Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar:450 yıldır bu topraklarda varız var olmaya devam edeceğiz

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Değil 450 yıl, aradan binlerce yıl geçse de Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda sonsuza dek yaşayacak, bayraklarımız gönderden inmeyecek, ezan sesi susmayacaktır” dedi.

Published

on

Tatar:450 yıldır bu topraklarda varız var olmaya devam edeceğiz

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Değil 450 yıl, aradan binlerce yıl geçse de Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda sonsuza dek yaşayacak, bayraklarımız gönderden inmeyecek, ezan sesi susmayacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yayımladığı 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı mesajında; “devletten ve egemenlikten vazgeçilemeyeceğini” vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar mesajında şunları kaydetti:

“Kıbrıs’ın Türkler tarafından fethinin 450’nci, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın 63’üncü, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın 45’nci kuruluş yıldönümü olan 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nı tarihimizden ve mücadelemizden aldığımız güçle bir kez daha büyük bir coşku ve heyecanla kutluyoruz.
1 Ağustos tarihi vatan bildiğimiz bu topraklarda, hala daha devam etmekte olan mücadelemizde çok önemli bir yere sahip olurken, mücadele ruhumuzun da dayanak noktasıdır.”
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ın, Türkler tarafından 1 Ağustos 1571 tarihinde 80 bin şehit verilerek fethedilirken, Venedik idaresinde zulüm ve baslı altında yaşayanlara adalet ve huzur getirildiğini, atalarının da Anadolu’dan getirilerek bu topraklara yerleştirildiğini kaydetti.
“Soyumuzun , kanımızın, köklerimizin olduğu yer Anadolu’dur. Bu nedenle Türk oğlu Türk olmaktan gurur duyarız” diyen Tatar, şöyle devam etti:
“307 yıl Türk idaresinde kalan Kıbrıs’ta adalet, huzur ve güven hakim olurken, 1878 yılında başlayan İngiliz Sömürge İdaresiyle birlikte, halkımız çeşitli baskı ve tehditler ile enosis tehlikesine maruz kalırken, hiçbir zaman Anadolu’dan ümidini kesmemiş, büyük bir iman ve azimle mücadelesine devam etmiştir.
Bu mücadele sonrasında bugün Kıbrıs’ın atalarımız tarafından fethinin 450’nci yıldönümüne ulaşmış bulunuyoruz. Bunun bedeli de kan ve can olmuştur. Bugün bir kez daha belirtiyorum ki, değil 450 yıl, aradan binlerce yıl geçse de Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda sonsuza dek yaşayacak, bayraklarımız gönderden inmeyecek, ezan sesi susmayacaktır.”

TMT’NİN KURULUŞU

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum-Yunan ikilisinin, İngiliz Sömürge İdaresi’nin ilk günlerinden başlayan “Enosis kavgasının” İkinci Dünya Savaşı sonrasında daha da yoğunlaşırken, EOKA terör örgütünün 1 Nisan 1955 tarihinde kurulmasıyla Kıbrıs Türk halkına yönelik silahlı saldırılar başladığını kaydetti.
Tatar, 1955- 1958 döneminde yüzlerce Kıbrıslı Türkün Rumlar tarafından katledilirken, pek çok köyün de göç etmek zorunda kaldığını belirterek, “İşte bu ağır koşullar altında halkımızın bağrından çıkan çeşitli direniş örgütleri oluşturulurken, bu örgütlerin tek çatı altında toplanmasıyla da 1 Ağustos 1958 tarihinde Türk Mukavemet Teşkilatı kurulur. Bir savunma örgütü olarak kurulan TMT’nin öncülüğünde verilen destansı mücadeleyle de, Kıbrıs Türk halkı 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin eşit kurucu ortağı olmuştur” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin “Enosise bir sıçrama tahtası” olarak gören Rum liderliğinin Kıbrıs Türk halkını imha etmek için hazırladığı Akritas Planı doğrultusunda 21 Aralık 1963 tarihinde başlayan Rum saldırılarına karşı TMT’nin büyük bir mücadele verirken, halkın yok olmasını önlediğini ve kendi yönetimlerini oluşturularak, devletin ilk temellerinin atıldığını ifade eden Tatar, şöyle devam etti:

“O günden bu yana da Kıbrıs’ta iki ayrı devlet vardır. Kıbrıs’ta tek gerçekçi çözüm olan ve Anavatan Türkiye tarafından da desteklenen egemen eşit 2 devletin varlığına dayalı çözüm önerimiz de buna dayanmaktadır. İlk kez Cenevre’de müzakere masasına koyduğumuz bu çözüm önerimizden geri adım atacak değiliz. Anavatan Türkiye ile birlikte belirlediğimiz bu yolda yürümeye devam edeceğiz.”

GÜVENLİK KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI’NIN KURULUŞU

Cumhurbaşkanı Tatar, halkın büyük acılara ve fedakarlıklara katlanarak, TMT öncülüğünde verdiği mücadele ile 20 Temmuz 1974 sabahına ulaşıldığını, Anavatan Türkiye’nin gerçekleştirdiği Barış Harekatı ile tüm Kıbrıs’a barış ve huzur gelirken, yeni dönem başladığını kaydetti.

Barış Harekatı sonrasında 13 Şubat 1975 tarihinde Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin kurulmasına müteakip, 1 Ağustos 1976 tarihinde TMT’nin temelleri üzerinde Güvenlik Kuvvetlerinin kurulduğunu ifade eden Tatar, “Bugün çağdaş, düzenli ve güçlü bir ordu haline gelen Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile birlikte halkımızın en büyük koruyucusu ve teminatıdır” dedi.

“RUM’UN AZINLIĞI OLMAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Tatar şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk halkı bugünlere kolay ulaşmadı. Bunun bedeli çok ağır oldu. Evlatlarımız Mehmetçiklerle birlikte toprağa düştü. Ülkemizin ve KKTC’nin temellerinde kan ve can vardır. Bu nedenle kimse bizden 1974 öncesine dönmemizi, federasyon aldatmacası altında devletimizden ve egemenliğimizden vazgeçmemizi, Rum’un azınlığı olmamızı beklemesin. Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda Rum tarafının iddia ettiği gibi ‘misafir veya azınlık’ değil, 1571 yılından bu yana en az onlar kadar hak sahibidir. Tüm dünya da bunu böyle bilmelidir.
Toplumsal Direniş Bayramı’mızı bir kez kutlarken, Kıbrıs’ın fethinde ve bugüne dek toprağa düşen şehitlerimizi rahmet ve minnetle anar, hayatta olan TMT’ciler ile gazilerimizi saygıyla selamlarım.”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Hasipoğlu: “Ada Kıbrıs, kardeşlik, dayanışma ve geleceğe duyulan ortak inancın simgesi”

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Türkiye ile KKTC arasındaki bağları daha da güçlendirecek ‘Ada Kıbrıs’ projesi, sadece bir ulaşım hamlesi deği, kardeşlik, dayanışma ve geleceğe duyulan ortak inancın simgesi olduğunu söyledi.

UBP’den yapılan açıklamaya göre, Hasipoğlu, Başbakan Ünal Üstel ve hükümetin girişimleriyle THY ve A Jet ile imzalanan protokolü memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Hasipoğlu, “Ülkemizin lokomotif sektörü turizm için son derece önemli bir imzaya tanıklık etmenin heyecanını yaşıyoruz” dedi.

Oğuzhan Hasipoğlu, şöyle devam etti:

“Türk Hava Yolları ve AJet’in öncülüğünde kurulan bu hava köprüsü, Kuzey Kıbrıs’ın uluslararası alanda daha görünür olmasına, turizmde yeni bir vizyonla yol almasına ve gençlerimize yeni istihdam kapılarının açılmasına imkân sağlayacaktır. Yeni uygulama ile artan uçuş sayısı ve düşük maliyetli bilet seçenekleri sayesinde hem yerli hem yabancı turistlerimiz, KKTC’yi daha tercih etmesini bekliyoruz”

Hasipoğlu, AJet uçaklarında yer alacak “Ada Kıbrıs” logosunu, uluslararası tanıtımın bir parçası olarak gördüklerini kaydetti.

Oğuzhan Hasipoğlu, “Bu değerli projeye katkı sunan tüm kurumlara ve emeği geçen herkese teşekkür ediyor, Kıbrıs Türk Halkına hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Parlamentolar Arası KKTC-Türkiye Dostluk Grubu heyeti TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz tarafından kabul edildi

Published

on

By

Ankara’da temaslarda bulunan Cumhuriyet Meclisi Parlamentolar Arası KKTC-Türkiye Dostluk Grubu heyeti Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından kabul edildi.

Cumhuriyet Meclisi’nden verilen bilgiye göre, Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen kabulde, Dostluk Grubu Başkanı Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Resmiye Eroğlu Canaltay’ın yanı sıra, UBP Lefkoşa Milletvekili Fırtına Karanfil, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Filiz Besim ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Lefkoşa Milletvekili Talip Atalay da yer aldı.

Görüşmede ayrıca, TBMM-KKTC Dostluk Grubu Başkanı Orhan Erdem ve bazı üye milletvekilleri de hazır bulundu.

Devamını Oku

Kıbrıs

Cumhurbaşkanı Tatar: EİT Zirvesi’ne üst düzey katılımımız diplomatik zaferdir

Published

on

By

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 17. Zirvesi’nde ülkesi adına kazanımlar elde ettiklerini vurgulayarak, “EİT Zirvesi’ne üst düzey katılımımız diplomatik zaferdir.” dedi.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AA muhabirine, Azerbaycan’ın Hankendi şehrinde yapılan EİT 17. Zirvesi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Tatar: Er ya da geç KKTC’nin tanınması gerekir

Tatar, EİT toplantısında Asya’daki Türk cumhuriyetleri ile Pakistan ve İran’ın devlet başkanlarıyla bir araya geldiğini belirterek, “KKTC bayrağının orada Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in oturduğu bölümde dalgalanması, benim orada Cumhurbaşkanı sıfatı ile ülkemi temsil etmem, statümüzün yükseldiğinin göstergesidir. Bundan mutluluk duydum.” diye konuştu.

Tatar, KKTC için EİT 17. Zirvesi’nde üst düzey temsil alanını hazırlayan Türkiye ve Azerbaycan’a teşekkür ederek, şunları söyledi:

“EİT üyesi ülkelerden Türkiye dışındakiler bizi tanımıyor olabilirler fakat orada bulunmamız KKTC açısından yeni gelişmelerdir. Yeni kazanımlardır, statümüzün yükselmesidir. Bizim Kıbrıs’ta dile getirdiğimiz 2 devletten birisi o salonda bayrağı ile yer almıştır. Bütün bunlar oradaki devlet başkanlarının huzurunda olmuştur.”

Cumhurbaşkanı Tatar, eskiden benzer uluslararası toplantılarda KKTC’li yetkililerin görmezden gelindiğini belirterek, son dönemde Türkiye ve Azerbaycan’ın yardımları ile katıldıkları zirvelerde bu durumun ortadan kalktığını kaydetti.

EİT üyesi ülkelerle ilişkileri geliştirme niyetinde olduklarını aktaran Tatar, “Hankendi’nde gördüğümüz itibarın bundan sonraki toplantılarda da devam edeceğine inanıyoruz. Bundan sonraki toplantı Türkiye’de olacak ve bizim için bu süreç daha iyi noktalara ilerleyecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Tatar, Kıbrıs Türklerinin 1960’lardan bugüne oldukça zorlu koşullardan geçerek önce özgürlüklerine ardından da devletlerine kavuştuklarının altını çizerek EİT 17. Zirvesi’nde KKTC’nin kazanımlar elde ettiğini söyledi.

KKTC’nin uluslararası arenada kabul edilebilirliği ve bilinirliliğinin gelecekte daha iyi noktalara ulaşacağını dile getiren KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “EİT Zirvesi’ne üst düzey katılımımız diplomatik zaferdir. Hankendi’nde gördüğümüz itibar bizim mücadelemiz ve devletimizin kazanımıdır. Ve ben bunu başarmanın mutluluğu ve gururunu taşıyorum. Bir kez daha bu ortamı sağlayan ana vatanıma, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’e teşekkür ediyorum.” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam