Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Gardiyanoğlu: Asgari ücretin altında emekli maaşı kalmayacak

Published

on

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, asgari ücretin altında kalan emekli maaşlarının düzeltilmesi için çalışma başlattıklarını açıkladı.

Gardiyanoğlu, bu yılın sonlarında tamamlanmasını hedefledikleri çalışmayla artık en düşük maaşın Asgari ücret seviyesinde olacağını, bunun altında bir maaşın söz konusu olmayacağını vurguladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu BRT’de katıldığı ManşetArtı programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Gardiyanoğlu, ilk olarak yaşı gelmiş olmasına rağmen prim eksikliği nedeniyle emekli olamayan kişilerin mağduriyetini giderecek yasanın meclisten geçtiğini anımsatarak, böylelikle beş yıl kadar geriye giderek ödeme yapılmasının ve emekliye çıkılmasının sağlandığını söyledi.

Bakanlığına bağlı dairelerin teşkilat yasalarının güncellenmesinin tamamlanması çalışmalarının son aşamaya geldiğini ifade eden Gardiyanoğlu, bununla birlikte başta denetim olmak üzere tüm çalışmaların eksiksiz ve daha etkin yapılabileceğini kaydetti.

Bakan Gardiyanoğlu, yabancı işçi konusunda yaklaşık dört aydır kapalı tutulan sistemin de artık açıldığını belirterek, önceden bin Euro olan banka teminatının orta ve küçük ölçekli işletmeleri korumak maksadıyla 250 Euro banka teminatı, 750 Euro da taahhütname imzalanması şekline çevrildiğini söyledi.

1 Ocak 2008’te Ferdi Sabit Soyer’in başbakanlığı döneminde uygulamaya giren bir düzenleme nedeniyle sigorta emekli maaşı Asgari ücretin de altına düşmüş kişiler olduğuna işaret eden Gardiyanoğlu, primlerde yaptıkları bazı düzenlemeler sayesinde bu durumun sona ereceğini yılın son çeyreğinden itibaren asgari ücretin altında emekli maaşı kalmayacağını vurguladı.

Gardiyanoğlu, sorunun kökten çözümüne gittiklerini belirterek, bundan sonra böylesi bir durum yaşanmayacağının altını çizdi.

İhtiyat Sandığı’ndaki iştirakçi birikiminin son 17 ayda TL bazında yüzde 51, döviz bazında da yüzde 22 büyüdüğünü ifade eden Gardiyanoğlu, aylık ortalama 350-400 milyonluk bir faiz geliri elde ettiklerini söyledi.

Bakan Gardiyanoğlu, ihtiyat sandığı birikimlerini farklı yatırım araçları ile değerlendirmeye başladıklarını belirterek, Eurobond ve gram altına yatırım yaptıklarını aktardı.

Gardiyanoğlu, “bunların hepsi şu anda ihtiyat sandığının gelir hanesine artı gelir olarak işlenmektedir” dedi.

İş Güvenliği ve Sağlığı konusunda denetimlere aralıksız ve tavizsiz devam ettiklerini de dile getiren Gardiyanoğlu, bu çerçevede tüm sektörlerin sıkı gözetim altında tutulduğunu anlattı.

Gardiyanoğlu, turizm sektöründe hizmet veren tüm otellerin bu çerçevede denetlendiğini ve başta yangın olmak üzere tedbirlerin mercek altına alındığını belirterek, devlete ait dairelerin hizmet binalarıyla tüm kamu kurum ve kuruluşlarının da İş Güvenliği ve Sağlığı denetimine tabi tutulacağını açıkladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nı (KTTO) ziyaret etti.

YILLARCA DENENEN FEDERASYON MODELİ TÜKENDİ
Ersin Tatar burada yaptığı konuşmada, Annan Planı Dönemi ve Crans Montana görüşmelerinde yaşananların ardından yıllarca denenen ancak sonuç alınamayan federasyon modelinin tükendiğini söyledi.

ANTLAŞMA İSTEYEN KARŞI TARAFIN EGEMENLİĞİNİ KABUL ETMELİ
Rum tarafının, Kıbrıs Türkü’nün egemenliğini kabul etmediğini anlatan Tatar, antlaşma isteyenin, karşı tarafın egemenliğini kabul etmesi gerektiğini ancak Rumların, Türkleri azınlık olarak gördüğünü vurguladı.

YENİ SİYASETE TÜRKİYE TAM DESTEK
Rum tarafının dayatma bir çözümle sıfır asker ve sıfır garanti istediğine işaret eden Tatar, dünyadaki jeopolitik ve jeostratejik gelişmeler dikkate alınarak
Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle iki devletli çözüm siyasetini gündeme getirdiklerini söyledi.

ERDOĞAN, BM’DE KIBRIS TÜRKÜ’NÜN SESİ OLDU
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Toplantılarında son 4 yıldır Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması ve ambargoların kaldırılması çağrısı yaptığını dile getiren Tatar, iki devletli çözüm siyasetini dünyaya duyurduğunu kaydetti.

GÖRÜŞMELERDEN HİÇBİR ZAMAN KAÇMADIK
“Egemen eşitlik ve eşit uluslarası statünün kabulü ile resmi ve yeni müzakarelere başlayacağımızı duyurduk” diyen Tatar, hiçbir zaman Rum tarafıyla görüşmekten kaçmadığına dikkat çekti.

5+1 GÖRÜŞMELER GERÇEKLEŞTİRDİK
Rum tarafı, garantör ülkelerin dışişleri bakanları ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin katılımıyla 5+1 görüşmelerinin kendi önerisiyle gerçekleştiğini anlatan Tatar; Kıbrıs’ta, Cenevre’de ve Newyork’ta görüşmeler yaptığını vurguladı.

MÜZAKERE MASASI DIŞINDA DA MÜCADELE VERİLEBİLİR
Türkiye’nin toplantılarda yaptığı açıklamalarda iki devletli çözüm siyasetini BM kayıtlarına geçirdiğini ifade eden Tatar, “Paradigma değişikliğini ters çevirmek büyük kayıptır. Mücadele sadece resmi müzakere masasında verilmez, masa dışında da mücadele verilir. Direk uçuş, direk ticaret ve direk teması önerdik ancak kabul etmiyorlar” dedi.

TÜRKİYE İLE UYUM İÇİNDE OLDUK, YATIRIMLAR YAPILDI
Türkiye ile uyum içinde siyaseti yürütmenin yanı sıra yapılan İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolleriyle ülkeye yatırımların yapıldığını aktaran Tatar, Pandemi ve 6 Şubat Depremi’nin etkilerine rağmen ulaşım, iletişim, sağlık, alt ve üst yapı konularında gelişmeler yaşandığını kaydetti.

RUM TARAFININ TUTUKLAMALARI İNSAN HAKLARINA AYKIRIDIR
Rum tarafının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yatırım yapanlarla ilgili yaptığı haksız tutuklamaların takipçisi olduklarını ve toplantılarda gündeme getirdiklerini ifade eden Tatar, “Rum tarafının yaptığı insan haklarına aykırıdır, burada otoritesi ve yetkisi yoktur” diye konuştu.

RUMLAR MASAYA HER OTURDUĞUNDA KAZANIMLA KALKTI
Rum tarafının hiçbir zaman eşit anlamda federasyonu kabul etmediğine ve masaya her oturduğunda kazanımla masadan kalktığına dikkat çeken Tatar, “Mehmet Ali Talat çapraz oyu kabul etti. Crans Montana’da ise harita verildi ancak göreve geldiğimizde kayıtlarımızda bulamadık” ifadelerini kullandı.

GÜZELYURTLULAR TOPRAĞINA SAHİP ÇIKIYOR
İki devletli çözüm siyasetiyle zeminin güçlendiğini dile getiren Tatar, toprakları verilecek diye başka yerlere yatırım yapan Güzelyurtların yerlerine sahip çıktığını ve yatırım yapmaya başladığını söyledi.

ÖNERDİĞİMİZ SİNİR KAPILARINA CEVAP VERMEDİLER
Sınır kapıları konusunda yapıcı olmaya çalıştıklarını anlatan Tatar, Metehan’daki sıkıntı ve Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında ticaret yapılabilmesi için 4 yıl önce Haspolat kapısının açılmasını önerdiklerini ardından ikinci öneri olarak Akıncılar da kapı açmak istediklerini kaydetti.

RUM TARAFI ARA BÖLGEYE YAYILMAK İSTİYOR
Rum tarafının önerilere cevap vermediğini belirten Tatar, Rum tarafının askeri bölge içinden transit geçiş istediğini ve ara bölgeye yayılmak istediğini vurguladı.

RUM TARAFI, HELLİM YASAĞINA SEVİNDİ
Rum tarafının, Ürdün’ün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden hellim ithal etmesine yasak getirmesine sevindiğini aktaran Tatar, “ Bu nasıl bir anlayıştır. Türk tarafını zora sokmak, umudu kaybettirip, kendilerine yama etmek istiyorlar” dedi.

DEVLETİ KORUYAMAZSANIZ GENÇLERİN YÖENTECEĞİ ÜLKE KALMAZ
Gelişmiş ülkelerde bile hükümetlerin sıkıntılar yaşadığını ancak önemli olanın iç meseleleri bırakıp Türkiye’nin desteğiyle ülkenin kalkınıp geliştirilmesi gerektiğine işaret eden Tatar, “Devleti koruyamazsanız, gençlerin yöneteceği ülke kalmaz” diye konuştu.

TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI KAZANIMDIR
Türk Devletler Teşkilatına üye olunmasının bir kazanım olduğunu, Cumhurbaşkanı yanında devlet yetkilileri ve iş insanlarının resmi toplantılara katılıp, işbirliği yaptığını anlatan Tatar, rahatsız olan Avrupa Birliği’nin Türk devletlerini tehdit ettiğini ancak Türkiye’nin ağırlığını koyduğunu özellikle Azerbaycan ile ilişkilerin geliştiğini kaydetti.

TİCARETİN GELİŞMESİ İÇİN ÇALIŞMALAR YAPTIM
Ticaretin önemine dikkat çeken Tatar, ticaretin gelişmesi için Cumhurbaşkanlığındaki teknik komitelerde, Türkiye’de ve yurtdışı temaslarında çalışmalar yaptığını ifade etti.

KTTO Başkanı Turgay Deniz de konuşmasında, “Yaşadığımız ülkede gerçekleri göz önünde bulundurarak, hareket edilmeli. Ayaklar yere basmalı, hayal dünyasında yaşamamalı ve hayallere aldanılmamalı” dedi.

RUMLAR TÜRKLERİ MUHATAP OLARAK GÖRMÜYOR
Annan Planı’nda Türk tarafında ‘evet’ çıkmasına rağmen hiçbir kazanım elde edilemediğine işaret eden Deniz, “Yakın görüşte olan tarafların Kıbrıs sorununu çözeceğini inandık ancak başaramadılar” diye konuştu.
KTTO olarak Brüksel, Londra ve diğer ülkelerde Kıbrıs Türkü’nün haklarını ve kazanılmış hakların verilmediğini anlattıklarını dile getiren Deniz, “Rumlar, Kıbrıs Türklerini muhatap kabul etmemekte, paydaş görmemekte ve yok saymaktadır” ifadelerini kullandı.

ÜRÜNLERİMİZİ RUM TARAFINDA RAFLARA KOYDURAMADIK
Yeşil Hat Ticaret Tüzüğünü 20 yıldır uygululadıklarını ancak beklenilen sonucun alınamadığını anlatan Deniz, “Ürünümüzü raflara koyamadık. Rum gençler okullarımıza ve iş yerlerimize müracaat etmedi. Rum’un durumu ve tutumu budur. Ayaklarımız yere basmalı, yapılan ticaret, sosyal faaliyet ve diğer çalışmaları anavatan Türkiye sayesinde yaptığımızın bilincinde olmalıyız” dedi.

KIBRIS KONUSUNDA BİRLİK OLUNMALI
Kıbrıs Türkü’nün Kıbrıs konusunda birlik olması gerektiğini anlatan Deniz, “Çözüme giden yolda Kıbrıslı Türkler olarak kazanım istiyorsak birlik olmayı öğrenmeliyiz. Farklı görüşler ve konuşmalar olursa kimse kaale almaz. Başarılı olamayız” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Lideri Nikos Hristodulidis’in uluslararası alanda etkinliğini artırıyor izlenimi vermek için boyunu aşan süreçlere girdiğini belirterek, “GKRY’nin oynadığı tehlikeli oyundan Rum halkı da rahatsızdır.” dedi.

Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in ev sahipliğinde cuma günü ABD’nin New York kentinde GKRY Lideri Nikos Hristodulidis ile yapacağı görüşme öncesi AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Tatar, BM nezdindeki Kıbrıs görüşmelerinin tamamını Türkiye ile istişare içinde yürüttüğünü vurgulayarak, “federasyon” odaklı çözüm modelindeki dayatmaların, Ada’dan Türk askerinin çekilmesi ve Türkiye’nin garantörlüğüne son vermek için Rumlar tarafından oynanan bir oyun olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin önünde 2 devletli çözüm dışında alternatif bir siyaset bulunmadığını kaydederek, “Alternatif bir siyaset yoktur. Kıbrıs Türk halkının verdiği mücadele vardır. Kıbrıs Türk halkının egemenlik hakları vardır. Kıbrıs Türk halkının Türkiye Cumhuriyeti ile kurduğu her türlü ilişkiler vardır. Türkiye’yi dışlayacak, bizleri Rumlarla bir ortaklığa zorlayacak ve burayı bir Helen adasına dönüştürecek bir anlayışa tabii ki biz ‘ret’ cevabı veriyoruz.” ifadelerini kullandı.

Tatar, Kıbrıs Türk halkının egemenliğinin kabul edilmeden resmi müzakerelere asla geçilmeyeceğini de vurgulayarak, “Direkt uçuş, direkt ticaret, direkt temas olursa o zaman müzakerelere geçilebiliriz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da BM Genel Kurulu’nda bahsettiği izolasyonlar altındaki Kıbrıs Türk halkının mağduriyeti ortadan kalkarsa müzakerelere başlayabiliriz.” diye konuştu.

Her zaman olduğu gibi düşüncelerini ve siyasi duruşunu cuma günü BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e aktaracağını dile getiren Tatar, her zaman diyalogdan yana olduğunu, Kıbrıs konusunda 2 devletli çözüm modelinden asla vazgeçmeyeceğini sözlerine ekledi.

“GKRY tehlikeli bir bölge haline geldi”

GKRY’nin son dönemlerde İsrail’den hava savunma sistemi alması sürecine de değinen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, GKRY Lideri Nikos Hristodulidis’in uluslararası alanda etkinliğini arttırıyor izlenimi vermek için boyunu aşan süreçlere girdiğini aktararak, “GKRY’nin oynadığı tehlikeli oyundan Rum halkı da rahatsızdır. GKRY’yi çok daha tehlikeli bir bölge haline getirmiştir. Orada (Güney Kıbrıs) bu tehlikeli süreç devam ederken ‘federasyon’ temelli sürecin tamamen gündemden düşmesi gerekir diye düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Disiplin Tüzüğü ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nde açılan dava karara bağlandı.

Anayasa Mahkemesi, Disiplin Tüzüğü’nü iptal etti. Mahkeme, tüzüğün laikliğe aykırı bulunmadığını, ancak Meclis’ten geçirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Devamını Oku

Trending

Reklam