Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Kıbrıs sorunu, Kıbrıs Rum devletinin Kıbrıs Cumhuriyeti gibi tanınmasıdır. Bu hata yapılmaya devam edildiği ve adadaki Kıbrıs Türk devletinin varlığı inkar edildiği sürece, Kıbrıs sorununun çözülmesi hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.” dedi.
Ertuğruloğlu, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Kıbrıs’la ilgili kararlarının hiçbiri bağlayıcı değil. Bunlar tavsiye niteliğinde. Bunun mükemmel örneği Türkiye. Türkiye, Kıbrıs Rum devletini Kıbrıs Cumhuriyeti’ymiş gibi tanımıyor, KKTC’yi tanıyor, bize büyükelçi gönderiyor ama BM ya da BMGK’nin Türkiye’yi Güvenlik Konseyi kararlarına uymadığı için cezalandırmaya çalıştığını duymuyorsunuz. Hiçbir işaret yok.” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, İstanbul’da bir otelde, bu yıl 28’incisi düzenlenen Avrasya Ekonomi Zirvesi’nin “Ekoloji, Ekonomi, Enerji, Yapay Zeka ve Sağlık” başlıklı oturumunda konuştu.
Bakan Ertuğruloğlu, 1960’ta kurulan “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin, Rumların Türkleri silah zoruyla hükümet kurumlarından uzaklaştırmasıyla 1963’te sona erdiğini ve artık Ada’da iki devlet olduğunu vurguladı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 5 daimi üyesinin 1964’ten bu yana Kıbrıs Adası’nın gerçeğini görmezden geldiğini vurgulayan Ertuğruloğlu, Konsey’in, ayrıca Kıbrıslı Rumların kendi başına Kıbrıs Cumhuriyeti gibi davranmalarına izin verdiğini belirtti.
Ertuğruloğlu, bu süreçte, BMGK daimi üyesi devletlerin, Kıbrıs’taki Türklerin “statüsünü ve egemenliğini göz ardı ettiğinin” altını çizerek “Kıbrıs sorununa” yanlış teşhis konulduğunu ve bu hatanın bugün de sürdüğünü söyledi.
Bazı devletlerin, Kıbrıs konusunda alınan BMGK kararlarının bağlayıcı olduğuna “inandırıldığını” kaydeden Ertuğruloğlu, şunları kaydetti:
“BMGK’nin Kıbrıs’la ilgili kararlarının hiçbiri bağlayıcı değil. Bunlar tavsiye niteliğinde. Bunun mükemmel örneği Türkiye. Türkiye, Kıbrıs Rum devletini Kıbrıs Cumhuriyeti’ymiş gibi tanımıyor, KKTC’yi tanıyor, bize büyükelçi gönderiyor ama BM ya da BMGK’nin Türkiye’yi Güvenlik Konseyi kararlarına uymadığı için cezalandırmaya çalıştığını duymuyorsunuz. Hiçbir işaret yok.”
Ertuğruloğlu, “Dünyanın geri kalanıyla aramızdaki fark, dünyanın geri kalanının BMGK’nin hatasına uymayı seçmesi ve adada meşru bir Kıbrıs Cumhuriyeti yokken sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıyormuş gibi davranmasıdır. Elimizde iki Kıbrıs (devleti) var.” diye konuştu.
– Adadaki Türk devletinin “varlığı inkar edildiği sürece çözüm mümkün değil”
“Kıbrıs Cumhuriyeti’nin işlevsel federasyon şeklinde kurulduğunu ve iki ortak Türk ile Rumların birbirini dışlayarak devlet olduğunu iddia etme hakkı olmadığını vurgulayan Ertuğruloğlu, “Oysa uluslararası toplum tam da bunu yaptı.” ifadesini kullandı.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs sorunun çözülmesi gerektiğini söylemenin kolay olduğunu ve öncelikle bu sorundan neyin kastedildiğine karar verilmesi gerektiğini belirterek “Kıbrıs sorunu, Kıbrıs Rum devletinin Kıbrıs Cumhuriyeti gibi tanınmasıdır. Bu hata yapılmaya devam edildiği ve adadaki Kıbrıs Türk devletinin varlığı inkar edildiği sürece, Kıbrıs sorununun çözülmesi hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.” dedi.
Kıbrıslı Türklerin kendini ifade edebilmesi için uluslararası platform bulamadığını kaydeden Ertuğruloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu platformda sizlerle konuşma fırsatı bulmamın tek nedeni de bu etkinliğin Türkiye’de yapılıyor olması. Başka hiçbir yerde böyle bir fırsatımız yok. Kıbrıs Türk halkından biri olarak değinmeye çalıştığım ayrımcılık bu.”