Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

“Küresel İklim Değişikliği” ve “Yatırımlar ve İş Birliği” zirvesi Girne’de yapılıyor

Published

on

Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği (TDMMB) ve Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) işbirliğinde 4. Uluslararı Su Konferansı Akdeniz Ülkelerindeki Sorunlar (WPMC -2024) ve 7. Uluslararası Doğal Çevre Konferansı Kaynaklar ve Sürdürülebilir Çevre Yönetim (NRSEM-2024) konferanslarının ortak açılışları yapıldı.

Girne’deki Elexus Otel’de gerçekleştirilen ve üç gün sürecek “Küresel İklim Değişikliği Uluslararası Konferansı” ve “Yatırımlar ve İş Birliği Geliştirme Programı” zirvesi, bilim insanlarını, iş dünyası temsilcilerini ve mühendislik ile mimarlık alanındaki uzmanları bir araya getiriyor.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, Başbakan Yardımcısı Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Genel Başkanı Dr. İlyas Demirci, YDÜ Rektörü Prof Dr. Tamer Şanlıdağ, öğretim görevliler ve çok sayıda konuk, etkinlikte yer aldı.

Etkinlik, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış ve protokol konuşmalarıyla devam etti.

Açılış konuşmaların ardından KKTC Su Temin Projesi Sinevizyonu gösterimi yapıldı.
Açılış konuşmasında ilk olarak sözü alan Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) İnşaat ve Çevre Mühendisliği Fakültesi Dekanı, ENÇESU Yön. Kur. Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş, “Bugün burada, gezegenimizin en büyük küresel meydan okumalarından biri olan iklim değişikliğinin su kaynakları ve çevre üzerindeki etkilerinin hayati önemini konuşmak üzere bir araya geldik. KKTC’nin tüm dünya ile, özellikle Türk Dünyası ile bir araya getirmeyi amaçlayan bu zirvede bulunmaktan ve size hitap etmekten büyük bir gurur ve onur duymaktayım. Mutluluğumu anlatmak için kelimeler yetersiz kalıyor.” ifadelerini kullandı.

Gökçekuş, konunun önemini vurgulamak amacıyla, 4. Uluslararası Akdeniz Ülkelerinde Su Sorunları Konferansı ile 7. Uluslararası Doğal Kaynaklar ve Sürdürülebilir Çevre Yönetimi Konferansı’nı, “İklim Değişikliği ile Mücadele” başlığı altında birleştirerek bugünkü zirveyi hayata geçirdiklerini dile getirdi.

Gökçekuş şöyle devam etti:

“3 gün sürecek olan bu zirvede 30 ülkeden 600 bilim insanının katılım ve katkılarıyla 200’den fazla makale sunulacak, 3 günün sonunda sunulan bildirler etki faktörü yüksek, SCOPUS ve Web of Science kategorilerinde dünyanın saygın dergilerinde yayınlanmasına öncülük etmek sureti ile burada tartışılan tüm konuların kayda geçmesini ve başta tüm Türk Devletlerinin ilgili kurumları ile kütüphanelerine ulaştırarak yasa yapıcılara da ışık tutmak istiyoruz.”

Gökçekuş, ilk 2 gün yüz yüze gerçekleşecek zirvedeki etkinliklerin üçüncü gün çevrimiçi sunumlar ile son bulacağını kaydetti.

Başta Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği olmak üzere bu yolda kendileriyle birlikte olan ve katkı koyanlara teşekkür eden Gökçekuş, “Sürdürülebilir kalkınma, bugünün ihtiyaçlarını gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğini tehlikeye atmadan karşılamak anlamına gelir. Sürdürülebilir kalkınma, çevre, enerji ve su kaynaklarını koruma konularında bütüncül bir yaklaşımı gerektirir. Çevresel sürdürülebilirlik ise doğal kaynakların verimli kullanımını ve ekosistemlerin korunmasını içerir.” dedi.

Yenilenebilir enerjiye yatırım yapmanın, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltırken su kaynaklarının korunmasını da desteyeceğini belirten Gökçekuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suyun adil ve sürdürülebilir kullanımı hem insan refahını artırmak hem de ekosistemlerin yaşamını sürdürmesi için hayati öneme sahiptir. Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler’in son raporları, bu iki konunun birbirine ne kadar derinden bağlı olduğunu gözler önüne sermektedir. Son üç yıldaki COP (Taraflar Konferansı) toplantılarında çevre ve sürdürülebilirlik konularında önemli başlıklar şunlar olmuştur; Sera gazı emisyonlarının azaltılması ana gündem maddelerinden biridir. Ülkeler, net sıfır karbon hedefleri belirleme ve emisyonlarını azaltma konusunda taahhütlerde bulunmuşlardır. Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş, COP toplantılarında önemli bir başka odak noktasıdır. Bugün; Kuzey Avrupa ülkeleri ve Çin, yenilenebilir enerji projelerinde lider konumdadır. Özellikle rüzgâr ve güneş enerjisine yapılan yatırımlar hızla artmaktadır. Sürdürülebilir şehir konsepti, enerji verimliliğini artırmak, trafik yönetimini iyileştirmek ve karbon ayak izini azaltmak için yenilikçi teknolojilerin kullanımını içermektedir. Akıllı şehir projeleri, birçok ülkenin kalkınma planlarında yer almaktadır.”

Ülkeler arasında enerji şebekelerini birbirine bağlayan enterkonnekte hatların, enerji arz güvenliğini sağlamak ve yenilenebilir enerjinin verimli kullanımını artırmak amacıyla önem kazandığını kaydeden Gökçekuş, Türkiye’nin de bu alandaki projelerini hızlandırmaya çalıştığını dile getirdi.

Gökçekuş, “Umarız en kısa sürede Asrın Projesi, KKTC’ye Türkiye’den su getirilmesi projesinden sonra, ülkemize enterkonnekte elektrik hattın ulaştırılması, iklim krizi ile mücadeleye büyük destek sağlayacağı gibi ülkemiz ekonomisine de ciddi kazanımlar sunacaktır.” diye konuştu.

Dünya Bankası’nın verilerine göre, iklim değişikliğinin yoksulluk ve eşitsizlikle mücadelede ciddi engeller yarattığını belirten Gökçekuş, küresel sıcaklık artışının aşırı hava olaylarını sıklaştırdığını ve şiddetlerini artırdığını dile getirdi.

Seller, kuraklıklar ve kasırgalar gibi felaketlerin hem doğal ekosistemlere hem de insan yaşamına zarar verdiğini belirten Gökçekuş, “Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Sahra Altı Afrika ve gelişmekte olan diğer ülkelerde suya erişim eksikliğinin sağlık sorunlarının başlıca nedeni olduğunu vurgulamaktadır. Temiz suya erişim ve hijyen standartlarının iyileştirilmesi, bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde kritik rol oynamaktadır.” diye konuştu.

Suyun yaşamın temel kaynağı olduğunu ancak Dünya Bankası verilerine göre, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 25’i şu anda güvenli içme suyuna erişemediğini kaydeden Gökçekuş, iklim değişikliğinin bu durumu daha da kötüleştirdiğini vurguladı.

İklim değişikliği ve suyun korunmasının, yalnızca hükümetlerin değil, bireylerin, özel sektörün ve sivil toplumun ortak çabalarını gerektiren küresel bir mücadele olduğunu ifade eden Gökçekuş, şöyle devam etti:

“Bu bağlamda fakültemiz ve araştırma merkezimiz (ENÇESU) bünyesinde konuyla ilgili birçok araştırmayı sürdürmekteyiz. Bu çalışmalar arasında; pilot bölge olarak Gönyeli-Alayköy Belediyesi için akıllı şehir uygulamaları, Gönyeli-Alayköy Belediyesi Merkez Binası ile Gönyeli Sanat Merkezi (Gönyeli SAM) binalarının yağmur suyu hasadı ile güneş enerjisinin birlikte kullanımı, enerji çeşitliliğini artırmak ve göletlerdeki buharlaşma kaybını en aza indirmek adına mevcut göletler üzerinde yüzen güneş panelleri tasarım çalışmaları yürütülmektedir. Bugün atacağımız her adım, yarın çocuklarımız için daha yaşanabilir bir dünya anlamına geliyor. Gelin, hep birlikte su kaynaklarını koruyarak ve iklim değişikliğiyle mücadele ederek daha sürdürülebilir bir çevre ve gelecek inşa edelim.”

Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Genel Başkanı Dr. İlyas Demirci de ,Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği olarak, Türk Dünyası ve Akraba Topluluklarında kültürel bağları derinleştirmek, mühendislik, mimarlık ve şehircilik alanlarında köklü iş birlikleri tesis etmek üzere faaliyetlerini sürdürdüklerini ifade etti.

“Geniş coğrafyamızda karşılıklı faydaya dayalı, sürdürülebilir iş modelleri geliştirerek, şehircilikten sanata, kültürden turizme kadar birçok alanda ekonomik, sosyal ve kültürel kazanımları hayata geçirmek amacıyla uluslararası platformlarda etkinlikler düzenlemekteyiz.” diyen Demirci, çeşitli ülkelerde yürüttükleri iş birliği protokollerinin yalnızca sektörler arası bilgi ve deneyim aktarımını değil, aynı zamanda dostluk, kardeşlik ve dayanışmayı temel alan kalıcı bağların güçlenmesini sağladığını dile getirdi.

Demirci, “Bu amaç doğrultusunda, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki iş birliğini ve ekonomik etkileşimi güçlendirmek adına, TDMMB ile Yakın Doğu Üniversitesi’nin müşterekliğinde, KKTC’de, ‘Yatırımlar Ve İşbirliği Geliştirme Programı’ ile birlikte ‘Küresel İklim Değişikliği Uluslararası Konferansları’ ile bir aradayız.” dedi.

Küresel İklim Değişikliği Zirvesi Türk Dünyası ve Akraba Toplulukları Kültür Coğrafyası’ndan 38 ülkeden gelen 300’ün üzerinde bilim insanı, paydaş kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katılımlarıyla gerçekleştirildiğini ifade eden Demirci, şöyle devam etti:

“Aynı tarihlerde düzenlenen ikinci büyük zirvenin beraberinde, mesleklerinde başarılarıyla temayüz eden mühendis, mimar, teknik müşavir ve müteahhitlerden oluşan Türk İş dünyasının temsilcileriyle, Kıbrıs’ta Yatırımlar ve İş Birliği Zirvesi ile iki kardeş ülke arasında karşılıklı iş birliği potansiyellerini keşfetme ve geliştirme adına tarihi bir adım atılmaktadır. Söz konusu Yatırım Zirvesi T.C. Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü Yurtdışı Müteahhitlik ve Teknik Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nın değerli destekleri ve katkılarıyla düzenlenmektedir. Birliğimiz bünyesindeki müteahhit, mühendis, mimar ve teknik müşavirlerden oluşan iş insanları heyetimiz, Kıbrıs’ta düzenlen Uluslararası Bu önemli etkinlikte, Türk inşaat sektörünün temsilcilerinin Kıbrıs’taki kamu ve özel sektör paydaşları ile verimli bir diyalog kurarak, iki ülke arasında iş birliği ve yatırım alanında sürdürülebilir bir iletişim ağı oluşturması hedeflenmektedir.”

İki ülkenin köklü bağlarına dayanan dostluk ilişkisini yeni yatırım olanakları ile daha da güçlendirmek ve ortaklıkları artırmak, birliklerinin öncelikli amaçları arasında yer aldığını kaydeden Demirci, bu teknik ziyaretin, ticari ve ekonomik bağları kuvvetlendirecek kalıcı iş ortaklıklarına öncülük etmesini hedeflediklerini söyledi.

Demirci, “Ziyaret kapsamında Türk sektör temsilcileri ile yapılacak karşılıklı görüşmeler, saha ziyaretleri ve çeşitli temaslar, ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlenmesine katkı sağlayacak stratejik iş birliklerine zemin hazırlayacaktır.” dedi.

Demirci, Kıbrıs’ın Türk Dünyası’nın ekonomik, kültürel ve sosyal açılımlarında önemli bir ortak olarak yer alması adına bu ziyaretin Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği’nin misyonuyla uyumlu olarak geniş bir etki alanına sahip olduğunu kaydetti.

Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği olarak, Türkiye ve Kıbrıs arasında ebedi dostluk, kalıcı iş birlikleri ve ortak başarı hikâyeleri oluşturma gayelerinin altını çizmekten onur duyduklarını ifade eden Demirci, Kıbrıs ve Türkiye’nin yalnızca bugün için değil, gelecek nesiller için de örnek teşkil edecek kardeşlik ilişkisi geliştireceğine olan inançlarının tam olduğunu vurguladı.

Demirci, “Bu büyük buluşmanın, Türk Dünyası’nın ebedi birlikteliğine katkı sunmasını dileyerek, uğruna baş koyduğumuz gecikmiş resmi tanınma sürecinin bir an evvel başlamasını canı gönülden temenni ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Demirci, zirvelerin nihayetinde bilimsel olarak hazırlanacak küresel iklim değişikliği ile mücadele konseptinde alınması gereken tedbirleri Ankara’da düzenlenecek bir basın toplantısı ile dünya kamuoyuna duyuracaklarını söyledi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF) Yönetim Kurulu, Başkan Hasan Sertoğlu başkanlığında yaptığı toplantıda, yabancı uyruklu futbolculara yönelik lisans düzenlemesinde önemli bir değişikliğe gitti.

Alınan karara göre, KTFF Profesyonel Yabancı Uyruklu Futbolcu Transfer ve Tescil Talimatı’nın 7. maddesinin 4. fıkrası 18 Kasım 2025 itibarıyla yeniden düzenlendi. Yapılan değişiklikle, FIFA ve kıtasal futbol federasyonlarının resmi internet sitelerinde doping, şike veya bahis suçlarından cezalı olduğu tespit edilen yabancı futbolcuların cezaları devam ettiği sürece KTFF nezdinde hiçbir lisans işlemi yapılamayacak.

Açıklamada, cezalı olduğu lisans çıkarıldıktan sonra tespit edilen oyuncuların lisanslarının derhal iptal edileceği ve ilgililer hakkında disiplin işlemi başlatılacağı belirtildi.

KTFF, kararın futbolun temizliği, rekabet bütünlüğü ve spor etik değerlerinin korunması amacıyla alındığını vurguladı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

İskele’de 18.11.2025 tarihinde polis ekipleri tarafından iki farklı uyuşturucu operasyonu gerçekleştirildi.

İlk olay, saat 09.30 sıralarında meydana geldi. İskele Polis Müdürlüğüne bağlı Cürümleri Önleme Şube Amirliği ekiplerinin, D.D. (E-26)’nin ikametgâhında yaptığı aramada, tasarrufunda yaklaşık 12 gram ağırlığında hintkeneviri türü uyuşturucu olduğuna inanılan madde ile içerisinde yaklaşık yarım gram hintkeneviri türü uyuşturucu madde olduğuna inanılan bir öğütücü bulunarak emare olarak alındı.

Yürütülen ileri soruşturmada, mesele ile bağlantısı olduğu belirlenen E.Y. (E-28)’nin kullanımındaki araçta ve ikametgâhında yapılan aramalarda, tasarrufunda toplam 90 gram hintkeneviri türü uyuşturucu olduğuna inanılan madde tespit edildi. Ayrıca üzerinde uyuşturucu madde kalıntısı bulunduğuna inanılan hassas terazi, iki adet öğütücü ve uyuşturucu satışından temin edildiğine inanılan toplam 7.000 TL nakit para emare olarak alındı. Her iki şahıs tutuklandı.

Aynı gün saat 22.30 sıralarında, İskele’de bir site içerisinde şüpheli olarak görülen S.D.B. (E-24) ve M.T. (E-23)’nin üzerlerinde arama yapıldı. S.D.B.’nin tasarrufunda yaklaşık 45 gram hintkeneviri türü uyuşturucu olduğuna inanılan madde ile tütünle karışık yaklaşık 1 gram uyuşturucu olduğuna inanılan madde bulundu. M.T.’nin tasarrufunda ise yaklaşık 5 gram hintkeneviri türü uyuşturucu olduğuna inanılan madde tespit edilerek emare olarak alındı.

Bahse konu şahısların tümü tutuklanırken, her iki olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde mahkemelerin 1 milyar 285 milyon 717 bin TL’lik bütçesi oy birliğiyle kabul edildi.

1 milyar 281 milyon 517 bin TL olarak öngörülen Mahkemeler 4 milyon 200 bin TL’lik artışla 1 milyar 285 milyon 717 bin TL oldu. Bütçe görüşmesinde Özerdağ’ın yanı sıra Yüksek Mahkeme Genel Sekreteri Neşe Başkan da yer aldı.

Komitede söz alan Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, mahkemelerin, bina, araç, personel sorunlarının devam ettiğini, kendilerine ayrılan bütçenin sorunlara köklü çözüm yaratmak için yeterli olmadığını söyledi.

Özerdağ, “Her sene bütçe görüşmelerinde bina ve araç eksikliğimiz olduğunu söylüyor, bir sene sonra yine aynı şeyleri konuşuyoruz. Ciddi şekilde bütçe ayrılması gereken mahkemeler her sene öteleniyor, belirli konuşma ve vaatlerle geçiştiriliyor. Mahkemelerin bu kadar göz ardı edilmesini uygun görmüyorum” dedi.

Ülkede 51 yargıcın görev yaptığını belirten Özerdağ, nüfusa, ekonomik ve sosyal yapıya göre yargıç sayısının yetersiz olduğunu söyledi.

Türkiye’de her 6 bin kişiye bir, Güney Kıbrıs’ta her 5-6 bin kişiye bir yargıç düşerken KKTC’de 10 bin kişiye bir yargıç düştüğünü dile getiren Özerdağ, sayının artırılması gerektiğini ifade etti.

Özerdağ, Güney Kıbrıs’taki yargıç sayısının 150 olduğunu da sözlerine ekledi.

Girne ve Gazimağusa’daki mahkemelerde ciddi sıkıntı olduğunu, buradaki mahkemelerin yenilenmesi gerektiğini defalarca dile getirdiklerini ancak bir sonuca varılmadığını kaydeden Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, “Daha ne kadar talep edip, bekleyeceğiz?” dedi.

Girne Dr. Akçiçek Hastanesi’nin mahkemelere verilmesinin de gündeme geldiğini, bu kapsamda gidip hastaneyi ziyaret ettiğini dile getiren Özerdağ, hastanenin kendilerine verilmesi halinde tadilat için bütçelerinin yetmeyebileceğini de kaydetti.

Özerdağ, Lefkoşa Mahkemesi’nde de sıkışıklık olduğunu ancak yeni yılda Türkiye Cumhuriyeti’nin yaptığı yeni binaya taşınacaklarını belirtti.

Bugünkü konuşmada, Mağusa’ya ve Girne’ye yapılması gereken binaların bütçesini konuşabilmeyi çok istediklerini ancak bir yılın daha kaybedildiğini dile dile getiren Özerdağ, şu anda sayı yetersiz olsa da bina sorunları giderilmedikçe Gazimağusa ve Girne’ye yargıç alınma şansı olmadığını dile getirdi.

Geçtiğimiz günlerde meydana gelen depremlere de işaret eden Özerdağ, güvenlik riski olan Lefkoşa Mahkemesi’nin hemen boşaltıldığını, davaların kesintiye uğradığını ifade etti.

Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, “Mahkemeler, ülkede en kötü durumda olan binalardır. Yeni mahkemeler yapmak zorundayız” dedi.

Mahkemelerdeki personel sayıları konusunda bilgi veren, ülkede 42 tebliğ ve icra memuru olduğunu da kaydeden Özerdağ, 2018’den beri mahkemelerin araç ihtiyacına karşılık verilmediğini dile getirdi.

18 araçları bulunduğunu ancak 10’unun çalışır durumda olduğunu belirten Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, “Bu kadar kötü durumdayız. Davaların tebliği araç olmadığı için yapılamıyor. Bu konudaki talebimiz hayatidir. Sıfır kilometre ya da lüks araç istemiyoruz. Memurun ayağını yerden kesecek araç istiyoruz” diye konuştu.

Mahkemelere araç verilmemesinin hizmetlerin aksamasına etki ettiğini dile getiren Özerdağ, kendi makam arabasının da sık sık arızalandığını, hatta yolda kaldığını ifade ederek, Maliye Bakanlığı’ndan gelen araç teklifini geri çevirdiğini, önemli olanının mahkemelerin eksikliğinin giderilmesi olduğunu ifade etti.

Mahkemelerin Bilgi İşlem departmanının kamunun en iyisi çalışan bilişim mekanizmasına sahip olduğunu belirten Özerdağ, hizmetlerin elektronik ortamda verilmesi için cihaz ve personel sayısını artırmak istediklerini ancak bu konuda da sıkıntı yaşadıklarını belirtti.

Maliye Bakanı’nın kendilerine her zaman gerekli hassasiyeti gösterdiğini ancak bunun pansuman niteliğinde olduğunu da söyleyen Özerdağ, “Mahkemelerin bina, personel ve araç ihtiyaçlarının bütçede çözümlenmesi gerek” dedi.

Gündemde olan yasaları olduğunu söyleyerek, Mahkemeler Yasası’na da işaret eden Özerdağ, komitedeki milletvekillerinden mahkemelerle ilgili yasalara öncelik verilmesini, yargılama açısından avantaj ve hız sağlayacak çalışmalara hassasiyet gösterilmesini istedi.

“Üzerimizde, yargıçların üzerinde ciddi bir yük var. Ülkede bu kadar güvenlik sorunu yaşanırken yargılamaları yapanların güvenliklerinin sağlanması gerek” diyen Özerdağ, güvenliğin sağlanması gereken kurumların başında gelen mahkemelerde güvenlik görevlisi olmadığını, bunun için bütçeleri de bulunmadığını ifade etti.

Elektronik davalar konusunda da bilgi veren Özerdağ, elektronik sistemlerle ilgili yatırımları artırmaya çalıştıklarını belirtti.

Özerdağ, mahkemelerin temsil giderinin 400 bin TL olmasının da az olduğunu belirtti.

Devamını Oku

Trending

Reklam