Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Tatar: 40’lı yaşlara kadar herkesin aşılanması programlandı

Published

on

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Başbakan Ersan Saner bugün haftalık olağan görüşmede bir araya geldi.Görüşmede Kıbrıs konusundaki son gelişmeler ile hükümet ve meclis çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Cumhurbaşkanı Tatar ile Başbakan Saner, görüşmenin ardından ayrı ayrı basına açıklamalarda bulundu.Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasında, Başbakan ile hükümet çalışmalarına ilişkin görüş alışverişinde bulunduklarını söyleyerek, halkın esenliği için çalışmalarına devam ettiklerini kaydetti.Tatar, “Elbette muhalefet muhalefetliğini yapacaktır. Hükümet alacağı mesajları kendisi değerlendirecek. Bu sıkıntılı dönemde bu sürecin sağduyuyla yönetilmesi halkımızın menfaatinedir” dedi.Aşılar konusunda da titizlikle çalışıldığını belirten Tatar, bugün Sağlık Bakanı’nın Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile görüşeceğine işaret ederek, Türkiye’den geçen gün gelen 50 bin doz aşıya eklenecek yeni aşılarla 40’lı yaşların aşılanmasının programlandığını duyurdu.Tatar, aşılamada belli bir oranın üzerine çıkıldığında, özellikle yaz aylarında çok daha rahatlıkla açılım yapılabileceğini belirterek, bu süreçteki emeklerinden dolayı hükumete, Sağlık Bakanı’na ve sağlık çalışanlarına teşekkür etti.

“BU SÜRECİ EN İYİ ŞEKİLDE YÖNETMEKTE OLDUĞUMUZU GÖRÜYORUM”Tatar, vakaların azalmasıyla ve aşının da gelmesiyle bu süreci en iyi şekilde yönetmekte olduklarını gördüğünü kaydederek, başka ülkelerde çok daha vahim olayların yaşandığına değindi.Bu sürecin ekonomik bir bedeli olduğunu, alım gücünde sıkıntılar yaşandığını da vurgulayan Tatar, eski boyutlara gelinemese de ülkenin kısa sürede büyük ölçüde toparlanacağına, ileride de çok daha iyi bir noktaya geleceğine dair inanç belirtti.Tatar, “Muhalefet eleştirileri yaparken biraz da ellerini vicdanlarına koymalı. Yıkıcı değil yapıcı olmalı” dedi.

“22 HAZİRAN’DA LUTE’LA GÖRÜŞECEĞİM”22 Haziran’da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Lute’un kendisini ziyaret edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Lute’un ortak bir zemin bulunup bulunmadığının tespiti ya da nasıl sağlanacağı konusunda çalışmalar yürüttüğünü, ortak zemin kanaati olması durumunda müzakereler veya 2. Cenevre toplantısı gerçekleştirme düşüncesi olduğunu hatırlatarak, Lute’la ortak bir değerlendirme yapacaklarını kaydetti.Tatar, Lute’a, Cenevre’de sundukları 6 madde çerçevesinde eşit egemenliğin kabulü çerçevesinde bir müzakere sürecine girebileceklerini ifade edeceğini belirtti.Bugün, Avrupa Birliği üye devletlerinin, Avrupa Birliği Dönem Toplantısı öncesi, taslak sonuç bildirgesi yayınladıklarını ve burada 27 ülkenin Kıbrıs’ta federasyonu destekleyeceklerini ifade ettiklerine de değinen Tatar, “açıkça taraf olan” AB’ye cevap hazırlığı içerisinde olduklarını kaydederek, “Müzakerelerden bir netice elde edilmediğini, muhataplarımıza, BM’ye ve taraf ülkelere bildirmeye devam ediyoruz. Ancak, yan yana yaşayan, 2 bağımsız eşit devlet kapsamında bir anlaşma olabilir” dedi.

“KKTC CUMHURBAŞKANI OLARAK ANTALYA’DA DİPLOMASİ FORUMU’NA KATILACAĞIM”Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin daveti üzerine KKTC Cumhurbaşkanı olarak hafta sonu Antalya’da gerçekleştirilecek olan Diplomasi Forumu’na katılacağını da açıkladı.Devlet başkanları, dışişleri bakanları, kanaat önderleri gibi 1300 üst düzey yetkilinin katılacağı Forum çerçevesinde çeşitli temaslarda bulunacağını belirten Tatar, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da NATO Zirvesi sonrası Azerbaycan’a geçeceğini, oradan da Antalya’ya geleceğini ifade etti.Tatar, “Geleceğe umutla bakıyorum ve bunu halkımla paylaşmaktan memnuniyet duyuyorum.” ifadesini kullandı.

