Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis Başkanı Töre CHP Genel Başkanı Özel ve heyetini kabul etti

Published

on

Meclis Başkanı Zorlu Töre, 20 Temmuz kutlamaları için ülkeye gelen Özgür Özel başkanlığındaki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) heyetini kabul etti.

Meclis Başkanı Töre kabuldeki konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ne kadar önemliyse Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının da o kadar önemli olduğunu vurgularken, CHP Genel Başkanı Özel de “Türkiye’deki herkesin Kıbrıs’ı bir bütün olarak sahiplenmesi, iç politik tartışmaların dışında tutması gerek” açıklamasında bulundu.

Meclis Şeref Salonu’nda bugün öğle saatlerinde gerçekleşen kabulde Töre’ye Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe de eşlik etti.

-Töre: “Umutlarımızı tüketmedik… Hep direndik”

Kabulde ilk sözü alan Meclis Başkanı Zorlu Töre, “Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ne kadar önemliyse, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız bir Türk devleti olarak yoluna devam etmesi yoluna devam etmesi o kadar önemlidir. 20 Temmuz Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümü bizim için çok büyük anlam ifade ediyor” dedi.

1878’den 1974’e kadar geçen 96 yılda Kıbrıslı Türklerin topraklarında öksüz kaldığını söyleyen Töre, “Mehmetçik’in gelmesini bekledik, umutlarımızı tüketmedik… Hep direndik” diye konuştu.

Türk ordusu olmadan Kıbrıs Türk halkının güvenliğinin sağlanamayacağını vurgulayan Meclis Başkanı Töre, şöyle devam etti:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, halkın iradesiyle kurulan milli ve bağımsız bir devlettir. Devletimizi yaşatmak önceliğimiz, şehitlerimize, milletimize karşı görevimizdir. Devletimizden de Türkiye’den de vazgeçmemiz mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ne kadar önemliyse, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız bir Türk devleti olarak yoluna devam etmesi yoluna devam etmesi o kadar önemlidir.”

– “Kıbrıs Türk halkı Ecevit’i çok sevdi”

Bu sabah merhum Başbakan Bülent Ecevit’i anma etkinliğine katıldığını, Cumhuriyet Meclisi Başkanı olmadan da Ecevit için düzenlenen tüm törenlerde yer aldığını belirten Zorlu Töre, “Kıbrıs Türk halkı ‘Karaoğlan, Kıbrıs Fatihi’ dediği Ecevit’i çok sevdi. Bu sevgi ölümsüzleşti” diye konuştu.

-Özel: “Çok dikkatli olmak gerekiyor”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “50 yıl önceki sevgi, cesaretle, kararlıkla buradayız” diyerek heyetindeki isimlerin Kıbrısla bağlarına dikkat çekti.

Kıbrıs’ı yavru vatan değil kardeş vatan ve devlet olarak gördüklerini kaydeden Özel, “Türkiye’deki herkesin Kıbrıs’ı bir bütün olarak sahiplenmesi, iç politik tartışmaların dışında tutması gerek ” dedi.

Kıbrıslı Türklerin haklarının ve menfaatlerinin büyük bir dikkatle savunulması gerektiğini de vurgulayan Özel, şöyle devam etti:

“Önümüzdeki süreçte çok farklı gelişmeler olabilir ama Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin zor durumda kalacağı, yalnızlaşacağı hiçbir şeye geçit vermemek gerek. Bu konuda çok dikkatli olmak gerekiyor.”

Konuşmaların arından gün anısına hediye teatisi yapıldı.

-Barış Harekatı’nın simgesi Ayşe Güneş Ayata’ya fotoğraf takdim edildi

Meclis Başkanı Töre, CHP heyetinde yer alan, “Ayşe tatile çıksın” parolasıyla özdeşleşen Barış Harekâtı’nın simge ismi Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Ayşe Güneş Ayata’ya üzerinde “20 Temmuz’un 50’nci yıl dönümü kutlu olsun” yazan bir fotoğraf hediye etti.

