikleri zararların önlenmesi ve hür eşeklerin sürdürülebilir bir şekilde yaşamlarını sürdürmelerini sağlayacak, Erenköy Dipkarpaz Belediyesi, Taşkent Doğa Parkı ve Bakanlığımız arasında bir protokol imzaladık.” diyen Ataoğlu, protokol çerçevesinde hür eşeklerin toplanarak kontrol altına alınması, hayvan refahının korunması ve hür eşeklerin doğaya olan tahribatının önlenmesinin amaçlandığını kaydetti.

– “Tehlikeli atıklar tesiste bertaraf ediliyor”

Ataoğlu, Çevre Koruma Dairesi’nce yürütülen çalışmalar sayesinde Gürdağ Entegre Tehlikeli Atık Geri Dönüşüm Bertaraf Tesisi ile tehlikeli atıkların ülkede bertaraf edilmesinin sağlandığını belirtti.

Bakan Ataoğlu, ülkeler arasında tehlikeli atıkların gönderilmesinin yasalar tahtında mümkün olmadığını da hatırlatarak, Gürdağ Entegre Tehlikeli Atık Geri dönüşüm ve Bertaraf Tesisi’nin, bu anlamda önemli bir adım olduğunu belirtti.

Tesisin kurulmasıyla, Devlet Laboratuvarı’ndaki tarihi geçmiş ilaçlar ile birlikte Tarım Bakanlığına ait tarihi geçmiş zirai ilaçların bertarafının sağlandığını söyleyen Ataoğlu, Gürdağ’a duyarlılığından dolayı da teşekkür etti.

– “Amacımız sürdürülebilir bir çevreyi gelecek nesillere aktarmak”

Ataoğlu, Çevre Dairesi’nin çalışmaları, müfredat dahilinde öğretmenlerin verdiği eğitimlerin ve gençler ile sivil toplum örgütlerinin yaptığı farkındalık etkinliklerinin hedefinin sürdürülebilir bir çevreyi gelecek nesillere aktarabilmeyi başarabilmek olduğunun altını çizdi.

Ataoğlu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü de sembolik olarak kutlama hedefinde olduklarını da kaydederek, halka çevre konularında duyarlı olma çağırısını yineleyerek, “ALO 123 Çevre İhbar Hattı’nı kullanarak, bu mücadelemizde bizlere destek olunuz” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

“Toplumlararası Kadınlar Yürüyor ve Görüşüyor” etkinliğinde “Mülkiyet” konuşuldu

Published

on

By

Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, Taşınma Mal Komisyonu’nun daha etkili olması için çaba harcanması gerektiğini belirtti.

Şefik, AİHM’in de TMK’nin, başvuranların taleplerini incelerken tutarlı, özenli ve zamanında hareket etmediği saptaması yaptığına işaret ederek, “Amacımız, TMK’yı etkisiz bir yöntem olarak kabul ettirip, kişileri çaresiz bırakmak olmamalıdır” dedi.

Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği ve Severis Vakfı (CVAR) iş birliğinde Lefkoşa’da dün akşam düzenlenen “Toplumlarası Kadınlar Yürüyor ve Görüşür” etkinliğinde “Mülkiyet” konusu konuşuldu.

Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik’in mülkiyet konusunda sunum yapıp, katılımcıların sorularını yanıtladığı gecenin açılışında KTÜKD Başkanı Gülden Plümer Küçük ve Severis Vakfı Direktörü Rita Severis de söz aldı.

Katılımcılar, toplantı öncesinde Ledra Palace’da buluşup, etkinliğin yapıldığı Derboyu’ndaki 4K Koop’a yürüyüş düzenledi.Toplantıya, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi, BM Misyon Şefi Colin Stewart, eski Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanlarından Erato Kozaku Markullis ve dernek üyeleriyle yabancı misyonlarda çalışan kadınlar katıldı.

4K ev sahipliğinde yapılan etkinlikte yemek olarak fırın makarnası, patates köftesi, herse, çiçek dolması, hellim, çörek ve karpuz servis edildi. Alkollü alkolsüz yerli içeceklerin satıldığı etkinlikte kurulan stantta hazırlanan sıcak hellim böreği ikramı da yapıldı.

-“Kuzeyde TMK var… Güneyde benzer bir oluşum kurulmadı”

Narin Ferdi Şefik, mülkiyetin her zaman ciddi bir mesele olduğuna işaret ederek, yaşanan çalkantılar sırasında halkın mülklerini terk etmek durumunda kaldığı ülkede, Kıbrıslı Rumlar için, kapsamlı bir çözüm sağlanana kadar Taşınmaz Mal Komisyonu gibi bir imkan yaratılırken, Kıbrıslı Türklerin başvurabileceği benzer bir oluşum kurulmadığını belirtti.

Şefik, Güney Kıbrıs’ta bırakılan Türk mallarının “Türk Malları Vasiliği” tarafından yönetildiğine ancak bu düzenlemenin 1974 öncesinde mülklerinden edilen Kıbrıslı Türklere tazminat hakkı tanımadığına işaret etti.

-“TMK daha etkili olmalı”

Konuşmasında, TMK’nin oluşumu, başvuru süreçleri, yaşanan sorunlar ve AİHM kararlarına da değinen Şefik, kurulduğu 2005’ten Mayıs 2025’e kadar toplam 8 bin 160 başvuru yapılan komisyonun 2 bin 171 başvuruyu sonuçlandırdığını ve 1908 başvuruya toplam 38 milyon 50 bin 407 Sterlin ödendiğini belirtti.

Narin Ferdi Şefik, 5 bin 989 başvurunun ise hala askıda olduğuna işaret ederek, kapsamlı bir çözüm sağlanana kadar en azından Kıbrıslı Rumların başvurabilecekleri bir yol olan TMK’nın daha etkili olması gerektiğini kaydetti.

Şefik, AİHM’in KV Mediterranean Tours Ltd. v. Türkiye davası kararında da TMK’nin başvuranların taleplerini incelerken tutarlı, özenli ve zamanında hareket etmediği saptamasında bulunduğuna vurgu yaptı. Şefik, “AİHM, TMK önündeki yargılamaların hızlandırılması ve gecikmelere karşı etkili bir çözüm mekanizmasının oluşturulması amacıyla sürekli ve uzun vadeli çabaların devam etmesi gerektiğini belirtti.” şeklinde devam etti.

Şefik, “TMK’nin düzgün şekilde işlemesi için hepimiz çaba harcamalıyız. Amacımız, TMK’yı etkisiz bir yöntem olarak kabul ettirip, kişileri çaresiz bırakmak olmamalıdır.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: “Temaslarımızı ve çalışmamızı diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam ediyoruz”

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, temas ve çalışmalarını, diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam edeceklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı toplantısına katılmak amacıyla bu akşam Azerbaycan’a gidiyor

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart ile yaklaşık bir saat süren görüşmesinin ardından basına açıklama yaptı.

-“Diyalog, temas ve yapıcı duruşumuzdan hiç vazgeçmedik.”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart ile görüşmesinde çeşitli konuları gündeme getirdiklerini aktardı.

16-17 Mart’ta Cenevre’de yapılan 5+1 toplantının devamında Temmuz ayında New York’ta 5+1 toplantı yapılacağını hatırlatan Tatar, tutuklamalara ilişkin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Hristodulidis ile bazı sorunlar yaşandığını belirtti.

Cenevre görüşmelerinde altı başlıkta ilerlemeler kaydedilmesi için BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in tekrar atandığını kaydeden Tatar, bugüne kadar istediği kadar ilerleme kaydedilmediğini söyledi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e bir mektup gönderdiğini belirten Tatar, “Bu dönemde yaşadığımız hayal kırıklıklarını ifade ettim. Ama biz yine de diyalog, temas ve yapıcı duruşumuzdan hiç vazgeçmedik.” dedi.

-“3D çerçevesinde bir ilerleme olursa resmi müzakerelere de geçilebilir”

Yeni siyasetin gerekliliklerinden bahseden Tatar, eğer 3D (Direk temas, direk ticaret, direk temas) çerçevesinde bir ilerleme olursa resmi müzakerelere de geçilebileceğini söyledi.

Burada 12 farklı komite ile Rum tarafıyla diyalogların sürdüğünü anlatan Tatar, “Dört buçuk yılda ne yapıldı?” şeklindeki eleştirilere “Dört buçuk yılda çok şey yapıldı. Yeni bir vizyon ortaya kondu, uluslararası anlamda iki devletliliğin gerekçelerini ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin çok önemli olduğunu, bir saygınlık kazandığımızı anlattık.” yanıtını verdi.

BM raporlarında ortak zeminin olmadığının raporlara geçtiğini belirten Tatar, bunun bir diplomatik kazanım olduğunu kaydetti. Diyaloğu sürdüreceklerini yineleyen Tatar, Türk tarafına yıllardır yapılan ambargoların, haksızlıkların artarak devam ettiğini de uluslararası toplumla paylaştıklarını söyledi.

Dik duruş, onurlu ve güçlü bir gelecek için Kıbrıs Türk tarafının ayrı bir halk olarak, ayrı bir devlet olarak, ayrı bir otorite olarak temaslarını sürdürebilmesinin önemine işaret eden Tatar, “16-17 Temmuz tarihinde New York’ta genişletilmiş 5+1 görüşme için orada hazır olacağımızı teyit ettik. Tabii Türkiye ile de istişare ettik. Bayan Holguin ile Londra’dayken bir telefon görüşmem oldu.” dedi.

-“Bizim böyle toplantılara katılmamız bizler için bir statü meselesidir”

İngiltere temaslarını da anlatan Tatar, “Stweart Doughty ile de görüştüm. Yani bu 5+1 görüşmede İngiltere’yi temsil eden AB Bakanı ile geçen cuma günü İngiltere’de görüşmem oldu ve kendisine bütün az önce sizlere aktardıklarımı anlattım, paylaştım.” ifadelerini kullandı.

Holguin’in Kıbrıs, Ankara, Atina, Brüksel ve Londra’da temaslarda bulunduğunu anlatan Tatar, “Dolayısıyla sürekli olarak uluslararası diyaloğumuzu sürdürmekteyiz.” dedi.

Bu akşam Azerbaycan’a gideceğini ve yarın orada temasları olacağını anlatan Tatar, şöyle devam etti:

“Hankendi’de Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın bir gözlemci üyesi olarak, KKTC olarak orada olacağız. Tabii bizim böyle toplantılara katılmamız bizler için bir statü meselesidir. Dolayısıyla ben bir kez daha Azerbaycan hükümetine ve Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e beni de bu toplantıya davet ettikleri için teşekkür etmek istiyorum.”

KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki varlığını ve ekonomik potansiyelini sürdürmek için bütün bu devletlerle iş birliklerinin artırması gerektiğini anlatan Tatar, “Gerek ticaret, gerek turizm, gerek yükseköğrenim ve çeşitli farklı hizmetler sektöründe KKTC’nin bu ülkelerle diyalog ve temasını artırmak durumunda olduğunu da belirteceğim.” dedi.

Ambargolar, kısıtlamalar ve engellemelerin hafifletilmesini isteyen Tatar, Azerbaycan’da Hankendi şehrinde bunları diğer ülkelerle paylaşacağını kaydetti.

Tatar, KKTC olarak diplomatik temasları artıracaklarını belirterek, “Temaslarımızı ve çalışmamızı diplomatik seferberlik anlamında sürdürmeye devam ediyoruz.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

ARUCAD 13. Uluslararası Ekonomi ve Sosyal Bilimler Konferansı yapılıyor

Published

on

By

Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi (ARUCAD) 13. Uluslararası Ekonomi ve Sosyal Bilimler Konferansı (E&SS 2025) dün düzenlenen açılış töreniyle başladı.

ARUCAD tarafından yapılan açıklamaya göre, 15 farklı ülkeden katılımcının yer aldığı konferansta, çevrimiçi ve yüz yüze olmak üzere toplam 108 bildiri sunuluyor.

Konferans’ta, sunumların ekonomi, iletişim, siyaset bilimi, sosyoloji, eğitim bilimleri, psikoloji, kültürel çalışmalar, sanat ve tasarım gibi sosyal bilimlerin çeşitli alanlarını kapsadığı belirtildi.

ARUCAD Rektörü Prof. Dr. Asım Vehbi açılışta yaptığı konuşmada, “Yaratıcılığın ve disiplinlerarası düşünmenin bilimsel bilginin merkezinde yer aldığı üniversitemizde sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Dünyanın dört bir yanından araştırmacı, akademisyen ve uzmanı aynı çatı altında bir araya getirmekten gurur duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.

ARUCAD Rektör Yardımcısı ve Konferans Organizasyon Komitesi Başkanı Prof. Dr. Burcu Toker ise konuşmasında, “Bugün farklı ülkelerden akademisyenleri ve araştırmacıları kampüsümüzde bir araya getirmenin heyecanını yaşıyoruz. Konferansımız, akademik paylaşımın teşvik edildiği, kapsayıcı ve nitelikli bir platform oluşturmayı amaçlamaktadır.” dedi.

Konferansın uzun süredir akademik dünyada yer edinmiş önemli bir organizasyon olduğunu hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Hasan Karacan yaptığı konuşmada, farklı üniversitelerde birçok kez gerçekleştirdikleri bu konferansın ARUCAD’da bambaşka bir deneyimle hayata geçtiğini vurguladı.

Konferansın açılış oturumunda ayrıca, Prof. Dr. Osman M. Karatepe’nin “İçsel Yeşil Pazarlama: Çevresel Sürdürülebilirlik Performansı için Bir Araç” başlıklı sunumu ile Prof. Dr. Aytekin İşman’in “Disiplinler Arası Yapay Zekâ: 21. Yüzyılda İnsan Uzmanlığının Yeniden Tanımlanması” başlıklı konuşması yer aldı.

E&SS 2025 Konferansı, 2 Temmuz’a kadar ARUCAD Kampüsünde devam edecek. Konferansa ilişkin detaylara www.eclss.org/kyrenia adresinden ulaşılabilir.

Devamını Oku

Trending

Reklam