Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

Sanayi Odası: Yerel üretime sahip çıkmalıyız

Published

on

Kıbrıs Türk Sanayi Odası (KTSO), pandemi döneminde yerli üretimin öneminin bir kez ortaya çıktığını belirterek, yerel üretime sahip çıkılması gerektiğini kaydetti.

Oda, “Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretim daha güçlü bir ülke ekonomisi demektir. Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretmek, daha çok iş, daha çok aş, daha çok istihdam demektir. Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretmek, kazançtır, zenginliktir, refahtır” dedi.

Odadan yapılan yazılı açıklamada, 12-18 Aralık’ın ülkede, “Yerli Ürünler Haftası” olarak kutlandığı belirtilerek, yerli ürün ve yerli üretimin ülkelerin ekonomileri için çok önemli bir olgu olduğu vurgulandı, özellikle pandemi döneminde bunun çok daha iyi anlaşıldığı ifade edildi.

“Yerli ürün ve yerli üretim var olmamızın can simidi” denilen açıklamada, “Salgın kapılarımızı kapattığında bunun önemini bir kez daha anlamış olduk. Üretimin sığınabileceğimiz en güvenli liman olduğunu da bir kez daha gördük” ifadeleri kullanıldı.

Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nın her yıl 12-18 Aralık Yerli Ürün Haftası’nı ilkokullarda düzenlenen etkinliklerle kutladığı hatırlatılan açıklamada, pandemi koşulları nedeniyle etkinliklerin yapılamadığı belirtildi.

“Geliştirilmiş üretime dayalı toplum bilinci, bir ülkenin var olduğu topraklarda köklenerek varlığını sürdürmesi ve güçlü bir gelecek vaadi taşır” denilen açıklamada, şöyle devam edildi:

“Geleceğin kurucuları ise bugünün çocuklarıdır. Ağacın yaş iken eğildiği gerçeğinden hareketle, bugünün üreticileri olarak, çocuklarımıza, tüketmekten çok üretmenin önemini anlatmamız ve onlara üretimi sevdirmemiz asli görevimiz olmalıdır. Atatürk’ün dediği gibi, ‘Üretmeyen toplumlar yok olmaya mahkûmdur.’”

Pandemi döneminin yerli üretim konusunda adeta ders verdiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“AB ülkeleri bile kuruluş amaçları arasında önemli bir unsur olan birbirleriyle dayanışma ve yardımlaşmadan uzaklaşmıştır. Her AB ülkesi kendi kaynaklarını, kendi halkını korumak adına kullanmaya yöneldi. Maske, dezenfektan ve diğer sağlık ürünlerini birbirlerine vermediler, hatta satmadılar. Bu da bize üretme ve kendi kendine yetme kabiliyetinin ne kadar önemli olduğunu gösterdi.”

Pandemi dönemi harici süreçlerde de yerel üretimin; bir ülkenin, bir toplumun olabildiğince üretim açısından kendi kendine yeten bir noktada olmasının, o ülke insanı adına yaşamsal bir önem taşıdığı vurgulanan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

“Çünkü güçlü üretim, güçlü bir ekonomi, daha çok istihdam, daha yüksek kazanç, daha yüksek refah seviyesi demektir. Dünya üzerinde ekonomik açıdan en güçlü ülkeler, hala üretmeye devam eden, ürettiğini dünyaya ve iç piyasasına satan, üretim kabiliyetleri bakımından kendi kendine yeten ülkelerdir.”

“YEREL ÜRETİME SAHİP ÇIKMALIYIZ”

Bu nedenle yerel üretime sahip çıkılması gerektiği ifade edilen açıklamada, “Üretim sadece ve sadece maliyetle hesaplanan bir unsur olarak görmekten de vazgeçmeliyiz” denildi.

Sanayi Odası açıklamasında, “Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretim daha güçlü bir ülke ekonomisi demektir. Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretmek, daha çok iş, daha çok aş, daha çok istihdam demektir. Üretime sahip çıkmalıyız çünkü üretmek, kazançtır, zenginliktir, refahtır” vurgusu yapıldı.

Yeni nesillere yerli ürün bilinci aşılama ve çocuklara bu bilinç ile tüketim alışkanlıkları kazandırmanın odanın en önemli hedefleri arasında yer aldığı belirtilen açıklamada, pandemi şartlarının bu yıl etkinliklere aktif katılım göstermeyi engellediği kaydedildi.

“Bu durum bize bir gerçeği daha göstermiştir ki, ülke salgın nedeniyle dış dünyaya kapılarını kapatmak zorunda kaldığında yerel ve yerli üretim can simidi olmuştur” denilen açıklama şu ifadelerle sonlandırıldı:

“Oda olarak hedefimizi kaliteli üretim ve ihracat olarak koyduk. Bu amaçla çalışmalarımıza yoğunlaştık. Yerli Ürünler Haftası’nın, yerel ve yerli ürüne inanıp güvenen, tüketen ile üreten herkese kutlu olmasını dileriz.”

BRT

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Çin, 74 ülkeye vizesiz giriş hakkı tanıdı

Published

on

By

Çin’in yabancı turist sayısını artırmak amacıyla 74 ülkenin vatandaşlarına 30 güne kadar vizesiz giriş hakkı tanıdığı bildirildi.

The Washington Post gazetesinin haberine göre, Çin Ulusal Göçmenlik İdaresi, Pekin yönetiminin turizm sektöründe hareketlilik ve ülkenin yumuşak gücünün artırılması amacıyla 74 ülkenin vatandaşlarına 30 güne kadar vizesiz giriş hakkı tanıdığını duyurdu.

Söz konusu 30 günlük vizesiz giriş hakkı, Aralık 2023’te Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, İspanya ve Malezya vatandaşlarına yönelik başlatılırken, halihazırda neredeyse tüm Avrupa ülkeleri dahil edildi. Ayrıca Latin Amerika, Orta Doğu ve Asya’dan birçok ülke de listeye eklendi.

Öte yandan, Azerbaycan’ın da 16 Temmuz’da bu kapsama alınarak 30 güne kadar vizesiz giriş tanınan ülke sayısının 75’e çıkarılacağı kaydediliyor.

Ulusal Göçmenlik İdaresi verilerine göre, 2024 yılında Çin’e vizesiz giren yabancı turist sayısı 20 milyonu aşarken bu rakam, toplam yabancı turist sayısının üçte biri, 2023 yılının toplam yabancı ziyaretçi sayısının ise yaklaşık iki katı anlamına geliyor.

ABD, Kanada, İngiltere, İsveç ve Rusya gibi ülkelerden gelen vatandaşlara ise Çin’den farklı bir ülkeye geçiş şartıyla 10 günlük vizesiz transit geçiş imkanı sunuluyor.

Devlete bağlı bir araştırma enstitüsü olan Çin Turizm Akademisi’nden analist Liu Xiangyan, politikaların turizm amacının yanı sıra Çin’in imajını düzeltmeyi amaçladığını ifade etti.

Devamını Oku

Dünya

Texas’da sel felaketi: Ölü sayısı 104’e yükseldi

Published

on

By

ABD’nin Texas eyaletinde yaşanan sel felaketinde hayatını kaybedenlerin sayısının 104’e yükseldiği bildirildi.

Yetkililer, 4 Temmuz’da şiddetli yağışlar sonucu meydana gelen sel felaketinde can kaybı sayısına ilişkin açıklama yaptı.

Söz konusu sellerde hayatını kaybedenlerin sayısının 104’e yükseldiğini belirten yetkililer, arama kurtarma çalışmalarının sürdüğünü aktardı.

Yetkililer, sellerde can kaybının en çok Kerr bölgesinde yaşandığını ifade ederek, arama kurtarma ekiplerinin, yaz kamplarının bulunduğu bölgede 28’i çocuk 84 kişinin hayatını kaybettiği bilgisini paylaştı.

ABD’nin güney eyaleti Texas’ta 4 Temmuz’da aniden başlayan şiddetli yağışlar sonucu Kerr bölgesindeki Guadalupe Nehri taşarak sele yol açmıştı.

Texas Valisi Gregg Abbott, X hesabından yaptığı paylaşımda, yıkıcı sellerle mücadele için tüm kaynakları seferber ettiklerini belirtirken, yerel yetkililer, afet bölgesinde 50 bine yakın kişi bulunduğunu, arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini bildirmişti.

ABD Başkanı Donald Trump, yaşanan sel felaketi nedeniyle Kerr ilçesini afet bölgesi ilan etmişti.

Eyaletin Cumhuriyetçi yerel yetkilileri, Başkan Trump’ın tasarruf politikaları kapsamında bütçesini kıstığı Ulusal Hava Durumu Servisini (NWS), felaket öncesinde yeterli uyarı ve doğru tahminlerde bulunamamakla eleştirmişti.

Devamını Oku

Dünya

Holguin Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ile bir araya geldi

Published

on

By

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar, bugün Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ile bir görüşme gerçekleştirdi.

Rum Devlet Radyo ve Televizyonu RİK’in haberine göre Holguin ile Hristodulidis arasındaki görüşme yaklaşık bir saat sürdü.

Görüşme sonrasında açıklamada bulunan BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar, “New York’taki konferans çalışmaları sırasında önemli bir şeyi başarmak ve de iki toplum için iyi bir gelecek sağlamak amacıyla Güven Yaratıcı Önlemler konusunda sıkı ve ara vermeksizin çalışacağını” ifade etti.

Rum Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis, Holguin-Hristodulidis görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada müzakerelerin yeniden başlatılması konusunda olumlu sonuç alınması hedefiyle çabanın devam ettiğini söyledi.

Holguin’in her iki tarafın müzakerecileriyle de öğleden sonra görüşeceğini söyleyen Letimbiotis, bu görüşmede mart ayındaki çoklu konferansın sonuçlarının değerlendirileceğini ifade etti.

Holguin’in müzakerelerin yeniden başlaması için yoğun çabalarını sürdürdüğünü ifade eden Letimbiotis, Holguin’in Güven Yaratıcı Önlemelere yoğunlaşıp yoğunlaşmadığı şeklindeki bir soru üzerine, bunun; sürecin yerini tutmadığını Kıbrıs Rum tarafının hedefinin , müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlamasının sağlanması olduğunu yineledi.

Letimbiotis, bu ay yapılacak olan çok taraflı konferansta Kıbrıs sorununun özünün de ele alınacağını belirtirken, Kıbrıs Rum tarafının görüşmeye yeterince hazır olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “uzlaşmazlığı” şeklindeki soru üzerine Letimbiotis, “bunun baştan beri var olduğunu, Kıbrıs sorununda bu dönemde gözlemlenen hareketliliğin kesin olmadığını, çabaların sürdüğünü” savundu.

Devamını Oku

Trending

Reklam