Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’nun altyapısının güçlendirilmesi için çalışmalar devam ediyor.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İş Birliği Ofisi Koordinatörü Erol Öz, bugün BRTK Müdürü Meryem Özkurt’u ziyaret ederek, BRT’nin güçlendirilmesi için yapılacak projeleri ele aldı.

Erol Öz ziyarette ayrıca Kurum Müdürü Özkurt ile birlikte KEİ Ofisi katkılarıyla tamamlanan projeleri de yerinde inceledi.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İş Birliği Ofisi Koordinatörü Erol Öz, Bayrak Radyo Televiyzon Kurumu Müdürü Meryem Özkurt’u ziyaret etti.

KEİ Ofisi Uzmanı Gülsüm Gözenler’in de hazır bulunduğu görüşmede, kurumun 2025 yılı içerinde alt yapısının güçlendirilmesi için yapılacak projeler ele alındı.

KEİ Koordinatörü Öz, Kurum Müdürü Özkurt ile birlikte KEİ Ofisi katkılarıyla tamamlanan projeleri de yerinde inceledi.

Erol Öz, ayrıca KEİ Ofisinin finansal katkılarıyla en son teknoloji ile yenilenen haber merkezini de ziyaret ederek, çalışanlarla sohbet etti.

Asgari Ücret Saptama Komisyonu toplantısı tamamlandı. Asgari ücrete yansıtılacak hayat pahalılığı oranı son toplantıda tespit edilecek.

Toplantı sonrası Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu basına açıklama yaptı.

Gardiyanoğlu, komisyon olarak 2 saati aşkın bir toplantı yaptıklarını ve işçi ile işveren tarafının toplantıda olumlu bir tavır ortaya koyduğunu kaydetti.

Toplantıda kendisine çok söz kalmadığını anlatan Gardiyanoğlu, tarafların görüşlerini ve verileri aldıklarını, asgari ücrete yapılacak artış oranını da işveren ile işçi tarafının önerilerini aldıktan sonra belirleyip, 1 Ağustos’tan itibaren hayata geçireceklerini söyledi. Asgari ücrete yapılacak artışı belirlerken tarafları ortada buluşturmak ve oybirliğini sağlamak amacında olduklarını da ifade eden Gardiyanoğlu, tarafların yükünün ağır olduğunu ancak hedefin verimlilik ve adaletli dağılım olduğunu söyledi.

İçeride asgari ücrete yansıtılacak oranların değil, hayat pahalılığı ile ilgili verilerin ele alındığını ifade eden Gardiyanoğlu, bir sonraki toplantıda basının da içeriye alınacağını kaydetti.
İşveren temsilcisi adına konuşan Cengiz Alp, konuyu etraflıca değerlendirdiklerini ifade ederek, verileri aldıklarını, ancak bugün bir sonuç çıkmadığını söyledi.

Alp, herkes için en iyisini yapmaya çalıştıklarını, 160 bin çalışan 20 bini aşan iş veren olduğunu, bunun sorumluluğu içinde çalıştıklarını, nihai kararı son toplantıda vereceklerine inandığını belirtti. Toplantıda orandan fazla ülkedeki sıkıntıları konuştuklarını ifade eden Alp, veriler ışığında sonuca ulaşacaklarını kaydetti.

İşçi tarafı adına konuşan Ahmet Serdaroğlu da, toplantının olgunluk içinde yapıldığını, sürecin devam ettiğini belirterek, bütün hassasiyetleri ortaya koyduklarını, verilerin bakanlık tarafından kendilerine iletildiğini ve en kısa sürede toplantı tarihinin belirlenip, yeni asgari ücreti belirleyeceklerine inandığını söyledi.

İsias Otel’in yıkılmasında kusurlu bulunan kamu görevlilerinin yargılandığı İsias Otel Davası ikinci duruşmasında, Mahkeme ara kararları açıkladı. Dava, 6 Kasım’a ertelendi.

Mahkeme, “bilirkişi raporunun beklenmesine ve raporun akıbetinin sorulmasına, sanıkların vareste tutulma (daha sonraki duruşmalara katılmama) talebinin reddine, sanıkların adli kontrol şartlarının devamına, sanıkların tutuklanması ve ev hapsinde kalmasının reddine, Ahmet Bozkurt’un tanık olarak dinlenmesinin reddine ve sanıkların bir sonraki celsede mahkemede bulunmasına” karar verdi.

Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada aileler dinlendi.

Nehir Çevik’in annesi Safiye Çevik, söz alarak, “Zamanında makamında oturup, yiyip içip gezenler şimdi bedel ödemeyi neden kabul etmiyor?” diye sordu; en ağır cezanın verilmesi talebinde bulundu. Nehir Çevik’in babası Yoksuli Çevik ise adalet istediklerini vurguladı. Nehir Çevik’in kardeşi Irmak Çevik de, “Benim kardeşim 12 yaşında gün yüzü göremeyecekse, sanıklar da gün yüzü göremesin. En ağır cezayı almalarını istiyorum.” ifadelerini kullandı.

Selin Karakaya’nın annesi Ruşen Yücesoylu Karakaya, sanıkların tutuklu olarak yargılanmasını ve “olası kast” kararının verilmesini talep etti.

Doruk ve Alp Akın’ın annesi Ayşe Akın, “Şikayetçiyim. Sorumsuzca hareket eden bu sorumsuz insanların tutuklu yargılanmalarını istiyorum. Davanın olası kastla sonuçlanmasını istiyorum ve adalete güveniyorum.” dedi. Baba Osman Akın ise, şikayetçi olduğunu ve en ağır cezanın verilmesini talep etti.

Eşi Bedriye Fidan Yeniçeri ve kızı Ecem Yeniçeri’yi kaybeden Can Ahmet Yeniçeri, en ağır cezanın verilmesini istedi.

Ali Karasal’ın eşi Fatma Karasal da şikayetçi olduğunu kaydederek, sanıkların tutuklu yargılanmalarını istediğini kaydetti.

Aras Aktuğralı’nın babası Murat Aktuğralı, “Sanıkların attıkları imzalardan dolayı başka davaları da varmış. Sadece 72 canı öldürmediler, yüzlerce insanı öldürmüşler. En ağır cezayı alsınlar.” dedi.

Ozan Koç’un annesi Mehbare Koç ve babası Orhan Koç, sanıkların tutuklu yargılanmasını ve olası kastla yargılanmasını istedi.

Duygu Bolsoy Kalaycı’nın eşi ve Lavin Kalaycı’nın babası Caner Kalaycı da “Tutuklu yargılanmalarını istiyorum, şikayetçiyim.” ifadelerini kullandı.

Havin Kılıç’ın babası Recep Kılıç sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi, tutuklu yargılanma talebinde bulundu.

Fahri Arkar’ın annesi Şeniz Arkar ve babası Ramazan Arkar, tutuklu yargılanma talebini yineledi.

Özgür İçme’nin babası Meriç İçme, sanıkların olası kast ve tutuklu yargılanmasını istedi

Osman Çetintaş’ın babası Nafi Çetintaş ve İzcan Nurluöz’ün babası İhsan Nurluöz de tutuklu yargılanma taleplerini vurguladı.

Pamir Konuklu’nun eşi ve Atakan Celal Konuklu’nun annesi Şenay Atakan Konuklu, “adalet bir kitaptan mı ibaret?” diye sorarak, adalet çağrısında bulundu.

Sahil Özberkman’ın babası Tayyip Özberkman, “Kamu görevlilerinin bulundukları makamların faydalarından yararlandıklarını gördük. Adaletten kaçamamalarını istiyorum.” dedi.

Mert Niyazi Topukçuoğlu’nun babası Mehmet Topukçuoğlu, “Binaya hatalı tek bir çivi çakan da çaktıran da yapıya dönüşümünde imza atan da attıran da aynı derecede suçludurlar.” ifadelerini kullandı.

– Avukatlara söz verildi

Mahkemede daha sonra avukatlara söz verildi.

Avukatlar, sanıkların tutuklu yargılanmasını, bilirkişi heyetine yazı yazılarak raporun erken zamanda ivedi olarak hazırlanmasının istenmesini talep ettiler.

Avukat Yiğit Gökçehan Koçoğlu, davalar birleştirilmediği için sanık Ahmet Bozkurt’un tanık olarak mahkemeye çağrılmasını talep etti. Koçoğlu, sanıkların muaf tutulması ve adli kontrol şartının kaldırılması talebinin reddini istedi. Koçoğlu, diğer dosyanın Yargıtay’a gittiğini ve sanıkların kaçma şüphesi olduğunu kaydetti.

Cumhuriyet Savcısı da söz alarak, sanıkların duruşmalardan vareste tutulma talebinin reddine, adli kontrol taleplerinin de bilirkişi raporu gelene kadar reddine karar verilmesini istedi.

Bunun üzerine, sanık avukatları da, binanın olası yıkılma sebeplerinin ortada olduğunu belirterek, vareste tutulma taleplerini yineledi ve adli kontrol şartının kaldırılmasını istedi.

Mahkeme Başkanı, 15 dakika aranın ardından ara kararları açıkladı.

Mahkeme, “bilirkişi raporunun beklenmesine ve raporun akıbetinin sorulmasına, sanıkların vareste tutulma (daha sonraki duruşmalara katılmama) talebinin reddine, sanıkların adli kontrol şartlarının devamına, sanıkların tutuklanması ve ev hapsinde kalmasının reddine, Ahmet Bozkurt’un tanık olarak dinlenmesinin reddine ve sanıkların bir sonraki celsede mahkemede bulunmasına” karar verdi.

Bir sonraki duruşmanın 6 Kasım tarihinde yapılacağı açıklandı.