Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yaşlılar Haftası…Hatice Jenkins: “Yaş aldıkça insan hakları azalmıyor”

Published

on

Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Hatice Jenkins, yaşlıların sağlıklı yaş almalarının önemine işaret ederek, “Yaş aldıkça insan hakları azalmıyor. Bu insanlar ne kadar hayata bağlanırsa, sosyalleşirse, o kadar da üretken oluyorlar.” dedi.

Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Hatice Jenkins, 18-24 Mart Yaşlılar Haftası’nda, ülkede bakıma ihtiyaç duyan yaşlıların karşılaştıkları zorlukları, yaşlı bakımevlerinin durumu ve bu alanda yapılması gerekenleri Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) anlattı.

Yaşlılık algısının ülkede çok iyi olmadığını belirten Jenkins, insanların yaşlandıkları zaman genellikle yaşlarını söylemek istemediklerini çünkü kendilerini “işe yaramayan, artık üretemeyen, sevilmeyen, güzel olmayan kişiler” olarak algıladıklarını söyledi.

Toplumun yaşlılara yönelik “baskıcı” bir yaklaşımı olduğunu da belirten Jenkins, “Yaşlılar en çok bir torun bakıyor, üniversiteye gitmeye çalışsa 60’ında üniversitede ne işin var diyebilecek çocukları olabiliyor. Bu yaklaşımı Avrupa’da göremezsiniz. Orada yaşlılar için hayat durmuyor, öğrenme durmuyor, gezme durmuyor, eğlence durmuyor.” dedi.

-“Derneğin başlarda 15 üyesi vardı ancak şu anda 330 üyeye ulaştık”

Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği’ni bir grup gönüllüyle birlikte 2018 yılında kurduklarını kaydeden Jenkins, Mağusa’da kurulan derneğin başlarda 15 üyesi bulunduğunu ancak şu anda 330 üyeye ulaştıklarının altını çizdi.

Jenkins, derneğin çalışmaları hakkında da konuşarak, dernek olarak her şeyden önce sektörü analiz ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Ülkede var olan bakımevi sektörünün çok da gelişmemiş olduğunu, yasalarının olmadığını, binaların yetersiz olduğunu, buralarda çalışan bakıcıların ise gerekli eğitim almadıklarını, hatta birçoğunun eğitimsiz olduğunu fark ettik.”

Dernek olarak yaşlı bakımı konusunda seminerler düzenlemeye başladıklarını çünkü yaşlıların bakımını üstlenen kişilerin aslında bu konuda yeterli bilgisi olmadığını fark ettiklerini belirten Jenkins, yaşlı bakımı, yaşlı psikolojisi, ruh sağlığı, yatak yarası gibi konularda ücretsiz seminer organize ettiklerini kaydetti.

Jenkins seminerler yanı sıra bakımevlerine ziyaretler düzenlediklerini de söyleyerek, ülkedeki bakımevlerinin durumlarını iyi bulmadıklarını ifade etti.

Eskiden kadınların evde olmaları nedeniyle yaşlıların bakımlarını üstlendiklerini aktaran Jenkins, ancak günümüzde kadınların çoğunlukla çalıştıklarını, yani ülkede değişen bir kültürel yapı ve aile yapısı olduğunu anlattı.

Kültürel ve aile yapısındaki bu değişimi dolduracak bir yapılanmanın ise ülkede oluşmadığına işaret eden Jenkins, günümüzde bakımevlerinin şart olduğunu, bakımevi olmaması durumunda alternatif olarak gündüz bakımevleri yapılması gerektiğini söyledi.

Jenkins, ülkede iki tane devletin ve dört tane de özel olmak üzere altı bakımevi bulunduğunu ama bunların da yetersiz olduklarını ve yeni bakımevlerinin yapılması gerektiğini belirtti.

-“Bakımevi yasasının bir an önce Meclis’ten geçirilmesi önemli”

Bakımevleri yanı sıra halen daha bakımevlerinin yasasının tamamlanmadığını da söyleyen Jenkins, altı yıldır uğraştıklarını ancak yasanın halen daha Meclis’ten geçmediğini hatırlattı.

Jenkins, yasanın bir an önce Meclis’ten geçirilmesinin önemini işaret ederek, yasanın geçmesi durumunda artık bakımevlerinin denetlenebileceğini, şu anda bakımevleri denetlense dahi herhangi bir kurumun yaptırım gücü olmadığından ihmaller karşısında ceza kesilemediğini aktardı.

Yasanın geçmesi durumunda bu konuda standartların belli olacağını da ifade eden Jenkins, hasta bakıcıların eğitiminden, binaların nasıl olması gerektiğine kadar her şeyin belirli standardı olacağını kaydetti.

Jenkins, sadece yasanın geçirilmesinin önemli olmadığını, asıl amacın yasanın uygulanabilir olması olduğunu ifade ederek, “O yasa uygulanamayacak şekilde çıkarsa hepimiz yandık. Yasayı sadece bürokratlar yapmasın. Bu sektörün içinden gelen insanlar da katkı koysun, uygulanabilecek bir yasa olsun.” dedi.

Jenkins, yasanın uygulanabilir olabilmesi için bir mali rapor hazırlanmasının önemli olduğunu aksi halde bakımevlerini işletecek olanların özel sektörden gelecekleri için bunun sürdürülebilir olamayacağı hatırlatmasında bulundu.

-“Sınırüstü’ndeki bakımevi halen daha açılmadı”

Hatice Jenkins, ülkedeki bakımevlerinden biri olan Sınırüstü’ndeki bakımevini anımsatarak, devletin Sınırüstü’ndeki bakımevinin tamiratı için sponsor bulduğunu ve bakımının yapıldığını ancak halen daha kullanıma açılmadığını dile getirdi.

“Ülkedeki en büyük sıkıntının siyasetteki isimlerin sürekli değişmesi olduğunu” söyleyen Jenkins, “Kıbrıs’ta hükümet değişmese de bakanlar çok sık değişiyor. Ben 6 yıl içinde 7 tane çalışma bakanı, 7 tane de belki sağlık bakanıyla çalıştım. Her gelene sektörün sıkıntılarını yeniden anlatıyoruz.” ifadesini kullandı.

Jenkins, bakımevleriyle ilgili yasanın hızlıca geçmesi ve ülkedeki bakımevlerinin sayısının artırılması gerektiğini söyleyerek, yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle çalışan kişilerin yaşlılarına bakıcı tutma imkânları çoğunlukla olmadığını dolayısıyla bakımevlerinin sayısının artırılmasının önemli olduğunu vurguladı.

En ucuz bakımevi fiyatının 35-40 bin olduğunu ve 50-60 bine kadar ulaştığını söyleyen Jenkins, evde bakımın ise ilacıyla, mutfak masrafıyla, 100 bini bulduğunun altını çizdi.

İnsanların özellikle de asgari ücretli kişilerin bu miktarı karşılamalarının zor olduğuna dikkat çeken Jenkins, devletin desteğine ihtiyaçları olduğunu vurguladı.

Jenkins, belediyelerin halka en yakın hizmet noktaları olduklarını dolayısıyla dernek olarak da belediyelerle işbirliği içinde olduklarını da dile getirerek, Mağusa, Lefkoşa, Gönyeli ve Değirmenlik Belediyeleriyle işbirlikleri olduğunu kaydetti.

-“Gündüz bakımevi bir tek Değirmenlik Belediyesi altında bulunuyor”

Belediyelerle birlikte gündüz bakımevi açma çalışmaları olduğunu açıklayan Jenkins, gündüz bakımevinin bir tek Değirmenlik Belediyesi altında Meriç’te bulunduğunu ve bu uygulamayı diğer belediyelerin de başlatması için uğraş verdiklerini aktardı.

Jenkins, sadece belediyelerin bu sorumluluğun altından kalkamayacaklarını, devletin onlara destek olması gerektiğini belirtti.

-“Yaşlanmamak için öğrenmeye ve sosyalleşmeye devam etmemiz gerekiyor”

Belediyeler yanı sıra dernek olarak üniversitelerle de ortaklaşa çalışmalar yapmak için uğraştıklarını kaydeden Jenkins, yaşlılar için “60’larda üniversite” uygulamasını başlatmaya çalıştıklarını söyledi.

Bugün Girne’de “60 artı yaş tazeleme üniversitesi” bulunduğunu söyleyen Jenkins, bu uygulamanın sosyal sorumluluk projesi olarak diğer üniversitelerde de başlatılmasını istediklerini kaydetti.

Jenkins, bu gibi ortamlarda yaşlıların okumaya, öğrenmeye devam ettiklerini ayrıca yeni bir şeyler öğrenmek yanında akranlarıyla sosyalleşme fırsatları olacağını da kaydederek, “Yaşlanmamak için öğrenmeye ve sosyalleşmeye devam etmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Hatice Jenkins, yaşlı bakımının bir zincir gibi düşünülebileceğini, o zincirde el ele verilirse başarılabileceğini söyleyerek, “üniversitelerimizden tutun da hastanelerimize, belediyelerimize, bakanlıklarımıza, sivil toplum örgütlerine kadar hepimiz bir bütün olmalıyız. Herkes üstüne düşen görevi yaparsa, yük tek bir kişinin üstünde kalmaz.” dedi.

Yaşlıların sağlıklı yaş almalarını istediklerini aktaran Jenkins, “Yaş aldıkça insan hakları azalmıyor. Bu insanlar ne kadar hayata bağlanırsa, sosyalleşirse, o kadar da üretken oluyorlar.” ifadesini kullandı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Meclis Genel Kurulu’nda güncel konuşmalar yapılıyor

Published

on

By

Denetim göreviyle toplanan Meclis Genel Kurulu’nda güncel konuşmalar yapılıyor.

Genel Kurul’da ilk olarak söz alan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Devrim Barçın, Genel Kurul’da sabah saatlerine kadar tartışmaların ardından kabul edilen Birleştirilmiş Şans Oyunları (Değişiklik) Yasa’sı hakkında konuşarak, “topun Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a yollandığını” söyledi. 

Barçın, söz konusu yasanın geçici maddelerinde yasa yürürlüğe girmeden önce başvurusu olan tesislere izin verileceği ibaresinin yer aldığına işaret ederek, Cumhurbaşkanı Tatar’ın onay sürecini isteyerek 15 gün bekleteceği iddiasında bulundu.

Yasanın hiçbir iktisadi akla dayandırılmadığı eleştirisinde bulunan Barçın, “Cumhurbaşkanı, birazcık iktisadi bilgisi varsa, bu yasayı meclise geri yollar.” dedi.

Bunun yanında dün ivediliği alınan Konut Edindirme (Değişiklik) Yasa Önerisine değinen Barçın, sosyal konutların yapı kooperatifi tarafından yapılması halinde, ilgili kooperatife KTMMOB’ne kayıtlı aktif üyelerin en az yüzde seksenin üye olma koşulunun yüzde 51 olarak değiştirildiğini savundu.

Barçın, kooperatifin yüzde seksen koşulunu karşılamadan sosyal konutlar için temel döktüğünü, yasa önerisinde bunun kabul edildiğini ileri sürdü. Barçın, İçişleri Bakanı Dursun Oğuz’un “Yüzde seksen koşulunu sağlayamazsak hükümeti yerden yere vurun.” ifadeleri olduğunu savundu. 

Barçın, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı personeline ilişkin de konuşarak, yasaya göre aylıkçı er ve erbaş olmak için KKTC vatandaşı olma şartı olduğunu, ancak Türkiye’den 8 uzman çavuşun KKTC kadrolarında görevlendirildiğini ileri sürdü. Barçın, bu sayının 400’e kadar artacağı yönünde duyumları olduğunu  da ifade ederek, KKTC vatandaşlarının istihdamına ve eşitliğe yönelik endişelerini ifade etti.

Milletvekili Barçın,  “KKTC tarihinde ilk dört ayı nakit akışı olarak ekside bitiren tek Maliye Bakanı Özdemir Berova’dır.” ifadelerini kullandı.

– Oğuz

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ise, Milletvekili Barçın’ın ardından söz alarak, konut edinme yasasıyla ilgili değişiklikler hakkında bilgi verdi. 

Beklemelerine rağmen sayının 80’e ulaşmaması üzerine böyle bir değişiklik yapma kararı aldıklarını kaydeden Oğuz, sosyal konutların temelinin ise Müteahhitler Birliği tarafından döküldüğünü belirtti. 

Oğuz, sosyal konutlar için ilgili tespitlerin ve teknik çalışmaların yapıldığını ve artık sürece başlamak istediklerini, ancak yasanın şart koyduğu 80 sayısına ulaşmak için beklemek yerine sayıyı düşürerek yasaya uygun hareket etmek istediklerini ifade etti. 

Konutların fiyatlarını açıklamadıklarını, Kooperatif tarafından verilen rakamın, Maliyet Tespit Komisyonu tarafından değerlendirileceğini ve şeffaf şekilde açıklanacağını kaydetti. 

Farklı bölgelerde yapacakları konutlar hakkında bilgiler veren Oğuz, esas hedeflerinin yasaya uygun olarak vatandaşa hizmet etmek olduğunu belirtti, projelerde herhangi bir sapma olmadığını vurguladı.

Bakan Oğuz, Güzelyurt’ta çalışmaların halka açıklandığı şekilde devam edeceğini bildirdi. 

– Berova

Maliye Bakanı Özdemir Berova da, Birleştirilmiş Şans Oyunları (Değişiklik) Yasası hakkındaki söylemleri eleştirerek, mevcut 34 kusur iznin 14-15 tanesinin CTP döneminde verildiğinin farkında olunmadığını ifade etti. 

Kumarhane izinlerine ilişkin farklı bir algı yaratılmaya çalışıldığını kaydeden Berova, kumarhanelerin tek bir binadan oluşmayacağını, beş yıldızlı tesislerin içerisinde yer alacaklarına dikkat çekti. 

Berova, projesi onaylanmış olan ve ön izin başvurusunda bulunacak tesislere “sınırsızlık” eleştirisine cevap vererek, bu tesislere 650 bin euro’luk harç ücreti, iki katı teminat ücreti, 9 ay içerisinde başlama zorunluluğu ve 5 yılın ardından nihai onay zorunluluğu olduğunu kaydetti. Berova, 5 yıldızlı tesis yapılması için 200 milyon dolarlık da bir yatırıma ihtiyaç olduğunu kaydetti.  Berova, 750 yatak kapasiteli bir otel yapabilmek için de, 40 dönümlük bir arazi ve 300 milyon dolarlık bir yatırıma ihtiyaç olduğunu belirtti.  

Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığındaki istihdamlara ilişkin Milletvekili Barçın’ın ifadelerinin bir iddiadan ibaret olduğunu ifade eden Berova, iddiaya cevap vermeyeceğini, ama konuyu not aldığını dile getirdi.

– Barçın

Bakan Berova’nın ardından yeniden söz alan Barçın, 750 yataklı otellerin yatırım koşullarına ilişkin eleştirilerde bulunmadığını, sadece planlama noktasında açıklama talep ettiklerini vurguladı. Barçın, planlama yapılmadan hareket edildiği takdirde mevcut tesislerin de kapanma riski olduğunu kaydetti.

Sosyal konutlara ilişkin göstermelik bir temel atma töreni yaparak, halka boş vaatlerde bulunulduğunu savunan Barçın, halktan özür dilenmesi talebinde bulundu. Barçın, süreci skandal olarak değerlendirdi. 

Yüzde 80’lik şart konusundaki ifadelerinde Barçın’ın haklı olduğunu kaydeden İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ise, hükümetin sözünü tutacağını, sadece yasaya uygunluk için düzenleme yapıldığını yineledi. 

– İncirli

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Sıla Usar İncirli ise konuşmasında kooperatiflerin sorunlarını ele aldı.

İncirli, Birleştirilmiş Şans Oyunları Yasası’nda onaylanan değişikliklere değinerek, özellikle okullara yakınlık, “sınırsız” otel izinleri ve kumar bağımlılığı konusunda eleştirilerde bulundu. Sorularına yanıt verilmediğini kaydeden İncirli, bazı şeylerin saklandığını savundu.

Birleşmiş Milletler’in 2025 yılını “Kooperatifler Yılı” olarak ilan ettiğini hatırlatan İncirli, hükümetin kooperatifçilikle ilgili yaptığı çalışmalara değindi. 2023 yılında 1. KKTC Kooperatifçilik Çalıştayı’nın yapıldığını, Ocak 2024’te sonuçların açıklandığını ve raporun paylaşılacağın duyurulduğunu, 2025 yılında olunmasına rağmen bu rapora ulaşılamadığını savundu.

Ülkede kadın istihdamının arzu edilen seviyede olmadığını, kadın kooperatifçiliğinin ise yeni yeni canlandığını belirten İncirli, bu kooperatiflerin desteklenmesi gerektiğini ifade etti. İncirli, 8 Mart 2025 tarihinde Başbakan Ünal Üstel’in kadın çalışanlar için yüzde yüz prim desteği duyurduğunu belirterek, ancak uygulamanın başlamadığını iddia etti, neyin beklendiğini sordu.

İncirli, geçen ay içerisinde yayımlanan prim desteğine ilişkin kararnamede kadın kooperatiflerin kapsamın dışında tutulduğunu belirterek bunu sorguladı. Elektrik faturalarının ticari ödenmesi gibi kadın kooperatiflerinin yaşadığı sıkıntıları sıralayan İncirli, kadın kooperatiflerinin kapsama eklenmesinin ve üretim maliyetlerinin düşürülmesinin öneminin altını çizdi. İncirli, “İş işi yapmaya gelince eksiklikler oluyor.” dedi. 

İhracat kadar ülkede iç tüketimin de önemli olduğunu kaydeden İncirli, otellere yerli üretimin tüketilmesi gibi adımların atılması gerektiğini ifade etti, bunun bir sorumluluk olduğunu vurguladı; Erhürman hükümeti döneminde bu rakamın yükseltildiğini kaydetti.

Maliye Bakanı Berova, yerinden söz alarak, KKTC vatandaşı kadın çalışanlara yüzde yüz prim desteği verileceğinin açıklandığına dikkat çekti.  

– Ataoğlu

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ise, Kooperatifçilik Çalıştayı hakkında bilgi vererek, mukayyittin değişmesiyle bazı sorunlar yaşandığını ancak yeni atanan mukayyit ve Çalıştay döneminde görev alan mukayyittin bir araya gelerek çalışmayı tamamlandığını kaydetti. Ataoğlu, raporun ay sonu yayımlanacağını belirtti.

Yerli üretimin otellerde kullanılmasına yönelik bir çalışma başlatıldığını, bunun yanında kadın kooperatifleriyle toplantılar düzenlediklerini ifade eden Ataoğlu,  bu sürecin, ada genelinde geçerli olacak şekilde, kendisinin görevlendirmesiyle 4K Kadın Kooperatifi tarafından yürütüldüğünü dile getirdi. 

