Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar ve eşi Sibel Tatar, UBP Gazimağusa İlçe Örgütü’nün iftar yemeğine katıldı

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa İlçe Örgütü tarafından düzenlenen iftar yemeğine katıldı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Tatar, iftar sonrası yaptığı konuşmada, iftar sofrasını paylaşmanın mutluluğunu yaşadığını ifade etti. İftar yemeğinde birlik, beraberlik ve KKTC sevgisini gördüğünü belirten Tatar, katılımcılara ve konuşmacılara teşekkür etti.

Yıllarca federasyon görüşen ancak üzerindeki ambargolar kaldırılmayan Kıbrıs Türkü’nün iyi niyetine rağmen her zaman Rum tarafının istediğinin olduğuna işaret eden Tatar, Cumhurbaşkanı seçildikten sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteğiyle iki devletli çözüm siyasetini yürüttüklerini ifade etti.

Cenevre’de gerçekleşen genişletilmiş gayriresmi Kıbrıs toplantısına değinen Tatar, “Federasyon defteri kapanmıştır. Bir antlaşma olacaksa KKTC antlaşmanın bir parçası olacaktır. Cenevre’de Rum’a karşı dik durduk. İş birliği yapılmasını önerdik. Türkiye Cumhuriyeti siyasetimize tam destek verdi.” ifadelerini kullandı.

– “Kıbrıs Türkü devletinden asla vazgeçmeyecek”

Kıbrıs Türkü’nün devletinden asla vazgeçmeyeceğini anlatan Tatar, “Birlik ve beraberlikten vazgeçip kazanımlarımızı karşı tarafa terk etmeyeceğiz. Ekonomiyi, sosyal yapımızı, alt ve üst yapıyı güçlendireceğiz.” dedi.

Pandemi ve 6 Şubat Depremi’nin olumsuz etkilerinin geride kaldığını belirten Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu dönemde Kıbrıs Türkü’ne desteğini sürdürdüğünü kaydetti.

Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle altyapı yatırımlarının devam edeceğini vurguladı. Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan 21 milyar Türk Liralık İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolü’nün ülkenin ekonomik koşullarına göre küçümsenmeyecek bir rakam olduğunu ifade etti.

Sürdürülen siyasetin doğru olduğunu; turizm, yükseköğrenim, tarım, sanayi, inşaat ve Ar-Ge çalışmalarında gelişmeler yaşandığını belirten Tatar, “Devletimize inandık. ‘Çözüm olmazsa, ekonomi olmaz’ diyenlere karşı ekonomiyi ve devleti ileriye götürdük.” diye konuştu.

Türk Devletler Teşkilatı’nda KKTC bayrağı ve kimliğiyle toplantılara katılım gösterildiğini ve kazanımlar elde edildiğini dile getiren Tatar, dünyanın birçok yerinde gerek KKTC gerekse Türkiye Cumhuriyeti’nin temsilcilerinin devleti tanıtmak için mücadele verdiğini ve yeni siyaseti anlattığını kaydetti.

– “Liyakata ve fırsat eşitliğine önem verilerek gençlere istihdam sağlanıyor”

Ülkede ekonominin büyümeye devam ettiğini ve yabancı çalışan sayısının arttığını ifade eden Tatar, liyakata ve fırsat eşitliğine önem vererek, devletin gençlere istihdam sağladığını vurguladı.

Geleceğe umutla bakmanın önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Çözüm olmasa da burada bir devlet var. Doğu Akdeniz’deki gelişmelere bağlı olarak devletimizin statüsü yükseldi. Çalışmadan başarıya ulaşmak mümkün değil, devletimizin başarısı için birlikte çalışmalıyız.” dedi.

Tatar, Türkiye Cumhuriyeti ile yürütülen yeni siyasetten geri adım atılmayacağını sözlerine ekledi.

