Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Başbakan Üstel:Devletimizi Barış Harekatı sayesinde kurduk

Published

on

Başbakan Ünal Üstel, Kıbrıs Türkünün devletini Kıbrıs Barış Harekatı sayesinde kurduğuna vurgu yaparak, 20 Temmuz 1974 tarihinin Kıbrıs Türkü için büyük bir gurur ve mutluluk olduğunu söyledi.

Üstel, “Ülkemizi daha ileriye taşıyacağız” dedi.

Başbakan Ünal Üstel, 20 Temmuz Barış Harekatının 50. Yıldönümü dolayısıyla Türk Ajansı Kıbrıs’ın sorularını yanıtladı.

Garantör Türkiye Cumhuriyeti’nin 1974’te adaya çıkarma yaptığı dönemdeki anılarını anlatan Üstel, harekatın Kıbrıslı Türkler için önemine işaret etti.

Üstel, Rumların saldırıları sırasında havan atışından yaralandığını, bombanın düştüğü yerde 29 şehit verdiklerini kaydetti.

Yunan cuntası tarafından yapılan darbe girişimi sonrası Rumların saldırılara başladığını, Türk köylerinin abluka altına alındığını, ağır saldırılar yapıldığını anlatan Üstel, o dönemde Baf bölgesindeki Yeşilova köyünde yaşadıklarını belirtti.

EOKA’nın Türklere karşı yoğun saldırılar yaptığı dönemde, merhum Rauf Denktaş’ın “Türkiye yetişecek” ve “cepheye koşun” çağrılarını anımsadığını ifade eden Üstel, o günlerde liseye giderken mücahitlik eğitimi aldıklarını anlattı.

Yeşilova’nın ovalık bir alanda olduğu için Rumların tepede yerleştiğini ve köyü izlediğini, havanla vurduğunu ifade eden Üstel, şöyle devam etti:

“Köy inim inim inliyor, köylüler birçoğu kerpiç olan evlere sığınıyordu. Muhtarın çağrısıyla herkes muhtarın evine toplandı. Köye Rumlar tarafından top atışı yapılıyordu. Temmuz, yaz sıcağı. Kadınlar içeride, erkekler avluda. Önce bir havan mermisi evin sağına, ikincisi soluna, sonuncusu ise 40 kişinin bulunduğu avluya düştü. Havan topunun sesini eğitimde duyduğumuz için kucağımda olan yaklaşık 1 yaşındaki yeğenimi yere koyup üzerine kapandım. Havan mermisi betona vurdu ve ortalık toz duman oldu. İlk anda çocuğa baktım, iyiydi. Ayağa kalkmaya çalıştım ama yapamadım. Sağ ayağımdan yaralanmıştım. Dönüp baktığımda pantolonumun parçalandığını ve ayağımın kanlar içinde olduğunu gördüm. Orada 29 kişi de şehit oldu. Beton yanındaki dut ağacı üzerinde insan parçaları vardı. Büyük bir panik içindeyken Rum askeri geldi ve bizi teslim aldı.

Babam köyde kamyon işi yapardı. Yaralılar Baf hastanesine götürüldü. Rumlar bizi avluya topladı, sırtımızı duvara dayadık, annem ayağımdaki kanamayı durdurmak için önce kendi yemenisiyle, yetmeyince komşu kadınların yemenisiyle ayağımı sarmaya çalıştı. Rum askeri yarama rağmen buna dahi izin vermedi. Babam kamyonla yaralıları hastaneye taşıdı. Ayağım yaralı olduğu için kamyon kasasına zor bir şekilde girdim. Acıyı yaşarken Rum bizi tokatladı ve çuval gibi kamyona atıldım. Hastaneye geldik. Top atışlarından evimiz yandı, hiç bir şey kalmadı.

Yaram sadece biraz ilaçlanıp sarıldı, pansumanda lise öğrencisi olduğumuzu söyledim. Beni ayırdılar. Baf bölgesinde uçak sesleri duyulurken hastanede ışıkların kapatıldığını hatırlıyorum.

Hastanede koridorda sedyenin üzerinde yatıyordum. Bunlar olurken üzerinde yattığım battaniye altımdan çekildi. “Şillo (köpek) Türko” diyen biri tarafından. Sedyeden düştüm bayıldım.

Karanlıkta ‘abi yardım et’ sesi geldi. 8 yaşında, bizim köyden bir çocuk. ‘Ayağımdan vuruldum çok ağrım var, çok korkuyorum. Beni yanına çek dedi. Ayağım yaralıydı ve ayağa kalkamıyordum. Sürünerek birbirimize yaklaştık ve onu yanıma çekerek yatıştırmaya çalıştım. Acı içinde kıvrandık, ilaç tedavi yok. Açız…

Hastanede ‘öleceğiz’ diye düşündüm. EOKA’cılar gelip tehdit etti, çaresiz bekledik. Orada her gün bir arkadaşımız ölüyordu.

Rum doktor daha sonra bizi Yeşilova köyüne götürdü ve Türk tarafına geldik. Benim tedavim Girne’de yapıldı. Esir değişiminde de babamlar geldi ve tedaviye İstanbul’da Çapa’da devam ettik”

Anılarının ardından harekatın Kıbrıs Türkü için önemine vurgu yapan Üstel, 1955-74 arası Kıbrıs Türkünün çektiği eziyeti bugünkü Gazze’ye benzetti.

Büyük mücadele verdiklerini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs Türkünü özgürlüğüne kavuşturduğunu belirten Üstel, 50. Yılda, KKTC’nin kurulmasında büyük katkıları olan Dr. Küçük ve Denktaş başta olmak üzere şehitleri andı, gazileri yad etti.

Üstel, 20 Temmuz’un büyük bir gurur ve mutluluk olduğunu, devletin Barış harekatı sayesinde kurulduğunu ifade ederek, dönemin hükümet ortakları Bülent Ecevit ile Necmettin Erbakan’ı andı.

Başbakan Ünal Üstel, “Ülkemizi daha ileriye taşıyacağız” ifadesini de kullandı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

4 milyon TL’lik büyük ikramiyeyi; isminin açıklanmasını istemeyen ve Lefkoşa sakinlerinden olan vatandaşımız teslim aldı.

Şanslı kişi büyük ikramiye dışında 9 da teselli ödülü kazanarak, toplamda; 4 milyon 18 bin TL aldı.

Şanslı bilet, Lefkoşa bayisi Murat Yayman tarafından satılan “73181” numaralı bilete isabet etmişti.

Sıradaki çekiliş 30 Eylül’de

30 Eylül 2025 tarihinde gerçekleşecek olan çekilişte büyük ikramiye 2 milyon TL olacak. Gerçekleştirilecek olan çekilişin bilet fiyatları 250 TL olarak belirlendi. Biletler satışa sunuldu.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı ve Demokrat Parti Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, BRT’de yayınlanan Manşet+ programında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Demokrat Parti Kurultayı’nın adeta bir seçim havasında geçtiğini belirten Bakan Ataoğlu, katkı koyan herkese teşekkür ederek, partinin 1992’de Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın önderliğinde Dokuzlar Hareketi’nin devamı olarak kurulduğunu anımsattı.

“Demokrat Parti geçmişten bugüne gücünü gösterdi”

Demokrat Parti’nin kuruluşundan bu yana her seçim öncesinde çeşitli dedikodularla yıpratılmaya çalışıldığını söyleyen Bakan Ataoğlu, “Tüm bunlara rağmen Demokrat Parti, bir kez daha dimdik ayakta olduğunu göstermiştir. Demokrat Parti geçmişten bugüne nasıl geldiğini herkese kanıtladı” dedi.

‘’Öncelik ekonomi ve ülke sorunlarının çözümü’’

Partisinin her koşulda seçime hazır olduğunu vurgulayan Bakan Ataoğlu, önceliğin ülke sorunlarının çözümü ve ekonomik çarkların dönmesi olduğunun altını çizdi. Erken seçim tartışmalarına da değinen Ataoğlu, genel seçimlerin ancak bütçenin geçirilmesinin ardından yapılması gerektiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklandıklarını dile getiren Demokrat Parti Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, “Destekleme kararı aldığımız aday için sahadayız. Çalışmalarımız bizi 19 Ekim’e odakladı. Bu sürecin ardından erken genel seçim gündeme gelmelidir” ifadelerini kullandı.

2026 Aralık’ta yapılacak yerel seçimlere dikkat çeken Bakan Ataoğlu, iki seçimin peş peşe gelmemesi için genel seçimlerin daha önceye alınmasının gerekli olduğunu söyledi. Erken seçimin, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından, bütçenin hayata geçirilmesiyle birlikte, ekonomiyi sarsmayacak bir tarihte yapılması gerektiğini belirtti.

“Meclis, halka dokunan yasalar için çalışacak”

Meclis gündemine ilişkin de mesaj veren Bakan Ataoğlu, hükümet ve muhalefetin uzlaşıyla insanlara dokunan yasaları geçirmek için çalışacağını ifade etti. Ayrıca, genel seçimde ülke geneli karma oy yerine “6 bölgeli sistem” önerilerini gündeme getireceklerini açıkladı.

‘’Turizmde teşvik ve büyüme hedefi’’

Turizm ve çevre alanındaki çalışmalara da değinen Bakan Ataoğlu, bakanlığa bağlı dairelerin başarılı projeler yürüttüğünü söyledi. Uçak seferlerinde yaşanan azalmaya karşı 1 Mayıs’tan itibaren teşvik uygulamasına geçtiklerini hatırlatan Bakan Ataoğlu, önümüzdeki yaz turizmde ciddi bir artış beklendiğini dile getirdi.

“Turizm ekonominin lokomotifi”

Turizmin, bütçe açığını kapatan ve ekonomiyi ayakta tutan lokomotif sektör olduğunu vurgulayan Bakan Ataoğlu, “Turizmde çalışmak isteyen herkese uygun iş imkânı vardır. Üretici de kaliteli ürün sunduğu sürece, bu sektör her ürünü almaya hazırdır” diyerek sektöre sahip çıkılması gerektiğini söyledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), “Bekirpaşa Lisesi ve Atatürk Meslek Lisesi’nde iki öğrenci başörtüsü ile okula gönderildiği” gerekçesiyle bu okullarda öğretmenlerin eylemde olduğunu belirtti.

KTOEÖS’ten yapılan açıklamada, gerekirse grev hakkı da kullanılacağı ve var olduğu ileri sürülen “dayatmalara” karşı direnişin süreceği kaydedildi.

Anayasa ve yasalara bağlı, nitelikli, bilimsel ve laik eğitim için mücadeleye devam edileceği ifade edilen açıklamada, tüm toplum öğretmenin mücadelesine destek vermeye, kamusal eğitime, geleceğe ve çocuklara sahip çıkmaya davet edildi.

Devamını Oku

Trending

Reklam