Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

11 Eylül saldırıları dünyayı nasıl etkiledi?

Bugün 11 Eylül terör saldırılarının 20. yıl dönümü. 11 Eylül dünyayı nasıl değiştirdi, Afganistan ve Irak’ın işgalleri hangi sonuçları doğurdu? ABD’nin 20 yıl sonra Afganistan’dan çekilmesi nasıl bir süreci işaret ediyor? Detaylar haberimizde…

Published

on

Tarih 11 Eylül 2001…

Amerika Birleşik Devletleri’nden gerçekleşen bu saldırıyla tüm dünya yeni bir döneme girdi.

New York’taki İkiz Kulelere art arda çarpan iki uçağı, Washington yakınlarında Savunma Bakanlığı Pentagon’u hedef alan üçüncü uçak izledi. Bir uçak da Pensilvanya’da açık alana düştü. Bu 4 uçak da kaçırılmıştı.

İkiz Kuleler’de 2 bin 606, uçaklarda 246, Pentagon’da da 125 kişi hayatını kaybetti.

“ABD’de böyle bir saldırı daha önce Pearl Harbor’da olmuştu”

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Yeşiltaş, “ABD böyle bir saldırıyı daha öncesinde Pearl Harbor ile birlikte yaşamıştı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonya tarafından. O da çok büyük bir şok etkisi yaratmıştı ABD içinde, ABD kamuoyu tarafından. 11 Eylül de benzer bir algıyı ortaya çıkardı ve özellikle Amerika kamuoyunda müthiş bir güvensizlik duygusunu besledi” dedi. 

Önce Afganistan, sonra Irak işgal edildi

Dünya o günden sonra yeni bir döneme girdi. Amerika Birleşik Devletleri, saldırılardan El Kaide’yi sorumlu tuttu. Önce örgütün üslendiği, o dönem Taliban tarafından yönetilen Afganistan’ı işgal etti. 2 yıl sonraysa, bu kez kitle imha silahları bahanesiyle Irak’ın işgali başladı.

“ABD saldırıları fırsat olarak kullandı”

ABD’nin saldırıları fırsat olarak kullandığını söyleyen TRT Haber Dış Politika Danışmanı Dr. Bora Bayraktar, “Amerika şu ya da bu şekilde gerçekleşen bu saldırıyı bir fırsat olarak kullandı. Bunu zaten dönemim ABD Başkanı George Bush, o zaman Amerikan gazetesinde yıl dönümünde yazdığı yazıda açıkça ifade etti. ‘Büyük krizler büyük fırsatları da beraberinde getirir’ ifadesini kullandı” açıklamasını yaptı. 

Yüz binlerce sivil öldü

Afganistan ve Irak’ta yüz binlerce sivil hayatını kaybetti. Bu ülkeler bir daha normale dönemedi, bölgede iç savaşlar ve karışıklıklar bitmedi. Eski Amerikan Başkanı Trump’ın “Kendinizi kandırmayın. Bu ülkede bir askeri-endüstriyel kompleks var. Onlar savaşı sever” sözleri ise bu kanlı dönemin bir anlamda derinlerdeki izine işaret ediyordu.

ABD’nin en uzun savaşı bitti

2021 yılı ABD’nin bu bölgelerdeki varlığı açısından dönüm noktası oldu. İşgalin 20’inci yılına günler kala Amerikan askerleri Afganistan’dan tamamen çekildi. 

“Çekilme ABD’nin itibar kaybetmesine yol açacak”

ABD’nin Afganistan’dan çekilmesini değerlendiren Dr. Bora Bayraktar, şu açıklamayı yaptı:

“Amerika’nın bu çekilmeyi yönetememiş olması, böyle bir algıyı geride bırakması Amerika’nın uzun vadede dünya siyasetinde itibar kaybetmesine yol açacaktır.”  

Şimdi gözler Irak’ta Afganistan beklenmedik bir hızda yine Taliban’ın kontrolüne geçti. ABD, sene sonuna kadar da, eğitim ve danışmanlık desteği verenler hariç tüm muharip askerlerini Irak’tan çekme kararı aldı.