– Üstel: “Cumhurbaşkanlığı seçimi KKTC’nin beka seçimidir”

Başbakan Ünal Üstel de konuşmasında Tatar’ın, Cenevre’de yeni siyasetle vizyonunu masaya getirdiğini belirterek, “Cumhurbaşkanı Tatar, 2020 yılından beri ortaya koyduğumuz egemen eşitlik ve uluslararası eşit statümüzün tescilini ortaya koydu. İşbirliği yapılmasını önerdi. Federasyon yerine iki devletli çözüm siyaseti görüşeceğimizi kayıtlara geçirdi.” dedi.

Tatar’ın başbakan ve cumhurbaşkanı olduğu dönemde gündeme getirdiği konuların İktisadi ve Mali İş Birliği Protokolü’ne konulduğunu anlatan Üstel, Cumhurbaşkanı Tatar ile birlikte temel atılımı ve açılışların yapılacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin KKTC’nin beka seçimi olduğunu belirten Üstel, Cumhurbaşkanlığı seçiminde partililere Ersin Tatar’a destek çağrısında bulundu.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Gardiyanlar Birliği’nden cezaevlerindeki kadroların doldurulması çağrısı

Published

on

By

Kıbrıs Türk Gardiyanlar Birliği, cezaevlerinde personel eksikliğinden kaynaklı yaşanan sıkıntılara dikkat çekerek, bir an önce kadroların doldurulması çağrısında bulundu.

Birlik Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, Merkezi Cezaevi Müdürlüğü’nün özellikle ilk atama kadrolarına ilişkin defalarca münhal ve doldurulma talebi olmasına rağmen sürecin Başbakanlığın yetkisinde olan personel istihdam onayının bir adım ötesine geçemediği savunuldu.

Söz konusu istihdamların 2022 yılında Lefkoşa Sanayi Bölgesi Cezaevi binasından Haspolat Kirli Sanayi Bölgesi Cezaevi Yerleşkesi’ne taşınma süreci gerçekleşmeden önce yapılması gerektiği belirtilen açıklamada, “Artık bıçak kemiğe dayanmamış, kemiği kesmeye başlamıştır.” denildi.

Açıklamada, merkezinde insan olan ve verilen hizmetin kesintisiz olarak devam ettiği cezaevlerinde, en küçük hatanın ve hizmet noksanlığının geri dönülemez sonuçlar doğurmasına yol açabilme olasılığı olduğu, sağlık, güvenlik ve teknik hizmetlerin devamının elzem olduğunun göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekildi.

Buna ek olarak, kapasitesinin artırılmış olmasına rağmen, yeni Cezaevi’nin tüm bireyleri barındırmaya yeterli olmamasından dolayı devre dışı bırakılması planlanan Lefkoşa Sanayi Bölgesi Cezaevi binasının kullanılmaya devam edildiği anımsatılan açıklamada, istihdamların sadece yeni Cezaevi için yapılması planlanırken, şimdi mevcut personelin sayısız ödünlerle iki yerde de sorumluluklarını yerine getirdiği belirtildi.

Cezaevlerinin görevleri arasında mahkûm ve tutukluları ıslah etme, edindiği kötü alışkanlıklardan uzaklaştırma, toplumda yeniden yer bulmalarını sağlama, meslek sahibi yapma, topluma yararlı bireyler şeklinde yaşamlarını idame etmelerini sağlama gibi konular olduğu hatırlatılan açıklamada, mevcut personelle bireylerin sadece toplumdan ayrıştırma ve izole edilme görevlerinin yerine getirilebildiği ifade edildi.

Açıklamada, talep edilen istihdamların özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimleri kaynaklı seçim yasaklarının yürürlüğe girmesinden önce yapılması ve 2025 yılı sonuna kadar tüm eksik kadroların doldurulmasının elzem olduğu vurgulandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Gazimağusa Belediye Başkanı Uluçay, cezaevi sonrası yaşam projesinin yürütücüleriyle görüştü

Published

on

By

Gazimağusa Belediye Başkanı Süleyman Uluçay, cezaevinden tahliye edilen bireylerin topluma yeniden kazandırılması projesinin yetkililerini kabul etti.

