Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Afrikalıların umut yolculuğu: Moritanya’dan Avrupa’ya

Atlantik Okyanusu’ndaki Nuakşot açıklarında bir teknede yaklaşık iki hafta aç ve susuz kalan 47 düzensiz göçmenin yaşamını yitirmesi gözleri, Avrupa’ya göçün merkezi olan Moritanya’ya çevirdi.

Published

on

Kuzeybatı Afrika ülkesi Moritanya’nın batısındaki Atlantik Okyanusu, bugünlerde ülkenin gündeme gelmesinin en büyük nedenlerinden biri. Moritanya’nın coğrafyası, yüzlerce Afrikalıyı Afrika kıyılarına yakın İspanyol takımadaları olan Kanarya Adaları’na ulaşmanın bir durağı olarak hayatlarını riske atmaya teşvik eden doğal özelliklere sahip.

Afrikalı göçmenler, başkent Nuakşot’tan Avrupa’ya doğru tehlikeli bir yolculuğa çıkıyor. Ancak ilkel tekneler Avrupa’ya varma hayallerini söndürüyor, çoğu zaman da yaşamlarına mal oluyor.

Alternatif güzergahlar

Avrupa Birliği Sahil Güvenlik ve Sınır Ajansının (Frontex) verilerine göre, 2018 yılında Akdeniz’den Avrupa’ya ulaşmak isteyen göçmelerin sayısı yüzde 87 oranında azaldı. Libya’nın yerini ise Tunus aldı. Libya’da yaşanan çatışmalar ve iç karışıklıklar, düzensiz göçmenlerin güzergahlarını değiştirmesine yol açtı.

Böylece, Moritanya’dan başlayarak Tunus’a ulaşan Batı yolu, Avrupa’ya ulaşmak isteyen düzensiz göçmenler için önemli güzergahlardan biri haline geldi.

Frontex, Nisan 2021’de 300 düzensiz göçmen geçişi kaydedildiğini duyurdu. Düzensiz göç, 2020’nin nisan ayında kaydedilen rakama göre yüzde 70 oranında artış göstermiş durumda.

Öte yandan, Atlantik Okyanusu’ndan Avrupa’ya (Moritanya kıyılarından Kanarya Adaları’na) geçişlerde de artış gözleniyor. Dünya Göç Örgütüne göre, 2020’de 200 tekne ile 5 binden fazla kişi İspanyol topraklarına adım attı. Bu, 2019’a göre düzensiz göçmen sayısında 10 kat artış demek.

Uzmanlara göre, Libya’da yaşanan çatışmaların medyada çokça yer alması ve Nijer’de resmi prosedürlerin sıkılaştırılması, Moritanya’yı düzensiz göçmenler için merkez yaptı.

Zorlu yollar

Yolculuk, Moritanya’nın başkentinden Mali’ye, ardından Cezayir’e, Fas’a, özellikle Al-Nazur şehrine (başkent Rabat’ın yaklaşık 500 kilometre kuzeyinde) ve oradan İspanyol yönetimindeki Melilla şehrine (yaklaşık 10 kilometre batı) uzanıyor. Düzensiz göçmenler ya 5-6 metre arasında değişen yüksek bir duvardan atlayarak ya da birkaç kilometre yüzerek Avrupa’ya geçiyor.

Nuakşot ile Al-Nazur arasındaki arasındaki yolculuk, uzun ve meşakkatli yaklaşık 3 bin kilometreden oluşuyor. Üstelik yolun büyük bir kısmı çöllerden geçmeyi zorunlu kılıyor.

Kavşak: Temenrast

Nijer ile Mali sınırındaki Temenrast, Afrika içlerinden gelen düzensiz göçmenler için bir kavşak noktası. Mali’nin Gao kentinden ve Nijer’in Agadez kentinden gelen göçmenler Temenrast’tan Avrupa’ya hareket ediyor.

Avrupa’ya ulaşmak için önemli noktalardan biri olan Fas’ın Vecde kentine ulaşmak için önlerinde çok uzun bir yolculuk var. İnsan kaçakçılarının gözetimindeki düzensiz göçmenlerin yaklaşık 2 bin kilometre daha yol alması gerekiyor.

İspanya’ya açılan kapı: Al-Nazur

Batı Akdeniz güzergahı, İspanya’nın kontrolündeki Sebte ve Melilla şehirleri üzerinden Fas’ı İspanya’ya bağlıyor. Frontex raporlarına göre, 2015 yılında çoğu Gine, Cezayir ve Fas’tan olmak üzere 7004 düzensiz geçiş gözlemlenirken, 2016 yılında bu sayı yüzde 38 artarak 9 bin 990’a, 2017’de 23 bin 63’e çıktı. 2018’de ise ikiye katlanarak 57 bin 34 ile rekor seviyeye ulaştı.

Frontex, 2019 yılında yayımladığı raporda, Avrupa’ya giden Batı Akdeniz rotasının en çok kullanılan seçenek haline geldiğini belirterek, Fas’ın Avrupa’ya giden düzensiz göçmenlerin ana çıkış noktası olduğunu ve bu rotadaki göçmenlerin çoğunun Sahra altı bölgesinden geldiğini kaydetti.

Öyle ki, düzensiz göçmenler için bu şehre ulaşmak, Avrupa’ya ulaşmak demek. Zira, İspanyol toprağı Melilla ile arasında yalnızca 17 kilometre var.

Fas ile İspanya, 1992 yılında karşılıklı sınırlara saygı gösterilmesi ve birbirlerinin topraklarını kullanarak diğer ülkeye geçen düzensiz göçmenlerin iadesini gerektiren bir göçmenlik anlaşması imzaladı.

İki ülke arasındaki ilişkiler, geçen mayıs ayında binlerce göçmenin İspanyol toprağı Sebte’ye geçmesinden sonra gerildi. Madrid olayları ‘İspanya ve Avrupa için ciddi bir kriz’ olarak nitelendirdi ve Fas’ı taahhütlerine uymaya çağırdı.

Kanarya Adaları

Yasa dışı göçmenlerin Avrupa’ya yolculuklarında kullandıkları diğer rota ise İspanyol toprağı sayılan Kanarya Adaları.

Göçmenlerin bir kısmı Senegal’in M’Bour şehri gibi Afrika’nın deniz kıyısındaki yerleri tercih ediyor. Onlarca kişi klasik balıkçı tekneleri ile Moritanya sahilinden Atlas Okyanusu’nu geçerek karşı taraftaki Kanarya Adaları’na yöneliyor. Moritanya medyasına göre geçen yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında bu sayı göçün on kat fazla gerçekleştiği anlamına geliyor.

Uluslararası Göç Örgütüne göre geçen yıl Atlantik rotasını kullanan yaklaşık 200 tekne ile yola çıkan göçmenlerin sayısı beş binin üzerinde.

İspanya ve Avrupa Birliği, coğrafi olarak yakın olması ve göçmenlerin büyük bir kısmının da hareket noktası olarak tercih etmesi nedeniyle Avrupa’ya gelen göçmenlerin sınır dışı edilmeleri için Moritanya’yı temel nokta kabul ediyor.

Moritanya’nın İspanya ve Avrupa Birliği ile yasa dışı göçle mücadele konusunda bir anlaşması bulunuyor. Buna göre Moritanya’da göçmenlerin geçişini önlemek için iş birliği içinde çalışan İspanyol Sahil Güvenlik birimleri bulunuyor.

İki ülke arasında 2003 yılında imzalanan anlaşma, İspanya’nın yasa dışı göçmenlerin, özellikle de Moritanya üzerinden geldiği tespit edilenlerin sınır dışı edilmesine izin veriyor.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

California’daki yangınlar 24 günün ardından kontrol altına alındı

Published

on

By

BD’nin California eyaletindeki yangınlar 24 günlük çalışmaların ardından kontrol altına alınırken, yaklaşık 23 bin hektarlık bir alanı etkileyerek büyük hasara yol açtı.

California Orman ve Yangından Koruma Departmanının (CAL FIRE) internet sitesindeki bilgilere göre, Eaton ve Palisades yangınlarının kontrol altına alınmasının ardından 24 gün süren söndürme çalışmaları tamamlandı.

California eyaletinin çeşitli bölgelerinde çıkan yangınlarda yaklaşık 23 bin hektarlık alan hasar görürken 29 kişi hayatını kaybetti.

Yaklaşık 16 bin yapının yok olduğu yangıların sebebi ise yetkililer tarafından araştırılıyor.

Devamını Oku

Dünya

ABD’deki uçak kazasında hayatını kaybedenlerden 41’inin cesedi çıkarıldı

Published

on

By

ABD’nin başkenti Washington yakınlarındaki Ronald Reagan Havalimanı’nda meydana gelen uçak kazasında nehre düşen yolcu ve mürettebattan 41’inin cesedine ulaşıldığı bildirildi.

İtfaiye ve Acil Tıp Hizmetleri Şefi John Donnelly, yaptığı basın toplantısında, arama ekiplerinin Potomac Nehri’nden 41 ceset çıkardığını söyledi.

Donelly, “41 ceset çıkardık ve bu kurbanlardan 28’inin kimliği kesin olarak belirlendi; bu sabah saat 6 itibarıyla, 18 aileye yakınları bildirildi.” dedi.

“Tüm cesetleri çıkarmayı umduklarını” belirten Donelly, ekiplerin hala çalıştığını, diğer cesetlere ulaşmak için enkazın sudan çıkarılması gerektiğini ifade etti.

Toplantıya katılan yetkililer de kaza sonrası havalimanındaki 3 pistten ikisinin kapatıldığını, bunun günlük yaklaşık 800 uçuştan 100’ünün iptal edilmesine yol açtığını belirtti.

Arama çalışmalarının olay yerinde ve saha dışında yaklaşık 800 görevlinin katılımıyla sürdürüldüğü kaydedildi.
ABD’nin başkentindeki uçak kazası

ABD Federal Havacılık İdaresi, yazılı bir açıklamayla, 29 Ocak’ta Ronald Reagan Havalimanı yakınlarında American Airlines’a ait bir uçakla Black Hawk tipi askeri helikopterin çarpıştığını duyurmuştu.

Başkent Washington yakınlarındaki havalimanına kısa mesafede meydana gelen kazada 60 yolcu ve 4 kişilik mürettebatı taşıyan yolcu uçağı ile 3 askeri personelin bulunduğu askeri helikopter Potomac Nehri’ne düşmüş, yetkililer kazada kurtulan olmadığını açıklamıştı.

ABD Başkanı Donald Trump, kazanın muhtemel sebebine ilişkin, “Helikopter, yanlış zamanda yanlış yerdeydi.” demişti.

Kazanın “büyük bir trajedi” olduğunu ve önlenebilmesi gerektiğini belirten Trump, “Maalesef kazadan kurtulan olmadı.” ifadesini kullanmıştı.

Devamını Oku

Dünya

Trump, AB’ye de gümrük vergisi uygulayacaklarını açıkladı

Published

on

By

ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa Birliği’nin (AB) kendilerine gümrük vergisi uyguladığını, artık ABD’nin de AB’ye gümrük vergisi getireceğini açıkladı.

ABD Başkanı Trump, Oval Ofis’te düzenlediği bir imza töreninin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Trump, birçok ülke ile ikili ticari ilişkilerde kendilerine kötü davranıldığını ve para kaybettiklerini savunarak başta Meksika, Kanada ve Çin olmak üzere birçok ülkeye yeni gümrük vergileri getireceğini söyledi.

“Avrupa Birliği’ne gümrük vergisi uygulayacak mısınız?” şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Trump, “Avrupa Birliği’ne gümrük vergisi uygulayacağımı duymadığınıza eminim. Doğru cevabı mı istiyorsunuz yoksa siyasi bir cevap mı vereyim? Kesinlikle (uygulayacağım). Avrupa Birliği bize oldukça kötü davrandı.” değerlendirmesini yaptı.
Kanada, Meksika ve Çin’e gümrük vergileri

Öte yandan Trump, 1 Şubat’tan itibaren Kanada ile Meksika’ya yüzde 25, Çin’e ise yüzde 10 gümrük vergisi uygulayacaklarını hatırlattı.

Trump, Kanada petrolüne de aynı tarifeyi uygulayıp uygulamayacağına ilişkin bir soruya ise “Muhtemelen bu konuda tarifeyi biraz düşüreceğim. Petrolde yüzde 10’a düşüreceğimizi düşünüyoruz.” dedi.
Çiplere de gümrük vergisi koyacağız

Trump, ABD’nin tarihte hep gümrük vergileri ile zengin olduğunu ve kendisinin bu anlayışa döndüğünü ifade ederek, çip, petrol, doğalgaz, çelik, alüminyum ve nihayetinde bakıra da gümrük vergisi koyabileceğini dile getirdi.

“Sonunda çiplere gümrük vergisi koyacağız. Petrol ve doğalgaza da gümrük vergisi koyacağız. Bu oldukça yakında gerçekleşecek. Şubat ayının 18’i civarını düşünün. Çelik, alüminyum ve nihayetinde bakıra gümrük vergileri koyacağız.” diyen Trump, ABD’ye gümrük vergisi uygulayan ülkelere kendilerinin de gümrük vergisi uygulayacaklarını belirtti.

Devamını Oku

Trending

Reklam