Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Cenevre’de 17-19 Mart’da düzenlenen Kıbrıs konulu genişletilmiş formatlı gayriresmi toplantının sonucundan memnun olduğunu kaydetti.

Brüksel’de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) Zirvesine katılan Miçotakis, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Miçotakis, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de bugünkü zirveye katılacağını belirterek, “Bu vesileyle, Cenevre’deki beşli toplantının sonuçlarından duyduğum memnuniyeti dile getirmek isterim.” diye konuştu.

Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin (GKRY) adanın birleşmesine yönelik müzakere sürecinin canlı tutulması niyetini ifade eden Miçotakis, “BM Genel Sekreterinin, yazın yapılacak bir sonraki toplantı öncesinde sürecin canlı tutulabilmesini sağlayacak özel temsilci atama kararını son derece olumlu buluyorum.” dedi.

Miçotakis, ayrıca, AB üye ülkelerinin savunma harcamalarına esneklik getirmesi görüşünü desteklediklerini yineleyerek, düzensiz göç konusunda da iltica hakkı olmayanların ülkelerine geri dönmelerinden yana olduklarını tekrarladı.

Eski İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw, çok uzun süredir devam eden Kıbrıs sorununun çözümünün çok basit olduğunu belirterek, gerçekçi olarak ilerleyebilmenin tek yolunun, Türkiye ve KKTC’nin de savunduğu iki devletli çözüm olduğunu vurguladı.

Kıbrıslı Rumların, başarısızlıkla sonuçlanan müzakerelere zemin olan federal çözüm önerisine inatla bağlı olmasına işaret eden Straw, “Kıbrıs sorununa ilişkin eylemsizliğin devam etmesine izin verilemez.. Bu tümörü Avrupa’dan kesip atmak için yeni bir düşünce biçimi gerekli” dedi.

Straw, The Independent’da yer alan yazısında, Cenevre’de yapılan zirve ve Kıbrıs müzakere süreci hakkında değerlendirmelerde bulundu.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in birkaç yıl önce yaptığı “Avrupa Birliği’nin (AB) adada, iki devletli bir çözümü asla kabul etmeyeceği”ne ilişkin “komik açıklamaları” göz önünde bulundurulunca AB’nin doğru yönde bir adım atmayacağını kaydeden Straw, bu durumun İngiltere ile İngiltere’nin Avrupa ve Kuzey Amerika’dan Sorumlu Devlet Bakanı Stephen Doughty’ye liderlik gösterip, “Avrupa’yı on yıllardır hasta eden” bu soruna kalıcı bir çözüm bulmaya yeltenmeleri için açık kapı bıraktığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, İngiltere’yi tarafsız bir garantör olmadığı için eleştirdiğini hatırlatan Straw, Kıbrıslı Rum fikirlerinin, Dışişleri Bakanlığı’ndaki bakan ve diplomatlara sürekli anlatılarak, norm haline getirildiğini söyledi ve bunun adil olmadığını belirtti.

Straw, asıl sorunun, AB’ye üye yapılma kararıyla da pekişen, uluslararası arenada tanınan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, tüm adayı kontrol ettiği algısı olduğunu kaydetti. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin adanın tamamını kontrol etmediğini ve uygulamada da asla etmeyeceğini vurgulayan Straw, kendisinin de bir parçası olduğu, adanın tümüyle AB’ye alınması kararından pişman olduğunu belirtti.

Straw, durumdaki her türlü değişikliğe, üslerin stratejik önemi sebebiyle özellikle İngiltere tarafından çok temkinli yaklaşılması gerektiğini söyledi.

Meta’nın Baş Yapay Zeka Bilimcisi Yann LeCun, yapay zekanın, hatta süper zekanın bile insan kontrolü altında kalacağını belirtti. LeCun, Nvidia’nın GTC konferansında yaptığı konuşmada, yapay zekanın insanları tamamen değiştirme ihtimaline değinerek, toplumun böyle bir durumu büyük ihtimalle kabul etmeyeceğini ifade etti.

LeCun, Nvidia’nın baş bilim insanı Bill Dally’nin “Yapay zeka insanlara güçlü araçlar sunuyor” sözlerine yanıt olarak, yapay zekanın zamanla insanlardan daha yetenekli hale gelebileceğini ancak karar mekanizmalarının yine insanlarda olacağını vurguladı.

64 yaşındaki bilgisayar bilimcisi, süper zekanın insanları yöneten değil, insanlara yardımcı olan bir sistem olacağını belirterek, “Gelecekteki yapay zeka sistemleriyle ilişkimiz, onların patronu olmak şeklinde olacak. Süper zeki ve son derece yetenekli bir kadroyla çalışıyor gibi düşünebiliriz” dedi.

Süper zeka: Yenilik mi, yok oluş mu?
Süper zeka tartışmaları, yapay zekanın insan beyninden daha zeki hale gelme ihtimali nedeniyle endişeleri de beraberinde getiriyor. OpenAI CEO’su Sam Altman ve xAI’nin kurucusu Elon Musk gibi isimler, yapay zekanın kontrolsüz bir şekilde gelişmesi halinde insanlık için varoluşsal bir tehdit oluşturabileceğini öne sürüyor.

Ancak LeCun, bu tür felaket senaryolarına katılmadığını belirterek, süper zekanın insanları ele geçireceği fikrini “bilim kurgu klişesi” ve “mantık dışı bir durum” olarak nitelendirdi.

Bazı uzmanlar, süper zeki bir yapay zekanın kontrol altına alınmasının zor olacağını savunurken, LeCun, böyle bir sistemin henüz geliştirilmediğini ve süper zekanın aniden ortaya çıkmayacağını söyledi.

Asıl risk: Yapay zekanın kötüye kullanımı ve güvenilirlik sorunu
LeCun, günümüzde yapay zeka sistemlerinin güvenilirlik ve kötüye kullanım sorunlarıyla karşı karşıya olduğunu kabul ederken, çözümün daha iyi yapay zeka sistemleri geliştirmekten geçtiğini belirtti.

“Çözüm, sağduyuya sahip, mantık yürütebilen ve verdiği yanıtların güvenilirliğini değerlendirebilen yapay zekalar üretmek” diyen LeCun, süper zekadan önce bu temel problemlerin çözülmesi gerektiğini vurguladı.