“DAYATMA VE EMPOZE İLE ÇÖZÜM OLMAZ”Tatar, yöneltilen bir soruya verdiği cevapta da, bir anlaşmanın sadece iki tarafın da onay vereceği şekilde olabileceğini söyleyerek “Kıbrıs Türklerinin ne diyeceği fevkalede önemlidir. Bize kimse empoze ile bir çözüm dayatamaz. Bunu açıkça ifade ettik. Bütün dünyaya anlattık” dedi.Bölgenin en güçlü ülkesi ve garantör durumunda olan Türkiye’nin desteğinin önemine değinen Tatar, “ Türkiye sadece 40 mil uzaklıkta, Yunanistan 700 mil uzaklıkta, İngiltere ise 3 bin 500 mil uzaklıktadır. Doğu Akdeniz’de içinde bulunduğumuz koşullara bakıldığında, enerji, strateji konularında, denizlerde, hava sahasında, Mavi Vatan’da bunlar önemli etkenlerdir” şeklinde konuştu.Türkiye’nin NATO Zirvesi’ndeki duruşu ve Türkiye’ye gösterilen ilgi ve alakayı memnuniyetle izlediğini kaydeden Tatar, şöyle devam etti:“Biz hakkımızı arıyoruz. Kimsenin hakkında gözümüz yoktur. Onlar ne kadar egemense, biz de o kadar egemeniz. Onların devleti ne kadar meşruysa bizim devletimiz de en az o kadar meşrudur. Bu eşitlik temelinde bir çözüm olabilmesi için olağanüstü bir çaba harcıyoruz.”

“EŞİTLİK TEMELİNDE BİR ANLAŞMA BİZE YAKIŞANDIR”“Biz hiçbir yere yama olamayız. Otoritesini ve hâkimiyetini kabul etmeyiz. Eşitlik temelinde bir anlaşma bize yakışandır” şeklinde konuşmasına devam eden Tatar, Kıbrıs Türk halkının ortaya koyduğu iradeyle ve Türkiye Cumhuriyeti’nin katılmış olduğu her platformda “Kıbrıs’ta artık bağımsız iki devlet olması gerektiğini” söyleyerek verdiği destekle, artık çitanın yükseldiğini belirtti.Tatar, bir takım ezberleri bozmayı başardıkları ve gelinen aşamayı memnuniyetle değerlendirdiğini ifade etti.

“YUNAN BAKANLARIN, DİPLOMASİ FORMUNA GELMEKTEN VAZGEÇMESİ ONLARIN AYIBI”Antalya’daki Diploması Forumu’na Tatar’ın KKTC Cumhurbaşkanı olarak katılacak olması nedeniyle bir kaç Yunan bakanın gelmekten vazgeçtiği iddialarına da yanıt veren Tatar, “Bu onların ayıbıdır.  Türkiye Cumhuriyeti böyle karar vermiştir. TC Cumhurbaşkanı, Yunan mevkidaşı ile NATO Zirvesi’nde görüşmüştür. Her iki taraf da, toplantının çok iyi geçtiğini ifade etmişlerdir. Ondan önce, Sayın Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanı olaraki Yunanistan’a gitmiştir. Orada muhataplarıyla görüşmüştür. Bu görüşmeler sonucunda, bir takım ciddi teşebbüs ve girişimlerin yapılması kararları alınmıştır” dedi.

SANER: “SAĞLIK BAKIMINDAN DÜNYANIN EN İYİ ÜLKELERİ ARASINDAYIZ”Başbakan Ersan Saner de, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanımıza hükümetin görüşlerini aktardık” dedi.Cumhurbaşkanı’nın bu hafta sonu Antalya’da liderlerin toplantısına katılması ve orada KKTC’yi temsil edecek olmasının önemli bir olay olduğuna dikkat çeken Saner, “Ben de kendisini Antalya’daki toplantı ve Lute görüşmesinin ardından Bakanlar Kurulu’na davet etmek istediğimi belirttim. Bakanlar Kurulu’na dış temaslarıyla ilgili bilgi aktarması önemli” dedi.Saner, Covid-19 bulaş sayısının son 6 ayda ciddi şekilde artmasına, hastalıktan hayatını kaybeden sayısının da 2020 toplamından daha fazla olmasına rağmen diğer ülkelere kıyaslandığında sağlık bakımından dünyanın en iyi ülkeleri arasında olunduğuna dikkat çekti ve sağlık çalışanlarına teşekkür etti.Toplantıda ekonominin iki önemli sektörü turizm ve yükseköğrenimde neler yapılabileceği konusunu da ele aldıklarını ifade eden Saner, “Turizmde gerek kuzey güney arasındaki kapıların açılması, gerekse Ercan Havalimanı’ndan dünya vatandaşlarının ülkeyi nasıl ziyaret edeceğiyle ilgili kurallar Sağlık Bakanlığımızca DSÖ’nün de kabul ettiği çerçevede belirlendi. Dünyadaki ülkeler renk skalalarına ayrıldı. Kırmızı diye bilinen ülkeler hariç, sarı turuncu ve yeşil ülkelerden çift aşılı insanların ülkemize giriş çıkış yapması şu anda mümkün. Bu bağlamda da turizmde ciddi ilerleme sağladığımızı gözlemlemekteyim” dedi.Bu sezon turizmcilerin ülke ekonomisine ciddi katkı koyacağına inandığını vurgulayan Saner, eylülde yüz yüze eğitimin başlaması için çalışmalarının sürdüğünü de kaydetti.

“BAŞARININ SIRRI AŞI”Hem turizm hem de eğitimde başarının sırrının aşıdan geçtiğine işaret eden Saner, bugüne kadar KKTC’ye TC’den 190 bin doz, AB’den da 51 bin doz aşı geldiğini vurguladı.Hedefleri doğrultusunda toplumun yüzde 70’ini yaz ayı başına kadar aşılayacaklarını açıklamalarına rağmen, dünyada aşıya olan erişimin zor olması nedeniyle hedefin 1 ay kadar sarktığının görüldüğünü anlatan Saner, “Sağlık Bakanımız elimizdeki Sinovac aşılar yani 190 bin tamamlandığında 40 yaşa kadar tüm ülke aşılanmış duruma geleceğini söyledi” dedi.

“EĞİTİM VE TURİZM SEKTÖRÜNDE SEKTÖREL BAZDA AŞILANMAYA GEÇİLECEK”Hem eğitim hem turizm sektöründe sektörel bazda aşılamaya geçeceklerini de kaydeden Saner, bunların 15 gün içerisinde tamamlanarak hem eylül ayında yüz yüze eğitimin başlaması için gerekli ortamın sağlanacağını, hem de turizm çalışanlarının ülkeye gelecek dünya vatandaşlarına gönül rahatlığıyla hizmet vermesinin sağlanacağını ifade etti.

“CUMHURBAŞKANI’NIN ARKASINDAYIZ”AB üyesi Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin aldığı bir karar olduğunu da hatırlatan Saner, 7 ülkenin Kıbrıs’ta federasyon temelinde çözüm öngördüğünü açıkladığını ifade ederek, “Biz bu konuda Cumhurbaşkanımız ile tam bir fikir birliği içinde Kıbrıs Türkü’nün 53 yıl daha federasyon görüşmeleri ile kaybedecek lüksü olmadığını, 2 eşit egemen devlet statüsünde çalışmalarımıza devam edeceğimizi, bunun aksinin KKTC yöneticilerimizce kabul görmeyeceğini kendisine ifade ettim” ifadelerini kullandı.Başbakan Saner, soru üzerine, bayrak konusunun olduğundan başka konulara taşındığını ifade ederek, KKTC halkının kendine ait simgelere karşı davranışını dünyada bilmeyen olmadığını vurguladı.

“HEDEF 15 KASIM’DA HASTANENİN TEMELİNİ ATMAK”Hastane konusunda da soruları yanıtlayan Saner, hastane arazisini 1.5 ay önce devrettiklerini, hastanenin yapılacağı yerin zemin emniyet etütlerinin de tamamlandığını kaydetti.Hastaneyle ilgili proje çalışmalarının olması gereken noktada devam ettiğini anlatan Saner, hedeflerinin 15 Kasım’da hastanenin temelini atmak olduğunu vurguladı.Saner, Anavatan Türkiye ile ilişkilerinin her alanda devam ettiğini de vurguladı.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

TDP, Türk ve Rum siyasi partilerin dikkatini dil eğitimine çekti

Published

on

By

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), Slovak Elçiliği’nin düzenlediği ve Kıbrıs’ın kuzeyinden ve güneyinden siyasi parti temsilcilerinin katıldığı dünkü toplantıda dil eğitimi konusunda bir sunum yapıp, sınır kapılarının açılmasına ilişkin belgesel gösterdiğini açıkladı.

TDP’den yapılan açıklamaya göre, toplantıya TDP Genel Başkan Zeki Çeler ve TDP Merkezi Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Güner Ersen ile Parti Meclisi (PM) üyesi Kemal Baykallı katıldı.

Toplantıya ev sahipliği yapan TDP, “İki Toplumlu Bir Yol Haritasıyla Hem Rumca Hem de Türkçe’nin İki Toplumda da İlköğretimde Mecburi Ders Olarak Verilmesini Nasıl Sağlarız?” başlıklı sunum ve “2003 Yılında Kuzey-Güney Arasındaki İlk Kapılar Açıldığında Ne Hissettiniz?” başlıklı belgesel gösterdi.

TDP, dil eğitimine ilişkin önerisinin İki Toplumlu Gençlik Komitesi ve İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi’nin ajandalarına alınması çağrısında bulundu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Bayar, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nı kutladı: “Kıbrıs Türk tarihinin üç altın olayı”

Published

on

By

Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, 1 Ağustos’un, Kıbrıs Türk tarihinde üç altın olayın yıl dönümü olduğunu belirterek, halkın, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nı kutladı.

Bayar mesajında, Kıbrıs’ın, 1 Ağustos 1571’de 80 bin şehit verilerek, fethedildiğini ve Türk vatanı yapıldığını kaydetti.

1 Ağustos’un, bu zorlu fethin 454’üncü yıl dönümü olduğunu belirten Bayar, Kıbrıs’ın 307 yıl Türk hakimiyetinde kaldığını, 1877 Osmanlı Rus Savaşında ise İngiliz İmparatorluğu desteğini almak için 1878’de geçici olarak İngiltere’ye kiralandığını kaydetti.

Bayar, “Ancak Birinci Dünya Savaşında Osmanlı İmparatorluğu Almanya’nın yanında yer alınca İngiltere, Kıbrıs’ı 1914’te ilhak etmiştir” dedi.

-“TMT, Kıbrıs’ta Türk varlığının korunmasını sağladı”

Kıbrıs Türk mücadele tarihinde çok önemli ve geleceği şekillendiren bir diğer olayın ise 1 Ağustos 1958’de Türk Mukavemet Teşkilatı’nın (TMT) kurulması olduğuna dikkat çeken Bayar, TMT’nin, EOKA terör örgütünden üç yıl sonra tüm ada sathında kurulduğunu ve Kıbrıs’ta Türk varlığının korunmasını sağladığını vurguladı.

TMT’nin, 21 Aralık 1963 Kanlı Noelinden sonra en zor şartlarda Kıbrıs Türklerinin, milli kurtuluş örgütü olarak, Rumların Enosis hayallerine geçit vermediğini belirten Celal Bayar, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk halkı, kadını, erkeği, genci, yaşlısı TMT ile bütünleşerek, destansı bir varoluş mücadelesi sonucunda, anavatanın 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı ile özgürlüğüne ve egemen devletine kavuştu.”

Barış Harekatı’nın birinci ve ikinci aşamasında, TMT’nin yarattığı Mücahit ordusunun, Mehmetçik ile kucaklaşarak, harekatın başarıya ulaşmasında büyük katkıları olduğunu ifade eden Bayar, 1 Ağustos’un, TMT’nin kuruluşunun 67’nci yıl dönümü ve Toplumsal Direniş Bayramı olarak kutlandığını belirtti.

-“Kıbrıs’ta Türklüğün ilelebet yaşama temellerinin atıldığı gündür 1 Ağustos”

TMT’nin, Mutlu Barış Harekatı sonrasında 1 Ağustos 1976’da görevini sonlandırarak, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na (GKK) devrettiğini ifade eden Bayar, 1 Ağustos’un, aynı zamanda GKK’nın 49’uncu kuruluş yıl dönümü olduğuna işaret etti.

Türk varlığının temellerinin atıldığı adada, Türk varlığını yok etmeye çalışanlara direnerek, “dur” denildiğini kaydeden Bayar, “Kıbrıs’ta Türklüğün ilelebet yaşama temellerinin atıldığı gündür 1 Ağustos. Tüm halkımıza kutlu olsun” dedi.

TMT’ye emek veren, can veren, kan veren tüm gelmiş geçmiş mukavemetçi mücahit ve mücahideler ile ebediyete intikal eden gazilere Allah’tan rahmet dileyen Bayar, hayatta olan silah arkadaşlarını sevgi, saygı ve şükranla kucakladı.

Bayar ayrıca, Kıbrıs’ın fethinde ve Mutlu Barış Harekatı’nda şehit olan Mehmetçiklere de Allah’tan rahmet dileyerek, hayatta olan gazilere şükranlarını sundu.

 

Devamını Oku

Kıbrıs

Meclis Başkanı Öztürkler: 1 Ağustos bir halk mücadelesinin simgesidir

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, 1 Ağustos’un, Kıbrıs Türk halkının tarih sahnesinde kararlılıkla yer aldığı bir direnişin, bir halk mücadelesinin simgesi olduğunu vurguladı. 

Cumhuriyet Meclisi Öztürkler, 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı nedeniyle mesaj yayımladı.

1 Ağustos’un geçmişteki zaferlerin, dökülen alın terinin, verilen canların hatırlanması ve gelecek nesillere bu şanlı direnişin aktarılması için bir vesile olduğuna işaret eden Öztürkler mesajında şu ifadeleri kullandı:

“1 Ağustos, Kıbrıs Türk halkının tarih sahnesinde kararlılıkla yer aldığı bir direnişin, bir halk mücadelesinin simgesidir. 1571 yılında Kıbrıs’ın Osmanlı tarafından fethiyle başlayan bu kutlu yolculuk, 1958’de TMT’nin kurulmasıyla şekillenmiş, 1976’da Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın tesisiyle devletimizin temelleri daha da sağlamlaştırılmıştır. 1571 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Kıbrıs’ı fethetmesiyle başlayan bu hikâye, Türk milletinin ada üzerindeki varlığının temel taşıdır.

Bu fetihle birlikte Türkler, Kıbrıs’ta sadece askerî değil, kültürel ve toplumsal bir kimlik oluşturmuş, bugünkü direniş ruhunun temellerini atmıştır”

 -TMT Mihenk taşıdır

Türk Mukavemet Teşkilatının kuruluşuna da işaret eden Öztürkler, şunları kaydetti:

“TMT bu köklü geçmişin devamı ve modern zamanların özgürlük mücadelesinin mihenk taşı olmuştur. TMT, sadece bir teşkilat değil; halkın umudu, inancı ve direncinin ete kemiğe bürünmüş halidir. Bu teşkilat, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesini örgütlemiş ve her türlü zorluğa karşı dimdik durarak halkın özgürlüğü için savaşmıştır.

1976 yılında Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın kurulmasıyla birlikte, direniş artık kurumsallaşmış ve halkın savunması devlet mekanizmalarıyla güçlendirilmiştir. Kıbrıs Türk halkı, tarih boyunca verilen mücadelenin sadece savunucusu değil, aynı zamanda bu direnişin yaratıcısı ve sürdürücüsü olmuştur. Bu kurum, halkın güvenliğini ve bağımsızlığını koruyan bir kalkan olarak bugün de görevini sürdürmektedir.”

 -Gelecek nesillere aktarılması için bir vesile

 1 Ağustos’un geçmişteki zaferlerin, dökülen alın terinin, verilen canların hatırlanması ve gelecek nesillere bu şanlı direnişin aktarılması için bir vesile olduğunu belirten Öztürkler, “Türk’ün 1571 yılında yazmaya başladığı destan, bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile taçlanmış, halkın kendi kaderini tayin ettiği bir devlet çatısı altında şekillenmiştir. Tüm Kıbrıs Türk halkının 1 Ağustos Toplumsal Direniş Bayramı’nı kutluyor, bu şanlı tarihin mimarları olan şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyoruz. Unutulmamalıdır ki; bu direniş bir günü değil, bir milleti anlatır.” dedi.

 

 

Devamını Oku

Trending

Reklam