Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

İBB’ye yönelik “yolsuzluk” soruşturmasında bazı şüphelilerin hakimlik ifadesine ulaşıldı

Published

on

İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik “yolsuzluk” soruşturması kapsamında nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanan Buğra Gökçe, Serdal Taşkın ve Ali Nuhoğlu ile hakkında adli kontrol kararı verilen Ercan Saatçi’nin hakimlik ifadesi ortaya çıktı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçları ile yine İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” suçundan başlatılan soruşturmalar sürüyor.

Emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edilen bazı şüphelilerin nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki işlemleri tamamlandı.

Bu kapsamda tutuklanan İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe, ifadesinde, suç örgütüne üye olmak ve rüşvet gibi suçlamaları şiddetle reddettiğini, ihalelerin yapıldığı tarihte İBB’de görevli olmadığını belirtti.

İBB’de 2022’nin Haziran ayından 2023 yılının Kasım ayına kadar çalıştığını aktaran Gökçe, daha öncesinde İzmir Büyükşehir Belediyesinde genel sekreterlik yaptığını ifade etti.

Kendilerine bahsedilen ihaleler döneminde İBB’de görevli olmadığını aktaran Gökçe, “Bir suç örgütünün parçası değilim. Bir kamu görevlisi olarak, yasal olarak görevimi yaptım. İzmir’de yapılan bir suç duyurusu üzerine mal varlığım araştırılmış ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Bürokratik bir durum dışında başka bir şey yapmadım ben. Hiçbir menfaatim de olmadı, menfaat sağlamadım.” dedi.

Gökçe, hiçbir şekilde rüşvet almasının söz konusu olmadığını savundu.

Hakkında adli kontrol kararı verilen Ercan Saatçi, hayatında kimseye rüşvet vermediğini iddia etti.

İddiaların mesnetsiz olduğunu öne süren Saatçi, “Şaşkınlıkla buradayım. Büyük bir yanlışlık yapılıyor. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.” ifadelerini kullandı.

Şüpheli Ali Nuhoğlu ise 2 villanın yasal satışında değerinin altında verildiğine ilişkin basında yer alan iddiaların içeriğine ilişkin savunma yaptı.

İlgili cari hesaplar içerisinde 15 milyon lira olarak görünen ödemenin taraflar arasındaki sözleşme içeriğinde görünmediğini öne süren Nuhoğlu, şu an inşaat halinde olan 450 metrekare yeni yapılmış bir villa devrinin kurdan gelen 87 milyon lira farkın hiçbir boyutuyla görülmediğini belirtti.

Nuhoğlu, burasının 40 yıllık kooperatif evleri olduğunu kaydederek, “Maksadımız burada bir aile evi yapmaktı. İmar haklarını kullanabildik. Geriye zaten 150 metrekare kalmıştır. Kendilerine ait bir parsel vardır. Burada yapmadığımız durumda İmamoğlu şirketinden Tuncay Yılmaz’ın ‘Burayı yapacaksanız yapın, bir bedel karşılığında alalım.’ demişlerdir. 31 milyona aldığım 2 villayı, yaklaşık 150 milyona devrettim. Buradaki var olan ilişkiyi, bir şekilde İBB’de yaptığım işlerle alakalı kurguyu anlamıyorum.” dedi.

Şüpheli Serdal Taşkın da 2019-2020 yılları arasında Medya AŞ’de genel müdürlük yaptığını anlatarak, 5 yıldır Erzincan’da çiftçilikle uğraştığını ve kimseyle görüşmediğini savundu.

Soruşturma kapsamında, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edilen bazı şüphelilerin nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki işlemleri tamamlanmıştı.

Hakimlik şüpheliler, Ali İlbak, Adem Tuncay, Ahmet Köksal, Ali Nuhoğlu, Eyüp Subaşı, Kamil Timur Delibaş, Murat Abbas, Mete Sarıaltun, Alper Aydın, Serdal Taşkın, Serkan Öztürk, Mustafa Nihat Sütlaş, Süleyman Atik, Ahmet Çiçek, Yusuf İlbak, Servet Yıldırım, Serdar Haydanlı ve Buğra Gökçe’nin tutuklanmasına hükmetmişti.

Şüpheliler Ahmet Palazoğlu, Alihan Aydın, Ercan Saatçi, Alperen Aydın, Bayram Taşkın, Canan Münüklü, Cemal Ufuk Karakaya, Birsen Şahin ile Vahit Doğan hakkında ise hakimlik “yurt dışı çıkış yasağı” ve “imza şeklinde adli kontrol tedbiri” uygulayarak serbest bırakılmasına karar vermişti.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Kabe’nin örtüsü değiştirildi

Published

on

By

Suudi Arabistan, 1447 Hicri yılın başlamasıyla birlikte Kabe’nin örtüsünü yeniledi.

Suudi Arabistan’daki Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi İşleri Genel Kurumundan yapılan açıklamada, Kabe örtüsünün değiştirilme işleminin dün akşam 154 kişilik uzman bir ekip tarafından gerçekleştirildiği bildirildi.

Yeni çekilen 47 parça ve 1415 kilogramlık örtünün değiştirme işlemi saatler sürdü. Kabe örtüsünün yapılması için yaklaşık 825 kilogram saf ipek, 180 kilogram gümüş ve altın kullanıldı.

Yenisiyle değiştirilen eski örtü ise zemzem suyuyla yıkandıktan sonra müzelerde sergilenmesi için İslam ülkelerine gönderiliyor.

Gümüş ve altın kullanılarak hazırlanan Kabe’nin kuşağında Kur’an-ı Kerim’den ayetler yer alıyor.

Dünyanın en büyük dikiş makinesiyle üretildi
Kabe örtüsü, Mekke’de bulunan Kral Abdulaziz Kisve Kompleksi’nde üretiliyor. Komplekste yaklaşık 200 usta ve idari personel görev yapıyor. Ayrıca burada, uzunluğu 16 metreyi bulan ve bilgisayar destekli çalışan dünyanın en büyük dikiş makinesi de bulunuyor.

Suudi Arabistan, Kabe örtüsünü her yıl Zilhicce ayının 9. günü olan Arefe Günü değiştiriyordu ancak bu uygulama 2022 yılında değiştirilmiş, örtü yenileme işlemi Hicri yılın ilk günü olan 1 Muharrem’e alınmıştı.

TRT

Devamını Oku

Dünya

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında 99 Filistinli hayatını kaybetti

Published

on

By

İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’ne dün düzenlediği saldırılarda 13’ü yardım dağıtım noktalarında olmak üzere en az 99 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu dün sabah saatlerinden bu yana Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerinde saldırılarını sürdürüyor.

Hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gazze kentinin güneyindeki Şucaiyye Mahallesinde bir evin hedef alındığı saldırıda 12 Filistinli hayatını kaybetti, bazılarının durumu kritik çok sayıda kişi yaralandı.

Şucaiyye Mahallesinde bir başka evin bombalanması sonucu 2’si çocuk 5 Filistinli daha yaşamını yitirdi.

Gazze kentinin batısındaki Şatı Mülteci Kampı’nda bir evin hedef alındığı saldırıda 4 çocuk öldü, yaralananlar oldu.

Ayrıca Gazze kentinin batısında sivillerin hedef alındığı hava saldırısında ise 5 Filistinli yaşamını yitirdi, yaralananlar oldu.

Kentin kuzeybatısındaki Kerame bölgesinde evin bombalandığı saldırıda aralarında bir anne ile 2 çocuğunun bulunduğu 5 Filistinli yaşamını yitirdi.

Gazze kentinin orta kesiminde toplanan Filistinli sivillerin hedef alındığı saldırıda 2 kişi öldü.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Nezle beldesine düzenlediği saldırıda 3 Filistinli yaşamını yitirdi. Enkaz altında hala kayıpların olduğu belirtiliyor.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin orta kesiminde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı’nın kuzeyinde bir eve düzenlediği hava saldırısında 6, Deyr Belah’ta bir evi hedef aldığı saldırıda da 4 kişi hayatını kaybetti.

Refah ve Han Yunus’ta yardım bekleyen Filistinliler öldürüldü
İsrail ordusunun Gazze Vadisi bölgesinin güneyindeki Salahaddin Caddesi’nde yardım bekleyenleri hedef aldığı saldırıda 7 Filistinli yaşamını yitirdi, 2’si ağır 18 kişi yaralandı.

İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinin batısında yine yardım bekleyenleri hedef aldığı saldırıda 3 Filistinli hayatını kaybetti.

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinin çeşitli bölgelerinde İsrail saldırılarında 2’si yardım bekleyenler olmak üzere 5 Filistinli yaşamını yitirdi.

Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerinde son birkaç saatte yaşanan saldırılarda da 38 Filistinli hayatını kaybetti.

“Ölüm tuzakları”
İsrail, 27 Mayıs’tan bu yana Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD-İsrail güdümlü “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nı devreye sokarak sözde yardım dağıtımı gerçekleştiriyor.

Ancak bu yapı, BM tarafından tanınmıyor ve Filistinli gruplarca reddediliyor. Hamas, bu sistemi “ölüm tuzakları” olarak nitelendiriyor.

İsrail, 2 Mart’tan bu yana Gazze Şeridi’ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce tırın geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan geçişine izin veriliyor.

Oysa Gazze’nin günlük en az 500 yardım tırına ihtiyacı bulunuyor.

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de, yoğun bombardıman, aç bırakma, zorla yerinden etme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani felaket yaşanıyor.

Uluslararası kamuoyunun ve Uluslararası Adalet Divanı’nın ateşkes çağrılarına rağmen İsrail’in soykırım boyutuna varan saldırıları aralıksız sürüyor.

İsrail ordusunun Gazze’de, ABD ve İsrail güdümündeki “Gazze İnsani Yardım Vakfı” kanalıyla kurulan sözde insani yardım dağıtım merkezlerine düzenlediği saldırılarda 27 Mayıs’tan bu yana 549 Filistinli hayatını kaybetti, 4 bin 66 kişi ise yaralandı.

Devamını Oku

Dünya

Trump:Gelecek hafta İran’la görüşeceğiz

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, NATO savunma harcaması hedefiyle yılda 1 trilyon dolardan fazla artış olacağını söyledi.

Hollanda’nın Lahey kentinde yapılan NATO Zirvesi’ne ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’yla katılan Trump, NATO ülkelerinin “hemen hemen hepsinin” çok hızlı bir şekilde yüzde 5’e ulaşma planlarını hızlandırdığını belirtti.

“(NATO bütçe hedefiyle) Yılda 1 trilyon dolardan fazla artış olacak.” ifadesini kullanan Trump, NATO savunma bütçesinde ABD’nin payının diğer müttefiklere göre daha fazla olduğunu, bunu da “haksızlık” olarak değerlendirdiğini ifade etti.

Trump, planlanan artışın ülkesi, için oldukça “önemli bir kazanç” olacağını vurguladı.

İran’ın uranyumu taşıdığı iddiasına dair nükleer materyallerin hala tesislerde olduğunu düşündüğünü belirten Trump, “O kadar sert ve hızlı vurduğumuzu düşünüyoruz ki dışarı taşıyamadılar.” dedi.

– “(Saldırılar) İran’ın nükleer silah geliştirme kabiliyetini uzun yıllar geriye attı”

ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine saldırısını değerlendiren Trump, “(Savaşın) Bittiğini düşünüyoruz. Artık birbirlerine saldıracaklarını sanmıyorum.” ifadesini kullandı.

Trump, söz konusu saldırının “çok başarılı” olduğunu belirterek, “Dünyada başka hiçbir ordu yapamazdı.” dedi.

15 yıldır İran’ın nükleer silahlara sahip olamayacağını söylediğini vurgulayan Trump, “Yalnızca İran’ın nükleer tehdidini bitirmedik, ayrıca ABD’nin caydırıcılığının ciddiyetini hatırlatmış olduk.” ifadesini kullandı.

İsrail Atom Enerjisi Komisyonu’ndan mektup aldığını belirten Trump, “(Saldırıların) İran’ın nükleer silah geliştirme kabiliyetini uzun yıllar geriye attığını değerlendiriyoruz. İran nükleer malzemeye erişemezse bu devam edebilir.” diye konuştu.

– “Fed Başkanı’nın zeka seviyesi yaptığı iş için düşük”

Trump, ülkede enflasyon olmadığını savunarak, “Harika bir ekonomiye sahibiz, gümrük tarifelerinden milyarlarca dolar kazanıyoruz.” dedi.

Gümrük tarifesi ödemek istemeyenlerin fabrikalar inşa ettiğini vurgulayan Trump, gelen yatırımların ülke tarihinde görülmemiş olduğunu kaydetti.

Trump, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’a da eleştirilerini yineleyerek “Zeka olarak ortalama bir insan. Zeka seviyesinin yaptığı iş için düşük olduğunu söyleyebilirim.” ifadesini kullandı.

Powell hakkında eleştirilerini sürdüren Trump, “Çok aptal bir insan olduğunu düşünüyorum.” dedi.

– “Ukrayna’daki savaş diğer savaşlardan daha zor”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kendisini İran konusunda yardımcı olmak için aradığını dile getiren Trump, kendisinin de Putin’e, Rusya-Ukrayna Savaşı’nı sona erdirmek konusunda yardımcı olabileceğini söylediğini aktardı.

Trump, “Ukrayna’daki savaş diğer savaşlardan daha zor. Putin çok zor ve (Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir) Zelenskiy ile de bazı sorunlarım oldu.” diye konuştu.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nı bitirmek için pek çok lider ve üst düzey yetkiliyle görüşmelerde bulunduğunun altını çizen Trump, “(Savaşı) Bitirmek için harika bir zaman. Putin’le konuşacağım, bakalım bitirebilecek miyiz?” ifadesini kullandı.

– ⁠”Dünyanın en iyi askeri teçhizatına sahibiz”

Trump, NATO ülkelerinin savunma bütçesindeki artışını “Avrupa ve Batı medeniyeti için büyük bir zafer” olarak değerlendirerek “Yıllar boyunca önceki yönetimler, müttefiklerin çoğunu yüzde 2’lik savunma harcaması hedefini karşılamaya ikna edemedi. Buraya ilk geldiğimde sadece dört ülkenin bu hedefe ulaştığını hatırlıyorum. Polonya bunlardan biriydi. Birkaç ülke daha vardı ama çoğu bu seviyeye ulaşmamıştı.” dedi.

Avrupa’nın güvenliği konusunda daha fazla sorumluluk üstlenmesinin Rusya ile Ukrayna arasındaki gibi savaşların önlenmesine yardımcı olacağını belirten Trump, “Ben başkanken böyle bir şey yaşanmazdı, bunu bin kere söyledim. Gerçekten de yaşanmadı, akıllarına bile gelmedi.” diye konuştu.

Trump, söz konusu bütçe artışlarının teçhizat için harcanması gerektiğini kaydederek “Umarım bu teçhizatın üretimi ABD’de yapılır, çünkü biz dünyanın en iyi askeri teçhizatına sahibiz.” ifadesini kullandı.

İran’ın Katar’daki ABD üssüne yaptığı saldırıya işaret eden Trump, “Geçenlerde bize 14 füze atıldı, siz de gördünüz. Ama çok naziklerdi, bizi önceden uyardılar. ‘Füzeleri atacağız, saat 1 uygun mu?’ diye sordular. Biz de ‘Tamam’ dedik.” şeklinde konuştu.

Ukrayna’daki durumun savunma sanayisi altyapısının yeniden inşasının aciliyetini gözler önüne serdiğini vurgulayan Trump, “En iyi ekipmana, en iyi nükleer kapasiteye ve genel olarak dünyanın en iyi askeri teknolojisine sahibiz.” dedi.

Trump, özellikle denizaltı filosunun övgüyü hak ettiğini ifade ederek “Bu denizaltılarla yüzlerce mil uzaktan hedefleri vurduk. Gerçekten muazzam bir teknoloji. Dünyanın en gelişmiş denizaltı filosuna sahibiz. Diğer ülkeler bizim denizaltı teknolojimizin en az 20 yıl gerisinde.” değerlendirmesinde bulundu.

– ABD’nin İran’daki nükleer tesislere yönelik saldırısı

Başkan Trump, ABD’nin İran’a düzenlediği saldırıların tesisin kritik altyapısını imha ettiğini ve zenginleştirme tesisini tamamen işlevsiz hale getirdiğini belirtti.

Söz konusu saldırıların İran’ın nükleer silah geliştirme kabiliyetini uzun yıllar geriye attığını değerlendirdiklerini söyleyen Trump, “Bu başarı, İran nükleer materyallere erişemediği sürece süresiz olarak devam edebilir, ki edemeyecek.” dedi.

Trump, ayrıca ABD’nin İran’daki nükleer tesislere yönelik saldırılarının İran ile İsrail arasındaki savaşı sona erdirdiğini savundu.

İran ve İsrail’in saldırılardan sonra “oldukça bitkin ve yorgun” olduğunu dile getiren Trump, “Çok sert, acımasız ve şiddetli şekilde savaştılar. Her iki taraf da evlerine dönmekten ve çatışmaları bitirmekten memnun kaldı.” ifadelerini kullandı.

Ateşkesi duyurduğu gün İsrail’in uçaklarını İran’a karşı havalandırdığına işaret eden Trump, ateşkes ihlalini önlemek için İsrail’e uçaklarını geri getirmelerini söylediğini kaydetti.

Trump, “(İran-İsrail arasındaki) Savaş, uçaklarla (İran’daki) çeşitli nükleer tesisleri vurduğumuzda sona erdi.” diye konuştu.

İran’daki nükleer tesislerin, B-2 bombardıman uçaklarıyla “çok sert ve hızlı” vurulduğunu, bundan ötürü taşıması oldukça zahmetli olan uranyumu tesisten dışarı çıkaracak vakit bulamadıklarını savunan Trump, İran’ın tekrardan nükleer zenginleştirme faaliyetlerine döneceğini sanmadığını vurguladı.

Trump, “Gelecek hafta İran’la görüşeceğiz. Belki bir anlaşma imzalarız, bilemiyorum. Bence o kadar da gerekli değil.” dedi.

– Trump, CNN ve New York Times gibi medya kuruluşlarını “yalan haber yaymakla” itham etti

ABD’nin İran’daki nükleer tesislere yaptığı saldırıları sorgulayan haberler yayınladığı için CNN ve New York Times gibi medya kuruluşlarını “yalan haber yaymakla” itham eden Trump, “Bunların hiçbirinin artık güvenilirliği kalmadı. Göreve başladığımda medyaya güven yüzde 94’tü, şimdi yüzde 16. Ve bununla gurur duyuyorum, çünkü gerçeği ortaya çıkardım.” ifadelerini kullandı.

Söz konusu haberlerde saldırının etkisinin sorgulandığını ifade eden Trump, sözlerine şöyle devam etti:

“Gerçekten kötü müydü?’ diye soruyorlardı. Evet, gerçekten çok kötüydü. Tam anlamıyla yok edildi. Tünellere dahi girilemiyor artık. Her şey çöktü, tam bir felaket. Ve bence bütün nükleer malzeme de oradaydı çünkü bu malzemeleri oradan taşımak çok zor. Biz bu işi çok hızlı şekilde yaptık. Onlar bizim geleceğimizi duyduklarında artık hareket edemezlerdi. Taşımak da çok tehlikeli, neredeyse imkansız.”

– ⁠İspanya’ya sert çıkış

Savunma harcamaları konusunda yüzde 2’de kalmak isteyen tek ülkenin İspanya olduğuna işaret eden Trump, bu durumu “berbat” olarak niteledi.

Trump, İspanya’nın ekonomisinin “çok iyi” durumda olduğunu kaydederek, kötü bir şey olmasıyla bu durumun tersine dönebileceği yorumunu yaptı.

İspanya’yla ticaret anlaşması yapılacağını aktaran Trump, böylece İspanya’nın “iki katını” ödeyeceğini savundu.

Devamını Oku

Trending

Reklam