Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis Genel Kurulu bugünkü çalışmalarını tamamlandı

Published

on

Meclis Genel Kurulu bugünkü çalışmalarını tamamladı.

Toplantıda, trafik konusunda başka konuşmalar da yapıldı; akaryakıt ihalesi, çarşı, ekonomi, siyaset, sınır güvenliği ve kayıtlılık gibi konular ele alındı. 

CTP Milletvekili Fide Kürşat, “Trafik kanayan yara haline gelmiştir.” diyerek herkesin trafik konusunda ciddi kaygıları olduğunu anlattı.

Yol güvenliği adına neler yapıldığının konuşulması gerektiğini belirten Kürşat, ortalamanın üzerinde olan trafik kazalarının sebebinin belirlenmesi gerektiğini kaydetti.

Sadece şeritlerin çekilmesiyle bile kayıpların azalacağına inandığını dile getiren Kürşat, yaralanan kişilerin de hastanelere yük teşkil ettiğini söyledi.

Kürşat, kontrolsüz nüfus artışının etkilerine de işaret ederek her ay trafiğe 3 bin aracın katıldığını belirtti.

Trafiğe ciddi anlamda bütçe ayrılması gerektiğini vurgulayan Kürşat, eski araçların trafiğe çıkmasına engel olacak bir çalışma alıp almadığını sordu.

Devlet Planla Örgütü’nün orta vadeli programında yer alan çalışmaları desteklediğini ancak bunların nasıl hayata geçeceğini anlayamadığını söyleyen Kürşat, ışıklandırmadan kimin sorumlu olacağının bile bir kuruma bağlanamamasını eleştirdi.

Kürşat, trafikte yaşanan sıkışıklığının sürücülerde dikkatsizlik ve strese sebep olduğunu savunarak, seyrüseferden alınan ücretin de yollara harcanmasını sağlayacak çözümler önerdi. Trafikle ilgili mevzuatların yürürlüğe girmemesini de eleştiren Kürşat, polis kontrollerinin sıklaştığını ancak kontrolün sadece 30-50 km gidilecek yerlerde yapılmasıyla kontrol sağlanamayacağını söyledi.

Kürşat, Trafik Eğitim Parkı’nın bir an önce açılması ve tüm ilçelerde de kurulması gerektiğini kaydederek, sürücü eğitimlerinin fazla maliyet gerektirmeden çözülebileceğini belirtti.

20 yıl önce risk taşıdığı için kaldırılan sol direksiyonlu araçların geri gelmesine mahkemenin ara emrinin şimdilik engel olduğunu hatırlatan Kürşat, yolların derhal rehabilite edilmesi ve toplu taşımanın yaygınlaşmasını temenni etti.

Biray Hamzaoğulları da “Yollar, trafik kazaları ve Bayındırlık Ulaştırma Bakanlığı” konulu konuşma yaptı.

Hamzaoğulları, 2023 yılında Meclis’te sorulan “trafikte kaç tane sol direksiyon araç var?” sorusuna halen cevap alamadıklarını vurguladı.

Güney Kıbrıs’taki yollarla ilgili bilgi veren Hamzaoğulları, kedi gözü ve çizgilerin olmadığı karanlık yollarda hayati tehlike altında araç kullanıldığını söyledi.

Karayollarında hiç işçi kalmaması nedeniyle yollarda temizlik ve bakım yapılmadığına da işaret eden Hamzaoğulları, bir kez daha Ercan yonca kavşağının yanlış çizildiğini savundu. Hamzaoğluları, güvenli olmayan kavşak ve yollara örnekler verdi.

Dipkarpaz yolunun ne zaman düzeltileceğini soran Hamzaoğulları, taksimetrelerin hâlâ eski tarifeden çalıştığını hatırlattı.

Hamzaoğulları, toplu taşımacılıkta sınıfta kalındığını, 2024 yılında verilecek zammın hâlâ ödenmediğini söyledi.

CTP milletvekili Salahi Şahiner, “İptal edilen akaryakıt ihalelerinin perde arkası” konulu konuşma yaptı.

Konuşmasına trafikteki ölümlerin kabul edilemeyecek noktaya geldiğini söyleyerek başlayan Şahiner, 2021 yılından başlayarak ihalesiz akaryakıt alımlarının yaklaşık 100 kez meclis kürsüsünden konuşulduğunu hatırlatarak bu batağı ancak yargının temizlenebileceğini belirtti.

Şahiner, yıllardır şeffaf ihaleler talep ettiklerini ancak “bir tipik sevdasıyla” ihalesiz alımlara devam edildiğini ve bu nedenle yüz milyonlarca dolar zarara uğrayarak tarihin en kötü yakıtlarının alındığını savundu.

Geçmişte ihalelerin iptaliyle yaşananları özetleyerek anlatan Şahiner, sonrasında da tekneciğin kapasitesinin altında ihaleye çıkılarak yakıtın yetersiz kalmasının sağlandığını ve iptal edilen ihalelerle alım yapılarak akaryakıtın adaya geldiğini hatırlattı.

Bir süredir akaryakıtın ülkeye gelmesini sağlayan şirketin sahipleri hakkında ortaya çıkan yolsuzluk idaalarının konuyu yeniden gündeme getirdiğini söyleyen Şahiner, önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili daha kapsamlı bilgilere sahip olunacağını ifade etti.

Şahiner, Güngör çöplüğüyle ilgili 49 yıllık özelleştirme ihalesinin de sonunda iptal edildiğini söyledi.

CTP milletvekili Sami Özuslu da “Trafikte ölmek kader değildir” başlıklı konuşma yaptı.

2024 yılında hayatını kaybeden 50 kişiyle ilgili detaylı istatistik edindiğini belirterek, 47 kazada 50 kişinin ölmesinin her iki kazadan birinin kazayı yapan kişinin öldüğüne işaret ettiğini belirtti.

Bu 47 kazayla ilgili oransal bilgiler veren Özuslu, dikkat çekenin ölümlü kazaların daha çok gündüz yaşanması olduğunu kaydetti.

Sürücü hatalarından oluşan ölümlü kazaların oranının yüzde 23 olduğunu dile getiren Özuslu, tedbirlerin artırıldığı dönemlerde sayının düştüğünü, geçmişte sabit radarların ölüm oranında büyük bir fark yarattığını, günümüz teknolojisinde yararlanılabilecek çok fazla teknik sistem olduğunu söyledi.

Kazaya sebep olan araçlarının çoğunun eski araçlar olduğuna inandığını ifade eden Özuslu, maddi sıkıntıların bile dolaylı olarak, lastik değişememe, aracı servise verememe gibi noktalarda kazaların artmasına sebep olduğunu belirtti.

Sami Özuslu, geçmişte olmadığı kadar araç ithal edilmesinin de kazaların çoğalmasına neden olduğunu ifade etti.

-CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, “Çarşı ekonomi ve siyaset” başlıklı konuşma yaptı.

Uluçay, enflasyonun 2025 yılının ikinci yarısında düşeceğinin beklenmesinin ve otomasyon sisteminin raf fiyatlarına yansıyacağına inandığını belirtti.

Uluçay, dün ABD’de Donald Trump’ın yemin etmesiyle yeni bir döneme girildiğini, Kıbrıs’ta da liderlerin somut adım atmak için ilk kez buluştuğunu belirtti.

Trump’ın küresel ekonomiye etkilerinin önemli olduğunu, ülkelerin bu etkilerden olumlu anlamda faydalanmak için adımlar atacağını belirten Uluçay, bu yeni dönemde KKTC’nin ne yapması gerektiğiyle ilgili fikirlerini paylaştı.

Liderler arasında dün ilk kez yapılan görüşmeden somut sonuç çıkmamasının olumsuz ancak bu görüşmelerin devam edeceğinin açıklanmasının da olumlu olduğunu kaydeden Uluçay, ortak açıklamada sosyo ekonomik faydalara değinilmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Uluçay, KKTC’nin bu dönemde önceden olduğundan daha fazla bölgesel gelişmelerin içinde olması gerektiğini ifade ederek, 5+1 görüşmeden önce yeni geçiş noktalarının somut şekilde sonuçlanmasını sağlayacak diyaloglar beklendiğini kaydetti.

Uluçay, yeni dönemde bölgesel iş birliğine odaklanmanın ekonomik iş birliğine de katkı sağlayacağını vurguladı.

Bağımsız milletvekili Ayşegül Baybars, “Sınır güvenliği ve kayıtlılık” başlıklı konuşmasında artan suç oranlarının yaşattığı sıkıntıların toplumun her alanını etkilediğini belirtti.

Muhalefet vekillerinin denetlemesi ve sorularına cevap almasının demokratik düzenin parçası olduğuna işaret ederek hükümet yetkililerinin Genel Kurul salonunda olmamasını eleştirdi.

Baybars, sorularına cevap alamayacağı için konuşmasını haftaya bıraktı.

Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe, denetleme gününde milletvekillerinin Genel Kurul’da yer almamasının denetlemenin sağlıklı yürümesine engel olduğunu kaydederek, nöbetçi vekil yada bakan bırakılmasının da sonradan uydurulduğunu ve kendisinin de bundan rahatsız olduğunu belirtti.

Daha sonra söz alan Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, “Meclis’teki geleneklerin hangisi tamamdır ki bu da olsun”? diyerek, trafikte master planının hayata geçtiğinin söylenmesini istediğini belirterek Maliye Bakanlığı’nın kaynak aktararak hayata geçirdiği projelere örnekler verdi.

Amcaoğlu, otomasyon sisteminin nasıl çalışacağını anlatarak, “Denetlenemeyen hiçbir şey yönetilemez” diyerek otomasyon sistemine bağlı olan akaryakıttan sağlanan kolaylık ve faydaları aktardı.

Fiyat İstikrar Fonu’yla ilgili de çalışmalarını ifade eden Amcaoğlu, bilgi ve teknolojiyle anlık proje raporlarına sahip olacaklarını söyledi.

Güvercinlik’te yapılacak sanayi bölgesiyle ilgili soruları da cevaplayan Amcaoğlu, zamanı geldiğinde konuyla ilgili detaylı bilgi verileceğini söyledi.

Böylece Meclis Genel Kurulu bugünkü çalışmalarını tamamladı. Meclis’in bir sonraki birleşimi 27 Ocak Pazartesi saat 10.00’da  yapılacak.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

DAÜ’de STEM alanlarında eğitim gören kadın öğrencilere yönelik yemek düzenlendi

Published

on

By

Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin (DAÜ) STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) alanlarında eğitim gören kadın öğrencilerine yönelik “Geek Girl Yemeği” düzenlendi.

DAÜ’den yapılan açıklamaya göre, Gazimağusa Suriçi’nde, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Kadın Girişimciler Konseyi (KTTO-KGK) tarafından, Avrupa Birliği finansmanıyla yürütülen “Yeşil Hat Üzerinde Kadınların Ekonomik Katılımını ve Kadın Ekonomik Ortaklığını Artırma Projesi” kapsamında organize edilen etkinlik, kadınların teknoloji alanındaki görünürlüğünü ve etkinliğini artırmayı hedefledi.

KTTO-KGK Başkanı Eda Kervanlı liderliğinde düzenlenen etkinlikte, öğrenciler hem kendi projelerini hem de geleceğe dair hedeflerini paylaşarak, kariyer yolculuklarına verici sohbetlerde bulundu.

Etkinlikte KTTO-KGK Başkanı Kervanlı, KTTO-KGK Yönetim Kurulu üyeleri Elif Onan ve Tüge Dolmacı ve Proje Koordinatörü Merve Ereksel, katılımcılara iş dünyasında karşılaşabilecekleri fırsat ve zorluklar hakkında bilgiler vererek, girişimcilik üzerine deneyimlerini paylaştı.

12 farklı ülkeden yaklaşık 30 öğrencinin katıldığı etkinlikte, DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Osman M. Karatepe, DAÜ TechGirls Komitesi üyeleri, KTTO-KGK üyeleri, Analiz Özgü Ltd. Direktörü Özgü Taçyıldız yer aldı.

– Kılıç: “DAÜ olarak, kadınların her alanda güçlenmesini destekleyeceğiz”

DAÜ Rektörü Prof. Dr. Kılıç, yaptığı konuşmada, üniversitenin toplumsal cinsiyet eşitliği konusuna hassasiyet gösterdiğini söyleyerek, “Kadın öğrencilerimizin teknoloji ve mühendislik gibi alanlarda daha görünür hale gelmesi, üniversitemizin temel hedeflerinden biridir. Bu doğrultuda kadın öğrencilerimize yönelik burs olanakları, araştırma destekleri ve mentorluk programları sunuyoruz. Bugün burada bulunan genç kadınların azim ve tutkusu, bu alandaki kararlılığımızı daha da pekiştiriyor. DAÜ olarak, kadınların her alanda güçlenmesini desteklemeye devam edeceğiz.” dedi.

– Kadınların ekonomik güçlenmesine destek

KTTO-KGK tarafından yürütülen ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilen proje, 2026 yılına kadar kadın girişimciliğini yüzde 13,1’den yüzde 15’e, kadınların iş gücüne katılım oranını ise yüzde 34,9’dan yüzde 38’e çıkarmayı hedefliyor. Bu hedeflere ulaşmak amacıyla kadınların sosyal, akademik ve ekonomik alanlarda desteklenmesi çok paydaşlı iş birliklerinin geliştirilmesi öncelikli faaliyetler arasında yer alıyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Akgünler Denizcilik yeni hızlı deniz otobüsü “Grand Master” ile hizmet ağını genişletti

Published

on

By

Akgünler Denizcilik’in 25. kuruluş yıl dönümünde, yeni nesil, yüksek kapasiteli hızlı deniz otobüsü “Grand Master” ile hizmet ağını genişleterek, Girne-Taşucu arası seyahat süresini 2 saat 30 dakikaya indirdiği bildirildi.

Akgünler Denizcilik’ten verilen bilgiye göre, 24 Temmuz itibarıyla Girne-Taşucu-Girne hattında seferlerine başlayan gemi, 43 araç ve 430 yolcu kapasitesine sahip.

Akgünler Denizcilik Genel Müdürü İbrahim Baştuğ, “25. yılımızı kutlarken ailemize katılan Grand Master ile hizmet kalitemizi bir adım daha yukarıya taşıyoruz. Yolcularımıza hızlı, konforlu ve zaman kazandıran bir yolculuk deneyimi yaşatmayı amaçlıyoruz. KKTC ile Türkiye arasındaki ulaşımı daha da güçlendirecek bu yatırım, deniz taşımacılığında her zaman hizmet kalitesini artırma hedefinde olan lider firma olmamızın bir göstergesidir.” şeklinde konuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Başbakan Üstel: “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının bir özgürlük kullanımı olmadığını belirterek, “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” dedi.

Üstel, “düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır.” diyerek, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini kaydetti.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre Üstel, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs adasını vatan yaparken, canı pahasına mücadele verdiğini anımsattı.

“EOKA’dan önce de Kıbrıs Türk halkı, ENOSİS idealini benimseyen Rumların, kilisenin hedefiydi. Kıbrıs Türkünün insan hakları ve insan haklarına bağlı olarak özgürlükleri, zayıflatılmadan öte yok edilmeye çalışıldı. Sivil, demokratik ve çok sesli bir yapı, ulusal var oluş mücadelemizin, hedeflerindendi.” diyen Üstel, Güvenlik Kuvvetleri kurulurken, TMT’nin askeri görevini üstlendiğini kaydetti.

-“İnsan hakları bütün hakların önünde”

UBP’nin TMT’nin siyasi anlamda bayrağını devraldığını ifade eden Üstel, “Bu bir süreçtir ve bizler, gerek UBP, gerekse var oluşunda etkin yer aldığımız hükümetlerde TMT’nin nitelikli demokrasi anlayışını ileriye götürüyoruz.” dedi.

KKTC’de basının özgür olduğunu, hatta gazeteci olmayanların bile, kendini gazeteci ilan ederek yayın yapmasını sabırla izlemeyi tercih ettiklerini belirten Üstel, insan haklarının bütün hakların önünde olduğunu ifade etti.

– “Düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır”

“Yalan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü değildir. Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” ifadelerine yer veren Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının da bir özgürlük kullanımı olmadığını belirtti.

“Düşünce özgürlüğünü bilmeyenlerin düşünce özgürlüğünün düşmanı” olduğunu ifade eden Üstel, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini de kaydetti.

-“Gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz”

“Hükümetimiz ve şahsım bu konuda gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz.” diyen Üstel, Rauf Denktaş’ın Kıbrıs Türk halkının lider vasıflı bir bireyi olarak tüm Türklük dünyasında yüksek itibar sahibi olduğunu vurguladı.

Üstel, “Aramızdan bedenen ayrılması, fikirleriyle sonsuza dek yaşamasına engel değildir. Bu düşüncelerimiz toplum liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve var oluş mücadelemize hayatın her alanında katkı koyan isimlerimiz için de geçerlidir.” dedi.

Toplumsal barışı, yüksek bir duyarlılıkla korumak zorunda olduklarını ifade eden Üstel, düşünce özgürlüğüyle alakası olmayan yaklaşımlara gösterilecek her hoşgörünün, benzer yaklaşım içinde olanları cesaretlendirdiğini belirtti.

Üstel, düşünce özgürlüğüne değer veren herkesin, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin, düşünce özgürlüğüne zarar veren yaklaşımlara karşı tavır koymaktan çekinmemesi gerektiğini dile getirdi.

Üstel, “Özgürlüğe zarar veren her türlü yayın, beyan ve yaklaşım, yılan gibidir. Gün gelir bugün seyredenleri de sokar. Kimse, ‘Beni sokmayan, yılan bin yaşasın’ diyemez.” ifadelerine yer verdi.Başbakan Ünal Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının bir özgürlük kullanımı olmadığını belirterek, “Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” dedi.

Üstel, “düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır.” diyerek, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini kaydetti.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre Üstel, Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs adasını vatan yaparken, canı pahasına mücadele verdiğini anımsattı.

“EOKA’dan önce de Kıbrıs Türk halkı, ENOSİS idealini benimseyen Rumların, kilisenin hedefiydi. Kıbrıs Türkünün insan hakları ve insan haklarına bağlı olarak özgürlükleri, zayıflatılmadan öte yok edilmeye çalışıldı. Sivil, demokratik ve çok sesli bir yapı, ulusal var oluş mücadelemizin, hedeflerindendi.” diyen Üstel, Güvenlik Kuvvetleri kurulurken, TMT’nin askeri görevini üstlendiğini kaydetti.

-“İnsan hakları bütün hakların önünde”

UBP’nin TMT’nin siyasi anlamda bayrağını devraldığını ifade eden Üstel, “Bu bir süreçtir ve bizler, gerek UBP, gerekse var oluşunda etkin yer aldığımız hükümetlerde TMT’nin nitelikli demokrasi anlayışını ileriye götürüyoruz.” dedi.

KKTC’de basının özgür olduğunu, hatta gazeteci olmayanların bile, kendini gazeteci ilan ederek yayın yapmasını sabırla izlemeyi tercih ettiklerini belirten Üstel, insan haklarının bütün hakların önünde olduğunu ifade etti.

– “Düşünce özgürlüğünü bilmeyenler, düşünce özgürlüğünün düşmanıdır”

“Yalan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü değildir. Kişilik haklarına saldırı, düşünce ya da medya özgürlüğü değildir.” ifadelerine yer veren Üstel, toplumun ortak değerlerine saldırı nitelikli her türlü yayının da bir özgürlük kullanımı olmadığını belirtti.

“Düşünce özgürlüğünü bilmeyenlerin düşünce özgürlüğünün düşmanı” olduğunu ifade eden Üstel, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın tarihi kişiliğini hedef alan yayını, hukuk devletinin ağırlığına uygun olarak takip ettiklerini de kaydetti.

-“Gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz”

“Hükümetimiz ve şahsım bu konuda gerekenin yapılmasıyla ilgili kesin bir kararlılık içindeyiz.” diyen Üstel, Rauf Denktaş’ın Kıbrıs Türk halkının lider vasıflı bir bireyi olarak tüm Türklük dünyasında yüksek itibar sahibi olduğunu vurguladı.

Üstel, “Aramızdan bedenen ayrılması, fikirleriyle sonsuza dek yaşamasına engel değildir. Bu düşüncelerimiz toplum liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve var oluş mücadelemize hayatın her alanında katkı koyan isimlerimiz için de geçerlidir.” dedi.

Toplumsal barışı, yüksek bir duyarlılıkla korumak zorunda olduklarını ifade eden Üstel, düşünce özgürlüğüyle alakası olmayan yaklaşımlara gösterilecek her hoşgörünün, benzer yaklaşım içinde olanları cesaretlendirdiğini belirtti.

Üstel, düşünce özgürlüğüne değer veren herkesin, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin, düşünce özgürlüğüne zarar veren yaklaşımlara karşı tavır koymaktan çekinmemesi gerektiğini dile getirdi.

Üstel, “Özgürlüğe zarar veren her türlü yayın, beyan ve yaklaşım, yılan gibidir. Gün gelir bugün seyredenleri de sokar. Kimse, ‘Beni sokmayan, yılan bin yaşasın’ diyemez.” ifadelerine yer verdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam