Biyologlar Derneği, Akdeniz ekosisteminde giderek artan istilacı türlerin yarattığı tehlikeye dikkat çekti.

Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Başkan Mustafa Kofalı, özellikle çizgili yılan kedi balığı (Plotosus lineatus) türünün Kıbrıs çevresi ve Doğu Akdeniz kıyılarında yayılım gösterdiğini ve bu durumun ekolojik dengeyi tehdit ettiğini belirtti.

Açıklamada, Kıbrıs’ın doğal zenginliklerini ve deniz kaynaklarını korumanın herkesin ortak sorumluluğu olduğu belirtilerek, bugün alınacak önlemlerin yarının sağlıklı Akdeniz’ini mümkün kılacağı vurgulandı.

İklim değişikliği, deniz suyu sıcaklıklarının artışı ve insan faaliyetleri sonucu Akdeniz’in tropikleştiği ifade edilen açıklamada bu değişimin, Kızıldeniz kökenli türlerin Süveyş Kanalı üzerinden Akdeniz’e göçünü hızlandırdığı ve bu sürecin bilim dünyasında “Lessepsiyen göç” olarak tanımlandığı belirtildi. Açıklamada bugüne kadar 600’ü aşkın yabancı türün Akdeniz kıyılarına ulaştığı ve bu türlerin yerli deniz canlıları üzerinde ciddi baskı oluşturduğu kaydedildi.

Çizgili yılan kedi balığı türünün zehirli dikenleriyle insan sağlığı için tehdit oluşturduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu türün sürüler halinde hareket ederek deniz dibi ekosistemlerini tahrip ettiği ve balıkçılık faaliyetlerine zarar verdiği vurgulandı. Ekonomik açıdan da sorun yarattığı belirtilen balığın, balıkçı ağlarını yıprattığı, pazar değeri taşımadığı ve deniz turizmini olumsuz etkileyebileceği ifade edildi.

İstilacı türlerin artışına karşı bilim temelli önlemler alınması gerektiği belirtilerek, ulusal düzeyde bir deniz gözlem ağı kurulması, kıyı balıkçılığına yönelik bilgilendirme ve koruma programlarının başlatılması, zehirli türler hakkında halkın ve sağlık personelinin bilinçlendirilmesi, yerli türlerin korunması için deniz koruma alanlarının güçlendirilip genişletilmesi yönünde çağrıda bulunuldu.

Meteoroloji Dairesi, dün en fazla yağışın Beylerbeyi’ne düştüğünü kaydetti.

Meteoroloji Dairesi tarafından verilen bilgiye göre, dün 08.00 ile bugün 08.00 arasında Beylerbeyi’ne metrekareye 59 kg yağış düştü.

Alevkaya’da 34, Esentepe’ye 33, Boğaz’da 18, Girne ile Lefkoşa’da 15, Mallıdağ’da 13, Tatlısu’da 12i YDÜ ile Karaoğlanoğlu’nda 11, Kozanköy’de 10 ve Selvilitepe’de 9 kg yağış kaydedildi.

Yağış alan diğer bölgelerde ise 0,1 ile 8,6 kg yağış kaydedildi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) devlet hizmetlerini elektronik ortamda sunmak amacıyla geliştirilen web tabanlı sistem KKTC e-Devlet Kapısı (e-KKTC) bu yıl tümüyle hizmete girecek.

Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu TEKNOFEST KKTC, KKTC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ana yürütücülüğünde, kamu kuruluşları, teknoloji devleri, üniversiteler ve medya kuruluşlarının da aralarında olduğu 132 kurumun katılımıyla eski Ercan Havalimanı’nda gerçekleştiriliyor.

TÜRKSAT’ın her yaştan ziyaretçiye hitap eden standı, ilgi gördü. Çocuklar etkinliklerde eğlenceli vakit geçirirken, TÜRKSAT yetkilileri ziyaretçilerin sorularını yanıtlayıp hizmetleri hakkında bilgiler verdi.

Şirket, bir süredir KKTC için devlet hizmetlerini elektronik ortamda sunmak amacıyla geliştirilen web tabanlı sistem e-KKTC üzerinde çalışıyor. Bu platform ile KKTC vatandaşlarının kamu hizmetlerine güvenli, kesintisiz ve hızlı şekilde erişmesinin sağlanması amaçlanıyor.

TÜRKSAT Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, e-KKTC fikrinin Türkiye’deki e-Devlet’te başladığını söyledi.

Türkiye’deki dijital dönüşümün doğal sonucu olarak oluşturulan e-Devlet Kapısı’nın TÜRKSAT sorumluluğunda geliştirilip işletildiğini ifade eden Atalay, şöyle konuştu:

“Burada edindiğimiz deneyim çok önemli. Yıllardır çalışan çok sağlam bir altyapımız var. 8500’ün üzerinde hizmetin sunulduğu çok geniş yelpazede bir dijitalleşme söz konusu. Bunun bir benzerini, KKTC’nin dijitalleşmesini sağlamak üzere e-KKTC Projesi’ni yürütüyoruz. Hemen hemen Türkiye’deki bütün fonksiyonları hatta daha fazlasını içeren, önemli bir kısmı da kullanımda olan projenin son aşmasına gelmiş durumdayız. Burada da pek çok servis veriliyor. Bu yıl içinde tamamen hizmete girmesini hedefliyoruz. Bu bir devletin topyekun dijitalleşmesi anlamına geliyor. Bunu da ilk defa kardeş ülkemiz KKTC’de yapıyor olmaktan çok memnunuz. İnşallah örnek olur, başka ülkelerde de yapmak istiyoruz. İlk örnek ve başkaları da bunun arkasından gelecektir diye düşünüyoruz.”

Atalay, e-KKTC’nin Türkiye’deki deneyimlerden geliştirildiğinde işaret ederek, “Türkiye’deki hizmetlerden daha fazlası bile söz konusu oldu. Bizde verilmeyen bazı hizmetler e-KKTC’nin kapsamına alınmış vaziyette. Oldukça kapsamlı bir proje.” dedi.

– Teknoloji ithalatından teknoloji ihracatına

Türkiye’nin teknolojide çok önemli bir mesafe kat ettiğini vurgulayan Atalay, artık teknoloji ithal eden değil, ihraç eden bir ülke konumuna gelindiğini dile getirdi.

Atalay, Türk halkının teknolojiyi çok sevdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

“En son teknolojiyi kullanıyoruz, bunu cep telefonlarından anlamak mümkün. Başka alanlarda da öyle. TEKNOFEST’ler de buna çok önemli katkı sağlıyor. Dünyanın en büyük teknoloji festivali TEKNOFEST. Bu vesile ile her yaştan insana bu teknolojilere dokunması sağlanıyor. Gençlere özellikle kendi kariyer yollarını çizmesi için bir ufuk açıyor. Bu vesile ile teknolojiye meraklı gençlerimizi TEKNOFEST’lere davet ediyorum. Burada neler yapılabildiğini görsünler. Belli yaşın üzerindekileri de Türk insanının, kendi evlatlarının neleri başardığını görebilmeleri için önemli bir platform.”

“Türk öğün, çalış, güven” sözünün TEKNOFEST’te yerini bulduğunu belirten Atalay, “Biz hem övünüyoruz hem kendimize güveniyoruz. İnşallah Türkiye uzun vadede değil çok yakın zamanda özellikle teknolojik anlamda çok farklı yerlerde olacaktır. Türkiye ihracatla büyümeye çalışan bir ülke. Kilogram başına ihracatımızı, katma değerimizi artırabilmemiz için cari açığımızı azaltabilmemiz için neredeyse tek yol var o da teknolojiye sarılmak. Bu vesile ile gelecekten çok ümitli olduğumu söyleyebilirim.” diye konuştu.