Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

12’nci Şafak Nöbeti 19 Temmuz akşamı 22:30’da başlayacak

Published

on

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı, bu yıl da, Barış Harekatı’nın ilk adımının atıldığı yerde,  Yavuz Çıkarma Sahili’nde, Şafak Nöbeti’yle başlayacak.

Şafak Nöbeti, bu yıl ilk kez Müze Gemi’nin önünde başlayacak. Etkinliklere saat 22.30’da Müze Gemi önünde İstiklal Marşı okunarak start verilecek. Daha sonra geleneksel meşaleli yürüyüşle Çıkarma Sahili’ne inilecek. Katılımcılara bayrak dağıtımı ile birlikte, bayrama özel ikramların da yapılacağı etkinlik, Bordo Bereliler’in su altı gösterisi ve duaların okunmasının ardından sabah ezanı ile sona erecek. Etkinlik Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüs nedeniyle aldığı tedbir kararları dikkate alınarak gerçekleştirilecek.

Şafak Nöbeti Komite Başkanı Fevzi Tanpınar, yaptığı açıklamada, kutsal kabul edilen Yavuz Çıkarma Sahili’nin her geçen gün bir açık hava müzesine dönüştürülmesi için tüm paydaşların verdiği mücadeleyi ve başarılı sonuçları büyük bir takdir ve heyecanla izlediklerini belirtti. Tanpınar, bu mücadelenin fitilini ateşleyen ilk etkinliğe imza atmanın gururunu yaşadıklarını vurguladı.

“Bizim 12 yıl önce, bu sahilde tarihimize sahip çıkabilmek ve farkındalık yaratabilmek amacıyla adım attığımız yolda inanılmaz gelişmeler yaşanmıştır ve yaşanmaktadır” diyen Tanpınar, “Bu sahili nesilden nesile yaşatmak hepimizin görevidir. Tek tek her  Kıbrıslı Türkün, özgürlüğün simgesi Yavuz Çıkarma Sahili’nde hakkı vardır ve onu korumaya da borcu vardır” şeklinde konuştu.

Şafak Nöbeti’nin Kıbrıs Türkü’nün ulusal onurundan ödün vermeyerek, bu uğurda her türlü özveri ve sıkıntıya katlanarak, ulusal kurtuluş anına kadar Kıbrıs’ta bir yiğitlik destanı yazanlar için tutulduğunun altını çizen Tanpınar, “Göğsünü yıllarca çocuklarına siper eden analarımıza, geceleri gözünü kırpmadan başımızı bekleyen babalarımıza, dedelerimize, yurt dışındaki tahsilini yarıda kesip özgürlük savaşında halkını yalnız bırakmayan aydınımıza, solcusu ile, sağcısı ile tüm farklılıkları ile özgürlük savaşını verenlere hürmet için tutuyoruz Şafak Nöbeti’ni” ifadesini kullandı.

“47 yıl içinde yapılan tüm yanlışları 20 Temmuz 1974’e yüklemeye, parmağının arkasına saklanmaya çalışanlara cevap olsun diye de Şafak Nöbeti’ne gidiyoruz” diyen Tanpınar, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bundan tam 47 yıl önce, 19 Temmuz’u 20 Temmuz’a bağlayan gece, Türkiye, uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını kullanarak, adada bozulan ve Kıbrıs Türkleri’nin can ve mal güvenliğini tehlikeye atan düzene müdahale için Alsancak’taki Yavuz Çıkarma Sahili’nden adaya asker çıkardı. Şafak Nöbetçileri de tam 12 yıldır aynı gece, aynı sahilde nöbet tutuyor.

Her yıl binlerce Şafak Nöbetçisi o kutsal sahilde toplandık. Şafak Nöbeti’ni her yıl tutmak için hepimizin hep bir nedeni vardı! Kimimiz mücahit kocası mevzideyken çocuklarının başında nöbet tutan annesi için tuttu bu bir gecelik sembolik nöbeti, kimimiz gittiği yerden dönmeyen kayıp dedesini, her gece pencere önünde bekleyen annenannesinin hatırası için…  Kimimiz de gencecik yaşında paraşütle helikopterden atlayan dayısını anmak için Türkiye’den gelip yerini aldı Şafak Nöbetçileri arasında…

Şafak Nöbeti hem mücadele yıllarını yaşamış,acıları, sıkıntıları tatmış olanların, hem de savaş günlerini hiç yaşamamış olanların buluşma yeridir. Şafak Nöbeti, o yılları yaşamamış şanslı, ama 45 yıl öncesine kadar bu topraklarda yaşanan acıları, anne babalarının, ninelerinin, dedelerinin yaşadığı korkuları, sıkıntıları bilen, anlayabilenlerin buluşma yeridir… Hatta ve hatta ellerinde bayraklarıyla, uykuya yenilmeden şafağı bekleyen yüzlerce minik yüreğin de toplandığı bir yerdir.

Şafak Nöbeti, bizim özgürlük sembolümüzdür. Özgürlük uğruna canlarını bizim için feda eden aziz şehitlerimizi minnetle anmak, gazilerimizi şükran ve saygıyla hatırlamak, tüm dünyaya Kıbrıs Türk Halkı’nın özgürlüğünü ve onurlu duruşunu bir kez daha göstermek için, tutuyoruz  Şafak Nöbeti’ni…

Bizi biz yapan bütün farklılıklarımızla, atalarımızdan bize miras, direnme gücü, azim ve kararlık ile tutuldu ve hep tutulacak…

Tüm renklerimiz ve kocaman yüreğimizle, kutsal nöbetimizi, Şafak Nöbeti’ni tutmak için 19 Temmuz Pazartesi günü saat 22.30’da Yavuz Çıkarma Sahili’nin üzeinde yer alan Müze Gemi önünde buluşuyoruz.

Yaşasın Kıbrıs Türk Halkı’nın özgürlük ve bağımsızlık ruhu… Yaşasın Kıbrıs Türk Halkı’nın Anadolu’nun güzel insanları ile kopmayacak dayanışması… Yaşasın nesilden nesile devam edecek Şafak Nöbeti…”

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Üstel: “Cumhurbaşkanımızın zirvede ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu takdirle karşılıyoruz”

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın New York’ta düzenlenen 5+1 formatındaki Kıbrıs konulu zirve toplantılarında ortaya koyduğu vizyonu ve kararlı duruşu hükümet olarak takdirle karşıladıklarını belirtti.

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Üstel, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Anavatan Türkiye ile birlikte Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini, eşit uluslar arası statüsünü ve dünya ile bütünleşme hakkını en üst düzeyde savunduğunu vurguladı.

Üstel açıklamasına şöyle devam etti:

“Türk tarafının sunduğu 6 maddelik iş birliği önerisi, barışa ve sürdürülebilir geleceğe yönelik samimi yaklaşımımızın bir yansımasıdır. Ancak buna karşın Rum Yönetimi süreci tıkayan, güven inşasını sabote eden ve Kıbrıs Türk halkını yalnızlaştırmaya yönelik tutumunu sürdürmektedir.

Rum tarafı, olmayacak taleplerle süreci bilinçli şekilde tıkamakta, müzakereleri çözümün değil, statükonun devamının aracı olarak görmektedir. Masada oturmak onlar için bir çözüm değil, Kıbrıs Türk halkını müzakereye mahkum etme aracına dönüşmüştür.

Ayrıca mülkiyet davalarıyla ekonomimize saldırılması, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun hiçe sayılması, geçiş kapılarıyla ilgili yapıcı çağrıların görmezden gelinmesi ve yabancı yetkililerle temasların engellenmeye çalışılması, iyi niyeti zedeleyen diğer adımlardır.

Uluslararası camia bilmelidir ki; tehdit, baskı, izolasyon ve itibarsızlaştırma politikalarıyla Kıbrıs Türk halkının iradesini yok saymak mümkün değildir. Egemen eşitlik teyit edilmeden ve karşılıklı saygı sağlanmadan ne iş birliği olur ne de kalıcı çözüm mümkündür.

Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’a kararlı duruşu için teşekkür ediyor; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a halkımızın haklı davasına verdikleri destekten ötürü şükranlarımızı sunuyoruz.

Kıbrıs Türk halkı çözümden ve barıştan yanadır. Ancak çözüm egemen eşitliğin tanındığı, hakların teslim edildiği ve güvenin inşa edildiği gerçek bir zemin inşası ile mümkündür.

Duruşumuz nettir: Egemenliğimizden asla taviz vermeden, halkımızın haklarını savunmaya, devletimizi güçlendirmeye ve Anavatan Türkiye ile geleceğe emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Türkiye ile KKTC arasında öğretmen adaylarına yönelik Akademik İş Birliği Protokolü imzalandı

Published

on

By

TC Millî Eğitim Akademisi ile Atatürk Öğretmen Akademisi arasında, öğretmen adaylarının mesleki gelişimini desteklemeye yönelik bir iş birliği protokolü imzalandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, protokol dün TC Milli Eğitim Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Ünal Eryılmaz’ın ev sahipliğinde, Millî Eğitim Akademisi Başkanı Cevdet Vural ve Atatürk Öğretmen Akademisi Başkanı Prof. Dr. Güner Konedralı tarafından imzalandı.

Törene, TC Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Fethi Fahri Kaya ile Talim ve Terbiye Dairesi Müdürü Murad Aktuğ da katılım sağladı.

Protokol kapsamında eğitim faaliyetleri, seminer ve çalıştaylar, dijital içerik üretimi ve uzaktan eğitim uygulamaları gibi çeşitli alanlarda ortak çalışmalar yürütülmesi amaçlanıyor. Ayrıca, öğretmen adaylarına yönelik yapay zeka uygulamaları ile değişen ve gelişen yeni öğretim yaklaşımları konusunda akademik iş birliği ve mesleki gelişim faaliyetlerinin desteklenmesi hedefleniyor.

Türkiye ve KKTC arasındaki bu protokol, iki ülkenin eğitim alanındaki ilişkilerini güçlendirmeyi ve öğretmen yetiştirme süreçlerine nitelikli katkı sunmayı hedefliyor.

Devamını Oku

Kıbrıs

Tatar: Egemen eşitliğimiz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek

Published

on

By

New York’ta düzenlenen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı Kıbrıs konulu toplantının sona ermesinin ardından ülkeye dönen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ercan Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Tatar, toplantıda ele alınan başlıklar, uzlaşı sağlanamayan konular ve Kıbrıs Türk tarafının ortaya koyduğu öneriler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Birleşmiş Milletler ev sahipliğinde New York’ta gerçekleşen Kıbrıs konulu genişletilmiş 5+1 formatlı gayriresmi toplantı tamamlandı. 2 gün süren toplantının ardından temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar adaya döndü.

Ercan Havalimanı’nda kameralar karşına geçen Tatar New York temaslarını değerlendirdi.

Ortak zemin oluşana kadar ve resmi müzakereler başlayana kadar iki halkın yararına olacak şekilde işbirliklerinin ele alındığını belirten Tatar, zirvede 6 başlığın ele alındığını ancak iki başlıkta anlaşmanın sağlanamadığını söyledi.

Tatar, uzlaşma sağlanamayan iki başlığın ise enerji ve kapılar konusu olduğunu dile getirdi;
Tatar, Türk tarafı olarak Haspolat ve Akıncılar bölgelerinde yeni geçiş kapılarının açılması yönünde önerilerde bulunduklarını belirterek, “ Rum tarafı ilk etapta olumlu yaklaşsa da sonrasında ara bölgeden geçişte ısrarcı oldular. Biz ise güvenlik ve egemenlik hassasiyetlerimiz gereği bu öneriyi kabul etmedik” dedi.

Tatar, Rum tarafının 5 kilometrelik bir yolun Türk tarafı topraklarından geçirilmesine karşı çıkarak, ara bölgeden geçmekte ısrar ettiğini ve bu nedenle sürecin tıkandığını ifade etti.

Amaçlarının hem Kıbrıslı Türk hem de Kıbrıslı rumların gidiş gelişlerini rahatlatmak olduğunu kaydeden Tatar, 2024 yılı içerisinde yaklaşık 8,5 milyon geçişin yapıldığını söyledi.

Enerji konusuna değinen Tatar, Rum tarafının üretilen enerjiyi kendi sistemi içine almak istediğini ve KKTC’ye ise payını vereceğini ancak bunu kabul etmeyeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Rum lider Nikos Hristodulidis’in, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la New York’ta bir saatlik görüşme yaptıkları yönündeki açıklamalarına da değindi.

Tatar “Orada yalnızca bir nezaket sohbeti oldu, resmi bir toplantı yapılmadı. Bu tür beyanlar gerçeği yansıtmıyor” dedi.

Diplomasi ve temastan asla kaçınmadıklarını vurgulayan Tatar,”Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilemedikçe bir müzakere sürecine geçilmeyecek. Bu siyaset yerleşmiş ve kökleşmiştir.” dedi.

Kıbrıslı Türklerin ambargo ve izolasyonlarla insan haklarına aykırı şekilde mağdur edildiğini belirten Tatar, mal mülk meselesini de gündeme getirdiğini ifade etti.

Tatar, Taşınmaz Mal Komisyonuna da işaret ederek, Rum tarafının tutumunun gerginlik yarattığını kaydetti.
Tatar, Kıbrıs Türk tarafının, uyuşturucu ticaretiyle mücadele konusunda iki tarafın polis güçlerinin iş birliği yapmasına yönelik önerisinin Rum tarafınca reddedildiğini açıkladı.

Tatar, “Bu öneri kabul edilseydi, hem kuzeyde hem de güneyde gençliği tehdit eden bu belaya karşı ortak mücadele edilebilirdi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tatar, Eylül ayında BM Genel Kurulu çerçevesinde yeniden bir görüşmenin planlandığını, yıl sonuna kadar da benzer formatta bir toplantının daha yapılabileceğini de sözlerine ekledi.

Devamını Oku

Trending

Reklam