Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Sucuoğlu: Ekonomimizin ve toplumsal hayatımızın köklü bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu görmemiz gerekiyor

Published

on

Başbakanlık tarafından düzenlenen “Kısa Vadeli Ekonomik Eylem Planı Hazırlık Toplantısı” tamamlandı.

Başbakan Faiz Sucuoğlu, Başbakan Yardımcısı, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Maliye Bakanı Dursun Oğuz, Sağlık Bakanı Ali Pilli, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu, ekonomik örgütler, akadmisyenler ve bürokratların katılımıyla gerçekleştirilen toplantı sonrası kapanış konuşması yaptı.

Lefkoşa Concorde Tower Otel’de yer alan toplantıda yapılan önerileri kamuoyu ile paylaşan Başbakan Faiz Sucuoğlu, yaklaşık yedi buçuk saat süren toplantıda, çok güzel bir çalışma gerçekleştirdiklerini ifade ederek, çalışmanın içeriği kadar, yöntemin de kendisini heyecanlandırdığını belirtti.

Devletin ekonomi ile doğrudan ilgili bakan ve bürokratları; reel sektörün lider kuruluşlarının başkan ve temsilcileri ile ortak aklı temsil ettiğine inandığı üniversitelerden çok değerli bilim insanları ile biraraya geldiklerini ifade eden Sucuoğlu, “ekonomi için neler yapabileceklerini” konuşmaya başladıklarını söyledi.

“YILLARDAN BERİ BİRİKMİŞ OLAN SORUNLAR, YAPISAL BOZUKLUKLAR VAR”

Sucuoğlu, bugünkü konunun “acil ekonomik önlemler” olduğunu ifade ederek, “Anladığım kadarıyla yıllardan beri birikmiş olan sorunlar, yapısal bozukluklar veya yapılmayı bekleyen işler de ciddi bir sorun oluşturmaktadır. Bu anlamda onların üzerine gitmek, onları ele almak ve çözüme kavuşturmak da acil hale gelmiştir” dedi.

“ÜÇ SEKTÖR İLE ÖZEL OLARAK İLGİLENECEĞİM”

Öneriler arasında bir iki ayda ve özellikle de seçim ortamında yapılması mümkün olmayan ama mutlaka yapılması gereken, bu anlamda aciliyet oluşturan işler gördüğünü, görevler saptadığını ifade eden Sucuoğlu, şöyle devam etti:

“Bunlarla doğrudan ilgileneceğim. Bakan arkadaşlarım da ilgilenecekler. Bizim önümüzde ciddi bir seçim süreci olmasına karşın, bürokrasimizi bu amaçla görevlendirecek ve denetleyeceğiz. Bu görevleri de mümkün olan en kısa süre içinde yerine getirmek için çalışacağız.

Bugün burada bir kez daha saptamış olduk ki, ülkemizin turizm, yükseköğretim ve emlak sektörü gelirlerine büyük ihtiyacı vardır. Bu sektörlerimiz Kovid-19 salgınından büyük ölçüde etkilenmişlerdir. Yükseköğretim sektörümüzü büyük ölçüde geri kazandık. Çarşımız bundan olumlu yönde etkilendi. Turizm sektörümüz az da olsa canlandı. Turizm için yapılabilecek daha çok şey vardır. Emlak sektörümüzün beklentileri de oldukça somuttur ve kısa sürede gelir getirebilecektir.

Bu üç sektörümüz ile özel olarak ilgileneceğim. Bu üç sektörümüzde kısa süre içinde sağlayacağımız başarılar, ekonomiyi döviz kurlarının yükselişine karşı korumak olanağını da verecektir. Bu anlamda da bu üç sektördeki gelişmelere büyük bir dikkat ve enerji harcamak gerektiğini anlıyorum ve ilgileneceğim.”

Başbakan Faiz Sucuoğlu, turizm ve emlak sektörlerinin, giriş kapılarındaki önlemlerden, seyahat kısıtlamalarından ve bu kısıtlamaların uygulanış yöntemlerinden büyük ölçüde zarar gördüğüne işaret ederek, “Yurda giriş koşulları üzerinde özel olarak çalışacağız” dedi.

Sucuoğlu, esnaf ve zanaatkarların rahatlatılması, ekonomik çarkların dönmesini sağlamak bakımından özel bir önem arz ettiğine de dikkat çekerek, “Hane halkının korunması, aynı zamanda çarşımızın korunması demektir. Arkadaşlarımız çok somut öneriler yapmışlardır. Bunları tek tek inceleteceğim.” İfadelerini kullandı.

Geçmiş hükümetlerin, esnaf ve zanaatkarlar için yetersiz de olsa güzel uygulamalar yaptığını ifade eden Sucuoğlu, bunların devamını nasıl sağlayabileceklerine özel olarak bakacağını söyledi.

Sucuoğlu, şöyle devam etti:

“Salgının ve yükselen döviz kurlarının olumsuz etkilerini azaltmaya çalışırken, ekonomimizin ve toplumsal hayatımızın köklü bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu da görmemiz gerekiyor.

Bugün, bu dönüşümün ne olması gerektiğine ilişkin görüşler dinledik. Ben özellikle bilişim sektörü ve e-devlet uygulamaları üzerinde duruyorum. Biliyosunuz bu alanda düşündüklerimizi bir günde veya çok kısa süre içinde hayata geçirmemiz mümkün değildir. Ama orta vadede işletmelerimizi de, genel olarak ekonomimizi de verimli hale getirecek olan e-devlet uygulamlarını, bilişim sektörünü harekete geçirecek yatırımları mutlaka yapacağız. Bunları yapamadığımız sürece, mevcudu korumanın da mümkün olmayacağının bilincindeyim. Bu dönüşümü yapmak zorundayız ve yapacağız.”

Başbakan Faiz Sucuoğlu, bugün toplantıya katılan ve önerileriyle destek veren herkese teşekkür ederek, “Yalnız başımıza hiçbir şey başaramayız. Bunun bilincinde olarak birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Irak’ın orta ve güney kesimi tamamen elektriksiz kaldı

Published

on

By

Irak’ın orta ve güney kesiminde elektrikler tamamen kesildi. Başkent Bağdat başta olmak üzere ülkenin orta kesimindeki kentler ile güneydeki şehirlerde aniden elektrik kesintisi yaşandı.

Elektrik kesintilerine ilişkin Elektrik Bakanlığından ya da diğer ilgili kurumlardan henüz bir açıklama yapılmaması dikkati çekti.

Irak’ta ulusal elektrik hizmeti günlük ancak ortalama 5 ila 8 saat verilebiliyor.

Ülkede yıllardır çözüm bulunamayan elektrik kesintileri sorununa karşı çevre kirliliğine neden olan ücretli mahalle jeneratörleri devreye giriyor.

Devamını Oku

Dünya

Azerbaycan ile Ermenistan’ın parafladığı barış anlaşmasının metni açıklandı

Published

on

By

Azerbaycan ile Ermenistan’ın Beyaz Saray’da parafladığı “Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma”nın metni kamuoyuyla paylaşıldı.

Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın Washington’da gerçekleştirdiği üçlü zirvede 2 ülkenin dışişleri bakanları tarafından paraflanmıştı.

Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metni şöyle:

Madde 1 – Taraflar, eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’nin cumhuriyetleri arasındaki sınırların, ilgili bağımsız devletlerin uluslararası sınırları haline geldiği ve uluslararası toplum tarafından bu şekilde tanındığı teyit ederek birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor ve bunlara saygı gösteriyor.

Madde 2 – Taraflar, Madde 1’e tam uyarak, birbirlerine karşı hiçbir toprak iddialarının olmadığını teyit ediyor ve gelecekte de böyle bir iddiada bulunmayacaklarını onaylıyor. Taraflar, diğer tarafın toprak bütünlüğünü veya siyasi birliğini tamamen veya kısmen bölmeyi ya da zayıflatmayı amaçlayan herhangi bir eylemi planlamak, hazırlamak, teşvik etmek ve desteklemek dahil hiçbir eylemde bulunmayacaktır.

Madde 3 – Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı’na aykırı herhangi bir şekilde hareket etmekten kaçınacaktır. Taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça diğer tarafa karşı BM Şartı’na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir.

Madde 4 – Taraflar, birbirlerinin iç işlerine karışmaktan kaçınacaktır.

Madde 5 – Taraflar, bu anlaşmanın her iki tarafça onaylanmış şekillerini teati etmesinden sonra _____ gün içinde, 1961 ve 1963 tarihli Viyana Diplomatik ve Konsolosluk İlişkileri Sözleşmeleri hükümlerine uygun olarak aralarında diplomatik ilişkiler tesis edecektir.

Madde 6 – Taraflar, bu anlaşmanın 1. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerini tam olarak yerine getirerek, devlet sınırının belirlenmesi ve işaretlenmesine ilişkin anlaşmanın sonuçlanması için ilgili komisyonlar aracılığıyla iyi niyetle müzakereler yürütecek.

Madde 7 – Taraflar, ortak sınırları boyunca üçüncü bir tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacaktır. Taraflar, ortak sınırlarının belirlenmesi ve ardından işaretlenmesi süreci tamamlanana kadar, sınır bölgelerinde güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla, askeri alan da dahil olmak üzere, karşılıklı olarak üzerinde anlaşılmış güvenlik ve güven artırıcı tedbirleri uygulayacaktır.

Madde 8 – Hoşgörüsüzlük, ırkçı nefret ve ayrımcılık, ayrılıkçılık, şiddet içeren aşırılık ve terörizmin tüm biçimlerini kınayan taraflar, kendi yetki alanlarında bu gibi durumlarla mücadele edecek ve ilgili uluslararası yükümlülüklerine uyacaktır.

Madde 9 – Taraflar, her iki tarafın da dahil olduğu silahlı çatışmalardan kaynaklanan kayıp kişiler ve zorla kaybetme vakalarını çözmek için, doğrudan veya uygun olduğu durumlarda ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak, söz konusu kişiler hakkında mevcut tüm bilgilerin paylaşımı da dahil olmak üzere önlemler alacaklardır.

Bu bağlamda, taraflar, ilgili kişilerin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasının, uygun olduğu durumlarda kalıntılarının aranması ve iade edilmesinin ve gerekli soruşturma tedbirleri yoluyla onlar için adaletin sağlanmasının, uzlaştırma ve güven oluşturma aracı olarak önemini kabul etmektedirler. Bu konudaki ilgili yöntemler, ayrı bir anlaşmada ayrıntılı olarak görüşülecek ve kararlaştırılacaktır.

Madde 10 – Taraflar, ekonomi, transit ve ulaştırma, çevre, insani ve kültürel alanlar da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliği kurmak amacıyla karşılıklı çıkarlara ilişkin ilgili konularda ayrı anlaşmalar akdedebilirler.

Madde 11 – Bu anlaşma, tarafların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletlerin diğer üye devletleriyle akdettikleri antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel getirmeyecektir. Her bir taraf, kendisi ile herhangi bir üçüncü taraf arasında yürürlükte olan uluslararası anlaşmaların, bu anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine halel getirmemesini sağlayacaktır.

Madde 12 – Taraflar, ikili ilişkilerinde uluslararası hukuka ve bu anlaşmaya göre hareket edeceklerdir. Taraflardan hiçbiri, bu anlaşmayı uygulamamak için kendi iç hukukunun hükümlerini gerekçe olarak kullanmayacaktır. Taraflar, bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden önce, Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) uyarınca, bu anlaşmanın amacına ve hedefine aykırı herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınacaklardır.

Madde 13 – Taraflar, bu anlaşmanın tam olarak uygulanmasını garanti eder ve bu anlaşmanın uygulanmasını izlemek üzere ikili komisyon kuracaklardır. Bu komisyon, taraflar arasında kararlaştırılacak usullere göre faaliyet gösterecektir.

Madde 14 – Taraflar, uluslararası hukuk ve karşılıklı ilişkilerinde kendilerini bağlayan antlaşmalar kapsamındaki hak ve yükümlülüklerine halel gelmeksizin, bu anlaşmanın yorumlanması veya uygulanmasıyla ilgili her türlü uyuşmazlığı, 13. maddede belirtilen komisyon aracılığıyla da dahil olmak üzere doğrudan istişareler yoluyla çözmeye çalışacaklardır. Bu istişareler altı ay içinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuç vermezse, taraflar uyuşmazlığın barışçıl yollarla çözülmesi için diğer yollara başvuracaklardır.

Madde 15 – Taraflar, 14. maddeye halel gelmeksizin, bu anlaşmanın imzalanmasından önce aralarında herhangi bir hukuki temele dayalı olarak var olan tüm devletlerarası iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri, yargılamaları ve uyuşmazlıkları, bu anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde geri çekecek, sonlandıracak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturacak ve birbirlerine karşı bu tür iddiaları, şikayetleri, itirazları, talepleri ve yargılamaları başlatmayacaktır ve taraflardan herhangi birine karşı herhangi bir üçüncü tarafça başlatılan bu tür iddialara, şikayetlere, itirazlara, taleplere ve yargılamalara hiçbir şekilde dahil olmayacaklar. Taraflar, bu anlaşmaya aykırı olarak birbirlerine karşı diplomatik, enformasyon ve diğer alanlarda düşmanca adımlar atmayacak, bunları teşvik etmeyecek veya başka bir şekilde bu tür eylemlerde bulunmayacak ve bu amaçla düzenli olarak birbirleriyle istişare edeceklerdir.

Madde 16 – Bu anlaşma, tarafların ulusal mevzuatlarına uygun olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden sonra yürürlüğe girecektir. Bu anlaşma, Birleşmiş Milletler Şartı’nın 102. Maddesi uyarınca tescil edilecektir.

Madde 17 – Bu anlaşma, Azerbaycanca, Ermenice ve İngilizce dillerinde düzenlenmiştir ve tüm metinler aynı derecede geçerlidir. Herhangi bir geçerli metin arasında hükmün anlamında farklılık olması durumunda, İngilizce metin esas alınacaktır.

Anlaşmanın paraflanması, yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor
2. Karabağ Savaşı’nın ardından, Cumhurbaşkanı Aliyev’in önerisiyle Azerbaycan ve Ermenistan barış müzakerelerine başlamıştı. Taraflar, Mart 2025’te anlaşma metni üzerinde mutabakata varmıştı. Beyaz Saray’da 8 Ağustos’ta düzenlenen üçlü zirvede ise metin paraflandı.

Ancak paraflama, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor. Anlaşma, Azerbaycan’a karşı toprak iddialarını içeren Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanarak resmiyet kazanacak.

Devamını Oku

Dünya

Rusya’da WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı

Published

on

By

Rusya’da yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamaması nedeniyle WhatsApp ve Telegram üzerinden aramalar engellenmeye başladı.

Downdetector verilerine göre, Rusya’da vatandaşlar, sabah saatlerinden itibaren WhatsApp ve Telegram üzerinden yapılan aramalarda sorun yaşadıkları bildiriminde bulundu.

Rus basınında çıkan haberlerde, ülkedeki mobil operatörlerin Rus hükümetine mektup yazarak, yaptırımlardan ötürü gerekli altyapı yenilemelerinin yapılamadığının iletildiği yer almıştı.

Buna karşın, internet trafiğinin ise arttığına işaret eden operatörlerin, trafiğin azaltılması için WhatsApp ve Telegram üzerinden aramaların engellenmesini talep ettiği belirtilmişti.

Konuya ilişkin resmi açıklama yapılmazken, bazı Rus yetkililer engellemenin telefon üzerinden dolandırıcılıkla mücadele için gerektiğini savunuyor.

Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’dan bazı milletvekilleri, 18 Temmuz’da yaptıkları açıklamada, mesajlaşma uygulaması WhatsApp’ın ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklanması çağrısında bulunmuştu.

Devamını Oku

Trending

Reklam