Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Merhum Gazeteci Özcan Özcanhan, kabri başında anıldı

Published

on

Merhum Gazeteci Özcan Özcanhan, ölümünün birinci yıl dönümünde bugün, Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği tarafından Lefkoşa Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen törenle anıldı.

Anma törenine, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği (KTSYD) ile Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB) başkan ve bazı yönetim kurulu üyeleri ile Özcanhan’ın ailesi ve sevenleri katıldı.

Özcanhan’ın kabri başında düzenlenen anma töreninde sırasıyla Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği Başkanı Necati Özsoy, Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Başkanı Efdal Keser, Birinci Medya Kurumu Kurucu Başkanı Ertan Birinci, Özcan Özcanhan’ın kardeşi Öner Cambaz ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, birer konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından Özcan Özcanhan’ın kabri başında dua okundu.

– Özsoy

Anma töreninde ilk konuşmayı yapan Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği Başkanı Necati Özsoy, Özcanhan’ı birinci ölüm yıl dönümünde saygı ve rahmetle andıklarını ifade etti.

Özcanhan’ın sadece sporda değil Kıbrıs Türk toplumunun var oluş mücadelesi ve gazetecilik hayatıyla da tanınan çok değerli biri olduğunu ifade eden Özsoy, Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği’nin ilk başkanı olduğunu ve bugünlere gelinmesine vesile olduğunu dile getirdi.

Özsoy, Özcan Özcanhan’ın ismini yaşatma adına kendisini anmaya devam edeceklerini kaydetti.

– Keser

Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Başkanı Efdal Keser de, Özcanhan’ın Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nin bir dönem başkanlığını yaptığı bir isim olduğunu ifade etti.

Kıbrıs Türkü’nün moral değerlerinin çok yüksek olması gerektiği dönemlerde BRT’de çalıştığını belirten Keser, “O, isimsiz kahramanlar arasında yer aldı.” diye konuştu.

Özcanhan’ın BRT’den çok erken yaşta emekli olduğunu, yazılı basında ve medyanın içerisinde yer alamaya devam ettiğini kaydeden Keser, köşe yazılarıyla ülkeyi yönetenlere de bazı konularda fikirler vermeyi sürdürdüğünü dile getirdi.

Özcanhan’ın medya anlamında da geride birçok şey bıraktığını vurgulayan Keser, “Özcanhan’ın sert görünümün altında, çok yumuşak bir kalbi vardı. Bugün burada olmamız, Özcanhan’a olan saygı ve sevginin bir göstergesidir.” ifadesini kullandı.

– Birinci

Birinci Medya Kurumu Kurucu Başkanı Ertan Birinci de, Özcanhan’ın herkese dokunan biri olduğunu belirtti.

1970’li yılların sonunda Halkın Sesi gazetesinde Özcanhan’dan çok şey öğrendiğini kaydeden Birinci, “Ortaokul yaşlarında yanına giderek bir gazetenin mizanpajı nasıl yapılır ve bir haber nasıl yazılır, öğrenmiştim.” diye konuştu.

Özcanhan’ın sert ve otoriter olduğunu, aynı zamanda bilgiyi paylaşan ve yardımsever biri olduğunu söyleyen Birinci, ayrıca kendisinin bir aşk adamı olduğunu ve en büyük aşkının ise eşi olduğunu dile getirdi.

Birinci, Özcanhan’ın talebesi olmaktan onur duyduğunu belirterek, kendisinin saygı ve rahmetle andı.

– Cambaz

Merhum Özcan Özcanhan’ın ailesi adına söz alan kardeşi Öner Cambaz da, abisinin tanrının bahşettiği bir zekaya sahip olduğunu ifade etti.

“Emanetini iade etme noktasına geldiği anda çok fazla yorgundu ama yine de mutluydu.” diyen Cambaz, hayatın kısa ve anılmanın ise çok güzel olduğunu belirtti.

Tatar

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, çocukluk yıllarında futbola meraklı bir kişi olarak Özcanhan’ı hakemlik günlerinde beğenerek takip ettiğini ifade etti.

