Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

UBP Parti Meclisi’nden hükümete destek

Published

on

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Parti Meclisi, hükümetin, bilime, evrensel değerlere, anayasal haklara ve toplumun hassasiyetlerine göz önünde bulundurup, sağduyuyla hareket ederek kararlar üretmesine destek verdiklerini açıkladı.

UBP Parti Meclisi’nin açıklaması şöyle:

“Son günlerde, Kıbrıs Türk Halkı’nın tarihi boyunca çatışma alanı olmamış konular, belirli çevrelerin ortaya koyduğu tavır ve söylemler yüzünden toplumu germeye ve ayrıştırmaya başlamıştır. Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi olarak bu konularla ilgili düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaşmayı halkımıza karşı bir sorumluluk olarak görüyoruz. Tüzüğümüzün de açıkça ifade ettiği gibi Ulusal Birlik Partisi, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini savunan; yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini gözeten; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası ile büyük önder Atatürk’ün ilke ve devrimlerinin ışığında, sınıfsız ve ayrıcalıksız bir toplum yaratılması için çalışan; hukukun üstünlüğü, sosyal adalet ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlı, Kıbrıs Türk halkının, Türk ulusunun ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğinden hareketle tarih, kültür, dil ve din mirasını paylaştığımız Türkiye Cumhuriyeti devletiyle sevgi ve saygıya dayalı ilişkileri daha da ileriye taşımak için çalışan bir partidir.

Partimizi kuran ve iktidardan iktidara taşıyan Kıbrıs Türk halkı evrensel insan haklarına saygı duyan, çağdaş, laik, yaşam tarzını benimsemiş; Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, düşünce ve ifade özgürlüğünü sonuna kadar kullanan ve savunan, yüzyıllardır, farklı kültürlere, dillere ve dinlere sahip insanlarla bir arada yaşamayı başarmış bir halktır. Kıbrıs Türk halkının, ülkemizde yaşayan herhangi bir ırka, dile ve dine mensup insanlarla hiçbir sorunu yoktur, olmayacaktır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası’nın 1. Maddesi ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, demokrasi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan laik bir cumhuriyettir’ derken, Anayasa’nın 23. Maddesi, ‘Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat özgürlüğüne sahiptir’i ortaya koymaktadır.

Milletvekili yemini, hukukun üstünlüğünü, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti anlayışını, Atatürk ilkelerine bağlığı ve her yurttaşın insan haklarından ve temel hak ve özgürlüklerden yararlanması ülküsünü savunmamızı emretmektedir.

Görüldüğü üzere, Anayasamız, yasalarımız ve ilkelerimiz hem laikliği, hem de düşünce özgürlüğünü birbirinden ayrılmaz parçalar olarak görmektedir.

Bu nedenle, KKTC’de, herhangi bir zümrenin, ideolojinin, diğer insanlara, yaşam formu veya yaşam tarzı dayatma hakkı yoktur. Hiç kimse, hiçbir grup, hiçbir sivil toplum örgütü veya siyasal örgüt, kendini devletin yerine koyarak ve devlete ait yetkileri kullanarak ülkede yaşayan insanların yaşam şekillerine, düşünce özgürlüklerine kısıtlama getiremez. Çoğulcu demokrasi, azınlığın düşüncelerini yok saymak, onları görmezden gelme hatta onları yok etme adına asla kullanılamaz.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Atatürkçülük ve laiklik kavramı kumdan kale değildir ve yıkılmazdır. Kıbrıs Türk halkı bunu yüzlerce yıldır ispatlamıştır. Kıbrıs Türk halkı bu topraklara ayak bastığı günden bugüne diline, dinine, kökenine, örf, adet ve geleneklerine sahip çıkarak bunları günümüze kadar taşımıştır. Kim olursa olsun, hiç kimsenin, Kıbrıs Türk halkının Türklüğünü, Müslümanlığını sorgulamasına, aşağılamasına, yurttaşlarımızı kendi yurdundan dahi kovma hadsizliğini göstermesine izin vermeyiz.

