Connect with us
Örnek Resim Örnek Resim

Kıbrıs

Yerel seçimlerin 25 Aralık’ta yapılması oybirliğiyle kabul edildi

Published

on

 

UBP ile CTP‘nin birlikte sunduğu, “Belediye Başkanlığı, Belediye Meclisi, Muhtarlık ve İhtiyar Heyeti Seçimlerinin 25 Aralık 2022’de yapılmasına ilişkin karar önerisi” Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulunda oybirliğiyle kabul edildi.

Öneri, yerel yönetimlerin yetkilerinin devamının sağlanmasını da içeriyor.

Verilen aranın ardından toplanan genel kurulda ilk olarak yerel seçimlerin 25 Aralık’ta yapılmasına ilişkin karar önerisinin görüşülmesi ve daha sonra Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Genel Kurul’u bilgilendirmesi oylanıp, oybirliğiyle kabul edildi.

Ardından Hukuk Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi’nin “Belediye Başkanlığı, Belediye Meclisi, Muhtarlık ve İhtiyar Heyeti Seçimlerinin 25 Aralık 2022’de yapılmasına ilişkin karar önerisi”ne ilişkin raporu okundu.

-Erhürman: “Belediyelerin birleştirilmesine ilişkin yasayı Anayasa Mahkemesine taşıyacağız”

Öneri hakkında söz alan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, önerinin oybirliğiyle geçmesinin söz konusu olduğunu ancak CTP’nin çok kısa süre içinde, belki yarın belki pazartesi günü, belediyelerin birleştirilmesine ilişkin yasasının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağını ve ara emri talebinde bulunacağını söyledi.

Erhürman bugün bu önerinin geçmesinin, Anayasa Mahkemesi’ne gitmelerine halel getirecek bir durum olmadığını, mahkemenin iddiaları inceleyeceğini ve yasa iptal olursa ne olacağının, iptal ya da ara emrinden sonra ortaya çıkacağını anlattı.

Yerel seçimlerle ilgili alınan kararlar hakkında Anayasaya aykırılık olduğu konusunda daha önce de uyarıda bulunduklarını dile getiren Erhürman, mahkemenin ilgili kararına işaret etti ve bunu düzeltmenin sorumluluğunun Meclis’te olduğunu kaydetti.

Bugün ne karar çıkarsa çıksın daha önce Anayasa’nın ihlal edildiği gerçeğinin değişmeyeceğini dile getiren Erhürman, yine de seçimlerin yapılmasına, bunun için de oybirliğiyle bir seçim tarihi alınmasına ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

Erhürman, önerinin Haziran ayından sonra yaşanan yetki sorununu da çözmeyi hedeflediğine işaret ederek, ara emri çıkması durumunda 18 belediyeyle seçime gitme durumunun ortadan kalkacağını anlattı.

Bundan sonra böyle kaoslar yaratacak kararların altına imza atılmaması gerektiğini söyleyen Erhürman, ortak yaşamın bozulması durumunda, siyasetin, üzerinde duracak bir ortak zemin bulamayacağını kaydetti. Erhürman, Meclis’te çoğunluğa sahip olmanın Anayasa’ya aykırı hareket etme hakkı vermediğini dile getirdi.

Erhürman bu kararların bundan sonra benzeri durumlar yaşanmamasını sağlamasını temenni etti.

-Hasipoğlu: “Bize göre kaosun sebebi CTP

İki parti grubunun oturup, bir uzlaşı metni ortaya çıkardığını söyleyen UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, belediyeler reformunun tüm partilerin mutabık olduğu bir konu olduğunu kaydetti.

UBP’nin konu hakkında bir irade ortaya koyarak, iktidar gücünü kullanarak bu yasayı geçirme şansı olduğunu ancak o günkü parti başkanı Faiz Sucuoğlu’nun uzlaşı eli uzattığını ve ortak bir ad-hoc komite kurulduğunu söyledi.

Dava açılmasının sorunu çözmediğini, tam tersine bir kaos yarattığını kaydeden Hasipoğlu’nun bu sözleri üzerine genel kurulda kısa bir süre tartışma yaşandı.

Şu anda da ortak uzlaşıyla hareket etmeye çalıştıklarını dile getiren Hasipoğlu, CTP’nin tekrar mahkemeye gitme hakkına da saygı duyduklarını ifade etti.

Bugün bu adımı, ülkede yaşanan kaosu açmak, yerel yönetimlerin yetki sorununu çözmek için attıklarını söyleyen Hasipoğlu, “Size göre kaosun sebebi UBP, bize göre de CTP’dir. Bu da bizim görüşümüzdür” dedi. Bunun üzerine yine tartışma yaşandı.

Hasipoğlu mahkemenin vereceği karara da saygı duyacaklarını dile getirerek, bugünkü karar için uzlaşı gösterdikleri için muhalefete teşekkür etti ve ileriye bakmak gerektiğini söyledi.

-Erhürman: “Olayın bu noktaya gelmesi, Anayasa’nın bile bile ihlal edilmesinden kaynaklandı”

Yeniden kürsüye çıkan Tufan Erhürman, kaosun nedeninin izafi olmadığını söyledi. Olayın bu noktaya gelmesinin Anayasa’nın bile bile ihlal edilmesinden kaynaklandığını kaydeden Erhürman, ilk günden bu yana bu konuda uyarıda bulunduklarını belirtti.

Erhürman şu anda yaratılan kaosun sadece Meclis’te çözülebileceğini, o yüzden halka karşı iyi niyetleri gereği bu karara destek verdiklerini söyledi.

Anayasa Mahkemesi’ne gitmenin kendileri için bir hak değil, sorumluluk olduğunu ifade eden Erhürman, bundan sonra her gelen çoğunluğun benzeri şekilde hareket etmesine izin verilmemesi bakımından yaptıklarının ana muhalefet partisi olarak tarihsel görevleri olduğunu kaydetti.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Genel Kurul’u Kıbrıs sorunu hakkında bilgilendirdiği kapalı oturuma geçildi.

Devamını Oku
Yorum Yapabilirsiniz

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kıbrıs

Maliye Bakanı Özdemir Berova, 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı hakkında sunuş konuşması yaptı

Published

on

By

Maliye Bakanı Özdemir Berova, 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı hakkında Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde sunuş konuşması yaptı.

Maliye Bakanı Berova, KKTC ekonomisinde yaşanan daralmayı tolere etmek için 2024 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçesi hazırlanırken gelir artırıcı ve gider azaltıcı ekonomik tedbirler ortaya konulduğunu ve bu doğrultuda hareket edildiğini ifade ederek, “Hükümetimizin, gelir artırıcı önlemleri yürürlüğe geçirmesi ve bu çalışmaların devamı halinde 2025 mali yılının bütçe açığı ile tamamlanması, 2026 mali yılından itibaren ise bütçe açığının kademeli olarak azaltılması ve 2027 yılında bütçe açığının kapatılarak denk bütçeye ulaşması hedeflenmektedir” dedi.

Berova, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçesi’nin ülkeye hayırlı olmasını dileyerek, öncelikle bütçe hazırlıklarında katkı koyan Maliye Bakanlığı ve diğer bakanlıklar ile bağımsız dairelerin çalışanlarına, her bütçe döneminde olduğu gibi yoğun bir tempoda yürütülecek bütçe maratonunda katkı koyacak Meclis çalışanları ile komite başkan ve üyelerine ayrıca basın ve yayın çalışanlarına teşekkür etti.

Sürdürülecek yoğun çalışmalar sırasında gerçekleştirilecek tüm değerlendirme, eleştiri ve katkılarınızdan yararlanacaklarını ifade eden Berova, etkinlik, verimlilik ve katma değerin artırılması çerçevesinde kaynak tahsislerinin düzenlenmesi, etkin kamu mali yönetiminin sağlanabilmesi, kamu idarelerinin bu yeni dönemde karar verme süreçleri güçlendirilerek mali saydamlık ve hesap verebilirliğinin artırılması, ekonomide istikrarın ve sürdürülebilirliğin temini, kamu ve özel kesim yatırımlarının, nitelikli büyümenin ve istihdamın desteklenmesi, toplumsal refahın artışı ve adil paylaşımı 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçesi’nde öncelikli amaçlar olarak ortaya konulduğunu kaydetti.

Deprem vergileri kaynağı üzerinden haksız eleştiriler yapıldığını, ancak etkin ve şeffaf şekilde bu kaynağın kullanıldığını ifade eden Berova, bu konuda etkin ve özverili çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına yönelik amaç ve hedefleri gerçekleştirmek üzere mali kaynakların stratejik önceliklere göre etkin, etkili ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasının büyük önem arz ettiğine işaret eden Berova, şöyle devam etti:

“Bu çerçevede, Bakanlığımızca 41/2019 Sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Yasası çerçevesinde 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı hazırlanmıştır.

41/2019 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası, 1 Ocak 2022 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, 30 Ekim 2023 tarihinde yapılan değişiklik ile 2024 – 2026 yıllarını kapsayan dönem için Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı ilk kez hazırlanıp bu yıl ikincisi tamamlanmıştır.

Dünya ekonomisi, ardı sıra yaşanan krizler nedeniyle zorlu bir süreçten geçmekte ve bu krizlerin yansımalı etkileri ekonomik travmalara sebep olmaktadır. Sözkonusu ekonomik travmalar, tüm dünyada yeni bir sosyo ekonomik gelişim ve yapılanma süreci başlatarak icraat sürecinin yaşanmasına sebep olmuştur. Ülkemiz jeopolitik, jeostratejik ve siyasi konumu nedeniyle, dünyada yaşanan hertürlü krizin etkilerini fazlasıyla hissetmekte ve yeniden yapılanma süreci daha uzun ve daha meşakkatli olabilmektedir.

2024 yılının bütçe tahminleri hazırlanırken hedef konan gelir artırıcı önlemlerin hayata geçirilmesi ve gelir kalemlerinde yapılan analizlerle tüfe oranı dışında gerçekleşme tahminleri ortaya konmuştur. Bu doğrultuda aylık gerçekleşme oranları ile tahmin oranları karşılaştırılarak ilgili gelir kalemlerinde artış ve azalışın aylık olarak değerlendirilmesi ve sebeplerinin ortaya çıkarılması yapılmıştır. Bu çalışmalar sonunda bazı gelir kalemlerinde yıl sonu hedeflerine ulaşılacağı görülürken bazı gelir kalemlerinde öngörülen artışlara ulaşabilmek adına yeni düzenlemelere ihtiyaç duyularak çalışmalar başlatılmıştır.

2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısında karşı karşıya olduğumuz acil sıkıntıların üstesinden gelinmesi ve toplumumuz için elzem olan önceliklerin belirlenerek, eğitim, sağlık, bayındırlık ve ulaştırma gibi sektörler kadar, iklim değişiklikleri, kuraklık, gıda sorunu diğer hizmet kurumlarımızda da altyapının geliştirilmesi ve yatırımın artırılarak desteklenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda çalışmalar yapılması, gıda üretiminin artırılması, çiftçilik ve hayvancılık sektörlerinin desteklenmesi gerekmektedir. 2024 Mali Yılı Bütçesinde Doğrudan Gelir desteği (DGD)’ne artış verilmiş ve 2025 Mali Yılı Bütçesi hazırlanırken de sözkonusu hedef dikkate alınmıştır.

KKTC Ekonomisinde en önemli gelir kaynaklarımızdan turizm gelirleri, dünya genelinde ardarda yaşanan ekonomik krizlerden etkilenmiş olup, 2024 yılında toparlanma sürecine girmiştir. 2024 yılında Ocak -Temmuz dönemi verileri dikkate alınarak turistik konaklama tesislerinde önceki yıla göre artış olduğu tesbit edilmiştir. Bu veriler ışığında 2025 yılı turizm gelirlerinin doğrudan ve dolaylı olarak etkili olduğu gelir kalemlerinde artış oranı ve gelir kalemlerine yansımaları dikkate alınarak öngörüler yapılmış ve hedefler konularak çalışmalar başlatılmıştır. Kısa vadeli turistik konaklama işlemlerinin kayıt dışı olması nedeniyle kayıt altına alınmasını sağlamak ve beyan verilmesini kolaylaştırmak amacıyla otomasyon sistemi üzerinden pul vergisinin ödenmesi ile bir ayda yapılan kısa vadeli kiralama hizmetlerinin aylık beyannamede gösterilebilmesi için, mevzuat ve teknik çalışmaların 2025 yılında tamamlanması hedeflenmektedir.

KKTC ekonomisinde yaşanan daralmayı tolere etmek için 2024 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçesi hazırlanırken gelir artırıcı ve gider azaltıcı ekonomik tedbirler ortaya konulmuş ve bu doğrultuda hareket edilmiştir. Hükümetimizin, gelir artırıcı önlemleri yürürlüğe geçirmesi ve bu çalışmaların devamı halinde 2025 mali yılının bütçe açığı ile tamamlanması, 2026 mali yılından itibaren ise bütçe açığının kademeli olarak azaltılması ve 2027 yılında bütçe açığının kapatılarak denk bütçeye ulaşması hedeflenmektedir.

Orta vadeli mali plan hazırlanırken makro ekonomik politikaları belirlemek ve temel ekonomik büyüklükleri, gelir gider tahminlerini, bütçe dengesini ve borçlanma durumunu ele alarak hazırlanmıştır. Bu kapsamda ekonomik istikrarı sağlamak ve sürdürülebilir büyümeyi desteklemek için belirlenen politikalar ve reformlar önümüzdeki üç yıllık dönemde ekonomimizin yol haritasını oluşturacaktır.”

–HP ödemesi 2025’de 2 defa olacak

Hükümetin hayat pahalılığı ödemlerini de bu yıl insanların refah seviyelerini koruyarak 3 kez yaptığını, ancak 2025 yılında bunun 2 kez yapılacağını ifade eden Berova, ancak refahın korunması çalışmalarının süreceğini kaydetti.

Maliye Bakanı Berova, Türkiye Cumhuriyeti’nde enflasyon olarak geçiş döneminin tamamlandığını, dezenflasyon döneminin başladığını ifade ederek, 2024 yılının yarısından itibaren birikimli Tüfe artış oranının bir önceki yılın ayni dönemine göre gerilemeye başladığını ve yıl sonu itibarıyla önceki yıl oranları altında olacağı gerçeğinin ortaya çıktığına dikkat çekti.

Bu durumun dezenflasyon sürecinin etkili olmaya başladığını, bu veriler ışığında ekonomi politikalarının etkisi ve finansal istikrarı sağlamak amacıyla atılan adımların başarılı olduğunu ifade eden Berova, şöyle devam etti:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisinin Türkiye Cumhuriyeti ekonomisi ile direk bağlantılı olması nedeniyle, Türkiye Cumhuriyetinde yaşanan bu enflasyonist süreçten dezenflasyon sürecinin başlamasına geçilmesi KKTC ekonomisine olumlu yansıyacaktır.

2025-2027 dönemi için hazırlanan orta vadeli mali planda, enflasyonun kademeli olarak düşürülmesi, ekonomik büyüme potansiyelinin dezenflasyon süreci ile uyumlu şekilde yükseltilmesi, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması, sağlanacak refah artışı ile gelirin toplumumuzun tüm kesimlerine daha adil şekilde dağıtılmasıdır. Bu hedefler doğrultusunda maliye politikaları ile özellikle gelir politikalarının güçlü bir şekilde uygulanması sağlanacaktır.

Kamu mali reformları kamu harcamalarında etkinliğin artırılması, bütçe disiplinin sağlanması ve kamu borcunun yönetilebilir seviyelere çekilmesi gibi adımları içermektedir. Bu, kamu maliyesinin sürdürülebilirliğini artırarak uzun vadede ekonomik istikrar sağlayacaktır.

Dijital ekonomiye geçişe yönelik teknolojik dönüşüm için sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda dijitalleşmenin yaygınlaştırılmasını sağlamak hedeflenmektedir. Bu adımlar ekonomik verimliliği artırırken, kayıtdışılığın azaltılması kritik bir reform olarak gerçekleştirilebilecektir. Kayıt dışı ekonomi ile mücadele ederek, haksız rekabeti engellemeyi, vergi tabanını genişletmeyi, vergi adaletini sağlamayı ve kamu gelirlerini artırmayı amaçlıyoruz. Bu temel politika alanları KKTC’nin sürdürülebilir büyüme ve kalkınma hedeflerine ulaşması için gerekli olan yapısal değişiklikleri hayata geçirecek ve ekonomide uzun vadeli istikrarı sağlayabilecektir.”

-“Bir plan, çizelge, yol haritası..”

Maliye Bakanı Özdemir Berova, bütçenin; “bir plan, çizelge, yol haritası” olduğunu ifade ederek, devlet bütçesinin ise, kamu gelir ve giderlerinin, yasama organı tarafından onaylanarak, hükûmet tarafından yürütülüp uygulanmasına izin veren bir yasa, bir hukuki belge olduğuna vurgu yaptı.

Bir başka deyişle kamu kaynaklarının toplanması ve harcamaların yapılması için hükûmetin, ulusal egemenliği temsil eden Meclisten aldığı bir yetki olduğuna işaret eden Berova, bu bağlamda toplum ile siyasi iktidar arasında kaynakların kullanımı konusunda yapılan bir sözleşme olarak da görülebileceğine işaret etti.

Aynı zamanda Devlet Bütçesinin mali, ekonomik, siyasi ve hukuki sonuçlar yaratacağına işaret eden Berova, şunları kaydetti:

“Bu nedenle bütçenin iyi planlanması ve dikkatli kullanılması önem arzetmektedir. Elbette ki ihtiyaç ve talepler her zaman olduğu gibi yüksektir. Özellikle taleplerdeki yükseklik ülkemizin kaynak ve olanaklarının göz önüne alınması yanında daha başarılı olma, daha iyi hizmet yaratma, insanlarımıza daha iyi olanak sağlama yönündedir. Ancak bizlerin de görevi ülke kaynaklarının olanaklar nispetinde öncelikli ihtiyaçlar çerçevesinde etkin olarak dağılımını sağlamaktır.

Bu hedefle, geçmiş veri ve bilgileri de kullanarak gelecek tahmin ve programlarına uygun olarak ihtiyaçların karşılanması yönünde etkin dağılımın en iyi şekilde yapıldığı inancı ile hazırlanan 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı onayınıza sunulmuştur.”

Maliye Bakanı Berova, şeffaf ve hesap verilebilir şekilde tüm sorulara cevap vermeye hazır olduklarını da belirterek, bütçenin hayırlı olmasını temenni etti.

Devamını Oku

Kıbrıs

Şahali: Bütçe, 2025 yılının açıkla tamamlanacağı öngörüsünde

Published

on

By

 Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkan Vekili, CTP Milletvekili Erkut Şahali, 2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı’na ilişkin açılış konuşmasında, bütçenin yılın açıkla kapatılacağı öngörüsünde olduğunu belirterek, 2025 yılı bütçe açığının 50 milyara dayanmasının olası olduğunu belirtti.

Şahali konuşmasında, bütçelerin elzem bir ihtiyaç olduğunu kaydederek, bugün başlayan bütçe mesaisinin önemine vurgu yaptı.

“Biz muhalefet milletvekilleri olarak bütçeyi enine boyuna değerlendireceğiz, ama hükümet tarafının bizim önerilerimizi biraz da yarım kulak dinleyeceğini bilerek hareket edeceğiz.” diyen Şahali, Komite Başkanı Resmiye Canaltay’ın konuşmasını hükümetin can kulağıyla dinlemesi gerektiğini ifade ederek, Canaltay’ın konuşmasında önemli mesajlar verdiğini, uyarılarda bulunduğunu söyledi.

Ülkede istikrara engeller olduğunu belirten Şahali, buna örnek olarak kayıt mekanizmasının olmamasını gösterdi. Ülkede kayıtlılığın olmaması nedeniyle planlama da yapılamadığını anlatan Şahali, 2025 bütçesinin günü kurtarmak maksadıyla hazırlanmış bir belge olduğunu savundu.

Ülkenin acil gereksinim duyduğu meselelerle ilgili öngördüğü giderlerin bütçede bulunmadığı eleştirisinde bulunan Şahali, 2024 yılının öngörülenden fazla bütçe açığı ile kapatılacağını düşündüğünü kaydetti.

Bir yılda farklı sektörlerde yaşanan olumsuzluklara işaret eden Şahali, TL kullanımından dolayı dezavantajlar yaşandığını kaydetti. Şahali, bugün gelinen noktada alışveriş için Güney Kıbrıs’a gittiğini belirtti.

Bunların sonucunda çok ciddi bir ticari açık ve bütçe açığı oluştuğunu ve 2025 yılında bunları tersine çevirecek bir ödeneğin bütçe içerisinde olmadığını savunan Şahali, ana muhalefet olarak bütçeyi sadece rakamların yeterliliği olarak değil, hedeflere ulaşmak anlamında ödenekleri barındırıp barındırmadığı anlamında da değerlendireceklerini aktardı.

“Kamuda çok ciddi bir insan kaynağı israfı olmaktadır.” diyen Şahali, kamuda nitelikli, yetkin ve yetkili çalışan eksikliği olduğuna değindi. Şahali, disiplinli ve siyasi kaygılardan uzak bir kamu personel rejiminin hayata geçirilmesinin ertelenmemesi gereken bir ihtiyaç olduğunu vurguladı.

136 milyar 280 milyonluk genel bütçenin açıkla 2025 yılını tamamlayacağı öngörüsünü ortaya koyan Şahali, 17 milyar 618 milyar olarak görünen bütçe açığının 50 milyara dayanmasının olası olduğunu söyledi.

Devamını Oku

Kıbrıs

Meclis Başkanı Öztürkler: Meclis’in itibarını daha iyi bir noktaya getireceğiz

Published

on

By

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler BRT’de yayınlanan 50+1 programına katılarak değerlendirmelerde bulundu.

Hiçbir zaman koltuk ve makam sevdasında olmadığını ifade eden Öztürkler, siyasi geçmişinde görevlere talip olmadığını, Meclis Başkanlığı görevi için de adaylık başvurusunda bulunmadığını ifade ederek, yaşanan süreci anlattı.

Meclis Başkanlığı’nın onurlu bir görev olduğuna vurgu yapan Öztürkler, siyasi tarihe bakıldığı zaman en genç Meclis Başkanı olduğunu kaydetti.

Öztürkler, “ inşallah bir hata yapmadan, devletimizi küçük düşürmeden, toplumumuzu küçük düşürmeden, eşit davranarak meclisin yasama ve denetim faaliyetlerini çalıştırırız. Meclis’i daha önceki olumsuz hareketlerden sıyırılan, daha itibar daha iyi bir noktaya getiririz.” şeklinde konuştu.

Başbakan Ünal Üstel’in dirayetli duruşu sayesinde yaşanan sürecin olgunlukla geçirildiğinin altını çizen Öztürkler, Meclis’teki UBP Grup toplantısında, UBP’nin birlik ve beraberliğini yeniden sağladığını kaydederek, benim beklentim bundan sonra UBP’nin topluma dokunmasıdır” dedi.

Devamını Oku

Trending

Reklam