20 Temmuz Özgürlük ve Barış Bayramı kutlamalarının en renkli sahneleri yine Şafak Nöbeti’nde yaşandı. Pandemi nedeniyle katılım çağrısı yapılmamasına rağmen yüzlerce Şafak Nöbetçisi yine Yavuz Çıkarma Plajı’nı doldurdu.

Şafak Nöbeti bu yıl ilk kez Müze Gemi’nin önünde başladı.

Nöbete katılanlar, meşaleler eşliğinde müze gemi önünden 1974 yılında 20 Temmuz Barış Harekatı’nın ilk adımının atıldığı Yavuz Çıkarma Sahili’ne indi.

Gece boyunca marşlarla coşan katılımcılar, Din İşleri Başkanlığı görevlisi hocaların dualarına eşlik ederek şehit ve gazilerimizi andı.

Yüzlerce meşalenin aydınlattığı sahili bayraklarla donatan Şafak Nöbetçileri, gecenin ilerleyen saatlerinde ise sualtı komandolarının temsili çıkışı ile heyecanlı anlar yaşadı.

Pandemi nedeniyle duyuru yapılmadığını, ancaksahile sahip çıkan yüzlerce Şafak Nöbetçisinin yerini aldığını görmekten büyük mutluluk duyduğunu belirten Şafak Nöbeti Komite Başkanı Fevzi Tanpınar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Artık biliyoruz ki burada, bu sahilde her yıl bulunmak kutsal bir görevimiz ve 12’nci Şafak Nöbeti’ni tutmanın hepimiz haklı gurur ve heyecanını yaşıyoruz.

Şafak Nöbeti’ni tutmaya başladığımız 2010 yılında ne Milli Parkımız vardı, ne Özgürlük Anıtımız bakımlıydı, ne de Müze Gemimiz yerini almıştı. Zaman zaman bu sahile beş yıldızlı otel projeleri de planlanıyordu. İşte bu 12 yılda siz Şafak Nöbetçileri, bu sahilin bir açık hava müzesi olması yolunda hem farkındalıkları artırdınız, hem bu tarihi sahile sahip çıktınız.

Bu sahil, bu Ada’da bugün yaşayanların yaşam bulduğu yer. 1974’de 20’li yaşlarındaki Güney komşumuz Eleni bugün torununun torununu kucağında taşıyorsa, bunu bu sahilden çıkarak şehit olan, gazi olan Mehmetlere borçlu olduğunu da asla unutmamalı…

Barış ve özgürlük nişanesi bu sahile boşuna verilmedi, adaya cansuyu veren yer, etin ve tırnağın, ada ile Anadolu’nun ilk kucaklaşma yeri boşuna denmedi bu sahile, umudun ilk meşalesinin, Adalılara şafağın ilk söktüğü yer boşuna olmadı… Bu sahil hepimize miras. Bu sahilimizi, dolayısı ile sahip çıkmamız gereken tarihimizi çocuklarımıza, torunlarımıza düzgün bir şekilde devretmeliyiz… Bunu da birlik ve beraberlikle, aramızdaki hastalıklardan kurtularak, arınarak, tarihimizi ve de geleceğimizi siyasete meze yapmadan başarabilmeliyiz… Çocuklarımıza şanlı mücadele tarihimizi iyi anlatmalıyız.

Çünkü bir toplumu silip yok edebilmenin en kısa yolu tarihini küçümsetmek, yok etmektir… Tarihimizi silmek isteyenlere şamar 12 yıldır şafak nöbetçilerinden geliyor.. İyi ki varsınız..”

Lazer ve ışık gösterileriyle devam eden program, temsili sabah ezanının okunması ile sona erdi.

Şafak nöbeti çerçevesinde düzenlenen tüm etkinlikler, koronavirüs tedbirlerine uygun şekilde gerçekleştirildi.