Özcanhan’ın futbolseverlerin her zaman sevgisini kazanan biri olduğunu belirten Tatar, “Uzun yıllar basın camiasıyla hep birlikteydik. Bir basın mensubu olarak beni ziyaret ettiği günler olmuştu. Kıbrıs Türk halkının mücadelesiyle ilgili olarak geçmişte yaşananları, Mücahitlik dönemini ve verdiği mücadeleyi hep bana anlatmış biridir. Ayrıca son dönemlerde Sönmezler Ocağı’nda, İlter Kırmızı, ben ve Özcan abimiz, birlikte Kıbrıs sorununu değerlendirmiş ve beni her aşamada cesaretlendirmiş bir kişidir.” dedi.

Özcanhan’ın Kıbrıs Türk halkının bir değeri olduğunu vurgulayan Tatar, Reuters’in temsilciliğini yaptığını ve haberleriyle bütün dünyaya Kıbrıs Türk halkının mücadelesini anlatma fırsatı bulduğunu söyledi.

Özcanhan’ın hiç çekinmeden görüşlerini ifade eden biri olduğunu kaydeden Tatar, kendisini rahmetle andı, minnet duygularını ifade etti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTAMS, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin tüm birimlerinde iki saatlik uyarı grevi yaptı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) uzun bir süredir eksiklikler giderilmediği gerekçesiyle  Sosyal Hizmetler Dairesi’nin tüm birimlerinde, bugün iki saatlik uyarı grevi ve basın açıklaması yaptı.

Lefkoşa Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapan KTAMS, ilgili dairedeki sorunlara dikkat çekmek amacıyla bu adımı attıklarını belirtti.

– Bengihan: “Dairede araba yok, şoför yok, bilgisayar yok, sistem yok…”

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, çalışma barışından ve çalışma hayatından sorumlu olan birinin kendi bakanlığına bağlı dairelerde araç, şoför ve bilgisayarın olmadığını, altyapı eksikliğinin bulunduğunu söyleyerek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’nu eleştirdi.

Geçen sene 277 geçici işçinin istihdam edildiğini savunan Bengihan, “Nereye gitti 277 geçici işçi? Bu yılın son 4 ayında 12 tane geçici işçi, 28 de sözleşmeli personel istihdam edildi. Ama biz personel eksikliği, şoför eksikliği, araba eksikliği ve bilgisayar eksikliği için grev yapacağız.” diye konuştu.

Kendi dairesinin sıkıntılarını çözemediğini ileri sürdüğü Gardiyanoğlu’nun çalışma hayatının sorunlarına nasıl çözüm üreteceğini soran Bengihan, eleştirilerde bulundu.

“Bugün üyeleri bir kez daha tebrik ediyorum. Bu dairede hem kalbi hem de yüreği güzel insanlar var. Kendi arabasıyla göreve gider, bilgisayarı evden getirir. Çünkü hizmet ettiği insanlar, yardıma muhtaçtır. İsteseler; ‘araba yok, bilgisayar yok, sistem yok, o zaman iş de yok’ diyebilirlerdi.” şeklinde konuşan Bengihan, Sosyal Hizmetler Dairesi’ndeki “güvenlik eksikliğine” de dikkat çekti.  Bengihan, “Personel eksikliği yüzünden eylem yapıyorsak, sorunu kendinizle arayın. Bizler burada, çalışanların daha iyi hizmet verebilmesi, gerekli sorunların ve eksikliklerin giderilmesi için yine bir grev yapıyoruz.” dedi.

Bengihan, iki hafta önce Girne 18 Yaş Üstü Engelliler ile ilgili birimde personel ve araç eksikliği nedeniyle başka özel şirketlerden hizmet alındığını ve kaza olduğunu belirtti.

Sorunlar konusunda çalışanlar ile yeniden bir toplantı yapacaklarını kaydeden Bengihan, “Açık ve net söylüyorum. Özellikle güvenlik, araç, şoför ve bilgisayar konusundaki eksiklikler ile ilgili sorunların çözülmemesi durumunda süresiz grev dahil eylem hakkımızı üyelerimizle konuşup alacağız.” dedi.

Yaşananların sorumsuzluk olduğunu savunan Bengihan, sorunlara çözüm üretilmemesi durumunda eylemlerini Çalışma Bakanlığı önüne taşıyacaklarını dile getirdi.

– Yiğit: “Daire, binlerce aileye gerek sosyal, gerekse maddi destek sağlıyor”

KTAMS Genel Sekreteri Serman Yiğit de Sosyal Hizmetler Dairesi çalışanlarının 10.00-12.00 saatleri arasında grev uyguladıklarını belirterek, grevin nedenlerini sıraladı.

Yiğit, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin çocuk, yaşlı, genç, engelli fark etmeksizin binlerce aileye gerek sosyal, gerekse maddi olarak destek sağladığını belirtti.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin altı ilçede Şube Amirliği bulunduğunu, bunların dışında Akdoğan, Mehmetçik ve Yeni Erenköy’de de büroların olduğunu ifade eden Yiğit, “Daire, ebeveynleri tarafından  terk edilen,  riskli durumlarda alıkonulan çocukları da çocuk yuvasında barındırmaktadır. Bunların dışında yaşlı bakımevimiz bulunmaktadır. Sosyal Hizmetler Dairesi kapsamı içerisinde bulunan huzurevimiz vardır.” dedi.

Yasalar ve çalışanların özveriyle yerine getirdiği görevler çerçevesinde dairenin çok geniş bir yelpazede hizmetlerini sürdürmeye çalıştığını belirten Yiğit, ancak yaşadıkları sorunlara çözüm üretilmediğini belirtti.

Bu konuda siyasi iradenin şart olduğunu sürekli olarak dile getirdiklerini ifade eden Yiğit, şöyle devam etti:

“Bundan birkaç ay önce Sosyal Hizmetler Dairesi’nin Lefkoşa Kaza Dairesi’nde yaşanan bir şiddet olayı vardı. Güvenlik eksiğimiz, en önemli sorunlarımızdan bir tanesidir. Madde bağımlısı bir ebeveynin çocuğu, daire tarafından alınmış ve o madde bağımlısı şahıs buraya gelip olay çıkarmış, burada çalışan arkadaşlarımızdan bir tanesinin boğazını sıkarak şiddet uygulamıştır.”

İstenmeyen ve daha da kötü olayların yaşanabilme ihtimali olduğunu aktaran Yiğit, bu konuda siyasi iradenin neyi beklediğini sordu.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin riskli çalışma alanları olduğunu dile getiren Yiğit, madde ve alkol bağımlılarıyla, psikolojik sorunları olan kişilerle yönelik  çalışmalar yapılmak zorunda olunduğunu ifade etti.

“Bu çerçevede bu güvenliğin sağlanması ve siyasiler tarafından ortaya konması gerekir. Bu konudaki talebimizi daha önce yaptığımız gibi yeniliyoruz.” diyen Yiğit, dairedeki diğer sorunlara değindi.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin birçok bölgede ortalama birer aracı bulunduğunu belirten Yiğit, araç eksikliğine dikkat çekti, daire çalışanlarının kendi araçlarıyla bazı riskli görevlere gitmek zorunda kaldığını savundu.

– “Araçların birçoğu miadını doldurdu”

“Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Bunun bir an önce çözülmesi gerekir. Daireye daha fazla araç sağlanması gerekir.” şeklinde konuşan Yiğit, araçların birçoğunun miadını doldurduğunu ve dairede 20-25 yıllık araçların olduğunu söyledi.

Başbakanlığa ve diğer bakanlıklara işçi olarak istihdam edilen yüzlerce insan bulunduğunu ileri süren Yiğit, söz konusu kişilerin bu gibi yoğun çalışan yerlerde şoför ya da odacı olarak görevlendirmeleri gerektiğini dile getirdi.

Birçok bölgede şoför eksikliği olduğunu kaydeden Yiğit, “Hatta bazı bölgelerde hiç yok. Bazı bölgelerde birer şoför var. Onlar da yeterli olmuyor.” dedi.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin 4 bin 200 civarında sosyal yardım maaşı bağladığı aile olduğunu ifade eden Yiğit, şöyle devam etti:

“Bu ailelerin takibi için  Sosyal Hizmetler Dairesi’nin ilgili personelinin sürekli olarak sokakta olması gerekiyor. Köyleri dolaşması gerekiyor. Sosyal yardım maaşı verilen veya yoksulluk ve noksanlık noktasında sorun yaşayan her bir aileye ulaşılması gerekirken, araç konusunda eksikliğimiz var. Ayrıca e-devlet sisteminden en azından bu sosyal yardım maaşı bağlanan kişilerin takip edilebilir olması gerekir. Veya hayatını kaybeden ve sosyal yardım maaşı alan kişinin Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından sistemsel olarak anında otomatik olarak görebiliyor olması gerekir. Bunlar önemli şeylerdir. Eğer bunları biz sağlayamıyorsak maddi olarak da devletin kasasından ciddi çıkışlar olur.”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na eleştirilerde bulunan Yiğit, dairede yaşanan bilgisayar eksikliğine de değindi.

Bazı çalışanların evlerinden bilgisayarlarını getirerek bu konuda ellerinden geldiğince çaba sarf etiğini belirten Yiğit, konuşmasında “Şoförümüz yok, bilgisayar eksikliği var, sistemsel olarak yeterlilik yok.” ifadelerine yer verdi.

Dairede bütçe yetersizliği olduğunu aktaran Yiğit, bütçenin daha da arttırılması gerektiğini ve sorunların tamamının bütçeden kaynaklandığını ileri sürdü.

“Boş yere istihdam yapılmış insanlara maaş  için bütçe ayrılıyor. Ama iş yapan dairelerin niteliğini artırabilmek için bütçe ayrılmıyor.” iddiasında bulunan Yiğit, ikiz binalar olarak bilinen ve dairenin bulunduğu yerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından kiralandığını ve yıllardır yüksek kira bedelinin ödendiğini savundu.

Yiğit, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin daha sağlıklı ve işlevsel koşullarda görevlerini ifade etmesi için mücadelelerini sürdürmeye devam edeceklerini belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar’dan Erdoğan’a teşekkür: Her zaman olduğu gibi bu defa da Kıbrıs Türk halkının haklarını kararlılıkla savundu

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, Budapeşte’de gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Zirvesi’nde yaptığı ve her zaman olduğu gibi bu defa da Kıbrıs Türk halkının haklarını kararlılıkla savunduğu konuşmasından dolayı, şahsım ve Kıbrıs Türk halkı adına kendilerine en içten teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Budapeste’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi’nde yaptığı konuşmaya ilişkin açıklama yaptı.

Tatar açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da açıkça dile getirdiği gibi, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkı ile dayanışmanın daha da güçlenmesi ve Türk dünyasının, doğru bildiği yoldan sapmadan, yürekten bağlı olduğu Kıbrıs Türk halkının hak, özgürlük ve adalet mücadelesine daha güçlü bir şekilde destek vermesi, bizler için büyük anlam ve değer taşımaktadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yer almadığı bir Türk dünyası aile fotoğrafı her zaman eksik kalacaktır.

Öte yandan, zirvede Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Akademisi’ne gözlemci üye olarak kabul edilmesine yönelik alınan kararı ve Sayın Erdoğan’ın, ‘İnşallah uzak olmayan bir gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni teşkilatımıza tam üye olarak kabul edeceğimiz günleri hep birlikte görmeyi umut ediyorum’ şeklindeki ifadelerini büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz.

Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Budapeşte’de düzenlenen TDT Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda, ‘Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında, kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, Aile Meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır’ şeklinde konuşması bizleri ayrıca onurlandırmıştır.

Bu vesileyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne ve Kıbrıs Türk halkına her zaman ve her koşulda samimiyetle destek veren, yanımızda duran ve dayanışmasını esirgemeyen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a şahsım ve Kıbrıs Türk Halkı adına bir kez daha en derin teşekkürlerimi sunarım.”

Devamını Oku

Kıbrıs

TC Dışişleri Bakanı Fidan: “Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır”

Published

on

By

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ” Kıbrıs Türklerinin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır.” dedi.

TC Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından elde edilen bilgiye göre Fidan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen TDT Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda konuştu.

Fidan, TDT Gayriresmi Budapeşte Zirvesi vesilesiyle burada bulunmaktan ve toplantının ilk kez gözlemci üyenin (Macaristan’ın) ev sahipliğinde düzenlenmesinden memnuniyet duyduğunu kaydetti.

Uluslararası sistemin barış, istikrar ve adalet üretemediği bir dönemde, Türk Dünyası olarak işbirliklerini bölgesel sahiplenme anlayışıyla her geçen gün geliştirdiklerini anlatan Fidan, bu yönde adımlar atılırken, büyük Türk Dünyası’nın birer parçası olunduğunun daima akılda tutulması ve bu bilinçle hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Fidan, “Bu yaklaşım doğrultusunda Kıbrıs Türklerinin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır. Karabağ konusunda, diğer TDT ülkeleriyle birlikte her zaman olduğu gibi en güçlü şekilde can Azerbaycan’ın yanında durmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam