Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Published

on

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel, Cumhuriyet Meclisi’nin denetleme gününde yaşanan gelişmelere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, ana muhalefet partisi Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) meclisin açılması için gerekli nisaba destek vermemesini sert sözlerle eleştirdi.

Üstel, “Bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti demokrasisi açısından üzüntü verici bir tabloyla karşı karşıya kaldık” ifadeleriyle başladığı açıklamasında, CTP’nin grup kararıyla meclisin açılmasına destek vermemesinin, “Meclis tarihinde yerleşmiş tüm teamüllere aykırı bir durum” olduğunu belirtti.

“HALKIN DENETİM HAKKI GASP EDİLDİ”

Denetleme günlerinin, demokrasinin hesap verebilirliğini sağlayan en temel mekanizma olduğunu vurgulayan Üstel, “Pazartesi günleri yasaların, salı günleri halkın günüdür. Salı günleri, halkın sesinin mecliste yankılandığı gündür. Bugün o ses, küçük siyasi hesaplara kurban edilmiş, demokrasinin özü zedelenmiştir” dedi.

Bazı milletvekillerinin yurt dışında resmi görevde olduklarının bilinmesine rağmen, CTP’nin nisaba destek vermemesini “halkın denetim hakkını gasp etmek” olarak nitelendiren Üstel, “CTP’nin bu tutumu doğrudan meclisi ve halkın temsil hakkını hedef almıştır” ifadelerini kullandı.

“DEMOKRATİK GELENEĞİMİZDE CİDDİ BİR KIRILMA”

Üstel, CTP’nin “genel başkansız kalmasının” parti içindeki “dengesiz tavırların” bir göstergesi olduğunu savunarak, bu durumun “gelecekte yaşanacak hayal kırıklıklarının da habercisi” olduğunu söyledi.

“Meclisin çalışmasını engellemek, yasaların, denetimin ve ortak aklın önüne set çekmektir” diyen Üstel, bugüne kadar hiçbir dönemde muhalefetin denetleme günlerinde meclisin toplanmasını engellemediğini hatırlatarak, yaşananları “demokratik geleneğimizde ciddi bir kırılma” olarak değerlendirdi.

“UBP HALKIN İRADESİNİ KİLİTLEYEN DEĞİL, ÖNÜNÜ AÇAN BİR PARTİDİR”

Üstel, Ulusal Birlik Partisi’nin “halkın iradesini kilitleyen değil, onun önünü açan bir siyaset anlayışını” temsil ettiğini belirterek, “İstikrarsızlıkla değil, istikrarla yürüyen bir partiyiz” dedi.

Açıklamasını kararlılık vurgusuyla sürdüren Üstel, “Halkımız emin olsun; devletin çarkını durdurmaya çalışan hiçbir anlayış, Ulusal Birlik Partisi’nin kararlılığı karşısında başarı elde edemeyecektir. Biz görevinin başında, milletin hizmetinde ve demokrasiye olan inancımızda dimdik duruyoruz. İstikrarla, kararlılıkla ve sorumluluk bilinciyle yolumuza devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

Üstel’in açıklamasının tamamı şöyle:

“Demokrasinin İşleyişine Zarar Veren Bir Tutumla Meclis Kilitlendi”

Bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti demokrasisi açısından üzüntü verici bir tabloyla karşı karşıya kaldık.

Cumhuriyet Meclisi’nin denetleme günü olmasına rağmen, ana muhalefet partisi CTP grup kararıyla meclisin açılması için gerekli nisaba destek vermemiştir. Bu, meclis tarihinde yerleşmiş tüm teamüllere aykırı bir durumdur.

Denetleme günü, demokrasimizin hesap verebilirliğini sağlayan en temel mekanizmadır.

Pazartesi günleri yasaların, salı günleri halkın günüdür. Salı günleri, halkın sesinin mecliste yankılandığı gündür.

Bugün o ses, küçük siyasi hesaplara kurban edilmiş, demokrasinin özü zedelenmiştir.

Bazı milletvekillerimizin yurt dışında resmi görevde oldukları bilinmesine rağmen, nisaba destek verilmemesi halkın denetim hakkını gasp etmiştir.