Gazimağusa Belediyesinden verilen bilgiye göre, kabulde, “Cezaevi Sonrası Yaşam: İstihdama Özel Bakış” projesinin koordinatörü Barış Alibeyoğlu, İletişim ve Proje Asistanı İrem İlksoy, Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi Başkanı Aslı Murat yer aldı.

Görüşmede Uluçay’a projenin amacı, hedefleri ve yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verildi. Projenin, cezaevinden tahliye edilen bireylerin topluma yeniden kazandırılması ve istihdama katılımlarının artırılması hedefi taşıdığı anlatıldı; yerel yönetimlerin bu süreçte üstlenebileceği rol hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.

Avrupa Birliği tarafından Kıbrıs Türk toplumuna yönelik AB Yardım Programı kapsamında finanse edilen Proje Kıbrıs Türk Barolar Birliği ile İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği işbirliğiyle yürütülüyor.

Başkan Uluçay, görüşmede, ziyaretten duyduğu memnuniyeti, Proje kapsamında oluşturulacak iş birliğinin önemini ve bu iş birliğinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar:Kıbrıs’ta iki devlet gerçeği, statükoyu sürdürme senaryolarına boyun eğmez

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yunanistan Cumhurbaşkanı Konstantinos Tasulas’ın Güney Kıbrıs’ta yaptığı açıklamalarla ilgili bir yazılı bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Adada artık değiştirilemez bir gerçek vardır: İki ayrı devlet. Kıbrıs Türk Halkının özden gelen hakları, egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü teyit edilmelidir. KKTC’nin varlığı, bu hakların sahadaki somut karşılığıdır.

Yunanistan Cumhurbaşkanı Konstantinos Tasulas’ın Güney Kıbrıs’ta yaptığı açıklamalar, Kıbrıs’taki iki Devlet gerçeğini perdeleme ve statükoyu sürdürme senaryosunun bir parçasıdır. Ancak bu senaryo zemininde sahnelenenler, Kıbrıs Türk Halkının iradesini ve haklı mücadelesini gölgeleyemez.

Kıbrıs’ta iki ayrı Devlet vardır. Bu, sahadaki fiili durumun inkar edilemez sonucudur. Kıbrıs Türk Halkı, kendi geleceğini belirleme hakkını kullanmış ve KKTC çatısı altında iradesini ortaya koymuştur. Bu irade, pazarlık konusu edilemez.

Asıl işgalci Rum tarafıdır. 1963’te Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gasp eden, Kıbrıs Türk Halkını ortaklık devletinden silah zoruyla atan ve 1974’te Yunan faşist darbesiyle adayı ilhak etmeye çalışanlar, bugün “işgal” söylemiyle gerçeği saptırma çabasındadır. Kıbrıs Türk Halkına yönelik izolasyon, ekonomik ambargolar ve siyasi baskılar, yıllardır sürdürülen sistematik hak ihlalleridir. Bu hak gasplarını örtme çabası ne hukuku ne de vicdanları tatmin eder.

Müzakereler ancak Kıbrıs Türk Halkının eşit uluslararası statüsünün ve egemen eşitliğinin teyidi zemininde başlayabilir. Bu zeminin dışında önerilecek her formül, on yıllardır olduğu gibi Rum tarafının statükoyu sürdürme senaryosuna hizmet etmekten öteye geçmeyecektir.

Kıbrıs Türk Halkı, iradesini devletinden yana koymuşken, geçmişin dayatmalarıyla kurgulanan statüko senaryolarına boyun eğmeyecektir. KKTC’nin varlığı, adadaki yeni denklemde belirleyici ve kalıcıdır.”

Devamını Oku

Trending

Reklam