Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Seçimle ilgili Ad-Hoc Komite oy çokluğuyla kabul edildi

Published

on

Meclis Genel Kurulu’nda Başkanlık Divanı’nın “Seçim Tarihini Belirlemek, Seçim ve Halk Oylaması Yasası Değişikliklerini Hazırlamak ve Görüşmek Üzere Geçici Özel (Ad-Hoc) Komite’nin gündeminin oluşturulmasına yönelik kararı oy çokluğu ile kabul edildi.

Genel Kurul’da yapılan oylamada geçici komite 26 kabul, 18 ret, 1 çekimser oy çokluğu ile onaylandı.

Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu başkanlığında toplanan Genel Kurul, başkanlığın sunuşları ile başladı. Cumhuriyet Meclisi Başkanlık Divanı’nın “Seçim Tarihini Belirlemek Seçim ve Halk Oylaması Yasası Değişikliklerini Hazırlamak Ve Görüşmek Üzere Geçici Özel Komite”nin gündeminin oluşturulmasına yönelik kararı okundu.

ÖZYİĞİT: “MECLİS İŞLEVİNİ BİTİRDİ, HALKIN ÖNÜNE ÇIKMAK EN DOĞRUSU”

Karara yönelik söz alan TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, hükümetin “aynı teraneye devam ettiğini” ifade ederek, bu konudaki inadı anlamadığını söyledi. Hep beraber uzlaşı bulmak yerine inat ve ısrarla “bizim değdiğimiz olur” dendiğini ifade eden Özyiğit, uzlaşı çağrısında bulundu.

Yasaların, tüzüklerin görmezden gelindiği eleştirisinde bulunan Özyiğit, Meclis’in işlevini bitirdiğini, o yüzden halkın önüne çıkmanın en doğrusu olacağını kaydetti. Özyiğit, demokrasinin yasaların tüzüklerin ayaklar altına alındığını ifade ederek, önerilerin geri çekilip uzlaşı bulunmasını istedi.

ÖZERSAY: “OCAK 2022’YE SICAK BAKIYORUZ… GEÇİCİ KOMİTE YASALARA AYKIRI”

HP Genel Başkanı Kudret Özersay da, hükümetin “metazori” ilerlemeye devam ettiğini belirterek, seçim tarihi belirleme çalışmalarının sürdüğünü anlattı ve gayriresmi istişarelerle Ocak 2022 tarihinin öne çıktığını kaydetti. Ancak bu konuda bir ilerleme sağlanamadığını yanıtlar alamadıklarını anlatan Özersay, Ocak 2022’ye sıcak baktıklarını söyledi, ancak geçici komitenin yasalara aykırı olduğu konusundaki görüşlerinin değişmediğini kaydetti.

ERHÜRMAN: “YAŞANANLAR KABAK TADI VERDİ”

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, yaşananların “kabak tadı” verdiğini ifade ederek, hükümet programında seçim için Ekim tarihinin yer aldığını ve o tarihin belirlenip bu işin bitmesinin en doğrusu olacağını, fakat işlerin buraya kadar geldiğini söyledi.

Erhürman, normalin bu olduğunu ancak Meclisin çalışmaz duruma getirildiğini, çünkü seçim tarihi ve yasa konusunda tek taraflı adım atılmak istendiğini ifade ederek, bunun normal olup olmadığını sordu, UBP’ye yönelik kurultay eleştirisinde bulundu.

Bu yaşananların ülke tarihinde görülmediğini ifade eden Erhürman, yaşananları “maskaralık” olarak niteledi, muhalefetin “yok” hükmünde sayılmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.

Erhürman, gidişatın son derece karanlık olduğunu ve sorumlusunun da UBP olacağını ifade etti.

ARIKLI: “OCAKTA SEÇİM İÇİN MUHALEFETLE ANLAŞMAYI AMAÇLIYORUZ”

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, hükümeti kurarken seçim tarihini Ekim olarak belirlediklerini ancak ortaklarının kurultay hassasiyetini değerlendirdiklerini ve Ocak ayında bir seçimle muhalefet ile anlaşmayı amaçladıklarını sıcak baktıklarını söyledi.

BEROVA: “NİHAİ KARAR MECLİS GENEL KURULU’NUN”

UBP adına kürsüye çıkan Girne Milletvekili Özdemir Berova da, grup başkan vekili olarak söz aldığını, muhalefetin “kara senaryolar” yarattığını ve kötü algı yaratmaya çalıştığını söyledi.

Berova, seçim tarihini belirleme ve oy verme yetkisine sahip olanın yüce Meclis olduğunu, nihai kararı komitenin değil Genel Kurul’un, milletvekillerinin vereceğini kaydetti.

“Önce ülke” dediklerini vurgulayan Berova, UBP’nin “tek başına iktidar” olacağını söylemesi üzerine milletvekilleri arasında kısa süreli sözlü tartışma yaşandı.

ÖZYİĞİT

Bunun üzerine ikinci kez söz alan TDP Genel Başkanı Özyiğit, UBP’yi tavrından dolayı eleştirdi, ara seçim için tavır belirlenmemesi konusunda yapılanların doğru olmadığını söyledi.

Özyiğit, önce demokrasinin sindirilmesi gerektiğini ifade etti, Anayasanın iyi okunmasını tavsiye etti.

ÖZERSAY

HP Genel Başkanı Kudret Özersay da, Berova’yı dikkatle dinlediğini ancak buranın parti meclisi veya miting alanı olmadığını ifade ederek, konuşmaya alkış gelmesini eleştirdi, Meclis Başkanı’na da bunun yaşanmaması için talepte bulundu.

Özersay, bunu doğru bulmadıklarını, yakışıksız olduğunu ifade ederek, kara propaganda yaptıkları eleştirisine de katılmadığını, ülkede doğrunun yapılmasını istemelerinin kara propaganda olmadığını söyledi.

ERHÜRMAN: “MECLİS TARİHİNE KARA LEKE”

Tekrar söz alan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman ise, “konuştukça batan bir yaklaşımla” karşı karşıya olduklarını ifade ederek, ciddiyet gerektiğini, Meclis’in şu anda ara seçim konusunda Anayasa’yı ihlal ettiğini söyledi.

Erhürman, hükümetin “yalana dayalı propaganda” yaptığını ifade ederek, “devlet devlet” diyenlerin yasaları, anayasayı ihlal ettiğini kaydetti ve eleştirilerde bulundu, buna izin verip ortak olmayacaklarını belirtti.

Komitenin oylamasının tüm bu yaşananlara rağmen yapılmasının sorgulanması ve doğuracağı sonuçların iyi düşünülmesi gerektiğini ifade eden Erhürman, 27’nin “parçası” durumunda olan bağımsız milletvekillerinin de oylamaya katılacağını, tercihlerine saygılı olduğunu söyledi.

Erhürman, buradan çıkacak kararın Meclis tarihine “kara leke” olarak yazılacağını kaydetti, meclisin pas pas edilmemesi için bundan geri dönülmesini istedi, geçit vermeyeceklerini belirtti.

Konuşmaların ardından oylama yapıldı ve geçici komite 26 kabul, 18 ret, 1 çekimser oy çokluğu ile kabul edildi.

Genel kurulun gündeminde; “Kişisel Verileri Koruma Kurulu 2021 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı”, “Küçükler ve Mahcurlar Vesayet (Değişiklik) Yasa Önerisi” ve “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kalkınma Bankası Teşkilat (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın üçüncü görüşmesi” bulunuyor.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Published

on

By

Başbakan Ünal Üstel, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul’un açıklamalarına tepki gösterdi, “Biz laf değil, hizmet üretiyoruz!” dedi.

Başbakan Üstel, “Girne Belediye Başkanının hükümetimize yönelik yaptığı mesnetsiz açıklamaları hayretle okumaya devam ediyoruz. Ama kimse meydanı boş zannetmesin. Biz, 50 yıldır laf üretenlere karşı hizmet üretmeyi kendine görev bilmiş bir partiyiz. “Onlar konuşur, UBP yapar” dememizin sebebi de budur” dedi.