Diğer yandan kimsenin, halkımızın dini inançlarına, kimliğine, yaşam tarzına, gericilik, yobazlık aşağılaması yapmasını da doğru bulmayız. Yıllardır bu adada kardeşçe yaşayan Kıbrıs Türk halkını kutuplaştırma girişimlerini ise halkımıza açık bir saldırı sayarız.

Ortada, bilinçli şekilde yaratılmış, suni bir sorunun olduğu aşikardır. Bu sorunu hükümetimiz yaratmamıştır ama çözecek olan hükümetimizdir. Bu noktada, hükümetimizin, bilime, evrensel değerlere, anayasal haklara ve toplumun hassasiyetlerine göre konuları ele alıp sağduyu ile hareket ederek kararlar üretmesine destek veriyoruz.

Bilinmelidir ki, çağdaş demokrasilerde devletin görevi, inançları bastırmak değil, tam tersine özgürlükleri güvence altına almaktır. Dünyadaki çağdaş eğitim anlayışı öğrencilerin kimliklerini bastırmalarını değil, özgürce geliştirmelerini hedeflemektedir. Gençlerin kimliklerini özgürce ifade etmesinin engellenmesi, bireylerin aidiyet duygusunu zedeleyici bir tavırdır.
Kendini ifade etmek isteyen gençleri yasaklayan bir ortam, kapsayıcılığa değil dışlayıcılığa hizmet eder. Yasalarımız 15 yaşına kadar eğitimi zorunlu kılmaktadır. Dolayısı ile bir bireyin eğitim hakkını her ne gerekçe ile olursa olsun ortadan kaldırmak en temel anayasal hakkın ihlali demektir.

Hükümetimiz, bu sürecin başladığı günden bugüne yapıcı demeçler verdi. Kimseleri ötekileştirmedi. Herkese eşit mesafede durdu. Başbakanımız, tüm parti başkanlarıyla bir araya geldi, sendikalarla bir araya geldi. Gerginliği düşürmek, kutuplaşmayı önlemek ve ortak bir akılda buluşmak adına iyi niyetle süreci ele aldı almaya devam ediyor.

Sayın Parti Genel Başkanımız ve Başbakanımız Ünal Üstel, bilinçli bir şekilde yaratılmış bu sorunu, toplumu bölmeden, kutuplaştırmadan, tüm görüş ve düşüncelere eşit mesafede kalarak çözme gayretini, sürdürüyor. Başbakanımızın ve partimizin duruşu açıktır. Herhangi bir tarafın herhangi bir tarafa yaşam biçimini dayatmasına müsaade etmeyeceğiz.

İnsan haklarını, düşünce özgürlüğünü, laikliği, Atatürk ilke ve inkılaplarını, din ve vicdan özgürlüğünü eşit şekilde önceleyerek bu sorunu bitireceğiz”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Ziya Öztürkler’den Hayriye Cengiz Gökeri için taziye mesajı

Published

on

By

Kayıp şehit milletvekili Cengiz Ratip’in eşi Hayriye Cengiz Ratip Gökeri hayatını kaybetti.

Gökeri’nin cenazesi yarın Güzelyurt Fatih Camii’nde kılınacak öğle namazına mütaakip Yuvacık Kabristanlığına defnedilecek.

-Öztürkler’den başsağlığı.

Cumhuriyet Meclisi’nden verilen bilgiye göre, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Gökeri’nin hayatını kaybetmesi nedeniyle sosyal medya hesabından başsağlığı dileklerini iletti.

Öztürkler, şunları kaydetti:

“Şehit Milletvekilimiz Cengiz Ratip’in kıymetli eşi Hayriye Cengiz Ratip Gökeri’yi kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyorum. Bir diğer üzüntüm ise yıllardır yaptığımız bütün çağrılara rağmen Şehit Milletvekilimizin naaşına ulaşamamız ve Hayriye Hanım’ın da eşinin kalıntılarına ulaşamadan bu dünyaya veda etmesidir. Merhumeye Allah’tan rahmet, yaslı ailesi ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar, TMT mensubu Gazi Nuri Piro’yu tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Özgürlük Mücadelesi Lideri merhum Dr Fazıl Küçük ile Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Raif Denktaş’ın uzun yıllar korumalığını yapan ve Türk Mukavemet Teşkilatı’nda (TMT) görevler üstlenen Kıbrıs Gazisi Nuri Piro’yu tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre, Tatar, ziyarette Maliye Bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanlığında geçtiğimiz gün düzenlenen törene katılamayan Nuri Piro’ya ‘Gazilik Beratı’ ve ‘Gazilik Kartı’ takdim etti.

Tatar, ziyarette yaptığı konuşmada Nuri Piro’nun milli mücadele yıllarında ve sonrasında önemli görevler üstlendiğini söyledi.

Hastanede tedavi gören Nuri Piro’yu ziyaretinin 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’na denk geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, kendisine geçmiş olsun dileklerinde bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC eski Başbakan ve Meclis Başkanlarından Hakkı Atun’u evinde ziyaret etti

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, eski Başbakan ve Meclis Başkanı Hakkı Atun’u evinde ziyaret ederek Kıbrıs konusunda yaşanan son gelişmeler ve iki devlet siyaseti üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Hakkı Atun’un görüş ve değerlendirmelerinin çok önemli olduğunu ifade ederek, “Bugün izlediğimiz siyaset sizlerden aldığımız bayrağın, Kurucu  Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın devlete ve egemenliğimize sahip çıkılması yönündeki vasiyetinin devamıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, iki devlet siyasetinin halk arasında yer bulduğunu belirterek, yıllardır süren ortaklık temelinde bir anlaşmaya ilişkin görüşmelerin sonuçsuz kaldığını anımsattı.

Dünyadaki dengelerin artık değiştiği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgedeki hak ve milli çıkarları göz önünde bulundurulduğunda iki devlet siyasetinin çok daha önemli bir noktaya geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, toplumdan topluma değil, devletten devlete bir anlaşma olması gerektiğini söyledi.

Federasyon temelinde bir anlaşma modelinin içerdiği tehlikelere işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, zamanla sıfır garanti ve sıfır asker hedefini barındıran federasyon temelli bir ortaklıkta çoğunluğun azınlığa hükmettiği bir zeminle Girit misali Kıbrıs Adası’nda da Kıbrıs Türklerinin sonunun geleceğini söyledi.

Ortaya konulan iki devlet siyasetinin arkasında Türkiye Cumhuriyeti’nin de büyük desteğinin olmasının son derece önemli olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Hakkı Atun’a iki devlet siyasetine ilişkin desteği ve ortaya koyduğu görüşler dolayısıyla teşekkür etti.

Hakkı Atun da, Kıbrıs Türklerinin Gazze’de olduğu gibi bertaraf edilmesini isteyen zihniyetin sürdüğüne işaret ederek, “Bu zihniyet ile anlaşabilmek artık hayaldir. İki devlet siyasetine sarılmaktan başka bir yol yoktur ve Türkiye’nin bu konuda Cumhurbaşkanımızı inançlı bir biçimde desteklemesi, aynı paralelde olması ve ‘aynı yoldayız’ demesi bizim için büyük bir şanstır” dedi.

Stratejik yönden Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye’nin ‘olmazsa olmazı’ olduğunu belirten Atun, karşılıklı olarak KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti’nin birbirine sahip çıkmasının önemini vurguladı. 

Atun, devletimize inanarak sahip çıkan Cumhurbaşkanı Tatar’ın doğru yolda olduğunun altını çizdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam