Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Talim ve Terbiye Dairesi Müdürlüğü KGS-2 sınavının tarihinde değişiklik yapılacağı yönündeki spekülasyonlar nedeniyle basın açıklaması yaptı

Published

on

 

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Talim ve Terbiye Dairesi Müdürlüğü KGS-2 sınavının tarihinde değişiklik yapılacağı yönündeki spekülasyonlar nedeniyle basın açıklaması yaptı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Son zamanlarda kamuoyunda KGS 2 sınavının tarihinde değişiklik yapılacağı yönündeki spekülasyonlar nedeniyle bir açıklama yapmak zaruri hale gelmiştir.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan akademik takvim, eğitim-öğretim faaliyetlerinin sistemli, planlı ve öngörülebilir biçimde yürütülmesini amaçlayan temel bir dokümandır. Kolejlere Giriş Sınavı’nın ikinci aşamasının (KGS2) bu takvim doğrultusunda belirlenen tarihte yapılması, sadece bir idari karara dayalı değil; aynı zamanda bilimsel, pedagojik ve etik sorumluluklar doğrultusunda şekillenmesi gereken bir zorunluluktur.
Eğitimde süreklilik ve öngörülebilirlik, öğrencilerin zihinsel ve duygusal gelişimleri için kritik öneme sahiptir. Gelişim Psikolojisi alanındaki araştırmalar, çocukların ve ergenlerin özellikle sınav gibi yüksek stres yaratan süreçlere karşı rutin, planlanmış ve önceden bilinen takvimler dahilinde hazırlandıklarında daha sağlıklı performans sergilediklerini göstermektedir. Akademik takvimin dışına çıkılması, öğrencilerde anksiyete bozukluğu, motivasyon kaybı ve akademik tükenmişlik gibi olumsuz etkileri tetikleyebilir.
KGS2’nin zamanında yapılması; Sınıf içi öğretim süreçlerinin pedagojik bütünlüğünü korur. Öğretmenlerin yıl sonu hedeflerine ulaşmasını ve değerlendirme uygulamalarının sağlıklı yürütülmesini sağlar. Öğrencilerin sadece sınav başarısına değil, çok yönlü gelişimine odaklanmasına imkân tanır. Sınavın ertelenmesi ya da tarihinin keyfi şekilde değiştirilmesi; Özellikle 5. sınıf öğrencilerinin kalan dönemlerinde bilişsel odaklarının dağılmasına neden olur. Eğitimde temel olan “hazırbulunuşluk düzeyinin gözetilmesi” ilkesine zarar verir.
Eğitimde kullanılan sınavların geçerli ve güvenilir olması, ölçme-değerlendirme biliminin temel ilkelerindendir. Sınavların önceden ilan edilmiş tarihlerde yapılması, değerlendirme sürecinin adil ve güvenilir olmasını sağlar. Akademik takvimde ilan edilen tarihler, öğrencilerin çalışma tempolarını ve öğrenme stratejilerini bu doğrultuda yapılandırmasına olanak tanır. Ölçme araçlarında zamana dayalı geçerlilik, sınavın etkili bir değerlendirme aracı olabilmesi açısından kritiktir.
KGS2’nin planlanan tarihte gerçekleştirilmesi, tüm öğrenciler için eşit koşullarda hazırlık yapma sürecini güvence altına alır. Erteleme, erkene alma veya belirsizlik, sosyal ve ekonomik açıdan dezavantajlı öğrencilere orantısız zarar verebilir. Ebeveynlerin sınav sürecini yönetme kapasitesi ve öğrencinin destek kaynakları değişken olduğundan, dönemsel belirsizlikler sosyo-ekonomik eşitsizlikleri derinleştirebilir.
Eğitim sisteminde kurumsal öngörülebilirlik, hem öğretmenlerin hem öğrencilerin sisteme güven duymalarını sağlar. Bakanlık tarafından ilan edilen akademik takvime sadık kalınması, toplumsal düzeyde eğitim otoritesine olan güveni pekiştirir. Sınav tarihindeki değişiklikler, eğitim politikalarının istikrarsız ve kişisel tercihlere bağlı olduğunu düşündürerek kamu güvenini zedeleyebilir.
Kolejlere Giriş Sınavı’nın ikinci aşamasının (KGS2) akademik takvimde belirtilen tarihte yapılması, sadece bir sınav uygulaması değil; eğitim sistemimizin pedagojik bütünlüğü, bilimsel temelli planlaması ve kamu vicdanı açısından bir gerekliliktir. Bu sınava katılacak öğrencilerimizin velilerini, bilimsel temellere ve pedagojik sorumluluğa dayalı olarak hareket etmeye; öğrencilerimizin eğitim hayatına özenle yaklaşmaya davet ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur
.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Yeşilırmak’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılması istemi komitede reddedildi

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi’nde oluşturulan özel komite, UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılmamasını kararlaştırdı.

Oy çokluğuyla alınan kararda, kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ereceği zamana ertelenmesi de yer aldı. Cumhuriyetçi Türk Partisi’nden 10 milletvekilli, komite raporuna itiraz etti.

UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması İstemini İncelemek Üzere Oluşturulan Özel Komite, konuya ilişkin raporunu bugün Ccumhuriyet Meclisi’ne sundu. Raporu komite başkanı UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu okudu. Hasipoğlu, komite üyeleri CTP Milletvekilleri Ongun Talat ve Ürün Solyalı’nın dokunulmazlığının kaldırılması yönünde oy verdiğini belirtip, rapora şerh düştüğü görüşlerini de aktardı.

Komitenin kararı, raporun sonuç bölümünde şu şekilde yer aldı:

“Komitemiz, yukarıdaki bilgi ve bulgular ışığında konuyu değerlendirmiş ve İçtüzüğün 129’uncu maddesinin (3)’üncü fıkrasındaki kriteleri dikkate alarak isnadın ciddi olmadığı ve siyasal amaçlara dayandığı kanaatine varmıştır. Bu bağlamda İçtüzüğün 129’uncu maddesinin (5)’inci fıkrası uyarınca Sayın Emrah Yeşilırmak’ın yasama dokunulmazlığının kaldırılmamasını ve kovuşturma ve yargılamanın milletvekilliği sıfatının sona ereceği zamana bırakılarak ertelenmesini, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile (oy çokluğuyla) kararlaştırmıştır”

“Sahte diploma” aldığı gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan UBP İskele Milletvekili Emrah Yeşilırmak’ın dokunulmazlığının kaldırılması talebini içeren dosya Başsavcılık tarafından Cumhuriyet Meclisi’ne gönderilmişti.

10 Mart tarihli Genel Kurul toplantısında bu konu için özel komite kurulmasına karar verilmiş, üyeler Meclis toplantısında belirlenmiş, UBP milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu’nun başkan olduğu komitede Komite Başkan Vekili CTP Milletvekili Ongun Talat, üyeler ise UBP Milletvekilleri Hasan Küçük, Ahmet Savaşan ve CTP Milletvekili Ürün Solyalı olmuştu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Üstel, Vakıflar Tekerlekli Sandalye Basketbol takımı heyetini kabul etti

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Avrupa Kupası 2026 ön eleme turnuvası kupasında birincilik elde eden Vakıflar Tekerlekli Sandalye Basketbol takımını ve KKTC Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Ahmet Akdeniz’i kabul etti.

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, kabulde Başbakan Üstel’e Başbakanlık Özel Kalem Müdürü İlgen Bağcıer eşlik etti.

Üstel, kabulde yaptığı konuşmada, “Gösterilen başarıdan dolayı herkesi kutluyorum. Bu başarı tamamen sporcu kardeşlerimizin bireysel olarak gösterdiği başarı ve gayrettir. Ülkemize bu mutluluğu ve gururu yaşatan tüm sporcularımızı tebrik ediyorum.” dedi.

Göreve geldikleri ilk günden itibaren engelli bireyleri yalnız bırakmadıklarını belirten Üstel, “Engelli kardeşlerimizi hayata kazandırmak ve daha sosyal olmalarını sağlamak için elimizden ne geliyorsa yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Özellikle engelli spor alanında emek veren kardeşlerimizdeki hırsı ve inancı gördükçe bizler de daha fazla destek olma gereksinimi duymaktayız.” ifadelerini kullandı.

– “Engelliler Federasyonu’na araba alınıyor”

“40 yıldır yapılmayan engelli istihdamı hükümetimiz döneminde yapıldı.” diyen Üstel, ulaşımın kolaylaştırılması adına Merkez Bankası’nın desteğiyle federasyona bir araba alınacağını açıkladı.

– Akdeniz’den Başbakan’a teşekkür

KKTC Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Ahmet Akdeniz de, “Federasyon olarak ülkemizi ve Türkiye Cumhuriyeti’ni en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyoruz. Gösterdiğimiz bu başarıda Başbakanımız Ünal Üstel başta olmak üzere hükümetimiz katkı koymuştur. Başbakanlık tarafından turnuvaya ulaşımımıza maddi destek verilmiştir. Camiam adına teşekkür ederim.” dedi.

Başbakan’ın engelli bireylere verdiği önemin farkında olduklarını belirten Akdeniz, bunun yıllar sonra yapılan engelli istihdamıyla da görüldüğünü kaydetti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman: Enerji ve mülkiyet konularında Kıbrıs Türkleri’nin iradesi yok sayılıyor

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis’in İsrail ziyareti sonrasında ortaya çıkan gelişmeler ile ilgili eleştirilerde bulundu.

CTP’den yapılan açıklamaya gore; Erhürman, İsrail ile Güney Kıbrıs arasında elektrik bağlantısı ve hidrokarbon iş birliği gibi konuların, Kıbrıs Türk halkının iradesi görmezden gelinerek yürütüldüğünü belirtti.
Rum basınında, İsrail’le yapılan temaslarda sadece enerji bağlantılarının değil, aynı zamanda Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru kapsamında iş birliklerinin de ele alındığının yer aldığını kaydeden Erhürman, bu gelişmelerin Doğu Akdeniz’de deniz yetki alanlarıyla yakından ilgili olduğunu ifade etti.

Hristodulidis bu süreçlerde Kıbrıs adasının tamamı adına, yani Kıbrıs Türkleri adına da egemenlik kullandığını kaydeden Erhürman, bu durumun barışı ve istikrarı tehdit eder nitelikte olduğunu vurguladı.

Paylaşımında, “güneyde açılan mülkiyete ilişkin davalar meselesinde de durumun vahameti her gün biraz daha artıyor” ifadelerine yer veren Erhürman, daha önce defalarca uyardığıkları gibi gibi, artık konunun yabancıların, müteahhitlerin ve emlakçıların çok ötesinde olduğunu kaydetti.

Erhürman, paylaşımını “Ama buralarda “egemenliğin mührü”nden, “egemen eşitlik”ten, “iki devletli çözüm”den söz etmeye devam ediliyor. Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs’taki iki eşit kurucu ortaktan biri olmasına karşın “çözümsüzlük çözümdür politikası”yla egemenlik konusunda tamamen hiçleştirilirken hem de. Kıbrıs Türk halkının iradesi ekseninde oluşturulan derin boşluğu sloganlarla, sözcüklerle, sembollerle doldurmak mümkün değil. Herkesin bir an önce bunun farkına varması gerekiyor” ifadeleriyle tamamladı.

Devamını Oku

Trending

Reklam