Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yılmaz : Koşullar ne olursa olsun KKTC’nin yanında olacağız, Kıbrıs Türk halkıyla omuz omuza yürümeye devam edeceğiz

Published

on

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bugün olduğu gibi gelecekte de koşullar ne olursa olsun, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olacaklarını, Kıbrıs Türk halkıyla omuz omuza yürümeye devam edeceklerini kaydetti.

Yılmaz, “Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her alanda kalkınması, refahının artması ve geleceğe güvenle yürümesi için tüm imkanlarını seferber ediyor” dedi.

KKTC’de günü birlik ziyarete bulunan Cevdet Yılmaz, katıldığı Yüksek Mahkeme ile Milli Kütüphane’nin temel atma töreninde açıklamalarda bulundu.

Bugün temelini attıkları bu yapıların Türkiye’nin KKTC’nin yanındaki kararlı duruşunun somut birer ifadesi olduğunu belirten Yılmaz, “KKTC’nin ekonomik büyümesi, sosyal gelişimi ve uluslararası alanda hak ettiği yeri alması için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz” dedi.

Söze Metehan’daki yerleşkeye değinerek başlayan Yılmaz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemenliğinin mimari ifadelerine ev sahipliği yapan, Türk devletinin kalbinin atacağı bu alanda olmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.

Kuzey Kıbrıs’ta artan yargı yükünün, uzmanlaşma ihtiyacı ve dijitalleşen süreçlerin yeni ve bütüncül bir yargı merkezini zorunlu kıldığını söyleyen Yılmaz, “Bugün bu zarureti bir yatırıma, bu ihtiyacı somut bir çözüme dönüştürüyoruz” dedi.

Yüksek Mahkeme binasının, KKTC’nin yüksek yargı organının kurumsal kimliğine yakışır, kapsamlı ve çağın gereklerine uygun şekilde titizlikle planlandığını belirten Yılmaz, toplam 6 bin 500 metrekarelik alanda yükselecek bu yapının Anayasa Mahkemesi salonları, duruşma salonları, yargıç ve raportör ofisleri, arşiv birimleri ve tören salonu gibi bölümleriyle yargı mensuplarına daha düzenli, güvenli ve etkili bir çalışma ortamı sunacağını söyledi.

Yeni binayla birlikte adalet hizmetlerine erişimin kolaylaşacağını, karar alma süreçlerinin hız kazanacağını kaydeden Yılmaz, “Hedefimiz, KKTC’de adaletin güven verdiği, sistemin daha iyi işlediği bir yapıyı hep birlikte kurmaktır” dedi.

Bugün yerleşke içinde bulunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Millet Kütüphanesi’nin de temelinin atıldığını belirten Cevdet Yılmaz, yaklaşık 3 bin 600 metrekarelik yapı hakkında da bilgi verdi.

Burasının sadece kitapların sıralandığı bir mekan değil aydınlık okuma salonları, verimli grup çalışma alanları, çocukların hayal dünyasını zenginleştirecek özel bölümü ve arşiviyle bilgiye erişimi her zamankinden daha kolay hale getireceğini belirten Cevdet Yılmaz, “Bu yeni kütüphane, özellikle gençlerimiz ve araştırmacılarımız için adeta bir nefes alma alanı, yeni fikirlerin yeşereceği bir ilham kaynağı olacak” dedi.

“Kıbrıs Türk halkının geleceğe güvenle yürümesi için güçlü bir ekonomi, nitelikli bir eğitim, sağlam bir sağlık sistemi kadar sağlam bir devlet yapısı da gereklidir” diyen Yılmaz, şöyle devam etti:

“Bir ülkenin kalıcı gücü ve kurumsal itibarı yalnızca insan kaynağıyla sınırlı değildir. Aynı zamanda işlevsel bir kurumsal yapı ve bu yapıyı destekleyen nitelikli yapılaşma ile doğrudan ilişkilidir. KKTC’de yürüttüğümüz tüm kamu yatırımlarında esas aldığımız temel yaklaşım da budur.  Kurumların temsil değeri, sahip oldukları fiziki ve kurumsal altyapının gücüyle doğru orantılıdır.

Eğer bir ülkede kurumlar arası görev ve yetki paylaşımı net değilse, süreçler verimli işlemiyorsa, bilgi akışı sağlıklı kurulamıyorsa; bu durum hem vatandaşın devlete olan güvenini zedeler hem de dış dünyada ülkenin kurumsal imajını zayıflatır.

Biz KKTC’de bu riskleri ortadan kaldırmak, kurumsal yapıyı güçlendirmek, hukukun üstünlüğünü pekiştirmek, şeffaflığı ve hesap verebilirliği sistematik hale getirmek için planlı ve eş zamanlı adımlar atıyoruz. Adalet, güvenlik, sağlık, eğitim gibi hayati alanlardaki binalar sadece hizmetin sunulduğu yerler değildir.  Aynı zamanda devletin ciddiyetini, vizyonunu ve halka bakışını da yansıtır.  Çağın teknolojik imkanlarıyla donatılmış, çalışanların motivasyonunu destekleyen, vatandaşın kolaylıkla hizmet alabildiği bu yapılar, KKTC’nin itibarını da yukarı taşır.”

Fiziki şartların yeterli olmasının tek başına kafi olmadığını da ifade eden Yılmaz, süreçlerin iyileştirilmesi, insan kaynağının güçlendirilmesi, dijitalleşme ve mevzuatın da güncellenmesi gerektiğini belirterek, şunları  kaydetti:

“En modern binada verimsiz süreçlerle başarı sağlanamayacağı gibi, en idealist personel de çağın gerisinde kalmış yapılarda potansiyelini ortaya koyamaz. KKTC için kurumsal kapasiteyi artırmakla birlikte, bu kapasiteyi taşıyacak çağdaş, fonksiyonel ve vatandaş odaklı hizmet binalarını da hayata geçiriyoruz.”

Bu anlayışın yansıması olarak bugün temeline harç koydukları Yüksek Mahkeme binasının yalnızca adalet sisteminin değil, kurumsal altyapının bütünü açısından stratejik bir adım olduğunu söyleyen Cevdet Yılmaz, öğleden sonraki programda Lefkoşa Yeni Devlet Hastanesi’nin lansmanını yapacaklarını anımsattı.

“Tüm bu projeler, Türkiye ile KKTC arasındaki planlı ve sürdürülebilir iş birliğinin ürünüdür” diyen Yılmaz, “Kıbrıs Türkü’nün ekonomik açıdan gitgide daha da sağlamlaşan bir temel üzerinde, müreffeh ve kuvvetli biçimde geleceğe istikrarla yürümesi bizim öncelikli hedefimizdir” ifadelerine kullandı.

Bugünkü ziyaretinde 17-18 Mart’ta Cenevre’de Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin himayesinde düzenlenen genişletilmiş formatlı gayriresmi toplantı ve sonuçları hakkında da fikir teatisinde bulunma imkanı bulduğunu belirten Yılmaz, şöyle konuştu:

“Adadaki taraflar arasında farklı alanlarda geliştirilmesi öngörülen işbirliği çabalarını destekliyoruz.  Bu çabalar hem Adadaki iki devletin bir ortak çalışma kültürü tesis etmesine katkı sağlayacak, hem de adadaki halkların hayatını kolaylaştıracak.”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ortaya koyduğu iki devletli çözüm vizyona işaret eden Yılmaz, Tatar’ın bu vizyon doğrultusundaki kararlılığı ve Kıbrıs Türk halkının haklarını savunmadaki eşsiz azminin yol gösterici olduğunu ifade etti.

Yılmaz, Tatar’ın tarihin bu önemli döneminde üstlendiği bu hayati vazifeyle Kıbrıs Türk halkının haklı davasını büyük bir dirayet ve kararlılıkla taşıdığını belirtti. Kıbrıs meselesinin, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarını ve güvenliğini teminat altına alacak şekilde, adil, kalıcı ve adanın gerçeklerini temel alan bir çözüme kavuşturulmasının Türkiye’nin  en önemli önceliklerinden biri olduğunu her fırsatta vurguladıkların anımsatan Yılmaz, “Böylesi bir çözüm adanın tamamında istikrar, güven ve huzuru hakim kılacak, keza bunun da ötesine geçerek tüm bölgemizin istikrar ve refahına katkı sunacak” dedi.

Yılmaz, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde Türkiye’nin 1571’den bu yana Kıbrıs adasının kadim ve asli unsuru olan Türk halkının haklı ve onurlu mücadelesinde sarsılmaz bir şekilde yanında yer aldığını, bu tarihi duruşlarının asla değişmeyeceğini belirtti.

Yılmaz, “Bugün olduğu gibi gelecekte de, koşullar ne olursa olsun, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında, Kıbrıs Türk halkıyla omuz omuza yürümeye kararlılıkla devam edeceğiz. Türkiye, KKTC’nin her alanda kalkınması, refahının artması ve geleceğe güvenle yürümesi için tüm imkanlarını seferber etmektedir” dedi.

Bugün temelini attığımız bu değerli yapıların kararlıklarının somut birer ifadesi olduğunu belirten TC Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz, “KKTC’nin ekonomik büyümesi, sosyal gelişimi ve uluslararası alanda hak ettiği yeri alması için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz” dedi.

Projenin hayata geçmesinde emeği bulunan kurumlara ve teknik ekibe teşekkür de eden Yılmaz, Yüksek Mahkeme binasının ve Millet Kütüphanesi’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne hayırlı olmasını diledi.

KKTC’de önümüzdeki ay yapılacak Teknofest’e de değinerek, herkesi davet eden Yılmaz, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla cumhurbaşkanlığı ve meclis binalarının da açılacağını anımsattı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TC Cumhurbaşkanı Erdoğan:Kıbrıs’ta çözümsüzlüğün bedelini kimse Kıbrıs Türkü’ne ödetemez, iki devletli çözüm Türkiye ve KKTC’nin ortak vizyonudur

Published

on

By

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi ve Cumhuriyet Meclisi Açılış Töreni’nde konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

‘Değerli kardeşlerim, Sayın Cumhurbaşkanı, saygıdeğer Meclis Başkanları, kıymetli bakanlar, değerli Kıbrıs Türkü kardeşlerim, sizlere en kalbi duygularımla, muhabbetle, hürmetle selamlıyorum. Buradan sizlerin vasıtasıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin dört bir yanındaki kardeşlerime selamlarımı yolluyorum.

Bugün Akdeniz’in incisi, direnişin kalesi, vatan sevdasının ebedi ocağı, Mehmetçik ve mücahitlerin destan yazdığı topraklardayız, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeyiz. Sağlam devlet, saygın gelecek şiarıyla bu topraklara kazandırdığımız muazzam eserlerin açılışını gerçekleştiriyoruz. 25 bin 210 metrekarelik alana sahip Cumhuriyet Yerleşkemizde Cumhurbaşkanlığı binası, 600 kişilik iki konferans salonu, 400 kişilik kabul salonu, 52 çalışma ofisi, 10 toplantı salonu, kafeterya ve yemekhane ile 109 araçlık otopark bulunuyor.

20 bin metrekare alanda inşa edilen meclis binamızda ise başkanlık ve başbakanlık makamları, 157 kişilik genel kurul salonu, 25 milletvekili makam odası ve bakanlar için toplantı salonu yer alıyor. Yerleşke içinde 290 bin metrekaresi yeşil alan olarak planlanan toplam 452 bin 428 metrekare büyüklüğündeki millet bahçemizin yapımı devam ediyor. 5 bin 661 metrekare alanda ise 2 bin 252 kişilik Millet Camisi inşa ediliyor. Yerleşkemizin son etabı olan Yüksek Mahkeme ve Millet Kütüphanelerinin inşasına da başlandı. Cami ile burası aynı zamanda inşallah bitecek.

Cumhurbaşkanlığı binamız modern mimarisiyle devletimizin vakarını, Meclis binamız ise ihtişamıyla Kıbrıs Türk halkının demokrasi sevdasını temsil ediyor. Bu eserlerin her bir tuğlasında işçilerimizin alın teri, her tasarımında mimarlarımızın vizyonu, her detayında ise mühendislerimizin yeteneği var. Bütün bunlarla birlikte yine her bir detayında, her bir taşında bu toprakların özgürlük ve mücadele ruhu var. TOKİ’mizin onlarca yıllık tecrübesiyle Kıbrıs Türkü’nün iradesi birleşti ve ortaya böylesine muhteşem bir eser çıktı. Kıbrıs Türk halkının adaletsizliğe karşı mücadelesinin en büyük mükafatı olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin gücüne ve itibarına yaraşır bu yerleşkenin hayırlı olmasını diliyorum. Kıbrıs Türk halkıyla kardeşliğimizin en yeni simgesi olan bu eserlerin hayata geçirilmesine katkıda bulunan mimarından mühendisine, teknikerinden işçisine, yüklenici firmasından kurum ve kuruluşlarımıza tüm emek sahiplerine kalpten teşekkür ediyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her karışı kahraman şehitlerimizin kanlarıyla yoğrulmuştur. Bu topraklar şanlı mazimizin, mücadele ruhumuzun ve köklü mirasımızın çok büyük bir nişanesidir. Kuzey Kıbrıs’ımız Girne Kalesi’nin asırlık surlarında Osmanlı’nın fetih ruhunu, Selimiye Camisi’nin minarelerinde ecdadımızın imanını taşır. Salamis’in taşları medeniyetimizin izlerini fısıldar. Bellapais’in sükuneti tarihimizin derinliğini anlatır.

Aynı kültürü, aynı inancı, aynı kaderi ve aynı maziyi paylaştığımız Kıbrıs Türk halkıyla istikbalimizi de bir ve beraber görüyoruz. Şunu burada bir kez daha açık açık söylemek istiyorum. 500 yılı aşkın süredir kök saldığı adada dilini, dinini, kültürünü kahramanca muhafaza eden Kıbrıs Türk halkı geleceğe güven ve umutla bakmayı herkesten çok hak etmektedir. Ancak bu davada önümüze taş koymak isteyenler olduğunu biliyoruz. Ellerinden gelse Türk’ü adadan, hatta Anadolu’dan dahi kovacak kadar gözlerini kin ve nefret bürüyenlerin olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunlar hiçbir zaman durmadılar ve durmayacaklar. Kıbrıs Türkü kardeşlerimize eski acıları tekrar yaşatma heveslerinden asla vazgeçmeyecekler.

İşte sizler de görüyorsunuz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gelişen ekonomisini, güçlenen altyapısını, artan huzurunu, uluslararası camiada yükselen görünürlüğünü kıskananlar ellerinden geleni yapıyorlar. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde faaliyet gösteren yatırımcılara gözdağı vermekten Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin arasında nifak duvarları örmeye kadar tüm tuşlara birden basıyorlar.

Bu topraklarda asırlardır kök salmış hoşgörü iklimini zehirlemek amacıyla mukaddes değerlerimiz üzerinden kirli bir oyun oynuyorlar. Biz bu oyunu ülkemizde özellikle kritik kavşaklarda defalarca gördük. Hayat tarzı, kılık kıyafet, mezhep ve köken üzerinden insanlarımızı kutuplaştırmaya, özellikle de bu siyasette gerilim tırmandırmaya çalıştılar. Benzer bir senaryonun burada da sahnelenmek istendiği açıktır. Ama Kıbrıs Türkü kardeşlerim o engin basiret ve ferasetleriyle oynanmak istenen kirli oyunun gayet farkındadır. Allah’ın izniyle hiçbirimiz bu tuzağa düşmeyecek, provokasyonlara prim vermeyeceğiz.

Kıbrıs Türk halkının birliğinin, beraberliğinin, kardeşliğinin zayıflatılmasına müsaade etmeyecek, sabırlı, serinkanlı ve aklı selim ile hareket edeceğiz. Ömrünün neredeyse 50 yılı siyasette geçen bir devlet adamı olarak hep şunu söyledim. Siyasi partilerimiz, hayat tarzlarımız, kökenlerimiz farklı olabilir. Ama bizleri bir arada tutan ortak paydamız ve hedeflerimiz aynıdır. Şunu kimse unutmasın. Adlarımız farklı olsa da söz konusu Kıbrıs davası olunca soyadımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir. Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını koruma noktasında bizimle birlikte 86 milyonun tamamı da aynı hissiyata, aynı hassasiyete sahiptir.

Burada şunu da çok net söylemek isterim. Kıbrıs Türkü’nün kalkınmasının önüne set çekmek için yanıp tutuşanlar karşılarında Türkiye’nin eşsiz dayanışmasını bulacaklardır. Fitneciler, bozguncular, Kıbrıs Türkü’nün düşmanlarına gönüllü aparatlık yapanlar kaybedecek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti inşallah garantör ülke Türkiye’nin desteğiyle ilelebet payidar olacaktır.

Bu vesileyle şunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Kıbrıs Türkü’nün maruz bırakıldığı haksız izolasyon son bulmadıkça, adaya adil, kalıcı, sürdürülebilir ve adanın gerçeklerine uygun bir çözüm gelmedikçe bizim Güney Kıbrıs Rum Yönetimini muhatap almamız, ticaret yapmamız, limanlarımızı kullandırmamız mevzu bahis dahi olamaz. Yüzyıllardır aynı adayı paylaştığı Kıbrıs Türkü’nü kendisine eşit görmeyen kibirli zihniyetin kendini garantör Türkiye ile denk görme ve gösterme çabaları beyhudedir. Kıbrıs’ta çözümsüzlüğün bedelini, şımarıkça davranarak çözümü tıkamanın faturasını artık hiç kimse Kıbrıs Türkü’ne ödetemez.

Kıbrıs Türk halkı bugüne kadar iyi niyetini, kalıcı ve adaletli çözüm isteyen taraf olduğunu defalarca göstermiştir. Rum Yönetiminin geçmişte alenen reddettiği federasyon tezini bugün savunmasının tek sebebi Türk tarafını masaya hapsetmek ve Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarını gasp etmektir. İki devletli çözüm, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye’nin ortak vizyonudur. Yeni bir müzakere süreci olacaksa bundan böyle iki toplum arasında değil, egemen eşitlik içinde iki devlet arasında yürütülecektir. Biz de Kıbrıs meselesinin çözümünün bu yoldan geçtiğine inanıyor, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle birlikte bu istikamette gayretlerimizi sürdürüyoruz. Gönül birliğimizi, dayanışma ruhumuzu ve milli davamıza olan inancımızı muhafaza ettiğimiz sürece aşamayacağımız hiçbir engel olamayacaktır.’

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar:Bu topraklardaki varlığımız kalıcıdır

Published

on

By

Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi ve Cumhuriyet Meclisi Açılış Töreni yapılıyor.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar devlete ve halka kalıcı bir eser daha kazandırdıklarını söyledi. Egemenliğin vücut bulduğu bir an yaşandığının altını çizen Tatar, 15 Kasım 2020 tarihinde Erdoğan ile yaptıkları görüşmede, Cumhurbaşkanlığı’nda yağmurlu hava nedeniyle basın toplantısı düzenleyemediklerini, ardından yeni bir Cumhurbaşkanlığı binası yapımı için karar aldıklarını anlattı.

Tatar, “Türkiyemizin bu güçlü desteği üzerine, girişimimizle, Metehan bölgesindeki bu büyük arazi bulunmuştur. Bu gelişme sonrasında, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığımız görüşmede, projeye uygun büyük bir arazi tespit ettiğimizi, en büyük bölümüne halkımızın acil ve önemli bir ihtiyacı olan, her yaştan insanımızın nefes alabileceği bir milli park, kalan kısımda ise hayalini kurduğumuz yerleşkenin yapılabileceğini belirttim” dedi.

Tatar, milli park ve yerleşkenin yapımı için mutabakata vardıklarını söyledi. Yüksek Mahkeme’nin de projeye dâhil edildiğini, cami ve spor alanlarının yanı sıra milli parkın da eklendiğini kaydeden Tatar, yerleşkenin her detayında Kıbrıs Türk firmalarının da emeği olduğunu vurgulayarak “Bu topraklardaki varlığımız kalıcıdır” dedi.

Son olarak Tatar, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer Türkiye yetkililerine teşekkürlerini sundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

TBMM Başkanı Kurtulmuş: KKTC, var ve var olmaya devam edecektir

Published

on

By

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş Cumhuriyet Yerleşkesi’nde yaptığı konuşmada, muhteşem bir tarihi güne şahitlik ettiklerini söyledi.

Kurtulmuş’Bu muhteşem açılış vasıtasıyla Türkiye ile KKTC arasındaki tarihi bağların düğümleneceği bir döneme hızla gidiyoruz.KKTC bugünlere kolay gelmedi. Bu binaların açılışı, aynı zamanda bir hatırlayıştır.Eğer Kıbrıs Barış Hareketi olmasaydı, hiç şüphesiz bugün Kıbrıs Türk halkı olmayacaktı. Bunun kıymetini çok iyi bilmek durumundayız. Allah geçmişte emeği geçen herkesten razı olsun.’ dedi

Devamını Oku

Trending

Reklam