Üstel, “Halkımız çok iyi bilmektedir ki; bu ülkede yolları da, hastaneleri de, okulları da, sosyal konut projelerini de, liman projelerini de, en yapılmaz denen reformları da yapan hükümetimizdir. Son 3 yıla, 30 yılın işini sığdırdık. Batı Girne Çevre Yolları’nı yıllar sonra yapan da biziz, Doğu Girne Çevre Yolu Projesi’ni başlatan ve tamamlayacak olan da biziz” ifadelerini kullandı.

“İş üretemeyenlerin laf üretmelerini anlıyoruz”

Başbakan Üstel, “Girne’de büyük proje görmek isteyenler, yarım asırdır yapılmayan Antik Liman projesine de bakabilirler. Bu proje ile Girne’nin çehresini değiştirdik. Yıllardır beklenen Yeni Girne Hastanesi’ne yakında açılıyor. Taş taş üstüne koymamış, ülkede elle tutulur tek büyük projesi dahi olmayan bir anlayışın, rutin işleri “asrın projesi” gibi pazarlamasını anlıyoruz. İş üretemeyenlerin laf üretmelerini de anlıyoruz” şeklinde konuştu.

“Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var”

“Ne var ki; Kendi ifadeleriyle manipülasyon ve popülist açıklamaları son 3 yılda hükümetimizin gerçekleştirdiği bu dev projeleri gölgeleyemez” açıklamasını yapan Başbakan Üstel, şöyle devam etti:

“Unutulmamalıdır ki; yerel yönetimler reformunu hayata geçiren, batık belediyeleri ayağa kaldıran, belediyeleri güçlendiren ve halka daha çok hizmet edebilecek hale getiren de bizim hükümetimizdir. Kendi partileri, belediyeleri birleştirme yasası görüşülürken Meclis’in kapılarını kırmakla meşguldü, o ama yasayı geçirip belediyeleri birleştiren, güçlendiren ve ayağa kaldıran yine bizdik.

Bu arkadaşların hükümetimizle kavga aramak yerine bize teşekkür etmesi gerekir. Nitekim geçmişte bu teşekkürü de kameralar karşısında yaptılar. Bu ülkenin şova değil, işe ihtiyacı var. Kimse hükümeti hedef göstererek kendi küçük şovlarına bizi alet etmeye kalkmasın. Biz hamasi nutuk atmak için değil, halkımıza hizmet etmek için buradayız. halkın belediyelerden beklediği tek şey de hizmettir.”

“Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın”

Başbakan Ünal Üstel, “O yüzden Girne Belediye Başkanı asli görevlerini yerine getirsin, boyundan büyük işlere de ve sözlere de bulaşmasın. Biz Girne Belediye’sinin de Girne halkının da dün olduğu gibi yarın da yanında olmaya devam ederek, onların gerçek anlamda hayrına dokunan tüm büyük projeleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Hükümetimiz devletin her kuruşunu halkın faydasına kullanan bir anlayışla çalışmaya devam edecek, halkın hayatına dokunan büyük projeleri hayata geçirecektir. Ve Kimse boş laflarla halkı kandıramayacak, hükümetin hizmetlerini gölgeleyemeyecektir!” dedi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Ulusal Birlik Partisi Merkezi’nin düzenlediği “Dijital Dönüşümün Gücü; Etkileşim” etkinliğinde partililere hitap etti…

“KIBRIS’TA GELECEK İKİ DEVLETLE KURULACAK, FEDERASYON TARİHE GÖMÜLDÜ”

Konuşmasına teşkilat mensuplarına teşekkür ederek başlayan Tatar, “Sayın Başbakan, değerli bakanlarımız, milletvekillerimiz, ilçe başkanlarımız, büyüklerimiz ve UBP teşkilatlarının neferleri… Bu güzel sabahta sizlerle beraber olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Büyük bir aile olduğumuzu bir kez daha hissetmenin gururu içindeyim” dedi.

“MÜCADELEMİZİ TARİHİMİZDEN ALDIĞIMIZ GÜÇLE SÜRDÜRÜYORUZ”

Geçmişi hatırlamanın önemine vurgu yapan Tatar, “Bu ülkede ecdadımız, analarımız, babalarımız, dedelerimiz büyük mücadeleler verdi. Geçmişimizi bilmezsek yok olmaya mahkûmuz. Bizler geçmişimizi bilerek ülkemizin ve devletimizin bekası için yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“FEDERASYON DEFTERİ ARTIK KAPANMIŞTIR”

Kıbrıs konusuna da değinen Tatar, “Annan Planı döneminde partimiz, rahmetli Rauf Raif Denktaş’ın yanında yer aldı. O gün haklıydık, bugün haklılığımız bir kez daha ortaya çıktı. Yıllarca iyi niyetimizle federasyon temelli bir anlaşma için çalıştık. Ancak artık federasyon meselesi geride kalmıştır. Beş yıl önce ‘geleceğe yürüyoruz’ dedik, bugün gerçekten geleceğe yürüdük” dedi.

“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM TÜM DÜNYAYA DUYURULDU”

Tatar, son BM görüşmelerine işaret ederek, “Cumartesi akşamı BM merkezinde muhataplarıma da ifade ettim. İki devletli çözümün istikrar için tek yol olduğunu söyledim. Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı demokrasi vardır. Bu istikrar, Gazze’den Suriye’ye, Irak’tan Ukrayna’ya kadar tüm coğrafyada önemlidir” diye konuştu.

“ERDOĞAN’IN DESTEĞİ EN BÜYÜK GÜVENCEMİZDİR”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki açıklamalarına dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan, üçüncü kez KKTC’nin tanınması gerektiğini, federasyon defterinin kapandığını ifade etti. Kıbrıs Türk halkı üzerinde yıllardır uygulanan ambargo ve izolasyonların kaldırılması gerektiğini tüm dünyaya duyurdu. Bu, bizim en büyük güvencemizdir” şeklinde konuştu.

“UBP BU DAVANIN ÖNCÜSÜDÜR”

Ulusal Birlik Partisi’nin devlet için önemine de vurgu yapan Tatar, “UBP, Türk Mukavemet Teşkilatı’nın bir devamıdır. 11 Ekim’de 50. yılını kutlayacak olan partimiz, kuruluşundan itibaren bu davanın öncüsü olmuştur. 19 Ekim seçimlerinde kazanarak tüm dünyaya Kıbrıs Türk halkının egemen bir halk olduğunu bir kez daha göstereceğiz” dedi.

“19 EKİM’DEN SONRA DA AYNI KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM”

Seçim sonrasına ilişkin mesaj da veren Tatar, “New York temaslarımda da söyledim. 19 Ekim’den sonra da Kasım ve Aralık’ta yine orada olacağım, yine ‘iki devlet’ diyeceğim. Çünkü bu mesele millet meselesidir, vatan meselesidir, bayrak meselesidir” dedi.

“TÜRKİYE BU COĞRAFYADA SÖZ SAHİBİDİR”

Türkiye’nin büyük gücüne dikkat çeken Tatar, “Sayın Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’ndaki konuşması tüm dünyada yankı buldu. Gazze’nin sesi oldu, kimsenin söyleyemediğini söyledi. Bugün Türkiye, milli savunma sanayisiyle, askeri potansiyeliyle Amerika, Rusya ve Çin’in de dikkate aldığı bir güçtür. Böyle bir ülkenin garantörlüğünde yolumuza güvenle devam ediyoruz” dedi.

“PANDEMİDEN DEPREME, TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN AYAKTAYIZ”

Tatar, KKTC’nin yakın dönemde yaşadığı sıkıntılara değindi:
“Pandemiyi, 6 Şubat depremini, Gazze ve Ukrayna’daki savaşları yaşadık. Bütün bu belirsizliklere rağmen Türkiye Cumhuriyeti ile kurduğumuz güçlü ilişkiler sayesinde yatırımlar devam ediyor. Sağlık ocakları, hastaneler, çevre yolları, dijital dönüşüm projeleri bunun göstergesidir.”

“E-DEVLET PROJESİ TAMAMLANIYOR”

KKTC’nin dijital dönüşüm sürecinde önemli adımlar attığını vurgulayan Tatar, “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında yapılan anlaşma sayesinde, Türk Telekom, 100 milyon doları aşan yatırımla ülkenin genelinde fiber optik altyapı çalışmalarını sürdürüyor. Yakın gelecekte fiberoptik ile ada genelinde ve Türkiye bağlantısı üzerinden tüm dünyaya bağlanacağız. Bütün engellemelere, kısıtlamalara, ambargolara rağmen çağın nimetlerini halkımıza sunacağız” dedi.

“BU DAVA VATAN MESELESİDİR”

Cumhurbaşkanı Tatar konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bu dava vatan meselesidir, bayrak meselesidir. KKTC halkı, egemenliğiyle, bağımsızlığıyla ve onuruyla yoluna devam edecektir. 19 Ekim seçimlerini kazanarak tüm dünyaya güçlü bir mesaj vereceğiz. Sizlere güveniyorum, birlikte başaracağız.”

Devamını Oku

Kıbrıs

Published

on

By

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Şehit Doğan Ahmet İlkokulu önünde yaptığı basın açıklamasında, ülkede nüfus ve vatandaşlık politikası olmamasının eğitimde ciddi sorunlara yol açtığını söyledi.

Maviş, üç yıl önce 300 öğrenci bandında olan okulun bugün 500 öğrenciye ulaştığını belirterek, “Nüfus ve vatandaşlık politikası oluşturulmazsa beş değil, yirmi beş okul yapsak yetmez” dedi. Sorunun yalnız eğitimle sınırlı olmadığını vurgulayan Maviş, sağlık, trafik, su ve elektrik gibi alanlarda da hizmetlerin yetersiz kaldığını ifade etti.

“Öğretmen eksikliği devam ediyor”
Şehit Doğan Ahmet İlkokulu’nda beş öğretmen eksikliği bulunduğunu söyleyen Maviş, bazı öğrencilerin hâlâ sınıf öğretmenleriyle tanışmadığını kaydetti. Ayrıca müzik, resim, İngilizce ve beden eğitimi derslerinde de öğretmen eksiklikleri nedeniyle öğrencilerin sanat ve spor etkinliklerinden geri kaldığını belirtti.

“Tiny House çözüm değil”
Maviş, okul bahçesine kurulan üç adet “Tiny House” hakkında da konuşarak, “Konteyner yerine prefabrik denilse de övünülecek bir şey yok. Tiny House da koysanız, villa da yapsanız bu nüfusa bu okullar yetişmiyor” ifadelerini kullandı. Kalabalık sınıfların verimliliği düşürdüğünü vurgulayan Maviş, “Çocukların balık istifi şeklinde sınıflarda oturması kabul edilemez” dedi.

“Yeni okul yapılmalı”
Maviş, bölgedeki öğrenci artışına dikkat çekerek, “Bu okul iki şubeden üçe, üçten dörde çıktı. Şu anda 18 şubeye ve 500 öğrenciye ulaştı. Önümüzü göremiyoruz. Seneye bu okula konteyner istemiyoruz, yeni derslikler ve yeni okul istiyoruz” çağrısında bulundu.

Bakanlığın hayırseverlere mi başvuracağı, yoksa devlet bütçesinden kaynak mı ayıracağı konusunda yorum yapmayan Maviş, “Hamitköy ile bu bölge arasına yeni bir okul istiyoruz. Övünecekse Nazım Bey, seneye buraya bir okul yapıldığı için gelsin övünsün” dedi.

“Bakan bizi anlamıyor”
Maviş, Eğitim Bakanı’nı eleştirerek, “Bakan siyasetin diliyle konuşuyor, biz ise sınıfta çocukların gözlerine bakarak vicdan muhasebesi yapıyoruz. Aynı dili konuşmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Maviş, hükümetin planlama yapmadığını, nüfus artışıyla birlikte eğitim ve sağlık hizmetlerinin sekteye uğradığını belirterek, “Devlet olmanın gereği yerine getirilmelidir. Seneye bu sorunların çözülmesini bekliyoruz” dedi.

 

Devamını Oku

Trending

Reklam