CTP’nin bu tutumu, doğrudan meclisi ve halkın temsil hakkını hedef almıştır.

Genel başkansız kalan CTP’de ortaya çıkan bu dengesiz tavırlar, gelecekte yaşanacak hayal kırıklıklarının da habercisidir.

Meclisin çalışmasını engellemek, yasaların, denetimin ve ortak aklın önüne set çekmektir.

Meclis, halkın ortak iradesinin evidir. Özellikle denetim günlerinde bu meclisi çalıştırmak, yalnızca bir partinin değil tüm milletvekillerinin asli sorumluluğudur.

Muhalefet olmanın gereği, eleştirmek ve denetlemektir; kilitlemek değil.

Bugüne kadar hiçbir dönemde muhalefet, denetleme günlerinde meclisin toplanmasını engellememiştir.

Bugün yaşananlar, demokratik geleneğimizde ciddi bir kırılmadır.

Ulusal Birlik Partisi olarak biz, bu milletin bize yüklediği sorumluluğun bilincindeyiz.

Biz, halkın iradesini kilitleyen değil, onun önünü açan bir siyaset anlayışının temsilcisiyiz.

İstikrarsızlıkla değil, istikrarla yürüyen bir partiyiz.

Halkımız emin olsun; devletin çarkını durdurmaya çalışan hiçbir anlayış, Ulusal Birlik Partisi’nin kararlılığı karşısında başarı elde edemeyecektir.

Biz görevinin başında, milletin hizmetinde ve demokrasiye olan inancımızda dimdik duruyoruz.
İstikrarla, kararlılıkla ve sorumluluk bilinciyle yolumuza devam edeceğiz.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkan Yardımcısı Turan Büyükyılmaz, mecliste yaşanan nisap sorununa ilişkin CTP’ye ağır eleştirilerde bulundu.

Büyükyılmaz, KIBRIS Tv’de yayınlanan Kıbrıs’ta Sabah programına katıldı, Eda Alisinanoğlu’nun sorularını yanıtladı.
Meclis’te pazartesi ve Salı günler yaşanan nisap sorununa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Büyükyılmaz, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’ne eleştirilerde bulundu.

“Bu bir fırsat kaçakçılığıydı” diyen Büyükyılmaz, bunun hoş olmadığını söyledi. Salı günü hükümetin eksikliklerini ifade ettikleri muhalefetin günü olduğuna vurgu yapan Büyükyılmaz, bunu yapmak yerine CTP’nin meclisi kilitlemeyi tercih ettiğini söyledi.

“Bugün bu hükümet vardır, yarın CTP’nin olacağı bir hükümet söz konusu olabilecektir, bu duruşla ayni sorunlar onları da bekliyor olabilecektir” diyen Büyükyılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:

“2018 yılında kurulan dörtlü hükümet çok defalar nisap sorunları yaşadı ve bizim YDP olarak bir çok defa nisaba destek verdiğimizi ben çok iyi biliyorum. Bu şekilde meclisi kilitlemek çok sağlıklı değil. Görünüyor ki cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında Tufan Erhürman’ın aldığı yüzde 62,3 oyu CTP sahipleniyor. Bir erken genel seçime gidilirse buradan zaferle ayrılacaklarını düşünüyorlar. Oysa bu oylar onların değildir.”
CTP’nin bu ülkede alabileceği oyun belli olduğunu savunan Büyükyılmaz, zaman zaman halkın UBP ve ortaklarını cezalandırdığını anımsattı. CTP’nin hükümetten gitmesi sonrasında büyük başarısızlığı neticesinde 12 milletvekiline gerilediğini hatırlatan Büyükyılmaz, “Hükümette olan partiler, ilk seçimde bunun bedelini ödüyor. Bu düşünceden yola çıkan CTP erken seçime gitmek istiyor. UBP ise 2027’ye kadar işleri toparlayıp seçime gitme noktasında duruyor.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

ABD Başkanı Trump’ın Orta Doğu projeleri ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Emperyalist oyunda Kıbrıs’ı menüye eklemek istiyorlar” sözü üzerine gözler yeniden Doğu Akdeniz’e ve Kıbrıs sorununa döndü.

Tam Parti Kurucusu Serdar Denktaş, Sözcü Tv’nin masaya yatırdığı konuyu değerlendirmek üzere, İpek Özbey ve Erol Mütercimler’in Nokta Atışı programına canlı bağlantı ile katıldı. Denktaş, Kıbrıs adası için savaş korkusu pompalamak yerine geleceğe yönelik umut vaat eden formüller üzerine konuşmak gerektiğini vurguladı.

Doğu Akdeniz’de bulanan hidrokarbon yataklarının Kıbrıs sorunu konusunda önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Denktaş, Türkiye’nin bu konuya geç müdahil olduğunu hatırlatarak; “Görüyoruz ki Kıbrıs Adası üzerinde oynanan bir oyun var. Bir yerlerde bir menü hazırlanıyor ama ne olduğunu bekleyip göreceğiz. Adanın her iki kesiminde de ayrı hayatlar oluştu. Yan yana ve ilişki içinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Sorun çözülmedikçe ne Rum tarafı ne de biz bu hidrokarbondan faydalanamayacağız. Eğer bu hidrokarbon ihraç edilecek kapasitedeyse, Türkiye üzerinden gitmesi en hızlı ve en ucuz yoldur ve Rum tarafı Türkiye ile ilişkilerini geliştirmenin yollarını aramalıdır” dedi. Çatışma değil, uzlaşmanın kazanç getireceğini belirten Denktaş, Rum tarafı ile Kıbrıs Türk tarafının her iki toplum için de ekonomik refahı yükseltecek formüller üzerine konuşması gerektiğini vurguladı.

“RUM TARAFI TÜRKİYE İLE İYİ GEÇİNMELİ”

Rum tarafının etkisiyle Türkçe konuşan Kıbrıslı ifadesinin ortaya çıktığını ancak bunun yanlış bir ifade olduğunu açıklayan Denktaş, “Biz Türkçe konuşan Kıbrıslı değiliz, biz Kıbrıslı Türk’üz. Bu adanın eşit sahibiyiz. 1960 cumhuriyetinin eşit ortağıydık fakat bunu işgal etmeye kalktılar ve KKTC bugün bu yüzden var” dedi. Denktaş, Rum tarafının bundan sonrası için akıllıca davranması gerektiğini belirterek, Türkiye’nin dalga geçebilecekleri bir ülke olmadığını vurguladı. Adayı bir römorkun arkasına bağlayarak yerinin değiştirilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Denktaş, sadece 40 mil mesafedeki 85 milyonluk Anadolu ile Rum tarafının iyi geçinmekten başka çaresi olmadığını söyleyerek, “Bunun yolu da Kıbrslı Türkler’den geçer” diye konuştu.

“TÜRK ASKERİ EN BÜYÜK GÜVENCEDİR”

Rum tarafının talep ettiği gibi Türk askerinin adadan çekilmesinin yeniden çatışmaları başlatacağını söyleyen Denktaş, Türk askerinin her iki toplum için de güvence olduğunu belirtti. Amerika’nın, Avrupa Birliği’nin ve dünyanın geri kalanının ilgisinin bölgede olduğunu vurgulayan Denktaş, “Büyük bir ateş çemberinin ortasındayız. Ticaret yolunun ve hidrokarbon yataklarının ortasındayız. Türkiye ve KKTC olarak önemli ve güçlü bir noktadayız. Yeter ki biz kendi içimizdeki dağınıklığı toplayalım ve Türkiye ile iki kardeş devlet olarak ilişkilerimizi güçlü şekilde sürdürelim” diye konuştu.

 


Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Meteoroloji Dairesi, Kuzey Afrika üzerinden taşınan toz zerreciklerinin bugün saat 23.59’a kadar hava kirliliği yaratmasının beklendiğini bildirdi.

Meteoroloji Dairesi yazılı açıklamasında, toza karşı hassasiyeti olan vatandaşların tedbirli olmalarını istedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam