Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Akdeniz Karpaz ile Dokuz Eylül Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Adıyamanlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin düzenlediği 1. Çiğ Köfte Festivali’ne katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan verilen bilgiye göre, Boğaz Piknik Alanı’nda dün gerçekleşen festivalde konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, 6 Şubat’taki depremde Adıyaman’da İsias Otel’de hayatını kaybeden Şampiyon Melekleri rahmetle andı, ailelere sabırlar diledi.

İsias Davası’nda devletin ailelerin yanında olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, “Acıları acımızdır, onları hiçbir zaman unutmayacağız. İsias ortak davamızdır. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” dedi.

Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelip yerleşenlerle birlikte ülkenin gelişmesi ve kalkınması için çalışmaların yürütüldüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, kültürel zenginlikle devlete inanarak mücadelenin sürdürüldüğünü dile getirdi.

Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve varoluş mücadelesinde başı dik olarak vatan ve bayrak sevgisiyle inancını yitirmeden her zaman Türkiye’ye güvendiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından Kıbrıs Türkü’nün barış, huzur ve güven içinde yaşamaya başladığını kaydetti.

Ambargo ve izolasyonlara karşı ekonomik yapıyı güçlendirmenin kolay olmadığını anlatan Tatar, turizm, eğitim ve tarımda refah düzeyinin artırıldığını aktardı.

Adıyaman’dan gelip, Kıbrıs Türkü ile kaynaşan ve ülkenin gelişmesi için çalışanlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, “İyi ve kötü günde birlikte olduk, olmaya devam edeceğiz. Beraber yürümeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Federasyon temelinde çözümle Kıbrıs Türkü’nün anavatan Türkiye’den kopartılmak istendiğini, garantörlük ve askeri varlığının sona ereceğini belirten Tatar, “İki devletin gerisine düşmek yok. Egemenliğimizi talep ediyoruz. Egemenlik, bu topraklarda yıllardır verdiğimiz mücadele ve uluslararası antlaşmalarda bize verilen bir haktır.” diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti’nin her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğuna işaret eden Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ambargoların kaldırılması ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması çağrısı yaptığını hatırlattı.

Türkiye’nin bulunmadığı Avrupa Birliği içinde Birleşik Kıbrıs ile Kıbrıs Türkü’nün asimile edilerek tehlikeli bir maceraya sürüklemeye çalışıldığını belirten Tatar, “Bu duruma karşıyız, hakkımız devlet sahibi olmaktır.” dedi.

Meclis’in açılamaması ile ilgili de konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, siyasi rant elde etmek ve kriz çıkarmak için çalışma yapıldığını ancak memleketin hizmet beklediğini ve seçim vaktinin gelmediğini kaydetti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

KTAMS, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin tüm birimlerinde iki saatlik uyarı grevi yaptı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) uzun bir süredir eksiklikler giderilmediği gerekçesiyle  Sosyal Hizmetler Dairesi’nin tüm birimlerinde, bugün iki saatlik uyarı grevi ve basın açıklaması yaptı.

Lefkoşa Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapan KTAMS, ilgili dairedeki sorunlara dikkat çekmek amacıyla bu adımı attıklarını belirtti.

– Bengihan: “Dairede araba yok, şoför yok, bilgisayar yok, sistem yok…”

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, çalışma barışından ve çalışma hayatından sorumlu olan birinin kendi bakanlığına bağlı dairelerde araç, şoför ve bilgisayarın olmadığını, altyapı eksikliğinin bulunduğunu söyleyerek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’nu eleştirdi.

Geçen sene 277 geçici işçinin istihdam edildiğini savunan Bengihan, “Nereye gitti 277 geçici işçi? Bu yılın son 4 ayında 12 tane geçici işçi, 28 de sözleşmeli personel istihdam edildi. Ama biz personel eksikliği, şoför eksikliği, araba eksikliği ve bilgisayar eksikliği için grev yapacağız.” diye konuştu.

Kendi dairesinin sıkıntılarını çözemediğini ileri sürdüğü Gardiyanoğlu’nun çalışma hayatının sorunlarına nasıl çözüm üreteceğini soran Bengihan, eleştirilerde bulundu.

“Bugün üyeleri bir kez daha tebrik ediyorum. Bu dairede hem kalbi hem de yüreği güzel insanlar var. Kendi arabasıyla göreve gider, bilgisayarı evden getirir. Çünkü hizmet ettiği insanlar, yardıma muhtaçtır. İsteseler; ‘araba yok, bilgisayar yok, sistem yok, o zaman iş de yok’ diyebilirlerdi.” şeklinde konuşan Bengihan, Sosyal Hizmetler Dairesi’ndeki “güvenlik eksikliğine” de dikkat çekti.  Bengihan, “Personel eksikliği yüzünden eylem yapıyorsak, sorunu kendinizle arayın. Bizler burada, çalışanların daha iyi hizmet verebilmesi, gerekli sorunların ve eksikliklerin giderilmesi için yine bir grev yapıyoruz.” dedi.

Bengihan, iki hafta önce Girne 18 Yaş Üstü Engelliler ile ilgili birimde personel ve araç eksikliği nedeniyle başka özel şirketlerden hizmet alındığını ve kaza olduğunu belirtti.

Sorunlar konusunda çalışanlar ile yeniden bir toplantı yapacaklarını kaydeden Bengihan, “Açık ve net söylüyorum. Özellikle güvenlik, araç, şoför ve bilgisayar konusundaki eksiklikler ile ilgili sorunların çözülmemesi durumunda süresiz grev dahil eylem hakkımızı üyelerimizle konuşup alacağız.” dedi.

Yaşananların sorumsuzluk olduğunu savunan Bengihan, sorunlara çözüm üretilmemesi durumunda eylemlerini Çalışma Bakanlığı önüne taşıyacaklarını dile getirdi.

– Yiğit: “Daire, binlerce aileye gerek sosyal, gerekse maddi destek sağlıyor”

KTAMS Genel Sekreteri Serman Yiğit de Sosyal Hizmetler Dairesi çalışanlarının 10.00-12.00 saatleri arasında grev uyguladıklarını belirterek, grevin nedenlerini sıraladı.

Yiğit, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin çocuk, yaşlı, genç, engelli fark etmeksizin binlerce aileye gerek sosyal, gerekse maddi olarak destek sağladığını belirtti.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin altı ilçede Şube Amirliği bulunduğunu, bunların dışında Akdoğan, Mehmetçik ve Yeni Erenköy’de de büroların olduğunu ifade eden Yiğit, “Daire, ebeveynleri tarafından  terk edilen,  riskli durumlarda alıkonulan çocukları da çocuk yuvasında barındırmaktadır. Bunların dışında yaşlı bakımevimiz bulunmaktadır. Sosyal Hizmetler Dairesi kapsamı içerisinde bulunan huzurevimiz vardır.” dedi.

Yasalar ve çalışanların özveriyle yerine getirdiği görevler çerçevesinde dairenin çok geniş bir yelpazede hizmetlerini sürdürmeye çalıştığını belirten Yiğit, ancak yaşadıkları sorunlara çözüm üretilmediğini belirtti.

Bu konuda siyasi iradenin şart olduğunu sürekli olarak dile getirdiklerini ifade eden Yiğit, şöyle devam etti:

“Bundan birkaç ay önce Sosyal Hizmetler Dairesi’nin Lefkoşa Kaza Dairesi’nde yaşanan bir şiddet olayı vardı. Güvenlik eksiğimiz, en önemli sorunlarımızdan bir tanesidir. Madde bağımlısı bir ebeveynin çocuğu, daire tarafından alınmış ve o madde bağımlısı şahıs buraya gelip olay çıkarmış, burada çalışan arkadaşlarımızdan bir tanesinin boğazını sıkarak şiddet uygulamıştır.”

İstenmeyen ve daha da kötü olayların yaşanabilme ihtimali olduğunu aktaran Yiğit, bu konuda siyasi iradenin neyi beklediğini sordu.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin riskli çalışma alanları olduğunu dile getiren Yiğit, madde ve alkol bağımlılarıyla, psikolojik sorunları olan kişilerle yönelik  çalışmalar yapılmak zorunda olunduğunu ifade etti.

“Bu çerçevede bu güvenliğin sağlanması ve siyasiler tarafından ortaya konması gerekir. Bu konudaki talebimizi daha önce yaptığımız gibi yeniliyoruz.” diyen Yiğit, dairedeki diğer sorunlara değindi.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin birçok bölgede ortalama birer aracı bulunduğunu belirten Yiğit, araç eksikliğine dikkat çekti, daire çalışanlarının kendi araçlarıyla bazı riskli görevlere gitmek zorunda kaldığını savundu.

– “Araçların birçoğu miadını doldurdu”

“Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Bunun bir an önce çözülmesi gerekir. Daireye daha fazla araç sağlanması gerekir.” şeklinde konuşan Yiğit, araçların birçoğunun miadını doldurduğunu ve dairede 20-25 yıllık araçların olduğunu söyledi.

Başbakanlığa ve diğer bakanlıklara işçi olarak istihdam edilen yüzlerce insan bulunduğunu ileri süren Yiğit, söz konusu kişilerin bu gibi yoğun çalışan yerlerde şoför ya da odacı olarak görevlendirmeleri gerektiğini dile getirdi.

Birçok bölgede şoför eksikliği olduğunu kaydeden Yiğit, “Hatta bazı bölgelerde hiç yok. Bazı bölgelerde birer şoför var. Onlar da yeterli olmuyor.” dedi.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin 4 bin 200 civarında sosyal yardım maaşı bağladığı aile olduğunu ifade eden Yiğit, şöyle devam etti:

“Bu ailelerin takibi için  Sosyal Hizmetler Dairesi’nin ilgili personelinin sürekli olarak sokakta olması gerekiyor. Köyleri dolaşması gerekiyor. Sosyal yardım maaşı verilen veya yoksulluk ve noksanlık noktasında sorun yaşayan her bir aileye ulaşılması gerekirken, araç konusunda eksikliğimiz var. Ayrıca e-devlet sisteminden en azından bu sosyal yardım maaşı bağlanan kişilerin takip edilebilir olması gerekir. Veya hayatını kaybeden ve sosyal yardım maaşı alan kişinin Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından sistemsel olarak anında otomatik olarak görebiliyor olması gerekir. Bunlar önemli şeylerdir. Eğer bunları biz sağlayamıyorsak maddi olarak da devletin kasasından ciddi çıkışlar olur.”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na eleştirilerde bulunan Yiğit, dairede yaşanan bilgisayar eksikliğine de değindi.

Bazı çalışanların evlerinden bilgisayarlarını getirerek bu konuda ellerinden geldiğince çaba sarf etiğini belirten Yiğit, konuşmasında “Şoförümüz yok, bilgisayar eksikliği var, sistemsel olarak yeterlilik yok.” ifadelerine yer verdi.

Dairede bütçe yetersizliği olduğunu aktaran Yiğit, bütçenin daha da arttırılması gerektiğini ve sorunların tamamının bütçeden kaynaklandığını ileri sürdü.

“Boş yere istihdam yapılmış insanlara maaş  için bütçe ayrılıyor. Ama iş yapan dairelerin niteliğini artırabilmek için bütçe ayrılmıyor.” iddiasında bulunan Yiğit, ikiz binalar olarak bilinen ve dairenin bulunduğu yerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından kiralandığını ve yıllardır yüksek kira bedelinin ödendiğini savundu.

Yiğit, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin daha sağlıklı ve işlevsel koşullarda görevlerini ifade etmesi için mücadelelerini sürdürmeye devam edeceklerini belirtti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar’dan Erdoğan’a teşekkür: Her zaman olduğu gibi bu defa da Kıbrıs Türk halkının haklarını kararlılıkla savundu

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, Budapeşte’de gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Zirvesi’nde yaptığı ve her zaman olduğu gibi bu defa da Kıbrıs Türk halkının haklarını kararlılıkla savunduğu konuşmasından dolayı, şahsım ve Kıbrıs Türk halkı adına kendilerine en içten teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Budapeste’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi’nde yaptığı konuşmaya ilişkin açıklama yaptı.

Tatar açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da açıkça dile getirdiği gibi, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkı ile dayanışmanın daha da güçlenmesi ve Türk dünyasının, doğru bildiği yoldan sapmadan, yürekten bağlı olduğu Kıbrıs Türk halkının hak, özgürlük ve adalet mücadelesine daha güçlü bir şekilde destek vermesi, bizler için büyük anlam ve değer taşımaktadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yer almadığı bir Türk dünyası aile fotoğrafı her zaman eksik kalacaktır.

Öte yandan, zirvede Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Akademisi’ne gözlemci üye olarak kabul edilmesine yönelik alınan kararı ve Sayın Erdoğan’ın, ‘İnşallah uzak olmayan bir gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni teşkilatımıza tam üye olarak kabul edeceğimiz günleri hep birlikte görmeyi umut ediyorum’ şeklindeki ifadelerini büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz.

Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Budapeşte’de düzenlenen TDT Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda, ‘Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında, kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, Aile Meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır’ şeklinde konuşması bizleri ayrıca onurlandırmıştır.

Bu vesileyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne ve Kıbrıs Türk halkına her zaman ve her koşulda samimiyetle destek veren, yanımızda duran ve dayanışmasını esirgemeyen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a şahsım ve Kıbrıs Türk Halkı adına bir kez daha en derin teşekkürlerimi sunarım.”

Devamını Oku

Kıbrıs

TC Dışişleri Bakanı Fidan: “Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır”

Published

on

By

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ” Kıbrıs Türklerinin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır.” dedi.

TC Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından elde edilen bilgiye göre Fidan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen TDT Gayriresmi Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda konuştu.

Fidan, TDT Gayriresmi Budapeşte Zirvesi vesilesiyle burada bulunmaktan ve toplantının ilk kez gözlemci üyenin (Macaristan’ın) ev sahipliğinde düzenlenmesinden memnuniyet duyduğunu kaydetti.

Uluslararası sistemin barış, istikrar ve adalet üretemediği bir dönemde, Türk Dünyası olarak işbirliklerini bölgesel sahiplenme anlayışıyla her geçen gün geliştirdiklerini anlatan Fidan, bu yönde adımlar atılırken, büyük Türk Dünyası’nın birer parçası olunduğunun daima akılda tutulması ve bu bilinçle hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Fidan, “Bu yaklaşım doğrultusunda Kıbrıs Türklerinin onlarca yıldır maruz bırakıldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlar karşısında kendileriyle dayanışma içinde hareket etmemizin ortak sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Semerkant Zirvemizde Teşkilatımıza gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, aile meclisimizin ayrılmaz bir parçasıdır. Karabağ konusunda, diğer TDT ülkeleriyle birlikte her zaman olduğu gibi en güçlü şekilde can Azerbaycan’ın yanında durmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam