Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 41. yıl dönümü Lefke’de düzenlenen törenle kutlandı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle Lefke’deki tören Atatürk Anıtı önünde düzenlendi.
Buradaki tören protokol sırasına göre Çelenklerin Anita sunulmasıyla başladı.

Tören saygı durusu ve İstiklal Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesi ile devam etti.
Özel defterin imzalanmasıyla süren törende daha sonra tören birlikleri protokol tarafından denetlendi.

Törende günün anlam ve önemini belirten konuşma Lefke Gazi Lisesi Tarih Öğretmeni Hülya Ufuk tarafından yapıldı.

Ufuk, Kıbrıs Türklerinin vermiş olduğu mücadele sonrasında Cumhuriyet’e kavuştuğunu belirterek, genç kuşaklara emanet cumhuriyetin geliştirilerek sonsuza dek yaşatılacağını söyledi.

Tören şiirler okunması ve ardından resmi geçitle sona erdi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümü, Gazimağusa’da coşkulu törenlerle kutlandı.

Gün dolayısıyla ilk olarak Zafer Anıtı’nda ardından İsmet İnönü Bulvarı’nda tören gerçekleştirildi.

Zafer Anıtı’ndaki törende protokol sırasına göre Anıta çelenkler konuldu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.

İsmet İnönü Bulvarındaki ikinci tören ise, Kaymakam, Alay Komutanı ve Belediye Başkanının halkın ve birliklerin bayramını kutlamasıyla başladı daha sonra Saygı Duruşu eşliğinde İstiklal Marşı okundu.

Törende günün anlam ve önemine ilişkin ilk konuşmayı Namık Kemal Lisesi Tarih öğretmenlerinden Sultan İnançoğlu yaptı.

İnançoğlu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde toplumun bugün özgürce yaşayabilmesi için birilerinin canlarını feda ettiğini vurgulayarak “Milletimizle övünüyoruz, Kıbrıs kelimesini gururla söylüyoruz “ dedi.

İnançoğlu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bugünlere kolay gelmediğine vurgu yaparak, pek çok kayıplar verdiğini ve çok mücadele ettiğini söyledi.

“Vatan Kutsaldır” diyen İnançoğlu, vatan topraklarının şehit kanlarıyla mayalandığını kaydetti ve Kıbrıs Türkü’nün bu topraklarda yaşamak istediğini belirtti ve bu vatan için verilecek mücadelenin çok önemli olduğunu ifade etti.

Namık Kemal Lisesi öğrencilerinden Mustafa Tahtacı “ Benim İki Bayrağım Var” adlı şiiri seslendirmesini ardından törende Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı mensuplarından Piyade Üstteğmen Hacı Ömer Şağban bir konuşma yaptı.

Şağban bugünün Kıbrıs Türk halkının en kutsal hazinesi ,milli varlığının ve milli benliğinin simgesi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun gururla kutlandığı gün olduğunu vurgulayarak, Cumhuriyet’in ; “ Anavatan Türkiye ile omuz omuza, zulüm ve haksızlığa karşı vermiş olduğu özgürlük mücadelesinin en kıymetli karşılığıdır” dedi.

Şağban, bugün kendi egemen devletinin sınırları içinde, özgür bir ülkede yaşayan Kıbrıs Türk halkının 1963-1974 yıllarında çok büyük mücadeleler verdiğini anımsatarak, tüm yaşananlara rağmen 15 Kasım 1983’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsız bir devlet olarak kurulup tüm dünyaya ilan edilmesinin önemine dikkati çekti.

Şağban konuşmasının sonunda vatan topraklarının korunmasında şehit düşenleri rahmetle andı.

Törende daha sonra Karpaz Sevdalıları Kültür ve Sanat Derneği halk dansları gösterisi sundu ve yerli sanatçılardan Emrah Darban bir konser verdi.

Törende son olarak resmi geçit yapıldı ve TC Milli Savunma Bakanlığı Mehteran Birliği muhteşem bir konser sundu.

Mehteran Birliği’nin konseri halk tarafından büyük beğeniyle izlendi.

Başbakan Ünal Üstel ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz basın toplantısı düzenledi.
Başbakan Ünal Üstel, Yılmaz ve heyetinin KKTC ziyareti ve KKTC’nin 41’inci yaşını birlikte kutlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bugünlere gelinmesinin mimarları Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük ve şehitleri rahmetle andı, gazilere de minnetlerini sundu.

Üstel, kurulan Cumhuriyetin gün geçtikçe geliştiğini ve köklendiğini ifade etti.

Üstel, Kıbrıs Türk halkının eşitliğini kabul etmeyenlerin maksimalist hedeflerinden geri adım atmadığını, ancak 2020 yılından bu yana yeni çözüm vizyonu ile bu ezberin bozulduğunu, Türkiye’nin de 2 devletli çözüm vizyonuna destek verdiğini söyledi.

Başbakan Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki çağrısı için teşekkürlerini de ileterek, Türk Devletleri Teşkilatı’nda gözlemci üyeliğin sağlandığını ve tam üyeliğin olmasını dört gözle beklediklerini vurguladı.
Ülkedeki eksiklikler, ekonomik ve altyapı sorunlarının giderilmesi için yıllardır gerçekleştirilemeyen reformların yapılmaya başlandığını belirten Üstel, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan sayesinde Asrın Projesi’nin gerçekleştiğini, Anadolu suyunun ülkeye ve tarıma hayat verdiğini kaydetti.

Güzelyurt’a ulaşan suyun yakında Mesarya’ya da gideceğini ifade den Üstel, Türkiye’den kablo ile elektrik projesi çalışmalarının da sürdüğünü belirtti.

Üstel, “Elektrik sorunu da proje ile kısa sürede tamamlanacak ve bu soruna köklü çözüm üretilmiş olacak” diyerek, İktisadi ve Mali İşbirliği Programı ile projelerin sürdüğünü, Türkiye ile uyum içerisinde çalışıldığını, halkın ihtiyaçları ve sorunlarının farkında olduklarını, refah seviyesini artırmak için de canla başla çalıştıklarını vurguladı.

Üstel, başarısızlık diye bir seçenekleri olmadığını, hep birlikte çalışarak başaracaklarını söyleyerek, 2025 yılında da aralıksız çalışamaya devam edeceklerini kaydetti.

Güney Kıbrıs’ın bazı iş insanlarını tutuklayarak yargılama yoluna gittiğini, bunları da Kuzey’deki ekonomiyi çökertmek adına yaptığını söyleyen Üstel, ayrıca Güney’den turist getiren tur operatörlerini de tehdit ederek, turizme engel olduklarını belirtti.
“Ambargolara karşı dayanağımızı Anavatanımızdır” diyen Üstel, Güney Kıbrıs’ta İngiliz ve ABD askeri üslerinin arttığına vurgu yaparak, İsrail – Filistin savaşının bir yıldan fazladır sürdüğünü, şimdi de Lübnan’a sıçradığını anımsattı.

Yaşananlara sadece Türkiye’nin tepki gösterdiğini, tüm kuruluşların ise buna sessiz kaldığını söyleyen Üstel, Güney Kıbrıs’ın tüm yaşananlara çanak tuttuğunu, Kıbrıs Türkü’nün tek dayanağı olan Türkiye’nin ise her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğunu sözlerine ekledi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da, her yıl imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği protokollerinin, Türkiye’nin KKTC ve Kıbrıs Türk halkına gösterdiği önemin bir örneği olduğunu vurguladı.

Yılmaz, “KKTC’nin gelişerek güçlenmesi ve refahı için hep birlikte çalışmalarımız sürecek. Başbakan Ünal Üstel ve hükümet üyeleri ile yaptığımız görüşmelerde güncel eksikliklerin giderilmesi için yapılacak çalışmaları konuştuk” dedi.

Cevdet Yılmaz, Asrın Projesi olan Anadolu’dan gelen suyun içme suyu olarak hanelere ulaşmasının ardından başta Mesarya ovası olmak üzere sulama projelerine ağırlık verdiklerini söyledi.

En verimli şekilde tarımsal projeler üzerine çalışmalar da yaptıklarını anlatan Yılmaz, tarım ürünlerinin ticareti konusunda iki ülkenin dayanışma içinde olduğunu ve bu sulama projeleri ile birlikte Kıbrıs Türk Halkının refahının artacağını vurguladı.

Yılmaz, eğitim konusunun da kendileri için çok önemli olduğunu, o yüzden KKTC‘nin eğitim altyapısını güçlendirmeye devam ettiklerini ifade ederek, yüksek öğrenim alanında yurtların sayısını çoğaltmayı hedeflediklerini kaydetti.

Sağlık alanında vatandaşların ihtiyaçlarına cevap vermek adına çalışmaların sürdüğünü de anlatan Yılmaz, yeni açılan Askeri Hastanede KKTC de yaşayan Türk vatandaşları yanında Kıbrıs Türk halkının da hizmet alacağını söyledi.

Yılmaz, enerji konusunda da değinerek, KKTC’nin ihtiyaçlarını karşılamak adına Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi çalışmalarının sürdüğünü anlattı.

Yılmaz, “Güney Kıbrıs Rum yönetiminde hem su hem enerji meselesinde inatlaşmaktan vazgeçip adanın enterkonektte sistemle Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlanmasını kabullenmeli. En mantıklı çözümdür ama inatları yüzünden büyük bir yanlış yapıyorlar. Gelin bu adanın tamamını Türkiye üzerinden enterkonekte sistemle Avrupaya bağlayalım. Yenilenebilir enerji konusunda da büyük adımlar atılacaktır böylece. Türkiye’den KKTC’ye kablo ile elektrik getirilmesi konusunda detaylı çalışıyoruz ve 2025 yılında somut adımlar atmayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.

Yılmaz, kısa vadeli sıkıntılar içinde tedbirler alındığını anlatarak, Yerel Yönetimler için de 3 yüz milyon TL para ayırdıklarını kaydetti ve KKTC’nin çok güzel bir reform gerçekleştirerek, belediyelerin eskisinden çok daha güçlü ve verimli çalışmasını sağladığını ifade etti.
Yılmaz, E-ticaret konusunda da KKTC de adımlar atmak için çalıştıklarını anlattı.
Cevdet Yılmaz, katı atık düzenli depolama sisteminin oluşturulması için gerekli olanları en kısa sürede hayata geçireceklerini kaydederek, KKTC’de e- Devlet projelerine de önem verdiklerini, çalışmaların sürdüğünü anlattı.

Yılmaz, “KKTC’nin ekonomik istikrarını sürdürümek ve daha da güçlendirmek adına hükümetle çalışmalarımız devam edecektir” dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile yaptığı görüşmede Kıbrıs konusunu değerlendirdiklerini söyledi.
“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile birlikte Kıbrıs meselesinde çözüm eksenli bir siyaset yürütüyoruz. Adil kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün adanın gerçeklerini göz önünde tutarak, iki devlet politikasını destekliyoruz. Federal çözüm artık tükenmiştir.
Adanın eşit sahibi, olan Kıbrıs Türkleri’nin eşit statüsünün tescil edilmesi gereklidir. Onlar hangi kapıları kapatırlarsa kapatsınlar biz başka kapılar açıp KKTC’nin dünya ile bütünleşmesini sağlayacağız. TC ile KKTC arasındaki sarsılmaz gönül birliğinin devamını diliyorum. İlelbet KKTC güven içinde yaşayacaktır.”