Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Kutlu Adalı neden öldürüldü? Cinayette ismi geçenler ne diyor?

Organize suç örgütü liderliğinden mahkumiyeti bulunan ve aynı suçla aranan Sedat Peker’in, yayımladığı videolarda 1996 Lefkoşa’da öldürülen gazeteci Kutlu Adalı cinayetine ilişkin ortaya attığı yeni iddialar faali meçhul cinayeti yeniden gündeme getirdi.

Published

on

Organize suç örgütü liderliğinden mahkumiyeti bulunan ve yine aynı suçlamadan aranan Sedat Peker’in, yayımladığı videolarda 1996 Lefkoşa’da öldürülen gazeteci Kutlu Adalı cinayetine ilişkin ortaya attığı yeni iddialar faali meçhul cinayeti yeniden gündeme getirdi.

Peki, Kutlu Adalı’nın öldürülmesinin ardından yaklaşık 25 yıl geçtikten sonra gündemi sarsan bu iddialarla ilgili kim, ne dedi ? Bundan sonra ne tür gelişmeler olabilir?

Sedat Peker, Kutlu Adalı suikasti hakkında ne dedi ?
Sedat Peker, son açıklamalarında gazeteci Kutlu Adalı cinayetlerine ilişkin olarak eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ve eski MİT’çi Korkut Eken’i hedef gösterdi.

Peker, Adalı cinayeti için Eken’in o dönem kendisini aradığını belirterek, bu cinayet için kendisinin kardeşi Atilla Peker’i önerdiğini iddia etti.

Peker, “Biz o zaman Mehmet Ağar, Korkut Eken hep beraberiz… Genciz, vatanseveriz… Bana genelde iş adamlarını yönlendiriyorlar, faili meçhullerden ziyade. Onları da anlatacağım. Bana dedi ki, “Kıbrıs’ta bir adam var, Kıbrıs’ı Rumlara satmak istiyor.” İki profesyonel dedi… Dedim sana öz kardeşimi vereceğim, Atilla Peker’i. Uzmandır, sokaklarda yetişmiştir. Biletlerden bakabilirler. Yüce Allah o insanın kanını bize nasip etmedi. Onlara bağlı başka bir ekip öldürmüş. Karşılaştık Korkut abiyle, “Halloldu o iş” dedi” diyerek iddialarını sıraladı.

Sedat Peker: Kardeşim Atilla Peker, Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili itirafta bulunacak
Atilla Peker: MİT’çi Korkut Eken’le Kıbrıs’a gittik
Hakkında soruşturma açılan Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker, müracaat savcılığına verdiği ve kamuoyuna imzasız nüshanın yansıdığı dilekçede, gazeteci Kutlu Adalı’yı öldürmek için eski MİT’çi Korkut Eken’le Kıbrıs’a gittiklerini iddia etti.

Sedat Peker’in açıklamaları sonrası KKTC’de muhalefetten Kutlu Adalı cinayeti için suç duyurusu
Atilla Peker, Eken’in kendisine silah verdiğini ve susturucunun nasıl kullanıldığını öğrettiğini belirtti. Peker, Eken’in İstanbul’da gerçekleşen daha sonraki görüşmede kendisine, “Atilla biz Kıbrıs işini hallettik biliyor musun’ dediğini aktardı.

Sedat Peker’in açıklamaları sonrası KKTC’de muhalefetten Kutlu Adalı cinayeti için suç duyurusu
Atilla Peker, dilekçesinde, Kıbrıs’ta Sivil Savunma Daire Başkanlığı’na gittiklerini, orada Kurmay Albay Galip Mendi ve yardımcısı Enver Tosun yarbay ile tanıştığını ve kendilerine verilen beyaz Renault Toros marka araçla Kutlu Adalı’nın akşam hava karardıktan sonra evinin çevresinde keşif yaptıklarını anlattı.

Ertesi gün de Adalı’nın evinin etrafında birkaç sefer keşifte bulunduklarını kayda geçen Atilla Peker, “Ertesi gün tekrar geldik, gündüzleri de evinin etrafında birkaç sefer keşifte bulunduk, yine evden çok sesler geliyordu; bunun üzerine Korkut komutan bana dedi ki ‘Üç kişi de olsa bunların hepsi PKK’lıdır. PKK’lı ile dost olan da PKK’lıdır, hepsini öldürmende bir mahsur olmaz’” ifadesini kullandı.

Korkut Eken: Kutlu Adalı’yı tanımam, Kıbrıs’a Atilla Peker’le gittim
Bu iddiaların üzerine Korkut Eken, Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’e konuşarak, suçlamaları reddetti ancak Peker’le Kıbrıs’a gittiğini doğruladı.

Kutlu Adalı’yı tanımadığını belirten ve olayın soruşturulması için talepte bulunacağını kaydeden Eken, “Ben Sedat Peker’e ne yaptımsa aşırı bir düşmanlığı oluşmuş. Atilla Peker’in buna alet olmaması lazım. Nasıl yaptı bilmiyorum” ifadesini kullandı.

Esra Hacıoğlu/Anadolu Ajansı
Mehmet Ağar ve Korkut Eken Esra Hacıoğlu/Anadolu Ajansı
Korkut Eken, “O gazeteciyi tanıyorsam, biliyorsam şerefsizim. Öldürülmesiyle de alakam yok” dedi. Eken, “her ihtimale karşı” Kıbrıs’a Atilla Peker’le gittiğini doğrularken, “PKK’nın oradaki faaliyetlerine yönelik 3-5 günlük bir inceleme yaptım.” açıklamasını yaptı.

Dönemin Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Hasan Kundakçı’nın yine dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ı, telefonla aradığını ve ‘Kıbrıs’ta çok büyük PKK faaliyetleri var. Teröristler burada cirit atıyor’ dediğini ve bu konuda yardım talep ettiğini kaydeden Eker, şunları söyledi:

“Ben de o dönemde Emniyet’te Özel Harekat Polislerini yetiştirmekle görevliyim. Mehmet Bey de beni gönderdi. Her ihtimale karşı doğru, Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker’le gittim, ben çağırdım. PKK’nın oradaki faaliyetlerine yönelik 3-5 günlük bir inceleme yaptım. PKK’nın yaralılarını Kıbrıs’a götürdüğünü tespit ettik. Rum kesiminde tedavi edildikten sonra Yunanistan’da bulunan Lavrian kampına teröristler sevk ediliyordu. Bunları ben raporladım ve Kolordu Komutanı Hasan Kundakçı paşama verdim.”

Emekli Orgeneral ve eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’yi ziyaretine ilişkin olarak da konuşan Eken “O dönem Albay rütbesinde olan Galip Mendi Paşa benim çok sevdiğim kahraman askerlerden birisidir. Gitmişken kendilerini ziyaret ettim. Lefke’ye gideceğim zaman da otomobil verdiler.” dedi.

Eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi: Korkut Eken’le KKTC’de görüştük
Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker’in gazeteci Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili ismini verdiği emekli Orgeneral ve eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi, MİT görevlisi Korkut Eken ile görüştüklerini doğrularken, Adalı hakkında konuşmadıklarını belirterek “PKK ile ilgili istihbarat çalışması yapılacağını söyledi. Biz de kendisine beyaz Renault marka Toros aracı tahsis ettik” dedi. Mendi, görüşmede yer alan Atilla Peker’in de Sedat Peker’in kardeşi olduğunu sonradan öğrendiğini söyledi.

Evrim Aydın/Anadolu Ajansı
Emekli Orgeneral ve eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi Evrim Aydın/Anadolu Ajansı
Gazeteci Can Özçelik’e konuşan Mendi, “Korkut Eken, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görev yapmış bir büyüğümüz. Saygı duyduğum bir kişi. Kahraman bir subay. Beni de ziyaret etti. Yanında da Atilla Peker isimli kişi vardı. Ama o gün adını bilmiyordum. Onun Sedat Peker’in kardeşi olduğunu sonradan öğrendim. Korkut Eken’in yanında bond çanta vardı. Ama içinde ne vardı onu bilemiyorum.” dedi.

Adalı cinayetinin nedeni Aziz Barnabas Manastırı’ndaki soygun mu ?
Avrupa Parlamentosu’nun Kıbrıs Rum Kesimi üyesi Niyazi Kızılyürek, Kutlu Adalı cinayetinin nedenini Aziz Barnabas Manastırı’nda aramak gerektiğini söyledi.

Gazeteci Zeynel Lüle’ye konuşan Kızılyürek, bu konuyu Avrupa Birliği Komisyonu’nun gündemine taşımaya kararlı olduğunu söyledi.

Adalı’nın ölümünün Kıbrıs’taki politik süreçlerle bir ilgisi olmadığını düşündüğünü, cinayetin Kıbrıs sorunu ile doğrudan ilgili olmadığını kaydeden Kızılyürek, Adalı’nın Aziz Barnabas Manastırı ve müzesi hakkında yazılar yazmaya başlamasının ardından katledildiğini ifade etti.

Adalı’nın öldürülmeden önceki yazılarında Aziz Barnabas Manastırı’nda yaşanan hırsızlık olaylarını anlattığını hatırlatan Kızılyürek, “Aziz Barnabas Manastırı’nda Mart 1996’da orada Sivil Savunma arabaları görüldü. Dönemin Sivil Savunma başkanı Galip Mendi’ydi. Sonra askerler oraya geldiler ve Kutlu Adalı bunları tespit ettiği için ısrarla şu soruyu soruyordu: ‘Ne arıyorsunuz müzeye dönüştürülen Aziz Barnabas Manastırı’nda?’ İşte bu soruya hala yanıt verilmedi. Kimi oraya PKK’nın silah sakladığını söylüyordu ancak bunun hiç doğru olduğunu düşünmüyorum. Orada PKK’nın silah saklaması mümkün değil. Düz bir ovada her taraftan görünen bir yerde PKK’nın böyle bir iş yapacağı hiç kimseyi ikna etmez. Dolayısıyla Peker’in açıklamasında da dile getirilen hırsızlık olayına yoğunlaşmakta yarar var.” dedi.

Kutlu Adalı’nın ailesi: Erdoğan ‘Bu işi araştırın’ derse umutlanırız
Kutlu Adalı’nın oğlu Cüneyt Adalı, son gelişmelerle ilgili olarak, “Bu açıklamalar ve itiraflardan umutlu değiliz. 25 yıldır bu kişileri, ilişkileri zaten biliyoruz. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Bu işi araştırın’ derse umutlanırız.” dedi.

Basına yaptığı kısa açıklamada Cüneyt Adalı, aile olarak konuşmak istemediklerini belirterek, “Şu ana kadar yapılan açıklamaları, itirafları kaale almıyoruz. Bunlar bizi umutlandırmıyor. Çünkü biz zaten 25 yıldır bu isimleri, bu ilişkileri biliyoruz. Burada acı olan 25 yıl hiç harekete geçilmemesi” dedi.

AİHM, Kutlu Adalı davasında, ‘etkin soruşturma yapmadığı’ gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum etmişti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 1996’da Kuzey Kıbrıs’ta öldürülen gazeteci Kutlu Adalı ile ilgili eşinin yaptığı başvuruda Türkiye’yi, “ölümü etkin şekilde araştırmadığı” gerekçesiyle altıya karşı bir oyla mahkum etti. AİHM, 2005’te aldığı kararda, Türkiye’yi toplam 95 bin euro ödemeye mahkum etti.

AİHM, gazetecinin Türkiyeli veya KKTC güçlerince öldürüldüğü iddiasının ispatlanamadığına ancak iddianın etkin şekilde araştırılmadığına karar verdi.

Eşinin yazıları nedeniyle birçok kez tehdit edildiğini savunan İlkay Adalı, 6 Temmuz 1996’da işlenen cinayetten Türkiye’den giden veya KKTC’deki hükümet ajanlarını sorumlu tutuyordu.

Eşinin ölümünden beri yetkililerin taciz, yıldırma ve ayrımcı gibi muamelelerine tabi tutulduğunu iddia eden İlkay Adalı, izlendiği, telefonlarının dinlendiği, telefonla tehdit edildiği ve zaman zaman telefon ve faks hattının kesildiği görüşünü dile getirmişti.

 

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

CTP ve TDP heyetleri bir araya geldi

Published

on

By

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) heyetleri, CTP Genel Merkezi’nde bir araya geldi.

Tufan Erhürman ve Zeki Çeler başkanlığındaki heyetlerin görüşmesi yaklaşık bir saat sürdü.

Görüşmede, CTP’den Genel Sekreter Asım Akansoy, MYK Üyeleri Doğuş Derya, Filiz Besim ve Birol Karaman, TDP’den ise Genel Sekreter Nevzat Özkunt, MYK Üyeleri Güner Ersen, İlke Davulcu, Hasan Umur ve Evrim Hınçal yer aldı.

Görüşmede, Meclis’te yaşananlar ve erken seçim konuları ele alındı..

Devamını Oku

Kıbrıs

Arıklı:Bütçeye katkı sağlayan dairler mali olarak daha fazla desteklenmeli

Published

on

By

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Posta Dairesi’nde düzenlenen buluşmada yaptığı konuşmada, çalışanların 9 Ekim Dünya Posta Günü’nü kutladı ve özverili çalışmalarından dolayı personele teşekkür etti.

Posta Dairesi ile Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası’nın (KTAMS) birlikte düzenlediği personel buluşmasına Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Enver Öztürk ve KTAMS Başkanı Güven Bengihan da katılarak birer konuşma yaptı.

Bakanlıktan verilen bilgiye göre, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Arıklı, konuşmasında özellikle bütçeye katkı sağlayan dairelerin mali olarak daha fazla desteklenmesi halinde verilen hizmetin kalitesinin artacağını söyledi.

Araç Kayıt, Muayene ve Ruhsatlandırma Şubesi gibi Posta Dairesi’nin de devlet bütçesine önemli katkı sağladığını belirten Arıklı, “2025 Bütçesinden beklentimiz düşük. Posta Dairesi önümüzdeki dönem Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin katkılarıyla eksikliklerini gidermeye çalışacak. Hızlı ve kaliteli hizmetin yanında, personelimizin standartlara uygun ortamlarda çalışabilmesi için sendika ile istişare halinde olacağız” dedi.

-“İki önemli proje”

Arıklı, Posta Dairesi’nin önünde iki önemli proje bulunduğunu, bir tanesinin Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ne inşa edilecek “Posta İşletim Merkezi”, diğerinin de kırsal bölgede kadınlar tarafından üretilen ürünlerin PTT AVM üzerinden dünyaya pazarlanması olduğunu söyledi.

Arıklı, projelerle ilgili şunları söyledi:

“Sanayi Bölgesi’nde yapılması planlanan ‘Posta İşletim Merkezi’ personelimize çok daha iyi bir ortamda çalışma fırsatı sunacak. Bunun yanında Gazimağusa Limanı’nda bulunan binaların biri paket postanesine dönüştürülecek. Dairenin altyapısını iyileştirme çabalarımız devam ediyor.

-“Amaç kırsal kalkınmaya katkı sağlamak”

Diğer yandan PTT AVM ile ilgili projemizin 2025’te hayata geçmesini hedefliyoruz. PTT AVM, PTT tarafından kurulan devasa bir sanal market. Kırsal kesimde yaşayan ve üreten kadınlarımız, ürünlerini Posta Dairesi üzerinden PTT AVM ile dünyanın her yerine satabilecek. İlk etapta aralarında pekmez ve hellimin bulunduğu sekiz ürün ile başlıyoruz. 40-50 ürüne kadar çıkarmayı düşünüyoruz. Amacımız burada kadının gelişimi üzerinden kırsal kalkınmaya katkı sağlamak.”

-Öztürk

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Enver Öztürk, öğrencilik yıllarında yaşadığı bir anıyı anlatarak, “Bugün e-postalar saniyeler içerisinde gönderilebilir. Geçmişte mektuplar gideceği yere çok geç ulaşıyordu ancak çok daha fazla değeri vardı” dedi.

-İskender: “Dairemiz bütçe olarak desteklenmeli”

Posta Dairesi Müdürü Yakup İskender de posta hizmetlerinin gelişimini anlatarak başladığı konuşmasında, “Posta hizmetleri değişti ama hep hayatımızda olacak. Posta Dairemizin bütçe olarak desteklenmesi gerekiyor. Amacımız her zaman atılgan ve yenilikçi bir yapıda ülkemiz ile halkımıza posta hizmetlerini daha güvenli ve hızlı bir şekilde ulaştırmaktır. İmkânlarımızın gelişmesi ve en önemlisi, halkla temasta olan personelin daha güvenli şekilde, hakkını vererek işini yapması ve evine mutlu bir şekilde dönmesi en büyük arzumuzdur” dedi.

-Bengihan

KTAMS Başkanı Bengihan ise önümüzdeki yıl yapılacak Dünya Posta Günü etkinliğinde dairenin eksikliklerinin konuşulmaması gerektiğini belirterek “Halkın en iyi şekilde hizmet alabilmesi için Daire ile iş birliği yapacağız” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

UBP Genel Sekreteri Hasipoğlu: “Biz yarın saat 10.00’da Meclis’te hazır olacağız”

Published

on

By

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, iç tüzük gereği Meclis Başkanlık Divanı seçimlerinin yarın tamamlanması gerektiğini, bu nedenle yarın saat 10.00’da Cumhuriyet Meclisi’nde hazır olacaklarını söyledi.

Meclis’te devam eden başkanlık seçimiyle ilgili sorunuyla ilgili BRT’de 18. Saat programına telefon bağlantısıyla katılan Hasipoğlu, Meclis İç Tüzüğü’nün Meclis yeni yasama yılına başladıktan sonra 10 gün içinde Başkanlık Divanı seçimlerinin tamamlanmasını zorunlu kıldığına işaret ederek, “Yarın 10’uncu gün… Yarın tüzüğe, yasaya, anayasaya uymak adına UBP olarak milletvekillerimizin tamamıyla Meclis’te olacağız” dedi.

Hasipoğlu, Meclis Başkan Vekili Fazilet Özdenefe’nin ara verdiği toplantıyı açıp sürdürmesi gerektiğini belirterek, “CTP’nin aldığı grup kararı siyasi karardır, bu bir akıl tutulmasıdır, hukuk tanımazlıktır, anayasayı tanımazlıktır. Bunun yaptırımını halkımız verecek” ifadelerini kullandı.

Meclis Başkan Vekilinin elinden bu yetkiyi alma yetkisi bulunmadığını kaydeden Hasipoğlu, Meclis Başkanlık Divanı seçimlerinin yarın tamamlanması gerektiğini, yarının aşılması halinde, tüzüğün ve anayasanın ihlal edilmiş olacağını söyledi.

Hasipoğlu, “Bile bile iç tüzüğü ve anayasayı ihlal ediyorlar, bu kabul edilebilir bir davranış değil. Erken seçim isteyebilirsiniz ama Meclis’i açmama ne yasaya ne etik kurallara uyar. Meclis böyle bir şey yaşamadı…” ifadeleriyle eleştirilerini dile getirdi.

Devamını Oku

Trending

Reklam