Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar:Kıbrıs’ta gerçekçi, uygulanabilir ve sürdürülebilir bir çözüme ancak iki devlet temelinde ulaşılabilir. Federal temelli müzakereler artık tükenmiştir

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Londra temasları kapsamında, Birleşik Krallık Parlamentosu KKTC Dostluk Grubu üyeleri tarafından düzenlenen yuvarlak masa toplantısına katıldı.

Bir saat süren toplantıya Lord Hussain, Barones Sarah Ludford, Lord Kamall, Milletvekili Nesil Çalışkan ve Milletvekili Tahir Ali katıldı. Ayrıca toplantıda, KKTC Londra Temsilcisi Çimen Keskin, Cumhurbaşkanı Özel Temsilcisi Güneş Onar ve Dış Basın Sorumlusu Kerem Haser de hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasında, İngiltere’de Milletvekili seçilen ilk Kıbrıslı Türk kadın olması dolayısıyla Nesil Çalışkan’ı kutlayıp, başarılar diledi. Cumhurbaşkanı Tatar, Birleşik Krallık Parlamentosu KKTC Dostluk Grubu üyelerinin, birçok uluslararası platformda sesini dahi duyurmaktan mahrum bırakılmaya devam edilen Kıbrıs Türk halkının, içinde bulunduğu durumu ve adaletsizliği ortaya koyan lobi faaliyetleri dolayısıyla teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Adası’nın Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin güney kıyılarına 40 mil, Yunanistan ile yaklaşık 700 mil mesafede yer alarak jeostratejik bir öneme sahip olduğunu belirtti.

İngiltere’nin başkentinde öncelikle İngiliz Parlamenterlerle görüşmeler yapmak üzere bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar şunları söyledi:

“Gerçekçi, sürdürülebilir ve uygulanabilir bir çözüm istediğimizi ortaya koymaktayız. Kıbrıs’ta eşit, özden gelen haklara sahip olan Kıbrıs Türk halkı, yarım asrı aşkın bir süredir federal temelde bir çözüme ulaşmak için çetin çabalar ortaya koymuştur. Halkım, 1960 yılında Türkiye, Yunanistan ve İngiltere olmak üzere üç garantör devleti olan Kıbrıs Ortaklık Cumhuriyeti’nin kurucu ortağıydı. Ancak bu ortaklık, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama arzuları nedeniyle Aralık 1963’te Kıbrıs Rum tarafı tarafından bozuldu ve Kıbrıslı Türkler cumhuriyetin devlet organlarından silah zoruyla dışlandı. 1963’ten 1974’e kadar, gettolarda yaşamaya zorlanan halkıma karşı ada çapında saldırılar ve zulümler yapıldı. 15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası darbe yaparak Kıbrıs’ın bir Helen Adası haline geldiğini ilan etti. Türkiye, garantör güç olarak, antlaşmalar gereği müdahale etmek ve Kıbrıs Türk halkını yok olmaktan kurtarmak durumunda bırakıldı.”

Kıbrıs Türk halkının yarım asırdan fazla bir süredir eşitlik temelinde federal bir çözüme ulaşmak için uğraş verdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şöyle devam etti:

“Rum eski Dışişleri Bakanı Nikos Rolandis, en az 15 çözüm planını reddeden tarafın Kıbrıs Rum tarafı olduğunu açıkça belirtmiştir. Nisan 2004’te, yıllar süren müzakerelerin ardından hazırlanan BM Kapsamlı Çözüm (Annan) Planı’nın ayrı ayrı yapılan eş zamanlı referandumlarda Kıbrıslı Rumların yüzde 76’sı tarafından kesin bir dille reddederken Kıbrıslı Türklerin yüzde 65’i evet oyu verilmiştir. Ancak bu sonuca rağmen, Kıbrıslı Rumlar referandumdan bir hafta sonra, AB üyeliğine kabul edilirken Kıbrıslı Türkler bu denklemin dışında bırakıldı.”

Cumhurbaşkanı Tatar, 2004 yılında Annan Planı döneminde Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Jack Straw’un açıklamalarına da atıfta bulunarak, “Sayın Straw 2004 yılında görevdeyken federal bir çözümü destekliyordu. Ancak Kıbrıs’taki gerçekleri ve sonuçları gören Sayın Straw bugün, Kıbrıs’ta iki devletli çözüm vizyonumu açıkça desteklemekte ve çözüm öncesinde Kıbrıslı Rumların AB’ye üye olmalarına izin verilmesinin de yanlış olduğunu, bunun sadece bu sürüncemeli sorunu daha da karmaşık hale getirdiğini ifade etmektedir” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının izole edilmeye devam edildiğini ve temel insan haklarından mahrum bırakıldığını belirterek şunları söyledi:

“Uluslararası toplum, 2004 yılında Annan Planı döneminde izolasyonlarımızın sona erdirilmesi için birçok taahhütte bulundu, ancak izolasyon ve kısıtlamaların sona erdirilmesi için verilen bu sözler yerine getirilmedi. Eğer uzun vadeli ve sürdürülebilir bir çözüm istiyorsak, Kıbrıs’taki mevcut durumun gerçeklerine odaklanmak gerekmektedir. Federal çözüm kalıpları dışında düşünmenin zamanının geldiğini ifade ettik. Kıbrıs’ta iki devlet vardır. Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar iyi komşuluk ilişkileriyle her iki tarafın da yararına olacak bir iş birliği ilişkisi içinde olabilirler. Böyle bir çözüm, doğal kaynaklar ve enerji konusunda iş birliği yapmayı da mümkün kılacak ve Kıbrıs Rum tarafı da fayda sağlayacaktır”.

Cumhurbaşkanı Tatar, Ukrayna, Gazze ve dünyanın diğer bölgelerinde yaşanan gelişmelere de değinerek şunları söyledi:

“Savaş ve çatışmalar maalesef dünyanın başka yerlerinde devam ediyor. Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin Kıbrıs için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Kıbrıs Türk halkı, güvenliği ve varlığı olarak gördüğü Türkiye’nin garantörlüğünün kaldırılmasını asla kabul etmeyecektir.”

Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere’nin garantör güç olarak Kıbrıs’ta iki tarafa da eşit muamele etmesinin öneminin altını çizerek, “Yeni seçilen İşçi Partisi Hükümeti, Kıbrıs Türk halkına uygulanan insanlık dışı izolasyonlara ve doğrudan uçuşlar ile doğrudan ticareti mümkün kılarak bu haksız kısıtlamalara son verme ihtiyacına yeni bir bakış açısı getirebilir” diye konuştu.

Toplantıda konuşan Lord Hussain, kendi kaderini tayin etme hakkı da dahil olmak üzere Kıbrıs Türk halkının haklarının sıkı bir destekçisi olduğunu belirtti.

Barones Ludford, Avrupa Parlamentosu Üyesi olduğu dönemde Ercan Havalimanı üzerinden Ada’ya bir ziyaret gerçekleştirdiğini ve izolasyonun etkilerini bizzat gördüğünü ifade etti ve izolasyonun sona erdirilmesi ve Kıbrıs’ta kapsamlı bir çözüme ulaşmanın yollarının aranması gerektiğini desteklediğini söyledi.

Nesil Çalışkan da, Parlamento’yu ziyaret ettiği için Cumhurbaşkanı Tatar‘a teşekkür ederek İngiltere’nin Kıbrıs Adası ile tarihi bağları olduğuna işaret etti. Çalışkan, Kıbrıs’ta çözümlenmemiş bir durum olduğunun ve soruna siyasi bir çözüm bulunması gerektiği söyle

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

“Mağusa Kitap ve Üretim Festivali” başladı

Published

on

By

Gazimağusa Belediyesi ile Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası işbirliğinde düzenlenen “Mağusa Kitap ve Üretim Festivali” başladı.
Festivalin açılışında konuşan Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Başkanı Hürrem Tulga, Kıbrıs Türk halkının her anlamda üretmek zorunda olduğunu söyledi.

“Ürettikçe var olacağız” ifadelerini kullanan Tulga, üretilen her güzelliğin gelecek nesillere taşınması gerekliliğine vurgu yaptı; bunun birlik ve beraberlik içinde mümkün olabileceğini kaydetti.

Gazimağusa Belediyesi Meclis Üyesi Hüseyin Aranır da belediyenin yenilenen yapısıyla kültür ve sanat etkinliklerine önem verdiğini ifade ederek, birlik ve beraberlik içinde güzel işlerin başarılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kıbrıs Türk Karikatürcüler Derneği’nin karikatürlerinin de yer aldığı festivalde, konser, şiir dinletisi, kitap tanıtımı, film gösterimi ve açık oturum gibi etkinlikler de yer aldı.

24-27 Ekim tarihleri arasında Bandabuliya’da yer alacak festivalde, indirimli kitap satışı da yapılacak.

Devamını Oku

Kıbrıs

M. Kemal Deniz, kabri başında anılacak

Published

on

By

Kıbrıs Cumhuriyeti Temsilciler Meclisi eski Milletvekili, Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin Kurucusu ve Türk halkının “Deniz Bey” diye adlandırdığı merhum M.Kemal Deniz, aramızdan ayrılışının 24’üncü yılında mezarı başında düzenlenen törenle anılacak.

25 Ekim Cuma günü saat 09.30’da kabri başında anılacak. M.Kemal Deniz için sevenleri aramızdan ayrılışının 24. yılında bir araya gelecek.

M. Kemal Deniz kimdi?

Başarılı işadamlığı yanında topluma yaptığı hizmetlerle de anılan M. Kemal Deniz 1920’de Minareliköy’de doğdu.
Baba mesleği olan çiftçilik yaptığı dönemlerde Rumlarla ortak olan Çiftçiler Birliği’nden ayrılıp Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin kurulmasının öncülüğünü yaptı.
Çok uzun yıllar Çiftçiler Birliği Genel Sekreterliği görevini yürüten Deniz, 1960’ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti Temsilciler Meclisi’ne seçilen 15 Kıbrıslı Türk’ten biri oldu. 1970 seçimlerinde yine milletvekili seçilen Deniz, Otonom Türk Yönetimi Kurucu Meclisi’nde de görev aldı.
Minareliköy’e ilk radyoyu getirip, köylünün kahvehaneye giderek 1940’lı yıllarda Türkiye’nin Sesi Radyosu’ndan haber dinlemesini, kendi maddi imkânlarıyla sağlamış, aynı zamanda, kahvehaneyi kütüphaneye dönüştürerek, gençlerin okumaya özenmesinin yolunu açmış, Atatürk’ün reformlarından esinlenerek toplumun bilinçlenmesine liderlik etmiştir.

Devamını Oku

Kıbrıs

Polisten “Çocuklara Ücretsiz Dağıtılan Şekerlerde Uyuşturucu İddiası” başlıklı habere ilişkin açıklama: “Haber yurt dışından, KKTC’yle alakası yok”

Published

on

By

Polis, sosyal medya ve internet üzerinden yayın yapan bazı medya kuruluşlarında paylaşılan “Çocuklara Ücretsiz Dağıtılan Şekerlerde Uyuşturucu İddiası” başlıklı bir haberle ilgili açıklama yaparak, “paylaşılan haberin yurt dışında yayınlanan bir haber olduğu ve KKTC ile alakasının olmadığının belirlendiğini” bildirdi.

Polis Basın Subaylığından yapılan açıklamada, “Sosyal medya ve internet üzerinden yayın yapan bazı medya kuruluşlarında, bugün paylaşılan ‘Çocuklara Ücretsiz Dağıtılan Şekerlerde Uyuşturucu İddiası’ başlıklı bir haberde, son dönemde çocuklara ücretsiz olarak dağıtıldığı bildirilen bir oyuncaklı şekerin içerisinde uyuşturucu madde bulunduğuna dair iddiaların olduğu ve bu konunun velileri alarma geçirdiği yönünde bilgiler yer almaktadır. Bahsi geçen haberin içeriği ile ilgili olarak yapılan araştırmada, konu iddiaların ülkemizde yaşanmadığı, paylaşılan haberin yurt dışında yayınlanan bir haber olduğu ve ülkemizle alakasının olmadığı belirlenmiştir.” ifadelerine yer verildi.

-Gümrüğe bilgi verildi…

KKTC Polis Genel Müdürlüğüne konu hakkında herhangi bir ihbar yapılmadığı, konunun polisin bilgisine geldiği andan itibaren gerekli tedbirlerin alınarak soruşturulmaya başlandığı ifade edilen açıklamada, “Söz konusu şekerlerin ülkeye ithal edilebileceği göz önünde bulundurularak, Gümrük ve Rüsumat Dairesi yetkililerine de bilgi verilmiştir” denildi.

Polis, açıklamasında, halkın benzer bir olayla karşılaşması halinde, “155 POLİS İMDAT, 156 NARKOTİK” veya diğer telefon hatlarını 24 saat kesintisiz olarak arayıp olayı bildirebileceği de hatırlatıldı.

Açıklamada ayrıca “Çocuklarımızı ve ailelerimizi ilgilendiren böylesi hassas bir konuda haber yapılacağı zaman, basın kuruluşlarımızın daha dikkatli davranmaları gerektiğinin uygun olacağı değerlendirilmektedir” ifadelerine yer verildi.

Devamını Oku

Trending

Reklam