Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Ersin Tatar: Cumhurbaşkanı Erdoğan bizim sesimiz ve gücümüz

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan uluslararası topluma bu konuda çağrı yapmakla bizim sesimiz ve gücümüz olmuştur. Kendisine teşekkür ediyoruz” açıklamasını yaptı.

Published

on

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yaptığı yazılı açıklamada, 76. BM Genel Kurulu’nun ilk gününde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’nda katılımcılara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs konusuna değinerek önemli açıklamalarda bulunduğunu vurguladı.

Erdoğan’ın Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı, sürdürülebilir çözümün ancak sonuç odaklı, gerçekçi bir yaklaşımla mümkün olacağını belirttiğini hatırlatan Tatar, BM’nin eşit olarak kabul ettiği Ada’daki iki halktan birinin BM’ye hitap edebilirken, diğer liderin bu platformda sesini duyuramamasının adil olmadığını ifade ettiğini de anımsattı.

“Kıbrıs Türkleri uluslararası alanda eşit muameleden mahrum bırakıldı”

Tatar, Erdoğan’ın, çözüm için Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi gerektiğini ve Kıbrıs Türk halkının ortaya koyduğu yeni çözüm vizyonunu desteklediğini açıklamasına da değindi.

Erdoğan’ın Kıbrıs Türk’ünün görüşlerine ve yeni politikasına (Kıbrıs’ta iki devletli çözüm) güçlü destek veren bu konuşmasından büyük memnuniyet duyduklarını belirten Tatar, Kıbrıs Türklerinin 1963’ten bu yana uluslararası alanda eşit muamele ve söz hakkından mahrum bırakıldığını hatırlattı.

“Bizim sesimiz ve gücümüz olmuştur”

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ın iki eşit sahibinden biri ve Kıbrıs sorununa taraf olan iki eşit halktan biri olarak Kıbrıs Türk halkının, başta BM olmak üzere uluslararası alanda hak ettiği eşit söz hakkına saygı duyulmasını beklediğinin altını çizdi ve şöyle devam etti:

“BM Genel Kurulu’nda konuşacak olan Rum lider Anastasiadis, hiç şüphesiz yine Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye aleyhine bilinen görüşlerini ve propagandasını tekrarlayacaktır. Basına düşen haberlerden de bunu görüp anlamak mümkündür. Hak ve adalet bize de aynı platformda yani BM Genel Kurulu’nda ve BM’nin diğer organlarında eşit söz hakkı verilmesini gerektirir. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan uluslararası topluma bu konuda çağrı yapmakla bizim sesimiz ve gücümüz olmuştur. Kendisine teşekkür ediyoruz. Bugün Rusya Federasyonu’nun BM nezdinde Daimi Temsilciliği İle yapılan görüşmede tutum ve pozisyonumuz kendilerine anlatılmıştır. Önümüzdeki günlerde yapacağımız temaslarda da görüş ve düşüncelerimizi anlatmaya devam edeceğiz.”

“Uluslararası toplumdan yardımcı olmalarını bekliyoruz”

Kıbrıs’ta, kendi haklarından fazlasını istemediklerini vurgulayan Tatar, Erdoğan’ın da değindiği gibi, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü talebine uluslararası toplumun, açık fikirlilikle yaklaşmasını ve Kıbrıs’ta 1963-64’ten sonra bozulan dengenin yeniden tesis edilmesine yardımcı olmalarını beklediklerini ifade etti.

Tatar, “Sayın Erdoğan’ın değindiği bir diğer konu olan Doğu Akdeniz’deki gelişmeler bağlamında, başta Türk-Yunan dengesi olmak üzere, bölgedeki dengelerin korunması bu bölgede en uzun sahili bulunan Türkiye’nin meşru hak ve çıkarlarına sözde ve özde saygı gösterilmesiyle mümkündür.” değerlendirmesinde bulundu.

TRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

AB, İsrail’le Ortaklık Anlaşmasını gözden geçirmeye karar verdi

Published

on

By

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, AB’nin İsrail’e ticari imtiyazlar tanıyan Ortaklık Anlaşmasını gözden geçireceğini duyurdu.

Brüksel’de yapılan AB Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın ardından gazetecilere konuşan Kallas, Hollanda’nın AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın gözden geçirilmesiyle ilgili teklifine üye ülkelerin büyük çoğunluğunun destek verdiğini söyledi.

AB Yüksek Temsilcisi, “Bu nedenle bu çalışmayı başlatacağız. Bu sırada insani yardım engelini kaldırmak İsrail’e kalmış.” dedi.

Gazetecilerin gözden geçirme sürecinin ne zaman sonuç vereceğiyle ilgili sorularını Kallas, “Bu çalışmayı başlatıyoruz ve bu arada, insani yardımın engelinin kaldırılmasını ve durumun daha iyi hale gelmesini gerçekten umuyoruz.” şeklinde yanıtladı.

AB, İsrail’in en büyük ticaret ortağı konumunda bulunuyor.

2000’de yürürlüğe giren AB-İsrail Ortaklık Anlaşması, taraflar arasındaki siyasi diyalog ve ekonomik işbirliğinin hukuki çerçevesini oluşturuyor.

Anlaşmanın ikinci maddesi ise ortaklığı, “İnsan haklarına ve uluslararası hukuka bağlılık” şartına bağlıyor.

İlgili teklifi sunan Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, Kallas’a gönderdiği mektupta, Gazze’deki ablukanın uluslararası insancıl hukuku ve dolayısıyla AB ile İsrail arasındaki ticareti düzenleyen Ortaklık Anlaşmasının 2. maddesini ihlal ettiğini bildirmişti.

Devamını Oku

Dünya

Gıda güvenliği için kırsal dönüşüm şart

Published

on

By

BM Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) Başkanı Alvaro Lario, gelişmekte olan ülkelerde gıda güvenliği ve ekonomik dayanıklılığı artırma çabalarına değinerek kırsal alanlarda yapılacak dönüşümün gıda güvenliği için ön koşul olduğunu ifade etti.

İslam Kalkınma Bankası’nın (İKB) Cezayir’in başkentinde düzenlediği yıllık toplantıda konuşan Lario, dünyadaki gıda güvenliğine dair güncel gelişmeleri değerlendirdi.

Birçok ülkede iş gücünün yarısından fazlasının gıda üretimiyle uğraştığını hatırlatan Lario, kırsal dönüşüme giderek daha fazla odaklanıldığını söyledi.

Kırsal dönüşümün ekonomileri çeşitlendirme ve gıda güvenliğinde temel bir taş olduğunun altını çizen Lario, yoksulluğun büyük ölçüde kırsal alanlarda yoğunlaşmasıyla yatırımların ve yenilikçi program tasarımlarının harekete geçirilmesinin bu küresel zorlukların ele alınmasında kritik önem taşıdığını vurguladı.

Son girişimlerin sadece gıda üretimini değil aynı zamanda dağıtım, pazarlama ve ihracatı da ele alarak tarım ağırlıklı ekonomilerde fırsatlar yaratıldığını vurgulayan Lario, İKB’nin Nijerya’da özel tarımsal işleme bölgelerine 500 milyon dolarlık bir yatırımı desteklediğini hatırlattı ve bu çabanın kırılganlık, gıda güvenliği ve iklim kırılganlığı faktörleriyle mücadele ederken yüksek potansiyelli tarım sektörlerinde istihdam yaratmayı amaçladığını söyledi.

İKB de dahil olmak üzere kalkınma finansmanı kurumlarının genç istihdamına ve ekonomik çeşitlendirmeye öncelik verdiğini hatırlatan Lario, yoksulluğun yüzde 80’inin kırsal alanlarda yoğunlaştığını ve hedeflenen iş yaratma ve sürdürülebilir kalkınma çabalarına ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Lario ayrıca bazı kalkınma portföylerinin üçte birini oluşturan kırılgan ve çatışmalardan etkilenen ülkelerin çevik ve duyarlı yaklaşımlar gerektirdiğini belirterek, “En büyük zorlukların çoğu yoksulluğun yoğunlaştığı kırsal alanlarda yatıyor ve tasarımda, yatırımlarda ve yatırımları harekete geçirmede ekstra çaba sarf etmemiz gerekiyor.” dedi.

Devamını Oku

Dünya

İsrail Gazze’de 78 Filistinliyi daha öldürdü

Published

on

By

İsrail ordusunun, dün sabahtan bu yana Gazze Şeridi’nde evleri ve yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı barınma merkezlerini hedef aldığı saldırılarda 78 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.

Gazze Şeridi’ne aralıksız ve yoğun saldırılarını sürdüren İsrail ordusunun hedefinde, yerinden edilen Filistinliler, bu kişilerin sığındığı okullar, çadırlar ve evleri bombalanan siviller vardı.

Hastane kaynaklarından ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre İsrail ordusu, 2 kamikaze insansız hava aracıyla (İHA), Gazze kentinin merkezindeki Derec Mahallesi’nde bulunan ve yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Musa bin Nasir Okulu’nu bombaladı.

İsrail saldırısında 12 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda İsrail ordusunun hedef aldığı “Mukayyed” ailesine ait evde aynı aileden 9 kişi yaşamını yitirdi.

Gazze’nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı’nda yerinden edilen Filistinlilerin barındığı benzin istasyonunun İsrail ordusunca hedef alınması sonucu 15 Filistinli öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.

İsrail ordusunun Gazze’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde “Ebu Semra” ailesine ait evi bombalaması sonucu 13 Filistinli hayatını kaybetti, saldırıda yaralananlar oldu.

Gazze kentinin Zeytun Mahallesi’nde İsrail ordusunun Sıkke Caddesi’ne düzenlediği saldırıda 1 kişi hayatını kaybetti.

Filistin Kızılayı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinin doğusunda bulunan Menara bölgesinde İsrail ordusunun İHA ile düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini belirtti.

İsrail ordusuna ait topçu birlikleri, Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde yüzlerce yerinden edilmiş Filistinlinin barındığı bir okulu bombaladı ve saldırıda en az 4 Filistinli hayatını kaybetti.

Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta İsrail ordusunun yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı bir çadıra düzenlediği saldırıda 4 Filistinli yaşamını yitirdi, 9 kişi yaralandı.

Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah’ta İsrail ordusunun düzenlediği İHA ve hava saldırısında biri çocuk 7 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

İsrail ordusuna ait İHA Nusayrat Mülteci Kampındaki bir mezarlığın çevresini bombaladı ve saldırıda 1 Filistinli yaşamını yitirdi.

Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki El-Bureyc Mülteci Kampı’nın güneydoğusunda İsrail ordusunun düzenlediği topçu saldırısında hayatını kaybeden 2 Filistinlinin cenazeleri de sağlık ekiplerince çıkarıldı.

Gazze Şeridi’nin güneyinde ise İsrail’in Han Yunus’un güneyindeki Kizan en-Neccar bölgesini hedef aldığı saldırıda 2 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail’in Han Yunus’un doğusundaki Abesan el-Kebira kasabasına ve şehrin güneyine İHA’larla düzenlediği saldırılarda da 2 Filistinli öldü.

Öte yandan, şehir merkezindeki evinin daha önce bombalanması sonucu yaralanan El-Beyuk ailesinden 1 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail’in Gazze’nin Şucaiyye Mahallesi’nde bir evi hedef aldığı saldırıda da Hasaneyn ailesinden 2 Filistinli öldü, çok sayıda kişi yaralandı.

Devamını Oku

Trending

Reklam