Yerinden söz alan CTP Milletvekili Fide Kürşat, Binboğa hakkında son durumu sordu. Ataoğlu, Mali polis, Merkez Bankası ve Kooperatif Merkez Bankası’nın da içerisinde olduğu atanan bir denetleme kurulunun çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti; kapsama Koopsüt ve Zirai Levazımın da kapsam içerisine alındığını kaydetti. Çalışmaların ay sonu tamamlanması için planlandığını, ancak sürecin biraz uzayabileceğini belirten Ataoğlu, sabah bu konuda bir toplantının yapıldığını, konunun yakın takipçisi olduklarını ifade etti. 

Milletvekili İncirli de, yerinden söz alarak, ülke için çok değerli olan Binboğa Kurumu’nun bugünkü durumuna gelinmesinin nasıl fark edilmediğini sorguladı; tedbir almamakla eleştirdi. Eleştiriye yanıt veren Bakan Ataoğlu, tam teşekküllü bir araştırma talep edildiğini ve bu araştırmanın sonuçlarını beklediklerini kaydetti. 

– Gardiyanoğlu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, kadın kooperatiflerine prim desteğinin verileceğini, bunun çalışmalarının yapıldığını kaydetti. 

Gardiyanoğlu, ülkede 840’a yakın kadın girişimcinin primlerden yararlandığını belirterek, bunun yanında Kıbrıs ürünlerinin üretimiyle ilgili eğitimlerini tamamlayan 150 kadının sisteme dahil edildiğini belirtti.

Kadın kooperatifleriyle görüşmeler yaptıklarını, primlerin yıllık değil 5 yıllık olacak şekilde verilmesinin planlandığını dile getiren Gardiyanoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kurslarından mezun olarak üretime başlayan kadınların da bu kooperatiflere dahil edilmesi konusunda  iş birliği içerisinde çalışıldığını dile getirdi. 

Kadın kooperatiflerinın üzerinden prim desteğinin alınmasıyla yatırıma odaklanabileceklerine inanç belirten Gardiyanoğlu, kooperatiflerin gelişmesinin en büyük arzularından biri olduğunu ifade etti; birçok kadının yatırımı olmamasından dolayı mağdur olduğunu ve bunun engellenmeye çalışıldığını vurguladı.

Gardinayoğlu, ülkede beşinci kadın kooperatifinin de kuruluyor olduğuna dikkat çekti, İskele bölgesinde nüfusa göre oranlandığında engelli bireylerin fazla olduğu tespitinde bulunduklarını,  bölgede yakın zamanda 18 yaş üstü rehabilitasyon merkezinin açılacağını ifade etti.

CTP Milletvekili İncirli de, kadın kooperatifçilerle hükümet arasında bir iletişim sıkıntısı olduğu görüşünü paylaşarak, kadın kooperatifleriyle yeniden bir görüşme yapılması talebinde bulundu. Gardiyanoğlu da, bayramdan hemen sonra ilgili görüşmeleri yapacağını kaydetti.

– Özuslu

CTP Lefkoşa Milletvekili Sami Özuslu ise, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın “Ercan Havalimanı’nın Türkiye iç hatlar içine alınmasıyla biletlerin ucuzlayacağı” yönünde yaptığı açıklamasına işaret ederek, bu açıklamayı daha önceki yıllarda da birçok kez yaptığına dikkat çekti. 

Özuslu, benzer açıklamaların 2018 yılından beri Bakan Fikri Ataoğlu tarafından da yapıldığını kaydederek, “Yedi senedir biletler ucuzlaya ucuzlaya bir hal oldu. Millet her gün uçağa biniyor” dedi.  

Ercan Havalimanı’nın siyasi ve teknik olarak Türkiye’nin bir iç hattı olmasının nasıl gerçekleşeceğini soran Özuslu, bunun Türkiye ve KKTC nezdindeki engellerine dikkat çekerek, bu engellere yönelik özellikle mali ve uluslararası kabul konularında soruların asla yanıtlanmadığını savundu. 

Bakan Arıklı’nın postalarda kullanılan “Mersin10Turkey” koduna benzer olarak Ercan Havalimanı’nın “Antalya B” veya “Çukurova B” olarak adlandırılarak uluslararası uçuşlara açılabileceği açıklamasına tepki gösteren Özuslu, bunun Cumhurbaşkanı ve hükümetin diğer yetkilileriyle konuşulup konuşulmadığını sordu. Özuslu, bu konuda bilinmeden konuşulduğunu ileri sürdü.

– Dinçyürek

Milletvekili Sami Özuslu’nun eleştirilerine yanıt veren Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, Ünal Üstel hükümetinin verdiği sözleri tuttuğunu kaydederek, biletlerin ucuzlatılacağı yönündeki sözlerin de yakın zamanda yerine getirileceğinin görüleceğini belirtti.

Dinçyürek, “halka umut vermekle” ilgili eleştirilere tepki göstererek, Eski Cumhurbaşkanlarından CTP Lideri Mehmet Ali Talat ve ardından gelen Akıncı’nın iki tarafı birleştirme vaatleriyle halkların umutlarıyla oynadığını kaydetti. Dinçyürek, şimdi yine federal çözüm diyerek insanların umutlarıyla oynanmaması gerektiğini belirtti.  

– Arıklı 

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da kürsüye çıkarak, Milletvekili Özuslu’nun konuşmasına atıfta bulundu; “Bilmeden konuşuyorsunuz işiniz gücünüz vatandaşın aklını karıştırmak.” dedi.

Gürcistan’ın Batum şehrinin uluslararası uçuşlara, kendinin Ercan için önerdiği modelle açıldığını kaydeden Arıklı, federasyon olmadan çözüm olmayacağı ifadeleriyle çalışmaların sabote edilmeye çalışıldığını kaydetti.

Arıklı, Türkiye Devlet Hava Meydanları İşletmesi’yle görüşmelerde bulunduklarını kaydederek, Ercan’ın uluslararası uçuşlar için gerekli güvenlik tedbirlerinin tamamlaması halinde, onun garantisi altına gireceğini belirtti.

Milletvekili Sami Özoslu, ise yerinden söz alarak, biletlerin nasıl ucuzlayacağı yönünde teknik bir soru sorduğunu kaydetti. Özuslu, neden havayollarıyla biletlerin ucuzlaması yönünde görüşülmediğini sordu.

Bu konuda hava şirketleriyle görüştüğünü ancak ucuzlatmanın sağlanamadığını belirten  Erhan Arıklı, iç hatlara girilmesinin bunun bir yolun olduğunu, ek olarak kendi havayolu şirketinin olmasıyla fiyat düzenlemesi yapılabileceğini belirtti.  Arıklı, “Kıbrıs Türk Hava Yolları’nı bitiren parti olarak bize sataşmayın. Bekleyin.” dedi.

Yerinden söz alan CTP Milletvekili Salahi Şahiner, neden uçuşlara narh konulmadığını sorusu üzerine, Arıklı havayolu şirketlerine narhın Türkiye Ulaştırma Bakanlığı tarafından konulabildiğini kaydetti, ancak iç hatlar kapsamına girildiğini bu uygulamaya dahil olunabileceğini ifade etti.

Arıklı, konunun “egemenlik”le alakası olmadığını vurgulayarak, Batum örneğinde böyle bir sıkıntının yaşanmadığına dikkat çekti. 

– Özuslu 

Yeniden kürsüye çıkan Milletvekili Sami Özuslu, kürsüye çıkan bakanların “federal çözüm”e yönelik söylemlerine dikkat çekerek, bunu eleştirdi.

Özuslu, Kıbrıs sorunuyla ilgili polemik yapılacaksa, yayına çıkıp karşılıklı konuşulabileceğini belirtti.

Özuslu, biletlerin ucuzlamasına yönelik uzmanlarla görüştüğünü ifade ederek, “iç hat kapsamına almak” ve “iç hatlar için uygulanan vergilerin uygulanmasının” başka uygulamalar olduğunu savundu.

Biletlerin ucuzlamasının herkes tarafından istendiğini ancak bunun mantık çerçevesinde yapılması gerektiğini söyleyen Özuslu, “Umut yaratmayın. Yapın ve öyle açıklayın.” dedi.

Tanınmış bir ülke olan Gürcistan’ın Batum şehrinin ve Ercan’ın eşit statüde olmadığını belirten Özuslu, eşit statüde görülüyorsa gidip Azerbaycan yetkililerine neden uçuş yapılmadığının sorulması gerektiğini kaydetti, bunun yapılması halinde ilk alkışlayanın kendisi olacağını söyledi.

Yerinden söz alan Bakan Erhan Arıklı, kendisinin bilerek konuştuğunu vurgulayarak, Azerbaycan’da görevli olarak bulunduğu sırada KKTC’ye uçuşları başlatılmasının sağlandığını ancak ekonomik bulunmadığı için durdurulduğunu kaydetti. Arıklı, bu gibi tecrübelerin yaşandığını belirterek, “Ben bir şey söylüyorsam altı doludur.” dedi. 

Özuslu ise Larnaka Havalimanı’ndan da her yere uçuş olmadığını söyledi; beklentisinin ekonomik ve siyasi akla uygun adımlar atılması olduğunu kaydetti. 

Devamını Oku

Kıbrıs

KTHES, Tıp-İş ve KTAMS yarın Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yapacak

Published

on

By

Kıbrıs Türk Ebeler ve Hemşireler Sendikası (KTHES), Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (Tıp-İş) ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), hükümetin sendikal mücadeleye yasaklayıcı tutum sergilediği gerekçesiyle yarın saat 10.30’da Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yapacağını duyurdu.

KTHES Başkanı İbrahim Özgöçmen üç sendika adına yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığı ve bağlı hastanelerde son zamanlarda yaşanan sıkıntıların, hükümet tarafından getirilen grev yasakları nedeniyle daha da derinleştiğini savundu.  

Özgöçmen açıklamasında, “Bu yasakların ardından idarenin keyfi uygulamaları, mobbing, görevi kötüye kullanma ve çalışanlar üzerinde otoriter güç sergilenmesi, ayrıca keyfi görevlendirmelerle gözdağı verilmesi, sağlık alanının gidişatı için büyük bir endişeye neden olmaktadır.” dedi.

Sendikal mücadeleye yasaklayıcı tutumu kabul etmediklerini belirten Özgöçmen, durumu protesto etmek amacıyla yarın saat 10.30’da Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önünde ortak basın açıklaması yapılacağını kaydetti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Gazimağusa’da ölümle neticelenen iş kazası

Published

on

By

Polis Basın Subaylığı’ndan verilen bilgiye göre bugün saat 16:30 sıralarında, Gazimağusa’da bulunan Çöplük Ayrıştırma Merkezi içerisinde çalışmakta olan Mustafa KAYAKAN (E-48) ile M.Ş.K.(E-49), çöp öğütmede kullanılan ve arızalı olan kompaktör (paletli dozer) aracı tamir ettikleri sırada, tamir edildiğini kontrol etmek amacı ile iş arkadaşları M.M.(E-29)’nin konu aracı çalıştırmasını istemeleri üzerine, M.M’nin araca binerek aracı çalıştırdığı esnada, vitesin takılı olması nedeniyle aracın öne doğru hareket etmesi neticesinde, o esnada aracın alt takım vidalarını sıkmakta olan Mustafa KAYAKAN’ın ağır şekilde yaralanıp olay yerinde yaşamını yitirmesine sebep olmuştur. Yürütülen soruşturma kapsamında M.M. ve M.Ş.K. tutuklanmış olup soruşturma devam etmektedir.

Devamını Oku

Trending

Reklam