Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı bütçesi oy birliğiyle kabul edildi

Published

on

Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı’nın 92 milyon 485 bin 800 TL’lik bütçesi, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde oy birliğiyle kabul edildi.

Komitenin 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı’na ilişkin görüşmeleri bugün de devam etti. UBP Milletvekili Resmiye Eroğlu Canaltay başkanlığında toplanan komite Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı bütçesini ele aldı. Toplantıda, Kamu Hizmeti Komisyonu (KHK) Başkanı Ömer A. Köseoğlu, Genel Sekreter Soley Akçaba, İdari İşler ve Sicil İşler Müdürü Evren Zeki Gücel ve ilgili bürokratlar da katıldı.

Bütçe üzerine ilk olarak söz alan Kamu Hizmeti Komisyonu (KHK) Başkanı Ömer A. Köseoğlu, Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı ve idaresi olarak her zaman olduğu gibi 2024 yılında da eşit, adil, tarafsız ve etkin hizmet anlayışından ödün vermeden hizmetlerinde daha iyiye ulaşmak için gayret gösterdiklerini söyledi.

Ömer Köseoğlu, “Bu çerçevede bugüne değin 14 bin 551 kişi gibi ciddi bir aday kitlesinin katıldığı 166 yazılı sınav düzenledik. Komisyon üyeleriyle birlikte 165 mülakat ve gündem toplantısı gerçekleştirdik. Bugüne kadar 808 kişinin devlet kurumlarına ilk ataması, 350 kişinin ise terfisi gerçekleşmiştir. Kurumumuz, tüm faaliyetlerini mevcut imkanlar dahilinde gerçekleştirmeye çalışmıştır” dedi.

Köseoğlu, yüksek enflasyon nedeniyle birçok kalemin yetersiz kaldığını ve Maliye Bakanlığı’ndan ek ödenek talep etmek zorunda kaldıklarını ifade etti.

Maliye Bakanlığı ile yaptıkları iştişareler sonunda taleplerinin büyük oranda yerine getirildiğini kaydeden Köseoğlu, 2025 bütçesine imkanlar doğrultusunda taleplerini tatmin edici ödenek konulduğu için Maliye Bakanlığı yetkililerine teşekkür etti.

Köseoğlu, şöyle devam etti:

“Geride bırakacağımız 2024 yılı içerisinde, Kamu Hizmeti Komisyonu Teşkilat Yasası’nın güncellenmesiyle birlikte eksik olan kadrolarımıza ‘Sicil ve Sınav İşleri Memuru’, ‘Tutanaklar Memuru’, ‘Hukuk İşleri Amiri’, ‘Maliye ve Muhasebe Memuru’ dahil olmuştur. Öğretmenler Sınav Tüzüğü’nde değişiklik yoluna gidilmiştir. Bu kapsamda temmuz ayında ‘Öğretmenliğe Giriş Ön Sınavı’, ağustosta ise ‘Öğretmenliğe Giriş Sıralama Sınavı’ yapılmıştır.”

Kamu Hizmeti Komisyonu’nun tarihinde ilk kez hizmetlerine yönelik “Algı Analiz Anketi” yapıldığını ve sonuçların basın toplantısıyla kamuoyuna duyurulduğunu belirtti.

Başbakanlıkta bulunan “Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğü Değişikliği’nin” Bakanlar Kurulu’ndan geçmesiyle birlikte hazır olan “Sınavlara Yönelik İtiraz Yönetmeliği”ni Resmi Gazete’de yayımlayacaklarını belirten Köseoğlu, 2025 yılı hedeflerine değindi.

Kamu Hizmeti Komisyonu’nun bağımsız ve kendine özgü işlevleri olan bir kuruluş olduğuna işaret ederek, bina yetersizliklerine işaret eden Köseoğlu, “Mekan olarak Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın kirasında bulunan bir binada iki kata sıkıştırılmış durumdayız. İşlevlerimize uygun olmadığı gibi bekleme salonu, sözlü sınavlara gelenleri bekleteceğimiz salonumuz ve yeni personeli oturtacak odamız yoktur.” ifadelerini kullandı.

Kamu Hizmeti Komisyonu’nun ivedi olarak sadece kendine has bir yerleşim planı içerisinde ve kendi yerleşkesine sahip olması gerektiğini kaydeden Köseoğlu, “Bunu siz saygıdeğer milletvekillerinin bilgisine de getirme ihtiyacı duydum. Bütçemize vermiş olduğunuz destek için teşekkür eder, yeni bütçe yılının herkese hayırlı olmasını dilerim.” diye konuştu.

CTP Milletvekili Devrim Barçın da söz alarak, Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Ömer A. Köseoğlu’na bazı sorular yöneltti.

Devrim Barçın, ülkede kuvvetler ayrılığının çok önemli olduğuna dikkat çekti. Barçın, bazı kadrolara ilişkin münhallerde “aranan nitelikler” konusuna, özellikle tanımlamalara değinerek eleştirilerde bulundu.

Barçın, “Biz yasa koyucular olarak, her yasa yapacağımızda Kamu Hizmeti Komisyonu’na mı soracağız?” diye sordu.

Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Ömer A. Köseoğlu yeniden söz alarak, eleştirilere yanıt verdi.

Kadrolardaki “Aranan nitelikler” konusunda açıklama yapan Köseoğlu, uygulamalarla ilgili bilgi verdi.

CTP Milletvekili Filiz Besim de “aranan nitelikler” konusuna değinerek, bu konuda çok şikayet aldıklarını söyledi.

Kamu Hizmeti Komisyonu’nun çok önemli bir kurum olduğunu ifade eden Besim, “Yasaları getireceksiniz, biz de düzenleyeceğiz.” dedi.

 CTP Milletvekili Erkut Şahali de önerilerde bulunarak, mevzuattaki sıkıntıların günün koşullarına göre değerlendirilmesi ve hazırlanması gerektiğini söyledi.

Dramatik sonuçlarla karşılaşılan durumlar olduğunu ifade eden Şahali, “Bu konuda bir raporlamaya ihtiyaç var.” diye konuştu.

“Kamu Hizmeti Komisyonu son derece prestijlidir ancak geçmişte öyle değildi” diyen Şahali,  bağımsız bir kurum olan Kamu Hizmeti Komisyonu’nun bugünden daha ileriye götürülmesi gerektiğini söyledi.

Şahali, bu konuda meclisin üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu söyledi.

CTP Milletvekili Biray Hamzaoğlu da, Kamu Hizmeti Komisyonu’nun “devletin yürümesine” yön verecek bir kurum olduğunu söyledi.

Kamu Hizmeti Komisyonu’nun “bağımsız” olduğuna işaret eden Hamzaoğlu, bazı eleştirilerde bulundu.

Bölgesinin geçici öğretmenlerle dolu olduğunu ifade eden Hamzaoğlu, komisyonun daha hızlı ve etkili olması gerektiğini dile getirdi.

Siyasetin boşluk tanımadığına dikkat çeken Hamzaoğlu, komisyonun daha sık münhal açmasını talep etti.

Konuşmaların ardından Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı bütçesi oylandı ve oy birliğiyle kabul edildi.

Komite daha sonra çalışmalarına ara verdi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: “Cumhurbaşkanımızın zirvede ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu takdirle karşılıyoruz”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın New York’ta düzenlenen 5+1 formatındaki Kıbrıs konulu zirve toplantılarında ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu hükümet olarak takdirle karşıladıklarını belirtti.

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Üstel, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anavatan Türkiye ile birlikte Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini, eşit uluslar arası statüsünü ve dünya ile bütünleşme hakkını en üst düzeyde savunduğunu vurguladı.

Üstel açıklamasına şöyle devam etti:

“Türk tarafının sunduğu 6 maddelik iş birliği önerisi, barışa ve sürdürülebilir geleceğe yönelik samimi yaklaşımımızın bir yansımasıdır. Ancak buna karşın Rum Yönetimi süreci tıkayan, güven inşasını sabote eden ve Kıbrıs Türk halkını yalnızlaştırmaya yönelik tutumunu sürdürmektedir.

Rum tarafı, olmayacak taleplerle süreci bilinçli şekilde tıkamakta, müzakereleri çözümün değil, statükonun devamının aracı olarak görmektedir. Masada oturmak onlar için bir çözüm değil, Kıbrıs Türk halkını müzakereye mahkum etme aracına dönüşmüştür.

Ayrıca mülkiyet davalarıyla ekonomimize saldırılması, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun hiçe sayılması, geçiş kapılarıyla ilgili yapıcı çağrıların görmezden gelinmesi ve yabancı yetkililerle temasların engellenmeye çalışılması, iyi niyeti zedeleyen diğer adımlardır.

Uluslararası camia bilmelidir ki; tehdit, baskı, izolasyon ve itibarsızlaştırma politikalarıyla Kıbrıs Türk halkının iradesini yok saymak mümkün değildir. Egemen eşitlik teyit edilmeden ve karşılıklı saygı sağlanmadan ne iş birliği olur ne de kalıcı çözüm mümkündür.

Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’a kararlı duruşu için teşekkür ediyor; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a halkımızın haklı davasına verdikleri destekten ötürü şükranlarımızı sunuyoruz.

Kıbrıs Türk halkı çözümden ve barıştan yanadır. Ancak çözüm egemen eşitliğin tanındığı, hakların teslim edildiği ve güvenin inşa edildiği gerçek bir zemin inşası ile mümkündür.

Duruşumuz nettir: Egemenliğimizden asla taviz vermeden, halkımızın haklarını savunmaya, devletimizi güçlendirmeye ve Anavatan Türkiye ile geleceğe emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Türkiye ile KKTC arasında öğretmen adaylarına yönelik Akademik İş Birliği Protokolü imzalandı

Published

on

By

TC Millî Eğitim Akademisi ile Atatürk Öğretmen Akademisi arasında, öğretmen adaylarının mesleki gelişimini desteklemeye yönelik bir iş birliği protokolü imzalandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, protokol dün TC Milli Eğitim Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Ünal Eryılmaz’ın ev sahipliğinde, Millî Eğitim Akademisi Başkanı Cevdet Vural ve Atatürk Öğretmen Akademisi Başkanı Prof. Dr. Güner Konedralı tarafından imzalandı.

Törene, TC Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Fethi Fahri Kaya ile Talim ve Terbiye Dairesi Müdürü Murad Aktuğ da katılım sağladı.

Protokol kapsamında eğitim faaliyetleri, seminer ve çalıştaylar, dijital içerik üretimi ve uzaktan eğitim uygulamaları gibi çeşitli alanlarda ortak çalışmalar yürütülmesi amaçlanıyor. Ayrıca, öğretmen adaylarına yönelik yapay zeka uygulamaları ile değişen ve gelişen yeni öğretim yaklaşımları konusunda akademik iş birliği ve mesleki gelişim faaliyetlerinin desteklenmesi hedefleniyor.

Türkiye ve KKTC arasındaki bu protokol, iki ülkenin eğitim alanındaki ilişkilerini güçlendirmeyi ve öğretmen yetiştirme süreçlerine nitelikli katkı sunmayı hedefliyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: Egemen eşitliğimiz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek

Published

on

By

New York’ta düzenlenen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı Kıbrıs konulu toplantının sona ermesinin ardından ülkeye dönen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ercan Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Tatar, toplantıda ele alınan başlıklar, uzlaşı sağlanamayan konular ve Kıbrıs Türk tarafının ortaya koyduğu öneriler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Birleşmiş Milletler ev sahipliğinde New York’ta gerçekleşen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı gayriresmi toplantı tamamlandı. 2 gün süren toplantının ardından temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar adaya döndü.

Ercan Havalimanı’nda kameralar karşına geçen Tatar New York temaslarını değerlendirdi.

Ortak zemin oluşana kadar ve resmi müzakereler başlayana kadar iki halkın yararına olacak şekilde işbirliklerinin ele alındığını belirten Tatar, zirvede 6 başlığın ele alındığını ancak iki başlıkta anlaşmanın sağlanamadığını söyledi.

Tatar, uzlaşma sağlanamayan iki başlığın ise enerji ve kapılar konusu olduğunu dile getirdi;
Tatar, Türk tarafı olarak Haspolat ve Akıncılar bölgelerinde yeni geçiş kapılarının açılması yönünde önerilerde bulunduklarını belirterek, “ Rum tarafı ilk etapta olumlu yaklaşsa da sonrasında ara bölgeden geçişte ısrarcı oldular. Biz ise güvenlik ve egemenlik hassasiyetlerimiz gereği bu öneriyi kabul etmedik” dedi.

Tatar, Rum tarafının 5 kilometrelik bir yolun Türk tarafı topraklarından geçirilmesine karşı çıkarak, ara bölgeden geçmekte ısrar ettiğini ve bu nedenle sürecin tıkandığını ifade etti.

Amaçlarının hem Kıbrıslı Türk hem de Kıbrıslı rumların gidiş gelişlerini rahatlatmak olduğunu kaydeden Tatar, 2024 yılı içerisinde yaklaşık 8,5 milyon geçişin yapıldığını söyledi.

Enerji konusuna değinen Tatar, Rum tarafının üretilen enerjiyi kendi sistemi içine almak istediğini ve KKTC’ye ise payını vereceğini ancak bunu kabul etmeyeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la New York’ta bir saatlik görüşme yaptıkları yönündeki açıklamalarına da değindi.

Tatar “Orada yalnızca bir nezaket sohbeti oldu, resmi bir toplantı yapılmadı. Bu tür beyanlar gerçeği yansıtmıyor” dedi.

Diplomasi ve temastan asla kaçınmadıklarını vurgulayan Tatar,”Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek. Bu siyaset yerleşmiş ve kökleşmiştir.” dedi.

Kıbrıslı Türklerin ambargo ve izolasyonlarla insan haklarına aykırı şekilde mağdur edildiğini belirten Tatar, mal mülk meselesini de gündeme getirdiğini ifade etti.

Tatar, Taşınmaz Mal Komisyonuna da işaret ederek, Rum tarafının tutumunun gerginlik yarattığını kaydetti.
Tatar, Kıbrıs Türk tarafının, uyuşturucu ticaretiyle mücadele konusunda iki tarafın polis güçlerinin iş birliği yapmasına yönelik önerisinin Rum tarafınca reddedildiğini açıkladı.

Tatar, “Bu öneri kabul edilseydi, hem kuzeyde hem de güneyde gençliği tehdit eden bu belaya karşı ortak mücadele edilebilirdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Eylül ayında BM Genel Kurulu çerçevesinde yeniden bir görüşmenin planlandığını, yıl sonuna kadar da benzer formatta bir toplantının daha yapılabileceğini de sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam