Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis bugünkü çalışmalarını tamamladı… Bir sonraki toplantı 16 Haziran Pazartesi

Published

on

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun bugünkü toplantısı tamamlandı.

Muhalefet vekilleri güncel konuşmalarında vatandaşlık, arazi kiralamaları, Şartlı Tahliye Tüzüğü’ndeki değişiklikler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) ilişkin kararı gibi konulara değindi.

Bir sonraki toplantı 16 Haziran Pazartesi günü saat 10.00’da yapılacak.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Erkut Şahali, “Maliyenin Biçare Hali” konulu güncel konuşmasında, Maliye Bakanlığı’nın yaşam destek ünitesine bağlı olduğunu ifade ederek, borcun, borçla kapatıldığını belirtti.

Reel sektörün çok ağır bir re-sen vergi bombardımanına tutulduğunu dile getiren Şahali, “Yolunu bulup Başbakana ulaşabilenlerin ödeyebilecekleri minimum düzeyde vergi ödediğini” savundu.

Re-sen vergi yetkisinin kendiliğinden ortaya çıktığını ve tehdit olarak reel sektörün karşısında durduğunu kaydeden Şahali, bunun “kabul edilebilir olmadığını” savundu.

Yenidüzen gazetesinde yer alan bir habere değinen Şahali, KKTC adına kayıtlı bir parselin 49 yıllığına bir şahsa kiralandığını belirterek, KKTC adına kayıtlı mülklerin kamu yararına kiralanabildiğini söyledi.

Şahali, söz konusu parsele araç galerisi yapılacağını söyleyerek, “Mağusa İlçe Başkanınıza sağladığınız bu avantajı daha kaç kişiye sağladınız?” diye sordu. Şahali, Anayasa hiçe sayılarak, adımlar atıldığını savundu.

“Bu ülkede kamu vicdanı her gün çok derin yaralar alıyor” diyen Şahali, deport edilen kişilerin ülkeye girişine izin verilmesini ve Şartlı Tahliye Tüzüğü’ndeki değişiklikleri eleştirdi.

Maliye Bakanı Özdemir Berova, Şahali’ye yanıt verdi.

Muhasebe Meslek Denetim Yasası’nı kendi hükümetleri döneminde Meclis’e gönderip, geçirdiklerini ifade eden Berova, vergide esas olanın beyan olduğunu söyledi.

Beyanların doğru zamanda Bakanlığa sunulması gerektiğini belirten Berova, beyan vermeme noktasında sıkıntılar yaşandığını dile getirdi.

Vergi Dairesi’nden, Vergi Yasaları ve ilgili mevzuatlara göre işlem yapmasını istediğini ifade eden Berova, bunun siyasi bedelini ödemeye hazır olduğunu da ilettiğini söyledi. Berova, bu çerçevede personel eksikliğinin de giderildiğini anlattı.

Asılsız iddiaları, siyaset açısından itibarsızlaştırma hamlesi olarak değerlendiren Bakan Berova, Vergi Dairesi’nin sahadaki çalışmalarını yasal çerçeve içerisinde yaptığını vurguladı.

Geçen yıl ile bu yıl arasında vergi açısından yüzde 79’a yakın bir artış söz konusu olduğunu belirten Berova, vergi memurlarına teşekkür ederek, “Görevlerini özveriyle yapıyorlar ve bunun karşılığını görüyoruz” dedi.

Vergi kaçağının otomasyon üzerinden azaltılması için enstrümanların belli olduğunu dile getiren Berova, bu hafta içerisinde e-fatura uygulamasının testini yapmaya başlayacaklarını söyledi.

Berova, yapay zeka ile vergi bilişim sistemlerinin kontrol edilmesinin önünü açmak amacıyla altyapı için gerekli araç malzemelerin ihalesine çıktıklarını da ifade etti.

Re-sen verginin itiraza açık olduğunu belirten Berova, yasayla verilen hakka müdahil olmasının söz konusu olmadığını vurguladı.

Şahali’nin iddialarının doğru olmadığını dile getiren Berova, borçlanma limitleri içinde borçlandıklarını söyledi.

Berova, “Asılsız, abuk sabuk ithamlar yapılıyor” dedi.

CTP Milletvekili Şahali ise yerinden, “Abuk, sabuk konuşan bir kişi var o da sensin” dedi.

Berova, “Bakana gidene ayrıcalık tanınıyor” söylemlerinin haksızlık olduğunu kaydetti.

Şahali’nin, Gazimağusa’da kiralanan parsel hakkındaki sorusu üzerine Berova, kiralama yöntemlerinin belli olduğunu ifade ederek, önergeyi Bakanlar Kurulu’na verdiğini ve Bakanlar Kurulu’nun takdiriyle bu kiralamanın yapıldığını söyledi.

CTP Milletvekili Erkut Şahali ise yeniden söz alarak, “Sen hangi yetkiyle önergeyi Bakanlar Kurulu’na götürdün” diye sordu.

“Bana kıvrılma, ‘yaptım’ de. Burada başka cevap yoktur” diyen Şahali, beklentinin siyasi olduğunu iddia etti. .

İskanda kayıtlı arazinin UBP Gazimağusa İlçe Başkanına kiralandığını savunan Şahali, “Kamu yararı nerede?” diye sordu.

Yan yollara sapılmaması, gayri yasal istihdam yapılmaması gerektiğini kaydeden Şahali, “İnsanların vergiden inim inim inletildiğini” savundu.

Bu sırada Şahali ile Berova arasında sesler yükseldi, karşılıklı tartışma yaşandı.

CTP Milletvekili Ürün Solyalı, “Demokrat Partiye Bağlı Kuruluşların Umursamaz Yönetim Hali” konulu güncel konuşmasında, Binboğa Yem Fabrikası çalışanlarının, sosyal sigortaları yatırımları yatmadığı için hastanelerden hizmet alamadığını dile getirdi.

“Soyanın yanına mı kaldı oralar?” sorusunu soran Solyalı, haciz riskiyle karşı karşıya olunduğunu savundu. Binboğa Yem Fabrikası’nın yöneteni olmadığını ileri süren Solyalı, “Mali kurtuluş senaryonuz nedir?” diye sordu.

Binboğa Yem Fabrikası’nda yapılan yolsuzluğun peşine düşülüp, düşülmediğini sorgulayan Solyalı, 100 ailenin ekmeğinin nasıl yoluna sokulacağını sorusunu sordu.

“Nüfus ve vatandaşlık politikasızlığı olduğunu” iddia eden Solyalı, Bakanlar Kurulu’nun beş ayda verdiği vatandaşlık sayısının 400’e ulaştığını söyledi.

“Golifa gibi dağıtmayı uygun bulan bir yapı kurdunuz” diyen Solyalı, deport edilen 12 kişinin ülkeye davet edildiği eleştirisinde bulundu.

Şartlı Tahliye Tüzüğü’nün neden sürekli değiştirildiğini soran Solyalı, “Bunun aklı, amacı nedir?” diye sordu.

Solyalı, vatandaş sayısının ve 2019’dan beri deport iptal sayısının kaç olduğu sorusunu da yöneltti.

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ise, Binboğa hakkındaki sorulara yanıt verdi.

Koop-Süt, Binboğa ve Zirai Levazım olmak üzere üç iştirakte emekliye ayrılanlar olduğunu ifade eden Ataoğlu, iştiraklerin sürdürülebilir pozisyonda olması için emeklilerin bir şekilde devre dışı kalıp, ihtiyaçlı çalışanların kalması gerektiğini dile getirdi.

Emeklilerin maliyetinin oldukça önemli olduğunu ifade eden Ataoğlu, yönetimleri tamamen Kooperatif Merkez Bankası’na devretmeye hazır olduklarını kaydetti.

“Amaç buraların sürdürülebilir bir pozisyonda olmasıdır” diyen Ataoğlu, gerekenleri yapmaya ve önerileri almaya hazır olduğunu ifade etti.

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz da eleştirilere yanıt verdi.

Üniversite öğrencilerinin ülkeye alınmaması konusunda konuşan Oğuz, belgelerin tatmin edici olmaması durumunda söz konusu kişilerin geri gönderildiğini kaydetti.

“Her öğrenciyim diyenin buraya kontrolsüz girişi yok” diyen Oğuz, üniversitelerle sürekli iletişim halinde olduklarını belirtti.

2025 yılında şu ana kadar 1690 INAD yolcu olduğunu ve ülkeye girişlerine izin verilmediğini ifade eden Oğuz, Göç Merkezi’nin amacının kayıt dışılığı önlemek olduğunu vurguladı.

Bir soru üzerine denetim için gelen araçların sol direksiyon olduğunu belirten Oğuz, “Amacımız ülkenin ihtiyaçlarını gidermek” dedi.

Vatandaşlık Yasası’nın elden geçmesi gerektiğini ve bunun çalışmalarına başladıklarını belirten Oğuz, suiistimale açık olmayan bir Vatandaşlık Yasası’nın ülkeye kazandırılması gerektiğini kaydetti.

Şartlı Tahliye Tüzüğü’ne de değinen Oğuz, rakam vererek, “Her Şartlı Tahliye Tüzüğüne başvuran yararlanamaz. Burası aklama-paklama yeri değildir” dedi.

“Biz hukuk devletiyiz. Mahkeme kararlarına karışma durumumuz yok” diyen Oğuz, 12 kişinin deport iptaliyle ilgili de konuştu.

Oğuz’un konuşması sırasında Genel Kurul salonunda elektrikleri gitti.

Elektriklerin gelmesinin ardından konuşmasına devam Bakan Oğuz, ‘polise saldırdı’ denilen kişinin iki ay hapis cezası aldığını söyleyerek, “Polise saldıran kişi mahkemeden iki ay alır mı?” diye sordu ve konuyu araştırdıklarını kaydetti.

Oğuz, ilgili şahsın KKTC’de doğmuş ve büyümüş birisi olduğunu ve ailesinin de KKTC’de olduğunu belirtti.

Deport iptali kararı alınan kişilerin kim olduklarını tek tek açıklayan Bakan Oğuz, kişilerin aile bağına ve ülkeye bağına göre bir değerlendirme yapıldığını söyledi. Oğuz, her geleni affetmeyeceklerini belirtti.

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars ise yerinden söz alarak, aynı kritere sahip binlerce insan olduğunu söyledi.

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ise, ince eleyip, sık dokuyarak, kararların verildiğinin altını çizdi.

Öte yandan Güney Kıbrıs’tan KKTC’ye ekonomik ve siyasi saldırı olduğunu belirten Oğuz, “Bu konuda tek ses olunmalı” dedi.

Gazimağusa’da kiralanan arazi konusuna da değinen Bakan Oğuz, kararın, Şampiyon Melekler anısına yapılacak okulun yapımına bir an önce başlaması adına bütünsellik anlamında alındığını belirtti.

CTP Milletvekili Erkut Şahali yerinden söz alarak, “gayri yasal kararın” geri alınması gerektiğini söyledi.

İçişleri Bakanı Oğuz, 29 Mayıs tarihine göre Merkezi Cezaevi’nde 806 kişi olduğunu ifade ederek, bu kişilerin 304’ünün KKTC vatandaşı, 274’ünün TC vatandaşı, 228’inin üçüncü ülke vatandaşı olduğunu belirtti.

CTP Milletvekili Ürün Solyalı yerinden söz alarak, ülkedeki vatandaş sayısının kaç olduğunu sorusunu yineledi.

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars ise yeniden söz alarak, kendi döneminde bütün sorulara yanıt verdiğini kaydetti.

Bakan Oğuz ise yerinden söz alarak, komitede sorulara tek tek yanıt verdiğini hatırlattı.

Baybars, Oğuz’un “doğruları söylemediğini” iddia etti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Fazilet Özdenefe, “Son Siyasi Gelişmeler” konulu güncel konuşmasında, bugün AİHM’de K.V. Mediterranean Tours Limited’in Türkiye’ye karşı olan davasıyla ilgili kararın açıklandığını belirtti.

Şirketin, Kapalı Maraş’taki mallarla ilgili 2010 yılında Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) başvuru yaptığını ifade eden Özdenefe, konunun hala TMK’nın gündeminde olduğunu söyledi.

Özdenefe, AİHM’e başvuranın, TMK önündeki sürecin çok uzun sürdüğünü ve süreci ilerletmeyenin KKTC otoriteleri olduğunu ileri sürdüğünü dile getirdi.

AİHM kararında, TMK’nın etkili bir iç hukuk yolu olduğunun mahkeme tarafından onandığını vurgulayan Özdenefe, mahkemenin ayrıca başvurana 7 bin Euro manevi tazminat, 11 bin Euro da masraf ödenmesi emrini verdiğini kaydetti.

Mahkemenin maddi tazminatla ilgili kısmı ise açık tuttuğunu belirten Özdenefe, bunun önemli bir uyarı olduğunu dile getirdi.

Özdenefe, AİHM’in, TMK’nın istatistiki bilgilerini de dikkate aldığını söyledi.

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ise, sonucun önemli olduğunu dile getirerek, kararın hassas bir şekilde değerlendirilip, yol haritası belirleneceğini söyledi.

Bunun uzun soluklu bir mücadele olduğunu ifade eden Oğuz, TMK’nın iç hukuk yolu olduğunun geçerliliğini korumasının önemli olduğunu vurguladı.

Konuşmaların ardından birleşim tamamlandı. Bir sonraki toplantı 16 Haziran Pazartesi günü saat 10.00’da yapılacak.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TMK Başkanı Veçhi ve Genel Sekreter Aylanç, DAÜ Senatosu’nu güncel gelişmeler konusunda bilgilendirdi

Published

on

By

Taşınmaz Mal Komisyonu Başkanı Növber Ferit Veçhi ve Komisyon Genel Sekreteri Nahide Akyüzlü Aylanç, Doğu Akdeniz Üniversitesi’ni (DAÜ) ziyaret ederek, DAÜ Senato Üyeleri’ne yönelik “Taşınmaz Mal Komisyonu’nun İşleyişi ve Güncel Gelişmeler” konulu sunum gerçekleştirdi.

Sunuma DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ile DAÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Osman M. Karatepe, Prof. Dr. Salih Katırcıoğlu ve Prof. Dr. Ali Öztüren de katıldı.

Verilen bilgiye göre, sunum açılışında konuşan Prof. Dr. Kılıç, Taşınmaz Mal Komisyonu Başkan ve Genel Sekreterini DAÜ’de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Aylanç, sunumunda, Taşınmaz Mal Komisyonu hakkında bilgiler vererek, Komisyonun kuruluşu, işleyişi, devam eden davalar ve yapılan çalışmalar hakkında bilgilendirmeler yaptı.

TMK Başkanı Veçhi ise, Taşınmaz Mal Komisyonu’na yapılan başvurular ve izlenen yol hakkında bilgiler verdiği sunumunda, tazminat, iade veya takas olarak üç seçeneğin yer aldığını ve çoğunlukla başvuranların tazminat seçeneğini tercih ettiğini aktardı. Her dilde başvuruların yapılabildiğini aktaran Veçhi, başvuru süreci ve yapılması gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu. Karara bağlanan ve devam eden davalar hakkında bilgiler veren Veçhi, toplam 8 bin 160 adet başvuru olduğunun altını çizdi.

Soru-cevap şeklinde ilerleyen sunumda mülkiyet konusu üzerinde de durularak, katılımcıların merak ettiği birçok nokta ele alındı. Feragatname imzalayıp Güney Kıbrıs’ta kalan mallarına karşılık Kuzey Kıbrıs’ta mal alan Kıbrıslı Türklerin var olduğu ifade edilerek, Kıbrıslı Rumların bu tarz mallara karşı Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvurduğunda neler olduğunun sorulması üzerine Veçhi, eşdeğerden mal verilip verilmemesinin hiç önemi olmadığını belirterek, bu tarz durumlarda TMK yasalarına göre iadesinin yapılmadığını, tazminat olarak ödemesinin yapıldığını vurguladı.

Öte yandan Güney Kıbrıs’tan göç edip Kuzey Kıbrıs’a gelen Kıbrıslı Türklerin Güney Kıbrıs’ta bıraktıkları mallarına ne olduğu sorusuna cevap veren Veçhi, malların herhangi birine devredilmediğini hala daha mal sahibinin adına olduğunu belirtti.

Sunum sonunda Prof. Dr. Kılıç tarafından Vechi ve Aylanç’a katkılarından dolayı teşekkür plaketi takdim edildi.

Devamını Oku

Kıbrıs

İdari Komite Tapu ve Kadastro Dairesi Yasa Tasarısı’nı görüştü

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi, İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesi “Tapu ve Kadastro Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Y.T No: 270/4/2025) Yasa Tasarısı”nı ele aldı.

Cumhuriyet Meclisinden verilen bilgiye göre, saat 11.00’de UBP Milletvekili Komite Başkanı Sunat Atun başkanlığında toplanan Komite, Tasarı’yı madde madde görüşmeye devam etti.

Komite toplantısına davetli olarak Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kamu Yönetimi ve İnsan Kaynakları Başkanlığı, KTAMS ve KAMUSEN’den yetkililer katılarak konu ile ilgili görüşlerini sundu.

UBP Milletvekili Sunat Atun başkanlığında toplanan İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesi toplantısına, Komite Üyesi UBP Milletvekili Fırtına Karanfil ve Komite Üyesi CTP Milletvekili Devrim Barçın katıldı.

Komite bahse konu Yasa Tasarısı’yla ilgili çalışmalarına bir sonraki toplantısında devam edecek.

Devamını Oku

Kıbrıs

Ombudsman, Girne Antik Liman’daki teknelere ilişkin rapor hazırladı

Published

on

By

Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman), Girne Antik Liman’da izinsiz ve kaçak olarak duran tekneler bulunduğu ve ilgili Bakanlığın bu konuda gerekeni yapmadığı iddiasıyla yapılan başvuru üzerine konuyu inceleyerek rapor hazırladı.

Açıklamaya göre, Faik Gencer’in başvurusu ile ilgili olarak başlatılan araştırmada Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı’ndan bilgi talep edildi.

Raporda, Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı’nın toplam 11 Yat Bağlama Sözleşmesi imzalandığını belirttiği aktarıldı.

Raporda, “Sayın Müsteşar tarafıma gönderdiği yazısında, ödemelerini yapmayan teknelerle ilgili tutanak tutulmadığına ilaveten Liman içerisinde kaçak olarak barınan küçük balıkçı tekneleri için herhangi bir yaptırım uygulanmadığını, izinsiz ve kaçak olarak Limanda duran tekneler olduğunu tespit ettiklerini ancak bu konuda da hiçbir yaptırım uygulamadıklarını kaydetmiştir. Rutin olarak yapıldığı söylenen denetimlerle ilgili Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı tarafından Dairemize herhangi bir belge sunulmamıştır.

Girne Antik Limanı Koruma ve Geliştirme Esasları Tüzüğü Girne Antik Liman’a tekne bağlanmasına ilişkin kurallar açıktır. Tüzüğün13’üncü maddesinde belirtildiği gibi bu Tüzüğü turizm işleriyle görevli Bakanlık yani Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı yürütür. Ancak Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın Girne Antik Liman’da izinsiz ve kaçak olarak duran tekneler konusunda hiçbir yaptırım uygulamadığı, bir başka ifade ile yasa ile belirlenmiş kuralların yerine getirilmesini sağlamak için gereğini yapmadığı kendi Müsteşarlarının beyanı ile sabittir.” denildi.

Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın Girne Antik Liman’da izinsiz ve kaçak olarak duran tekneler konusunda yasal mevzuatta düzenleme olmasına rağmen hiçbir yaptırım uygulamadığı, yani ilgili yasal mevzuata ve kurallara uygun davranılmasını sağlamak hususunda gereğini yapmadığının Müsteşarlarının beyanı ile sabit olduğunun aktarıldığı raporda, İdare’nin Anayasa ve yasalar yanında, tüzüklere, yönetmeliklere ve diğer düzenleyici işlemlere de uygun davranma yükümlülüğü hatırlatılarak, Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın açıkça bu ilkeye aykırı hareket ettiği belirtildi.

OMBUDSMAN RAPOR

Devamını Oku

Trending

Reklam