Prof. Dr. Murat Yeşiltaş, “ABD’nin çekilmesiyle birlikte bu bölgelerde, bölgesel aktörler arasındaki mücadele biraz çetin geçeceği için daha çatışmacı bir bölgesel güvenlik sistemi oluşabilir. Hem Afganistan’da hem de Irak’ta” değerlendirmesini yaptı.  Afganistan’dan çekilme sürecinde eleştirilerin hedefi olan ABD Başkanı Joe Biden, dış politikada önemli bir yöntem değişikliğini de duyurdu.

“Büyük operasyonlar dönemi bitti”

Beyaz Saray’da zor günler geçiren ABD Başkanı Joe Biden, “Artık ülkeleri yeniden inşa etmeyi amaçlayan büyük askeri operasyonlar dönemi bitti” dedi. İşte bu cümle hem bir siyaset değişikliği hem de 11 Eylül’den bugüne yapılanların yanlışlığı konusunda itiraf olarak algılandı.  Washington’ın bu bölgelerden ne kadar uzakta kalacağı ise belirsiz.

“Terör örgütleri aparat olarak kullanılıyor”

Terör örgütlerinin aparat olarak kullanıldığını belirten Dr. Bora Bayraktar, süreci su şözlerle anlattı:

“Terör örgütleri aparat olarak kullanılıyor. Afganistan’dan Amerika çekildi ama DEAŞ Horasan adı altında bir örgütü öne sürerek burasıyla angajmanını sürdürecek ya da Suriye’den aslında Amerika’nın çıkmasını beklersiniz ama diyor ki DEAŞ burada devam ediyor. Onun üzerinden Suriye üzerinde varlığını sürdürüyor.”  Şimdi gözler gerek Afganistan ve çevresinde, gerekse Orta Doğu’da yeni dönemin hangi dengeler üzerinde kurulacağında.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Portekiz’de sağ ittifak seçimleri kazandı, aşırı sağ yükseldi, sol parti çöktü

Published

on

By

Portekiz’de yapılan erken genel seçimin resmi olmayan sonuçlarına göre mevcut durumda azınlık hükümeti ile iktidarda olan iki sağ partinin ittifakından oluşan Demokratik İttifak (AD) birinci parti çıktı.

İçişleri Bakanlığının yüzde 98’i açılan sandıklara göre verdiği sonuçlarda AD, 14 ay önce yapılan son seçimlere kıyasla yüzde 28,85 olan oy oranını yüzde 32’ye kadar çıkardı.

Portekiz’de 230 sandalyeli Meclis’te tek başına iktidara gelecek çoğunluğu (116) yakalayamayan AD’nin son seçimlerde 80 olan milletvekili sayısını 90’ın üzerine çıkarması bekleniyor.

Sosyal Demokrat Parti (PSD) ve Hristiyan Demokratların (PP-CDS) ittifakından oluşan AD’ye liderlik eden, PSD’nin Genel Başkanı ve görevdeki Başbakan Luis Montenegro’nun gelecek günlerde Cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa’dan hükümeti kurma görevini alması ve ilk seçenek olarak yine bir azınlık hükümeti kurmayı denemesi öngörülüyor.

Montenegro’nun aile şirketiyle bağlantılı yolsuzluk iddialarından Meclis’te 11 Mart’ta güvenoyu alamayan hükümetin düşmesiyle erken seçime gidilirken, Portekizlilerin buna rağmen sağcı lidere desteğini artırdığı görüldü.

– Sol çöktü, aşırı sağ yükseldi

Portekiz’deki seçimlerin öne çıkan diğer başlıkları ise sol görüşlü Sosyalist Parti’nin (PS) düşüşe devam etmesi ve PS’ye çok yakın oy oranı alarak, iktidar alternatifleri arasına girmeye başlayan aşırı sağcı Chega’nın yükselişini sürdürmesi oldu.

Ülkede 2015-2022 arasında iktidarda olan, son 1,5 yıldır Pedro Nuno Santos’un liderliğini yaptığı PS, büyük bir çöküş yaşadı.

PS’nin son seçimlerde yüzde 28 oy oranı yüzde 23’e gerilerken, 78 olan milletvekili sayısı da 50-55 aralığına kadar düştü.

Şu anda Avrupa Birliği Konseyi Başkanı olan Antonio Costa’nın liderliği zamanında PS, 2022’deki seçimlerde 120 milletvekili çıkarmıştı.

– Aşırı sağcı Chega lideri Ventura: “Chega, Portekiz’de 50 yıllık iki partili sistemi öldürdü”

Portekiz’de 48 yıl süren diktatörlük döneminin sona erdiği 25 Nisan 1974’teki Karanfil Devrimi’nin ardından ülke demokrasi tarihinde ilk kez, aşırı sağcı bir siyasi parti ülkeyi yönetmeye aday bir siyasi güç haline geldi.

Sadece 6 yıllık bir siyasi geçmişi olan Chega, 2024’te büyük bir yükselişe geçerek yüzde 18’e çıkardığı oy oranını bu seçimlerde daha da artırdı.

Chega, yüzde 22-23 aralığında oy alırken, teknik eşitlik yakaladığı PS’ye çok yakın oranda yer aldı.

“Sistemi değiştirdik. Chega bugün Portekiz’de 50 yıllık iki partili sistemi öldürdü. Tarihi zafer elde ettik.” diyen aşırı sağcı Chega’nın lideri Andre Ventura, Portekiz’de “istikrarlı ve saygın bir hükümet için mücadele edeceğini” söyledi.

Chega ile PS arasındaki milletvekili sayısının birbirine çok yakın çıkması beklenirken, yurt dışından gelen oylar da dikkate alındığında PS’nin Chega’dan 1-2 daha fazla milletvekili çıkarma olasılığı halen bulunuyor.

AD’nin lideri ve Başbakan Luis Montenegro’nun aile şirketiyle bağlantılı olarak hakkında çıkan yolsuzluk iddialarından Meclis’te güvenoyu alamaması sonucu 11 Mart’ta hükümetin düşmesi sonucu erken seçim kararı alınmıştı.

Portekiz, Bulgaristan’ın ardından son 10 yılda en fazla genel seçime giden ikinci Avrupa Birliği (AB) ülkesi olarak dikkati çekiyor.

Portekizlilerin çözüm bekleyen öncelikli sorunları, diğer AB ülkelerine oranla düşük asgari ücret ve emekli maaşları, konut krizi ve sağlık başta olmak üzere kamusal hizmetlerdeki eksikliklerin yarattığı sosyal zorluklar olarak sıralanıyor.

Devamını Oku

Dünya

Polonya’da seçmenler, cumhurbaşkanı belirlemek için sandığa gitti

Published

on

By

Polonya’nın yeni cumhurbaşkanını belirlemek üzere yapılan seçimlerin ilk turunda, yaklaşık 29 milyon kayıtlı seçmen için oy verme süreci başladı.

Polonya’da Başbakan Donald Tusk hükümeti ile muhalefet arasında, özellikle Avrupa Birliği (AB) ilişkileri, yargı reformları, kürtaj yasaları ve Rusya-Ukrayna Savaşı gibi konularda yaşanan çekişmelerin gölgesinde geçen seçimin ilk turu için sandıklar açıldı.

Seçmenler, ülkeyi 5 yıl temsil edecek yeni cumhurbaşkanının belirleneceği seçiminin ilk turu için sandıklara gitti.

Seçimlerin, ülkenin AB ile ilişkilerinden iç politikalar, yargı reformları ve sosyal politikalara kadar pek çok konuda belirleyici olacağı değerlendiriliyor.

Polonya’da yaklaşık 29 milyon kayıtlı seçmen bulunuyor.

Anketlere göre seçimin, iktidarın adayı ve aynı zamanda Varşova Belediye Başkanı Rafal Trzaskowski ile muhalefetin adayı tarihçi Karol Nawrocki arasında geçmesi öngörülüyor.

Yerel saatle 07.00’de başlayan oy verme işlemi, 21.00’de sona erecek. Resmi olmayan ilk sonuçlarının bu gece açıklanması bekleniyor.

İlk turda adaylardan hiçbirinin yüzde 50 barajını geçememesi durumunda en çok oy alan iki isim, 1 Haziran’da yapılacak ikinci turda yarışacak.

Devamını Oku

Dünya

Vatikan’da Papa 14. Leo için göreve başlama töreni düzenlendi

Published

on

By

Katoliklerin ruhani liderliğine ve Vatikan Devlet Başkanlığına 8 Mayıs’taki papalık seçim sürecinde seçilen Papa 14. Leo için bugün Vatikan’da papalık görevine başlama töreni yapıldı.

Papa Franciscus’un 21 Nisan’da vefat etmesinin ardından Vatikan’da 8 Mayıs’ta yapılan Konklav’da seçilen Papa 14. Leo için Aziz Petrus Meydanı’nda özel bir tören ve ayin düzenlendi.

Kardinallerinin eşliğinde tören alanına gelen Papa 14. Leo’ya, törenin hemen başında Kardinal Mario Zenari tarafından önce papalık sembolü olan beyaz kumaştan yapılan bir kuşak olan “Palio”su ardından da Kardinal Luis Antonio Tagle tarafından papalık yüzüğü olarak bilinen “Balıkçı Yüzüğü” takıldı.

Bu prosedürlerin ardından Papa 14. Leo, Aziz Petrus Meydanı’ndaki sunağın önünde ilk ayinini yönetti.

– Çok sayıda lider yeni Papa için Vatikan’a geldi

Aziz Petrus Meydanı’ndaki göreve başlama törenini on binlerce kişi yerinden takip etti.

Yeni Papa’nın göreve başlama töreni için çok sayıda lider ve yabancı konuk da hazır bulundu.

İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, İspanya Kralı 6. Felipe, Peru Cumhurbaşkanı Dina Boluarte, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Almanya Başbakanı Friederich Merz, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola’nın aralarında bulunduğu çok sayıda lider, yeni Papa’nın göreve başlama törenine katıldı. Törene, Türkiye’yi temsilen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy iştirak etti.

Ayrıca Vatikan’la münasebetleri olan diğer din ve mezhepler kapsamında Fener Rum Patriği Bartholomeos da ayinde hazır bulundu.

Vatikan ve çevresinde İtalyan güvenlik birimlerince geniş güvenlik önlemleri alınırken, tören boyunca polis helikopteri devriye uçuşu yaptı.

– Papa 14. Leo: “Savaşlar nedeniyle acı çeken kardeşlerimizi unutamayız”

Törendeki yaptığı konuşmasına önceki Papa Franciscus’u anarak başlayan Papa 14. Leo, selefinin hayatını kaybetmesinden derin üzüntü duyduklarını söyledi.

Papa 14. Leo, Konklav’ın, bugünün sınamalarına yanıt vermek istediğini belirterek, “İlk büyük arzumuzun birleşik bir kilise olduğunu söylemek isterim.” dedi.

Ayinin son bölümünde de kısa bir konuşma daha yapan Papa 14. Leo, törene gelen yabancı liderlere ve meydanı dolduran halka teşekkür etti.

Papa 14. Leo, “Savaşlar nedeniyle acı çeken kardeşlerimizi unutamayız. Gazze’de çocuklar, aileler ve hayatta kalmayı başaran yaşlılar açlıkla karşı karşıya. Myanmar’da yeni çatışmalar, masum genç hayatları sona erdirdi. Harap olmuş Ukrayna ise en nihayetinde adil ve kalıcı bir barış için müzakerelerin başlamasını bekliyor.” diye konuştu.

Ayinin ardından Papa 14. Leo, Aziz Petrus Bazilikası içinde tek tek yabancı konukların tebriklerini kabul ederken, Bakan Ersoy da Papa’yı tebrik etti.

Devamını Oku

Trending

Reklam