Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

TC Sağlık Bakan Yardımcısı Kırbıyık: “Bu projelerle, yeni ve nitelikli sağlık hizmetini Kıbrıslı vatandaşlarımıza sunmuş olacağız”

Published

on

Türkiye Sağlık Bakan Yardımcısı Hüseyin Kürşat Kırbıyık, 1. Etabına bu yıl başlanacak Lefkoşa Yeni Devlet Hastanesi tamamlandığında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kamu hastanelerinin toplam yatak kapasitesinin 1.850’ye ulaşacağını söyledi.

Türkiye Sağlık Bakan Yardımcısı Hüseyin Kürşat Kırbıyık, yeni Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’ndeki Lefkoşa Yeni Devlet Hastanesi tanıtım toplantısında, projeye ilişkin sunum yaptı.

Kırbıyık, “Lefkoşa Devlet Hastanesi Yapımı ve Dr. Burhan Nalbantoğlu Sağlık Kampüsü Renevasyonu” başlıklı sunumunda, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile KKTC Sağlık Bakanlığı arasında son dönemde yapılan iş birlikleri, KKTC’deki temel sağlık istatistikleri ve iki bakanlığın ortak hedefleri hakkında bilgiler paylaştı. Lansmanda projeye ilişkin görseller de paylaşıldı.

Kırbıyık, Türkiye ve KKTC Sağlık Bakanlıkları arasında son dönemdeki giderek artan iş birlikleri kapsamında yapılanlar arasında, KKTC’de 100 yataklı pandemi hastanesi ile çeşitli tıbbi cihaz ile ilaç ve aşı tedariklerini sıraladı.

KKTC’deki temel sağlık istatistiklerine ilişkin bilgi de veren Kırbıyık, KKTC’de yedi kamu, bir üniversite ve dokuz özel hastane olduğunu, kamuda 1.150 yatak, üniversitede 209 ve özelde ise 266 yatak olmak üzere toplam 1.625 yatak bulunduğu belirtti.

Kırbıyık, KKTC’de hali hazırda 10 bin kişiye düşen yatak sayısının kamuda 24, toplamda 34; nitelikli yatak oranının yüzde 20 civarında olduğunu ve toplam yatak kapasitesinin yüzde 12’sinin yoğun bakım yataklarından oluştuğunu söyledi.

Türkiye ve KKTC Sağlık Bakanlıklarının ortak hedefine ilişkin olarak Kırbıyık, KKTC’nin gelişme ve nüfus artış hızı, turizm potansiyeli, üniversite kapasitesi gibi unsurlar dikkate alınarak önümüzdeki dönem sağlık altyapı planlamasının 700 bin kişiye göre gerçekleştirildiğini belirtti.

Kırbıyık bu kapsamda OECD’nin temel baz aldığı 10 bin kişiye düşen yatak sayısı projeksiyonun toplamda 42 olduğunu, bu hedefe ulaşabilmek için KKTC’de kamu yatağının 26’ya ulaşması gerektiğinin görüldüğünü söyleyerek, bu projeksiyona göre KKTC’de toplam 1.820 kamu yatağı kapasitesine ulaşılması gerektiğini söyledi.

Kırbıyık, bu çerçevede önümüzdeki dönemde yeni hastane yapımıyla toplam yatak kapasitesinin artırılması ve nitelikli yatak oranının yükseltilmesinin hedeflendiğini kaydetti. Kırbıyık bunun yanı sıra Dr. Burhan Nalbantoğlu Sağlık Kampüsü Renovasyonu Projesiyle toplam 456 yatağın nitelikli yatağa dönüştürülmesinin hedeflediğini söyledi.

Kırbıyık, 1.Etabına bu yıl başlanması planlanan Lefkoşa Devlet Hastanesi tamamlandığında  kamu hastanelerinin toplam yatak kapasitesinin 1.850’ye ulaşacağını belirtti.

İki etaptan oluşacak Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin toplam arasa alanının 215.012 metrekare, oturum alanının  25,400 metrekare, kapalı alanının 100.000 metrekare olduğunu belirten Kırbıyık, yeni hastanenin yatak sayısının 640, yoğun bakım yatak sayısının 220, poliklinik yatak sayısının 160 ve ameliyathane sayısının ise 24 olacağı kaydetti. Kırbıyk, yeni hastanede 840 araç kapasiteli otopark olacağı bilgisini de paylaştı. Kırbıyık, 1. Etapta yatak sayısının 320 olacağını söyledi.

Kırbıyık, Dr. Burhan Nalbantoğlu Sağlık Kampüsü Renevasyonu sonrasında ise hastanenin bünyesinde 456 yatak barındıran, a nitelikli sağlık hizmeti sunan bir sağlık kampüsüne dönüştürüleceğini söyledi. Kırbıyık, bu çalışmaların yeni hastanenin 1. Etap çalışmalarıyla eş zamanlı olarak yürütüleceğini kaydetti.

Kırbıyık, “Bu projelerle, yeni ve nitelikli sağlık hizmetini Kıbrıslı vatandaşlarımıza sunmuş olacağız. Şimdiden hayırlı olmasını temenni ederim. Bu hastanelerimizle uluslararası standartlarda örnek gösterilebilecek, gurur duyulacak eserleri inşallah en kısa sürece hayata geçireceğiz” dedi.

TAK/BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi ve LAÇ belediyelerinden eş zamanlı plaj temizliği

Published

on

By

Karadeniz Kültür Derneği, Yeniboğaziçi Belediyesi ve Lapta Alsancak Çamlıbel (LAÇ) Belediyesi iş birliğiyle çevre kirliliğine dikkat çekmek amacıyla eş zamanlı bir plaj temizliği etkinliği yaptı. 

Karadeniz Kültür Derneğinden verilen bilgiye göre gönüllüler ile belediye ekiplerinin katıldığı etkinlikte bu sabah eş zamanlı olarak iki farklı bölgede  Yeniboğaziçi Belediyesi Plajı ve LAÇ Belediyesine bağlı plajların temizliği yapıldı.

Etkinlikte konuşan Temiz Kumsallar Komitesi Sözcüsü Emin Yazıcı, bugünkü temizlik kampanyasıyla farkındalık oluşturmak istediklerini  belirterek, “Amacımız, gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakmak ve bu konuda sürdürülebilir projeler üretmek” dedi.

Halkın bu tür etkinliklere destek vermesinin çevre bilincinin gelişmesi açısından önemli olduğuna da dikkat çeken Yazıcı, “Temiz bir dünya, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu projemize ortak olan LAÇ Belediyesi, Yeniboğaziçi Belediyesi, Cittaslow ekibi, sosyal gençlik derneğine ve Karadeniz Kültür Derneği yönetimine, üyelerine ve katkı sağlayan tüm duyarlı vatandaşlarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

 

TAK/BRT

Devamını Oku

Kıbrıs

KKTC’deki öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği yaban mersininin Zonguldak’ta üreticisi oldu

Published

on

By

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde yaşayan psikolog Selçuk Kaymak, öğrencilik yıllarında tadından etkilendiği tıbbi ve aromatik bitkilerden yaban mersini (mavi yemiş) yetiştirmeye başladı.

Kentte bir kurumda psikolog olarak görev yapan 31 yaşındaki Kaymak, KKTC’de üniversite eğitimi aldığı yıllarda ilk kez yediği yaban mersininin tadını beğendi.

Çocukluk yıllarından bu yana doğa ve toprakla iç içe büyüyen Kaymak, zaman içerisinde eğitimini tamamlayıp mesleğini eline almasının ardından belirli zamanlarda şehir stresinden uzak kalmak, toprak ve hayvancılıkla uğraşan ailesine katkı sağlamak amacıyla yaban mersini yetiştirmeye karar verdi.

Araştırmalar yapan Kaymak, bu meyveyi yetiştirmek için Litvanya’dan özel olarak toprak, İstanbul’dan da fidanları getirtti. Babasına ait iki dönümlük bahçede üretime başlayan Kaymak, ilk hasadını geçen yıl yaptı.

İşten kalan zamanlarını bahçede geçiren ve bahçeye gelenlere mahsulü doğrudan toplama imkanı da sunan Kaymak, gayretiyle gençlere örnek olmayı hedefliyor.

– “Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum”

Selçuk Kaymak, AA muhabirine, köyde doğup büyüdüğünü, doğaya ve toprağa karşı her zaman ilgisinin olduğunu söyledi.

Yaban mersinini ilk kez KKTC’de tükettiğini ve tadını beğendiğini aktaran Kaymak, daha sonraları bununla ilgili araştırmalar yaptığını, mesleğini eline aldıktan sonra da babasının bahçesinde bu işi yapmaya karar verdiğini anlattı.

Kaymak, iki dönümlük arazide çalışmalara başladığını belirterek, “Bin fidanım var. Yaklaşık 2,5 yıldır bu işi tamamen doğal, kendi imkanlarımla, otomasyon sistemim olmadan yapmaya çalışıyorum. Bu yıl ikinci kez hasat ediyorum. Severek yapıp bu işte olmaya çalışıyorum.” dedi.

Toprakla uğraşmayı sevdiğini dile getiren Kaymak, şöyle devam etti:

“Bu işi yapabilir miyim diye düşündüm. Büyük emekler sonucunda bahçeyi kurdum. Bahçeyi kurarken de ailem ve yakınlarımdan destek aldım. Yaban mersini içerisinde zaten bin adet, ‘hobi amaçlı üretim’ olarak geçer çünkü genelde büyük bahçelerde 20-25 bin fidan bulunur. Kesinlikle ticari amaç gütmüyorum. Aileme kazancı oluyor. Benimki hobi, zaman geçirme. Doğayla, toprakla buluşarak kendimi deşarj etme yöntemi olarak bu bahçeyi kullanıyorum. Mesleki olarak söylersem, benim terapi yöntemim. Doğa bizi gerçekten tamir ediyor. Buna her zaman inanırım.”

Kaymak, yaban mersininin, içerdiği yüksek antioksidan, vitamin ve mineral değerleri sayesinde faydalı olduğunu aktardı.

Yaban mersininin özel besleme ve bakım koşulları olduğunu, özel toprak istediğini anlatan Kaymak, meyvenin bakımıyla sabırla ve özenle ilgilendiğini dile getirdi.

Kaymak, bir işi gerçekleştirmek için istekli olmanın önemine işaret ederek, “Bir şeyi yapabilme gücü insanların içinde varsa kesinlikle bırakmasınlar çünkü ben bunu hissettim ve isteyerek başladım. Fidanlarımı İstanbul’dan getirtip evimin önüne koyduğumda, ‘Bunlar ne?’ diye söylenenler muhakkak olmuştur. Bu hale gelebileceğine kimse inanmamıştır ama ben inanıyordum.” ifadelerini kullandı.

İnanmanın başarmanın yarısı olduğunu vurgulayan Kaymak, “Bu işin severek yapılması gerekiyor. Sadece ticari amaçla bu işi yapacaklarsa yapmasınlar. Bahçemdeki her fidanı tanıyorum. Onların ne durumda olduğunu takip etmeye çalışıyorum.” diye konuştu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar, Melbourne’daki 20 Temmuz etkinliğine canlı bağlantı ile katıldı

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Avustralya’nın Melbourne kentinde North Cyprus Turkish Community of Victoria (Viktorya Kuzey Kıbrıs Türk Cemiyeti) ve bu derneğin Yaşlılar Kolu tarafından düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenine canlı bağlantı ile katılarak Kıbrıs Türk toplumuna seslendi.

Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre etkinlikte, Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı, salonda bulunan konuklar tarafından ilgiyle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, mesajında, Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesinin önemine vurgu yaparak, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümünü gururla andıklarını belirtti. Törende katılımcılara, “20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nız kutlu olsun” mesajı iletildi.

Törene, Melbourne KKTC Fahri Temsilcisi Hasan Sayar, Türkiye Cumhuriyeti Melbourne Başkonsolosu Doğan Ferhat Işık, geçmişte Melbourne Başkonsolosluğu ve Lefkoşa Büyükelçiliği Müsteşarlığı görevlerinde bulunan Mehmet Seyit Apak, North Cyprus Turkish Community of Victoria Başkanı  Lütfiye Ali, Yaşlılar Kolu Başkanı Emel Hüseyin, Viktorya Kıbrıs Türk Gaziler Derneği Başkanı Hüseyin Sonuç, Cumhurbaşkanlığı Yurt Dışı Kıbrıslı Türkler Komitesi Avustralya üyesi ve Kıbrıs Türk Profesyoneller Odası Başkanı Nevin Hüseyin, iş insanları Yüksel Kemal ve Soner Hüseyin, Kıbrıs Türk asıllı futbolcu Aziz Behic’in babası Yaşar Behic, ve cemiyet mensuplarından Numan Atılgan Turan da katıldı.

Törenin devamında, “geçmişin acı dolu hatıraları paylaşıldı” belirtilen açıklamada, “Mücahitler, esaret ve zulümle geçen yıllardaki yaşanmışlıklarını anlatarak duygu dolu anlar yaşattı. Emel Hüseyin’in kendi yazdığı ‘Karaoğlan’ adlı şiiri okuması ise büyük beğeni topladı” denildi.

Etkinlik, Barış Harekatı’nın 51. yıl dönümüne özel hazırlanan pastanın kesilmesi ve ikramlarla sona erdi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam