Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Meclis’te Sosyal Hizmetler Dairesi Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Yasa Tasarısı oy birliğiyle kabul edildi

Published

on

Sosyal Hizmetler Dairesi Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Yasa Tasarısı Meclis Genel Kurulu’nda oy birliğiyle kabul edildi.

Genel Kurul’da İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesi Başkanı Sunat Atun Tasarı’ya ilişkin Komite raporunu okudu.

-Besim

Tasarı üzerine söz alan CTP Milletvekili Filiz Besim, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin çok önemli görevler yerine getirdiğini dile getirdi.

Son yıllarda yaşanan gelişmelerin Dairenin hem teşkilatlanma hem personel hem altyapı anlamında güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koyduğunu ifade etti.

Sosyal Hizmetler Dairesi Yasası’nın yenilenmeye ihtiyacı olduğunu kaydeden Besim, Dairenin artan sorumluluklarını yerine getirecek bir kapasiteye getirilmesi gerektiğini söyledi.

Dairenin huzurevlerinde, çocuk yuvalarında, engelli merkezlerinde görevleri olduğunu dile getiren Besim, bu merkezlerin kapasitesinin artırılması gerektiğini belirtti.

Yapılan değişiklikle Daireye sağlık çalışanı, sosyal hizmetler uzmanı, eğitmen istihdamları yapılmasının önemli olduğunu kaydeden Besim, Dairenin kadrolarının yasal anlamda güçlendirildiğini söyledi.

Öte yandan, yasaların yapılmasının uygulanacağı anlamına gelmediğini dile getiren Besim, daha önce geçen ancak uygulanmayan yasalar olduğunu kaydetti.

Dairenin araç, şoför ve teknik eleman ihtiyaçlarının acilen tamamlanması gerektiğini söyleyen Besim, e-devlet konusundaki eksikliklerin de çözülmesi gerektiğini belirtti.

-Rogers

Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, güncelliğini yitirmiş olan yasada değişiklik yapılmasının önemli olduğun kaydetti.

Değişiklikle Sosyal Hizmetler Dairesi kadrosunun 70 kişiden 763 kişiye çıkarıldığını söyleyen Rogers, münhallerin acilen açılıp eksik kadroların doldurulması gerektiğini anlattı.

Birçok alanda sosyal devlet olmanın gereğinin yerine getirilemediğini, teşkilat yasalarının birçok alanda çoktan güncelliğini yitirdiğini bu nedenle her alanda sıkıntı yaşandığını belirten Rogers, bütünlüklü bir bakış açısıyla ilerlemek gerektiğini kaydetti.

Bakıma muhtaç, özel gereksinimli, engelli bireylerin hayata kazandırılması adına atılması gerektiğini dile getire Rogers, bu kişilere sadece bir merkezde bakılması ya da maddi yardım bağlanması yönündeki bakış açısını değiştirmek gerektiğini söyledi.

-Atun

İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesi Başkanı, UBP Milletvekili Sunat Atun da söz alarak Tasarı üzerinde ciddi mesai harcadıklarını söyledi.

Değişen koşullar ve ihtiyaçlarla birlikte güncel uygulamaların yürürlüğe girmesinin önemine işaret eden Atun yasada bakıma muhtaç birey, dezavantajlı birey gibi kavramların nitelemesinin yapıldığını dile getirdi.

Dezavantajlı bireylerin yaşantısını iyileştirirken hayata tutunmasının sağlanmasının esas olduğunu belirten Atun, bu açıdan ilgili daire ve bakanlığa önemli görev düştüğünü anlattı.

Atun bu alanda diğer ülkelerde yapılan uygulamalara bakmanın ve ülkedeki istatistiki verileri takip etmenin önemli olduğunu dile getirdi.

-Gardiyanoğlu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu da söz alarak yasaya katkı koyanlara teşekkür etti.

Sosyal Hizmetler Dairesi’ne son bir buçuk yılda 8 araç alındığını, 2 aracın gümrükte beklediğini dile getiren Gardiyanoğlu, Kalkanlı Yaşam Evi’ndeki bakıcı sayısının da iki katına çıkarılacağını ifade etti.

Rehabilitasyon merkezlerindeki sosyal hizmet görevlisi ve diğer personelin sayısının artırıldığını söyleyen Gardiyanoğlu, sosyal hizmet alanında yaşanan personel eksikliklerinin giderileceğini belirterek, “Artık bu ülkede, sosyal hizmetlerde kırılgan grupların bu eksik personel nedeniyle sorun yaşamasına izin vermeyeceğiz.” dedi.

Gardiyanoğlu, kadroların yapılandırılması ve personel istihdamı konusunda kararlı olduğunu vurguladı. “Bu kadrolar kendi içinde oluştuktan sonra, sosyal hizmetlerdeki eksikliklerin giderileceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Konuyla ilgili kendi kişisel tutumuna da değinen Gardiyanoğlu, “Benim inatçı bir yapım olduğunu bilirsiniz. Kadroların istihdamı ve münhallerin açılmasıyla ilgili yakın takipçi olacağım.” dedi.

Sosyal Hizmetler Dairesi çalışanlarına teşekkür eden Gardiyanoğlu, “Odacısından müdürüne kadar hepsine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Geceleri yok, gündüzleri yok. Yaptıkları çalışmalarda tamamen vicdanlarıyla hareket ediyorlar.” diye konuştu. Görevlerinden yılmayan memurlara dikkat çeken Gardiyanoğlu, “Bugüne kadar, ‘Ben çok yoruldum, gitmem’ diyen bir sosyal hizmet memuru görmedim.” dedi.

Toplumda artan ihtiyaçlara da dikkat çeken Gardiyanoğlu, “Nüfus arttı, sorunlar arttı. Boşanmalar, aile içi şiddet olaylarında ciddi artışlar var. Bunlar zaten yıllık istatistiklerde de görülüyor” şeklinde konuştu.

Haspolat’taki annelerle ilgili yaşanan sıkıntıya da değinen Gardiyanoğlu, çocuk sayısı artsa da aynı sayıda annenin hizmet verdiğini, bu durumun normalde 24 saat esasına göre çalışan anneler açısından ciddi bir yük oluşturduğunu ifade etti. Gardiyanoğlu bu durumun çözülmesi için gereken adımları atacaklarını kaydetti.

Konuşmaların ardından Tasarı oylandı ve oy birliğiyle kabul edildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

MEB: Kolejlere kayıt hakkı kazanan 636 öğrencinin yüzde 70’i devlet okullarından

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanlığı, 7 devlet kolejine toplam 636 öğrencinin kayıt hakkı kazandığını açıkladı. Açıklamaya göre, bu öğrencilerin yüzde 70,13’ü devlet, yüzde 29,87’si ise özel okullarda öğrenim gören öğrencilerden oluşuyor.

Bakanlık Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamada, bazı basın-yayın organlarında yer alan “özel okul öğrencilerinin kayıt hakkı kazanma oranlarının yüksek olduğu” yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Açıklamanın sonunda, kamuoyunun “manipülatif” yayınlara itibar etmemesi ve doğru bilgilere yalnızca Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi kanalları aracılığıyla ulaşılması gerektiğini hatırlatıldı.

– 2 bin 272 öğrenci sınava katıldı

Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, ülkede 5. sınıf düzeyinde toplam 4 bin 365 öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin 3 bin 626’sı devlet, 739’u ise özel okullarda eğitim görüyor. KGS’ye devlet okullarından bin 838, özel okullardan ise 434 olmak üzere toplam 2 bin 272 öğrenci girdi.

Devlet okullarında öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık yüzde 51’inin, özel okullardaki öğrencilerin ise yaklaşık yüzde 59’unun sınava girdiğine dikkat çekilerek, bu durumun devlet kolejlerine duyulan ilginin somut bir göstergesi olduğu ifade edildi.

– Yerleşim oranları: Yüzde 70,13’ü devlet; yüzde 29,87’si özelden

Kolejlere Giriş Sınavı’nın cumartesi günü yapılan ikinci aşamasının ardından kayıt hakkı kazanan 636 öğrencinin 446’sı devlet, 190’ı ise özel okullarda öğrenim görüyor. Öğrencilerin yüzde 70,13’ü devlet, yüzde 29,87’si özel okul kökenli.

Devlet okulundan mezun olup, koleje yerleşen öğrenci oranı en yüksek yüzde 96 ile Lefke Gazi Lisesi ve Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde gerçekleşti. Bu okulları sırasıyla yüzde 82,9 ile Güzelyurt TMK, yüzde 82,7 ile İskele Evkaf Türk Maarif Koleji, yüzde 75,5 ile 19 Mayıs TMK ve yüzde 72 ile Gazimağusa TMK izledi.

Lefkoşa’daki Türk Maarif Koleji’ne yerleşen öğrenciler arasında özel okul öğrencilerinin oranı yüzde 67,1 ile diğer okullara kıyasla en yüksek seviyede oldu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Erhürman: “Tatar, basına yaptığı açıklamalardan farklı bir şey söylemedi”

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, milletvekillerinin soru sormasının engellendiği Cumhuriyet Meclisi kapalı oturumunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın basında yaptığı açıklamalardan farklı bir şey söylemediğini ifade etti.

CTP’den verilen bilgiye göre, Erhürman, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın talebi üzerine kapalı oturum gerçekleştirildiğini belirterek, “Kapalı oturum talebi gelince, beklentimiz açıkça söylenemeyecek bazı konuların ele alınmasıydı. Ancak, daha önce basında yapılan açıklamaların ötesine geçilmedi, farklı hiçbir şey söylenmedi.” dedi.

Oturumun başında, hükümete mensup milletvekilleri tarafından oy çokluğuyla kabul edilen bir usul kararıyla milletvekillerinin soru sormasının engellendiğini kaydeden Erhürman, “Bu, kesinlikle anlaşılır bir durum değil. Parti başkanları olarak zaten kısa bir süre önce Cumhurbaşkanlığındaki toplantıya katılmış ve görüşlerimizi paylaşmıştık. Ancak milletvekillerinin soru sorma hakkının baştan teminat altına alınarak engellenmesi kabul edilemezdi.” diye konuştu.

“Sayın Tatar’ın Meclis’e gelmesinin ne anlam taşıdığı anlaşılamadı.” diyen Erhürman, oturumun kapalı yapılmasının da hiçbir anlamının olmadığına işaret etti.

-“Hristodulidis’in kurduğu ittifaklar adanın tamamı açısında güvenlik riski oluşturuyor”

Toplantıda İran-İsrail çatışması gibi bölgesel gelişmelerin konuşulduğunu kaydederek, Rum Lider Nikos Hristodulidis’in egemenliği yalnız başına kullanmaya başladığını ifade eden Erhürman, “Kurduğu ittifaklar, adanın tamamı açısından güvenlik riski oluşturmaktadır.” dedi.

Erhürman, “Sayın Hristodulidis, Kıbrıs Türk halkının iradesi olmaksızın adada yaşayan herkes adına karar verme hakkına sahip değildir. Kıbrıs Rum halkı ne kadar egemense, Kıbrıs Türk halkı da o kadar egemendir.” şeklinde devam etti.

– “AİHM kararı, TMK’nın sağlam yapısında bir gedik açtı”

Toplantıda mülkiyet meselesinin de gündeme geldiğini vurgulayan Erhürman, “Sayın Tatar’ın konuşması üzerine, AİHM kararının bir ‘zafer’ anlamı taşımadığını, aksine 2005 yılında kurulan TMK’nın (Taşınmaz Mal Komisyonu) sağlam yapısında bir gedik açtığını ifade ettik. Bu bizim açımızdan sevindirici bir gelişme değildir. TMK, Talat döneminde kurulmuş bir komisyondur ve en son isteyeceğimiz şey, bu yapının zedelenmesidir. Yaratılmaya çalışılan “zafer” algısı gerçeği yansıtmamaktadır.” şeklinde konuştu.

Ersin Tatar’ın dile getirdiği “iki devletlilik” yaklaşımına da değinen Erhürman, söz konusu yaklaşımın dünyada “çözümsüzlük çözümdür” şeklinde anlaşıldığı dile getirdi.

Milletvekillerinin toplantıda soru sorma hakkının dahi ellerinden alındığını yineleyen ve eleştirilerde bulunan Erhürman, “Toplantının kapalı oturumla yapılmasının gerekçesi, kimse tarafından anlaşılamamıştır.” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Çavuşoğlu, İstanbul’da “Küresel Sürdürülebilirlik Kalkınma Kongresi”ne katıldı

Published

on

By

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşu Times Higher Education (THE) iş birliğiyle Türkiye’nin ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen “Küresel Sürdürülebilirlik Kalkınma Kongresi”ne katıldı.

Kongrenin açılışında konuşan Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, kongrenin küresel dayanışmanın ve aklın rehberliğinde sürdürülebilir bir dünya kurma çabasının sembolü olduğunu belirtti.

Milli Eğitim bakanlığı basın bürosundan verilen bilgiye göre, 110 ülkeden 5 binin üzerinde uluslararası temsilcinin katılımıyla 16-19 Haziran tarihleri arasında düzenlenen kongrede iklim değişikliği, sosyo-ekonomik eşitlik, sürdürülebilirlik ve yapay zekâ, sürdürülebilir kampüsler, sağlık, enerji ve eğitim, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada üniversitelerin rolü, sürdürülebilir kalkınma ekonomisi gibi kritik konulara odaklanılıyor.

Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, kongrenin, Türkiye’nin ev sahipliğinde ve İstanbul gibi tarihsel, kültürel ve stratejik öneme sahip bir şehirde düzenlenmesinin son derece anlamlı olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, “Bu organizasyon, sadece Türkiye’nin yükseköğretimde ulaştığı seviyeyi değil, aynı zamanda Türk dünyasının ortak değerler ekseninde küresel meselelerde ne kadar güçlü bir ses olabildiğini de göstermektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak bizler de, yükseköğretim sistemimizle bu büyük vizyonun bir parçası olmaktan kıvanç duyuyoruz.” dedi.

KKTC’de faaliyet gösteren 22 üniversitenin yalnızca akademik başarılarıyla değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik, iklim farkındalığı, dijital dönüşüm ve toplumsal kalkınma konularında da özgün projelere imza attığını belirten Bakan Çavuşoğlu, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ)’nün sürdürülebilirlik alanında, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ)’nün bilimsel araştırma ve genel sıralamalarında, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ)’nün genç üniversite sıralamasında ve alan sıralamasında, Lefke Avrupa Üniversitesi ise (LAÜ)’nün de Çevre Bilimleri alanında öne plana çıktığını anlattı.

Yüz binin üzerinde öğrencinin eğitim gördüğü KKTC üniversitelerinde, öğrencilerin yüzde 45’inin Türkiye vatandaşı, yüzde 41’inin ise uluslararası öğrenciler olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bu yapının yükseköğretimde tüm dünyada görünür olma imkânı sunduğunu vurguladı.

Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için yükseköğretim sistemlerinin yalnızca bilgi üretmesi değil, aynı zamanda toplumla bütünleşmesi, aktif birer değişim aktörü olması gerektiğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, bu doğrultuda üniversitelerin sosyal sorumluluk projeleri, çevreci altyapı yatırımları, kadınların ve gençlerin güçlendirilmesine yönelik politikaları desteklemesinin büyük önem taşıdığına dikkati çekti.

Kongrede ayrıca, açıklanacak küresel üniversite etki sıralamalarının kurumların stratejik konumlarını değerlendirme açısından önemli bir fırsat olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Bu noktada, Times Higher Education gibi saygın kuruluşlarla iş birliği içinde yürütülen çalışmalar, üniversitelerimizin küresel görünürlüğünü artırmakta ve geleceğe dönük hedefler belirlemekte bizlere rehberlik etmektedir.” dedi.

“Ayrıca, kongre kapsamında ‘Türk Üniversiteleri Pavilyonu’nun da yer alması, Türk yükseköğretiminin uluslararası tanıtımı açısından stratejik bir adımdır.” diyen Çavuşoğlu, bu pavilyonun, hem akademik tanıtım hem de kültürel yakınlaşma bakımından eşsiz bir platform sunmakta olduğunu söyledi.

İklim krizi, toplumsal eşitsizlikler, göç, dijital uçurum gibi zorluklarla dolu bir çağda yaşandığını ifade eden Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Ancak aynı zamanda bu çağ, yenilikçiliğin, yapay zekânın, veri biliminin ve uluslararası iş birliğinin imkânlarını da içinde barındırıyor. Bu nedenle biz eğitimciler, genç nesillere sadece meslek kazandırmakla değil, aynı zamanda yaşanabilir bir dünya bırakmakla da sorumluyuz.

Bugün burada attığımız her adım, yaptığımız her iş birliği, çocuklarımızın daha adil, daha yeşil, daha umut dolu bir geleceğe uyanmasına katkı sağlayacaktır. Bu yolda, KKTC olarak bizler, Türkiye ile dayanışma içinde yürümeye ve yükseköğretim aracılığıyla dünyaya umut olmaya gayret edeceğiz.”

Çavuşoğlu kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen YÖK’e, Times Higher Education yetkililerine, organizasyonda görev alan akademik, teknik ekiplere ve tüm katılımcılara teşekkür ederek; kongrenin ülke, bölge ve dünya için hayırlı sonuçlara vesile olmasını diledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam