Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Haaretz: İsrail polisi, Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında suç ortağı

Published

on

Gazze’de ateşkesin yürürlüğe girmesi ve işgal altındaki Batı Şeria’daki “idari gözaltında tutulan” İsraillilerin serbest bırakılmasının ardından, Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin artan saldırıları karşısında İsrail polisinin kasten gevşek davrandığı iddia edildi.

Haaretz gazetesinin haberinde, İsrail polisinin Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarıyla başa çıkmakta zorluk çektiği ve birçok saldırıda olay yerine çok geç geldiğini gösteren tanıklıklar olduğunu vurgulandı.

İşgal altındaki Batı Şeria’daki İsraillilerin saldırılarına müdahale etmekle sorumlu İsrail polisinin ilgili biriminin gerektiği gibi çalışmadığı aktarılan haberde, Adalet Bakanlığı Polis İç Soruşturma Birimi’nin yürüttüğü soruşturmada, polisin ilgili birimine gelen istihbarat bilgilerini “açıkça göz ardı ettiği” belirtildi.

Adını açıklamak istemeyen İsrailli bir güvenlik yetkilisi, polisin saldırılara “göz yumduğu ve kimseyi tutuklamadığının” Şin-Bet tarafından da bilindiğini kaydetti.

İsrail polisi ise Haaretz’e, saldırıların kasten göz ardı edildiği iddiasının “yanlışlarla dolu” olduğunu öne sürdü.

Gazze’de ateşkes sonrası Batı Şeria’da Filistinlilere saldırılar arttı
Habere göre, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz’ın “idari gözaltında tutulan”, Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin serbest bırakılması kararının ardından işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere yönelik saldırılar arttı.

İsrail iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet’in (Şabak) Gazze’de ateşkesin yürürlüğe girmesi ve işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyindeki Kalkilya’ya bağlı Funduk köyüne düzenlenen saldırıdan sonra Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırıların sıklığının arttığını gözlemlediği belirtildi.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, pazartesi Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerine saldırarak Filistinlilere ait ev, iş yerleri ve araçları ateşe vermişti.

Filistin Kızılayı ise Kalkilya’ya bağlı Funduk ve Cinsafut beldelerindeki olaylarda 12’sinin ağır darp nedeniyle, 9’unun ise göz yaşartıcı gazdan etkilenme sonucu yaralandığını duyurmuştu.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, geçen hafta Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı çıkan aşırı sağcıları memnun edecek hamle yaparak işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere saldırı düzenleyecekleri şüphesiyle “idari gözaltında tutulan” İsraillilerin serbest bırakılacağını duyurmuştu.

Batı Şeria’daki Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, belde ve köylere saldırıyor
İsrail’in 1967’de işgal ettiği Batı Şeria’da 451 bin, Doğu Kudüs’te ise yaklaşık 230 bin İsrailli, Filistin topraklarından gasbedilen yerleşimlerde yaşıyor.

Uluslararası hukuka göre Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki toprak gasbı ve buraya İsraillilerin yerleştirilmesi yasa dışı sayılıyor.

Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, Batı Şeria’da sık sık köylere ve beldelere saldırp işgal altında yaşayan Filistinlilerin canları, evleri ve mülklerini hedef alıyor ve Filistinlilerin işgal altındaki yaşamını daha da zor hale getiriyor.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında su konusunda anlaşma imzalandı

Published

on

By

Güney Kıbrıs ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında, ülkedeki su sıkıntısının giderilmesi için Rum kesimine seyyar arıtma tesisleri nakledilmesi amacıyla bugün bir anlaşma imzalandı.

“Alphanews” haber sitesi anlaşmanın Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) adına Kalkınma İşleri ve Uluslararası Kuruluşlardan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Sultan Al Shamsi tarafından bugün Dubai’de imzalandığını haber verdi.

Bu anlaşmayla birlikte Güney Kıbrıs’ın günlük arıtılmış su üretimini 15 bin metre küp artıracak pozisyonda olacağı belirtilirken, Rum Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada Birleşik Arap Emirlerine Güney Kıbrıs’ın talebine hemen karşılık vermesinden ötürü teşekkür etti.

-Seyyar arıtma tesisleri yola çıkıyor

Öte yandan su sorunuyla başa çıkılması için Birleşik Arap Emirlikleri’nin Güney Kıbrıs’a hibe ettiği 15 seyyar arıtma tesisinin Rum kesimine gönderilmesiyle ilgili sürecin gelişme halinde olduğu ve limanda konteynerlere yüklenmeye başlayan tesislerin birkaç saat içinde Güney Kıbrıs’a sevk edilmesine başlanacağı bildirildi.

Haberde Baf ve Limasol’da yer alacak ünitelerin kurulumu ve devreye alınmasına ilişkin koordinasyon ve teknik iş birliği için önümüzdeki hafta BAE’den uzman bir mühendis ekibinin gelmesinin beklendiği de belirtildi.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan savaş uçaklarının Cammu Keşmir’de devriye uçuşuna Pakistan’dan yanıt

Published

on

By

Hindistan’a ait Rafale savaş uçaklarının dün gece Cammu Keşmir bölgesinde devriye uçuşu yaptığı ve Pakistan’ın da karşılık verdiği bildirildi.

“Associated Press Pakistan” haberinde, Hindistan Hava Kuvvetleri’ne (IAF) ait 4 Rafale savaş uçağının, Cammu Keşmir hava sahasında “Hindistan ulusal coğrafi sınırları içinde” devriye uçuşu yaptığı belirtildi.

Pakistan Hava Kuvvetleri’ne (PAF) ait savaş uçaklarının “Hint unsurların hareketini ivedilikle saptadığı ve zamanında ve dikkatli yanıt verdiği” aktarılan haberde, yanıt sonrası IAF uçaklarının bölgeden geri çekildiği bildirildi.

The Express Tribune haberinde de PAF’ın “Hindistan menşeli saldırganlığa” uygun yanıt vermek için “tamamen hazır ve tetikte olduğu” kaydedildi.

– “Tam operasyonel özgürlük” mesajı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, dün akşam Savunma Bakanı Rajnath Singh ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval dahil üst düzey yetkililerle bir araya gelmişti.

Görüşmeye ilişkin açıklamada, Cammu Keşmir’de 22 Nisan’daki terör saldırısına yanıtın biçimi ve zamanlaması için Hindistan’ın “tam operasyonel özgürlüğe sahip olduğu” bildirilmişti.

– ⁠Pahalgam’daki terör saldırısı

Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan, “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan, hava sahasını Pakistan’a ait uçuşlara kapattı

Published

on

By

Hindistan, hava sahasını 23 Mayıs’a kadar Pakistan’a ait ya da Pakistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını duyurdu.

India Today gazetesinin haberine göre, Hindistan hükümeti, Pakistan’a ait sivil ve askeri uçakların Hint hava sahasını kullanmasını yasaklayan havacılık bildirisi (NOTAM) yayımladı.

NOTAM’da, kısıtlamanın, Pakistan tarafından işletilen veya kiralanan tüm uçakları kapsadığı ve bugünden itibaren 23 Mayıs’a kadar geçerli olacağı belirtildi.

Öte yandan Pakistan da 24 Nisan’da, hava sahasının Hindistan’a ait ya da Hindistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını açıklamıştı.

⁠Pahalgam’daki terör saldırısı
Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Trending

Reklam