Ayata, fotoğrafın Başbakan Bülent Ecevit’in “Tatile çıkan Ayşe, Turan Güneş’in kızıdır’ diyerek kendisini basına takdim ettiği ana ait olduğunu söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Dışişleri Bakanlığı, ara bölgedeki çiftçilik faaliyetlerini kullanılarak temas hattı ihlalinde bulunan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bir kez daha ara bölgede avantaj sağlama ve tansiyonu yükseltmeye çalıştığını belirterek, BM Barış Gücü’ne görevini etkin bir şekilde yapma çağrısında bulundu.

Ara bölgede tarımsal faaliyetin hangi koşullarda gerçekleştirilebileceğinin 1988’de varılan mutabakatta belirlendiğine işaret edilen açıklamada, Rum tarafının statükoyu bozan, provokatif eylemlerine karşı gerekli tedbirlerin alınacağı kaydedildi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, 8 Kasım Cumartesi sabahı üç Rum vatandaşının tarım faaliyeti yaptıkları esnada temas hattı ihlalinde bulunup, KKTC topraklarına geçtiklerinin tespit edildiği ifade edildi. Bunun üzerine güvenlik güçlerinin söz konusu bölgeye araçla intikal ettiği, korna ve düdükle gereken ikazları yaptığı belirtilen açıklamada, akabinde Rum çiftçilerin ara bölgeye geçtiği, olayın devamında BM’nin de bölgeye geldiği, yapılan görüşmeler sonucunda Rum çiftçilerin bölgeden ayrıldığı kaydedildi.

“ARA BÖLGEDE TARIM FAALİYETİ YAPABİLECEK ALANLAR AÇIKÇA BELİRLENDİ”

“Ara bölgede tarımsal faaliyetin hangi koşullarda gerçekleştirilebileceği 1988 yılında BM Barış Gücü ve makamlarımız arasında varılmış olan mutabakat çerçevesinde belirlenmiştir” denilen açıklamada, bu mutabakat ile gerek Türk gerek Rum çiftçilerin ara bölgede tarım faaliyeti yapabilecekleri alanların açıkça belirlendiği ifade edildi.

Açıklamada, söz konusu mutabakattaki amacın, ara bölgenin mümkün olduğunca sivil amaçlar için kullanımını sağlamak, aynı zamanda taraflar arasında çıkması muhtemel ihtilafların da önünü almak olduğuna dikkat çekildi.

“KABUL EDİLEMEZ”

“Ancak, daha önceden de aşina olduğumuz bir şekilde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bir kez daha ara bölgedeki çiftçilik faaliyetlerini kullanmak suretiyle planlı olarak ara bölgede avantaj sağlamaya ve tansiyonu yükseltmeye çalışmaktadır” denilen açıklamada, bu durumun kabul edilemez olduğu vurgulandı.

BM BARIŞ GÜCÜ VE GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ’NE ÇAĞRI

Bakanlık açıklamasında, BM Barış Gücü, “bu tarz keyfi uygulamalara izin vermemeye, görevini etkin bir şekilde yapmaya ve taraf olduğu 1988 yılında varılmış olan mutabakata riayet etmeye” davet edildi.

KKTC’nin mevcut mutabakat çerçevesinde hareket etmeye devam edeceği belirtilen açıklamada, Rum tarafının statükoyu bozan, provokatif eylemlerine karşı gerekli tedbirlerin alınacağı kaydedildi.

Açıklamada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ise, “provokasyon siyasetini terk etmeye ve ada genelindeki barış ortamına zarar verecek hareketlerden kaçınmaya” davet edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş sendika adına yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası’na (KTOEÖS) dayanışma belirtti.

Maviş, demokratik hakların kısıtlanmasına karşı sessiz kalmayacaklarını vurgulayarak, “Öğretmenlerin sendikal mücadelesine yönelik baskılara karşı dayanışma göstermek her zamankinden daha önemlidir,” dedi. Maviş, Eğitim Bakanlığının sorunları diyalog yerine yasak, erteleme ve disiplin soruşturması yoluyla çözmeye çalıştığını belirterek, “Bakanlık, ‘nasıl ceza veririm, öğretmeni nasıl baskı altına alırım’ anlayışıyla hareket ediyor,” ifadelerini kullandı.

Daha önce 22 öğretmene uydurma gerekçelerle dava açıldığını hatırlatan Maviş, “Sorunlar diyalogla, saygıyla, tevazuyla, rehberlikle ve ortak akılla çözülür; yasaklarla ve cezalarla değil,” dedi. Öğretmenler Yasası’nın disiplin hükümlerinin rehberlik amacıyla var olduğunu vurgulayan Maviş, Bakanlığın bunu siyasi bir baskı aracına dönüştürme çabasını eğitim yönetiminin başarısızlığının göstergesi olarak nitelendirdi.

Maviş, KTOEÖS’ün grev yasağına karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu belirterek, sendikanın hukuku yapıcı bir araç olarak kullanmasının önemine dikkat çekti. Buna karşın Eğitim Bakanlığının aynı süreçte öğretmenlere disiplin soruşturması başlatmasının demokrasi açısından ciddi bir handikap olduğunu söyledi.

Eğitim Bakanı’nın, konteynerlerde eğitim gören öğrencilerden kalabalık sınıflara, bütçe yetersizliğinden okullardaki şiddet kültürüne kadar birçok temel soruna çözüm aramak yerine öğretmenleri hedef aldığını ifade eden Maviş:

“Beslenme ve barınma sorunu yaşayan çocuklara, malzeme ve teknoloji yetersizliklerine, özel eğitim ve rehberlik eksikliğine, bina güvenliği ve eşitsizliklere çözüm üretmek yerine; bu gerçekleri dile getiren öğretmenleri soruşturmak ve sendika temsilcilerini hedef göstermek doğru bir anlayış değildir,” dedi.

Son olarak Maviş, KTÖS’ün KTOEÖS’ün haklı ve meşru eylemine dayanışma gösterdiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Baskıcı zihniyet meşruiyetini yitirmiştir. Biz öğretmenler, Atatürk ilke ve inkılaplarından vazgeçmediğimiz gibi, demokratik haklarımızı savunmaktan da asla vazgeçmeyeceğiz.”

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Oğuzhan Hasipoğlu, Özel Huzurevleri Yasası’nın hazırlandığını ve bu yasanın birkaç ay içinde Meclis’ten geçeceğini açıkladı.

Hasipoğlu, yaşlı bakımının önemine dikkat çekti ve sosyal medyaya da yansıyan hasta bakıcı olayına değindi.

Yaşlı bakım evinden Mağusa Devlet Hastanesi’ne getirilen bir hastanın panik atak geçirdiği sırada izinsiz çekilen görüntülerinin sosyal medyada paylaşılmasını eleştiren Hasipoğlu, hem hasta hakları, hem de insanlık açısından doğru bulmadığını kaydetti.

Hasipoğlu, Özel Huzurevleri Yasası’nın hazırlandığını ve bu yasanın birkaç ay içinde Meclis’ten geçeceğini söyledi. Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte ceza ve kapatma yetkilerinin olacağını belirten Hasipoğlu, “Denetimlerin artmasıyla özel bakım evlerinde yaşlılara daha güvenli ve kaliteli hizmet sunulacak” dedi.

Meclis Genel Kurulu, Hasipoğlu’nun konuşmasının ardından bugünkü çalışmalarını tamamladı.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu 17 Kasım Pazartesi günü yasama öncelikli olmak üzere denetim görevini de yerine getirmek amacıyla saat 10.00’da toplanacak.

Devamını Oku

Trending

Reklam