Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Dünya

KTEB Başkanı Öksüz: Sorunlarımız günden güne büyüyerek dağ gibi karşımızdadır

Published

on

Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği (KTEB) Başkanı Umut Öksüz, “Sorunlarımız günden güne büyüyerek dağ gibi karşımızdadır” diyerek, meslek yasalarının hala hayata geçirilmediğini belirtti.

Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Öksüz, 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü nedeniyle mesaj yayımladı.

Birliğin 63 yıldır toplumsal yaşam ve vatandaşların içerisinde bulunduğu sıkıntıları çözmek adına mücadelesini sürdürdüğünü belirten Öksüz, birliğin sağlık hizmetleri sunmanın yanı sıra bilimsel bir meslek örgütü olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü belirtti.

Toplam 343 eczane, 48 ecza deposu ve 427 üyeleriyle ülke genelinde halka hayati önem taşıyan tüm hizmetlerin verildiğine işaret eden Öksüz, şöyle devam etti:
“Eczacılık; sağlık hizmeti içerisinde tarihi ve birikimi köklü olan alanlardan biri olup eczacı da temel uzmanlık alanı ilaç olan, bu bağlamda sağlık alanındaki görev ve yetkileri devredilemeyecek önemli bir sağlık elemanıdır. Eczacılık, insanlık tarihi boyunca varlığını ve işlevselliğini koruyan, toplumların yaşamlarındaki önemini hiç yitirmeyen mesleklerden birisidir.”
“Sorunlarımız günden güne büyüyerek dağ gibi karşımızdadır” diyen Umut Öksüz, pandemi sürecinde yıllar boyunca çalışmasını sürdürdükleri ve bir türlü hayata geçirilmeyen meslek yasası için eylem yapmak zorunda bırakıldıklarını savundu. Öksüz, geçen seneki hükümet içerisinde Meclis’e sevk edilmesine rağmen seçime gidildiğinden dolayı yasanın kadük olduğunu belirtti.
Yasanın ülkede ilaç ve ecza sektöründe denetimi hayata geçireceğini, bölgelerde komisyonlar kurularak, vatandaşın sorunlarının yaşadığı bölgede çözüme kavuşturacağını ve Sağlık Bakanlığı’nın iş gücünü azaltacağını kaydeden Öksüz, değişen bakanlara yasayı anlatmaya devam edeceklerini ifade etti.
“Yılmadık, yılmayacağız fakat meslek örgütümüzü görmezden gelenleri de unutmayacağız” diyen Öksüz, bu yıl da 14 Mayıs’ta yıllar önce dile getirdikleri sorunlarla karşılaşmaya devam ettiklerini belirtti.
Ülkenin dört bir yanında ilaç hizmeti veren 427 meslektaşlarının yarısının maddi ve manevi olarak zor şartlar altında eczanesini ayakta tutmaya çalıştığını kaydeden Öksüz, istihdam sorunu olduğuna da dikkat çekti.

“KAMUDA İSTİHDAM…”
Kamuda istihdamın artık ertelenemez duruma geldiğini belirten KTEB Başkanı Öksüz, istihdam gereken yerleri şöyle sıraladı:
“İlaç ve Eczacılık Dairesi- 9 kişi, Sosyal Sigortalar Dairesi- 2 kişi, Mağusa Devlet Hastanesi- 1 kişi, Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi- 1 kişi, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi- 2 kişi, Pandemi Hastanesi- 1 kişi, Cengiz Topel Hastanesi- 1 kişi”
Rakamların yetersizliği nedeniyle vatandaşa ilaç temininin sağlıklı şekilde sağlanamadığını savunan Öksüz, şunları kaydetti:
“Devlet kendi eliyle yasasını çiğnemeye devam ediyor. Eczacının olmadığı yerde ilacın teminini vatandaşa sunmaya devam ediyor. Örneğin henüz daha ülkemizde bulunan 29 sağlık ocağında eczacı yok. Girne Akçiçek Hastanesi’nde eczacı yok. Peki, soruyoruz, tüm buralarda vatandaşa ilaç hizmetini kimler gerçekleştirmektedir?”
Eczacılık fakültelerinin sayısının hızla arttığını ifade eden Umut Öksüz, KKTC vatandaşı öğrenci kayıtlarında tekrardan düzenleme yapılması gerektiğini belirterek, sürdürülebilir bir ilaç ve ecza sektörünün ortadan kalkacağı uyarısında bulundu. Öksüz, bu konuda, Milli Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu’nu etkin adımlar atmaya davet etti.
Devletin, ecza depolarına milyonlar değerinde olan borçlarını ödeyemediğini iddia eden Öksüz, depoların zor durumda bırakıldığını öne sürdü. Umut Öksüz, ülkede hala Türkiye’den birçok ilaç firmasından ihracat yasağı bulunmasını eleştirdi.
Eczacının ödemelerinde çok ciddi sıkıntılar yaşandığını anlatan Öksüz, Eczacılık Fakültesi dekanları ile Sağlık Bakanlığı’nın ilaç ve ecza sektöründe alacağı kararlara bilirkişiler olarak katkı yapmak için destek olmak istediklerini belirtti.

KTEB Başkanı Öksüz, özellikle yurt dışından gelen ve “gıda takviyesi” adı altında ülkeye ürün getirmeye çalışan eczacılık mensubu olmayan kişilerin bir an önce cezai yaptırımlarına başlanmasını da talep etti.
Gümrük kapılarına bir eczacı istihdamı yapılmasını isteyen Öksüz, tüm ürünlerin denetiminin bilirkişiler tarafından yapılması talebinde bulundu.

İlaç Takip Sistemi’nin hayata geçmesini talep eden Öksüz, yeşil reçeteye otomasyon çalışmasının tamamlanmasını da istedi.
“Devletin artık vatandaşa ilaç vermesini kesmesini talep ediyoruz” diyen Umut Öksüz, vatandaşın, kendisine en yakın eczaneden ilacını ücretsiz bir şekilde temin etmesi çağrısında bulundu.

Öksüz, “Devlet eğer ilaç vermeye ısrarla devam edecekse vatandaşın cüzi miktarla eczanelerden erişebileceği ilaçların hastanelerden verilmemesini, buraya aktarılan kaynakların onkoloji, kan üniteleri veya hayati riski yüksek olan hastalarımızın ilaçlarına harcanmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

İlaç ve Eczacılık Dairesi’nin bütçesinin artırılmasını da talep eden Öksüz, “İlaç sanayi ve yerli üretime bir an önce geçilmesi gerekmektedir. Kendi serumumuzu dahi üretmekten aciz bir toplum olmaktan çıkalım” dedi.

KTEB Başkanı Öksüz pandemi süreci boyunca yaptıklarından da bahseden Öksüz, eczanelerdeki antijen tarama testlerinin uygulamasını hayata geçirdiklerini belirterek, rakamlara dikkat çekti:
“Eylül 2021’den 15 Aralık 2021 tarihine kadar eczanelerimizde 144 bin 174 test uygulaması yapılmıştı. Bu rakamlar, ülkemizdeki antijen test uygulamasının başladığı günden Eylül 2021 tarihine kadar yapılan toplam antijen test sayısının yaklaşık 5 katı civarındadır.”
Tüm sıkıntıların bir an önce aşılması ve çözüme kavuşması için eczacının örgütsel yapısı ile artık sokakta mücadele ettiğini hatırlatan Öksüz, “Tüm meslektaşlarımızın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü’nü en içten dileklerimizle kutlarız” dedi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Hindistan savaş uçaklarının Cammu Keşmir’de devriye uçuşuna Pakistan’dan yanıt

Published

on

By

Hindistan’a ait Rafale savaş uçaklarının dün gece Cammu Keşmir bölgesinde devriye uçuşu yaptığı ve Pakistan’ın da karşılık verdiği bildirildi.

“Associated Press Pakistan” haberinde, Hindistan Hava Kuvvetleri’ne (IAF) ait 4 Rafale savaş uçağının, Cammu Keşmir hava sahasında “Hindistan ulusal coğrafi sınırları içinde” devriye uçuşu yaptığı belirtildi.

Pakistan Hava Kuvvetleri’ne (PAF) ait savaş uçaklarının “Hint unsurların hareketini ivedilikle saptadığı ve zamanında ve dikkatli yanıt verdiği” aktarılan haberde, yanıt sonrası IAF uçaklarının bölgeden geri çekildiği bildirildi.

The Express Tribune haberinde de PAF’ın “Hindistan menşeli saldırganlığa” uygun yanıt vermek için “tamamen hazır ve tetikte olduğu” kaydedildi.

– “Tam operasyonel özgürlük” mesajı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, dün akşam Savunma Bakanı Rajnath Singh ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval dahil üst düzey yetkililerle bir araya gelmişti.

Görüşmeye ilişkin açıklamada, Cammu Keşmir’de 22 Nisan’daki terör saldırısına yanıtın biçimi ve zamanlaması için Hindistan’ın “tam operasyonel özgürlüğe sahip olduğu” bildirilmişti.

– ⁠Pahalgam’daki terör saldırısı

Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan, “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Dünya

Hindistan, hava sahasını Pakistan’a ait uçuşlara kapattı

Published

on

By

Hindistan, hava sahasını 23 Mayıs’a kadar Pakistan’a ait ya da Pakistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını duyurdu.

India Today gazetesinin haberine göre, Hindistan hükümeti, Pakistan’a ait sivil ve askeri uçakların Hint hava sahasını kullanmasını yasaklayan havacılık bildirisi (NOTAM) yayımladı.

NOTAM’da, kısıtlamanın, Pakistan tarafından işletilen veya kiralanan tüm uçakları kapsadığı ve bugünden itibaren 23 Mayıs’a kadar geçerli olacağı belirtildi.

Öte yandan Pakistan da 24 Nisan’da, hava sahasının Hindistan’a ait ya da Hindistan tarafından işletilen tüm uçuşlara kapattığını açıklamıştı.

⁠Pahalgam’daki terör saldırısı
Hindistan’ın idaresindeki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan’da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Saldırıyı düzenleyenlerin “Pakistan’dan geldiği” suçlamasında bulunan Hindistan “İndus Suları Anlaşması”nı askıya almış, Yeni Delhi’de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.

Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan’ın İslamabad’daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, “İndus Suları Anlaşması”nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri “savaş nedeni” sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.

Devamını Oku

Dünya

İsrail, yangınlar nedeniyle uluslararası yardım talebinde bulundu

Published

on

By

Kudüs ile Tel Aviv arasında yangınlar sebebiyle 5 yerleşim yeri tahliye edilirken, soykırımcı İsrail hükümeti uluslararası yardım çağrısında bulundu. Yangın katil İsrail’in üslerine de ulaştı, çok sayıda asker alevler arasında kaldı.

İsrail itfaiye teşkilatı, Kudüs ile Tel Aviv arasındaki Eştaol Ormanı’nda başlayan ve yayılan yangın nedeniyle Neve Şalom, Bekoa, Taoz, Naşşon ve Mesilat Zion yerleşim birimleri tahliye edildiğini duyurdu.

İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberinde ise Tel Aviv yönetiminin, yangınlara müdahale için aralarında Yunanistan, Hırvatistan, İtalya, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin olduğu 6 ülkeden uluslararası yardım talebinde bulunduğu ve yangın söndürme uçaklarının gelişi için hazırlık yapıldığı aktarıldı.

İsrail İtfaiyesi, Kudüs ile Tel Aviv arasında ormanlık alanda çıkan yangının tarihin en büyük yangınlarından biri olduğunu açıkladı.

KAN, 12 yangın söndürme uçağı ve 50 kurtarma ve yangın söndürme ekibinin şiddetli rüzgarın etkisiyle yayılan yangını kontrol altına almak için çalıştığını bildirdi.

Kudüs ile Tel Aviv arasındaki şiddetli rüzgarla büyüyen yangınlar nedeniyle iki şehir arasındaki bazı otoyolların ulaşıma kapatıldığı aktarıldı.

Anadolu Ajansına (AA) konuşan İsrail Polisi Sözcüsü Dean Elsdunne, bölgedeki yangının yayıldığını ve ülkenin önemli otoyollarından 1 No’lu otobana yaklaştığını belirtti.

Elsdunne, “Polis ve itfaiye teşkilatı, itfaiye teşkilatının işini yapabilmesi ve yangını kontrol altına alabilmesi için sivilleri bölgeden tahliye etmek amacıyla titizlikle ve hızla çalışıyor.” ifadesini kullandı.

Katil İsrail ordusunun X hesabından yapılan açıklamada, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir’in İç Cephe Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve ordu birliklerine, yangınla mücadele için polise, itfaiyeye ve kurtarma ekiplerine gerekli her konuda yardımcı olmalarını emrettiği aktarıldı.

Devamını Oku

Trending

Reklam